|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
16-07-2007, 16:27 | #1 |
|
Boşanma kesinleşiyor, nafaka kararı bozuluyor, ne olacak?
Bir boşanma davasında Yargıtay boşanma kararını onaylıyor , ancak yoksulluk nafakası yönünden verilen kararı yeterli inceleme yapılmadığı gerekçesi ile bozuyor. Karar da 100,00 YTL yoksulluk nafakası verilmiş. Bu arada dava devam ederken tedbir nafakası için başlatılmış icra takibi var. Yargıtay ilamından sonra karşı taraf dosyaya 100,00 YTL ödemeye bir süre devam ediyor ama daha sonra ödeme yapmıyor. şu an nafaka yöünden dava devam ediyor. Halihazırda kararda verilmiş olan nafaka için ödenmediği gerekçesi ile var olan icra dosyası ile nafaka ödememekten dolayı dava açılabilir mi ?
|
16-07-2007, 16:39 | #2 |
|
nafaka ödenmediği için dava açmanıza gerek yok açmanızı düşündüren sebep ne onu anlayamadım ? ödenmeyen nafaka varsa hacze gidin veya haciz işlemleri yapın(tapuya yazı,banka...vs) nasıl olsa icra aşamasında değilmisiniz ?
|
16-07-2007, 16:58 | #3 | |||||||||||||||||||||||
|
Açamazsınız...Mahkeme kararında muhtemelen "100 YTL tedbir nafakasının, karar kesinleştikten sonra yoksulluk nafakasına dönüşmesine" gibi bir hüküm olması gerekir. Boşanma kararı kesinleştiğine göre, tedbir nafakası hükmünü yitirmiştir. Yoksulluk nafakası ise boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren geçerli olmasına rağmen; Yargıtay bu husustaki kararı bozmuştur. Nafaka borçlusu hangi miktarı ödeyecektir? Belirsizdir...Bozma gerekçesini bilemediğimiz için belki de hiç nafakaya hükmedilmeyecektir.Bu nedenle icra mahkemesine yapacağınız bir şikayet neticesinde nafaka borçlusunun ceza alacağını düşünmüyorum. Saygılarımla |
16-07-2007, 17:22 | #4 |
|
-- Tam olarak anlayamadım sayın av.suat ergin Nafaka borçlusu hangi miktarı ödeyeceği belli olmadığı için ödemeyecek mi nafakayı ?
-- Peki bu yargılma 1 yıl devam etse ne olcak bu sürede nafaka alacaklısı adı üstünde yoksulluk nafakası alamadığı için açlıkta ölmez mi ? -- Mademki ölmez neden dava açılır açılmaz MK gereği hakimler tedbir nafakasına resen hükmeder ? -- Bu adeletsiz savınız nafaka miktarı belli olmadığı gerekçesine dayanabilir mi ? -- Çözüm basit 100 ödemeye devam eder çünkü yargılama bitmemiştir ve fakat mahkeme mesala 80 ytl hükmederse bundan sonra 80 öder aradaki 20 ytl için icranın iadesini ister . Yanılıyormuyum ? -- Benim olaydan anladığım bu yanlışım varsa lütfen düzeltin ! |
16-07-2007, 17:35 | #5 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın SPARTACUS, Tedbir nafakası ile yoksulluk nafakasını birbirine karıştırdığınızı sanıyorum. Aralarındaki farkı araştırırsanız, sorun çözülür. Saygılarımla |
16-07-2007, 17:42 | #6 |
|
-- Sayın meslektaşım karıştırdığım durum yok
-- Tedbir nafakası boşanma davası süresince resen mahkeme tarafından MK 169 göre hükmedilen nafakadır. -- Yoksulluk nafakası ise MK 175 gereği; borçlunu kusuru aranmaksızın boşanma halinde yoksulluğa düşecek tarafa hükümedilen nafaka türüdür. -- Umarım bu kadar açıklama MK hakim olduğumu sizi ikna etmiştir |
16-07-2007, 17:53 | #7 |
|
T.C. YARGITAY
3.Hukuk Dairesi Esas: 2004/2079 Karar: 2004/2627 Karar Tarihi: 23.03.2004 ÖZET: Evlilik birliği ortadan kalktığına göre tarafların boşanmasına dair kararın kesinleşme tarihinde tedbir nafakası da sona erecektir. Boşanma sonrasında eş için ancak yoksulluk nafakası ve bununun artırılması sözkonusu olabilir. (4721 S. K. m. 175, 195) (743 S. K. m. 161) (4722 S. K. m. 20) Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. YARGITAY KARARI Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada, boşanmakla yoksulluğa düşüldüğü ileri sürülerek bin lira nafakanın 75.000.000 lira yük seltilmesi istenilmiş; mahkemece istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Öncelikle artırılması istenen önceki nafaka Girasun Sulh Hukuk Mahkemesinin 02.06.1981 gün 23 Esas, 294 sayılı kararına dayanmakta olup bu ilama göre hükmedilen nafaka, evlilik birliği içinda eşin evlilik birliği gereklerini yerine getirmemesi hukuki nedenine dayalı (eski MK.nun 161. maddesi, yürürlükte bulunan TMK. nun ise 195. maddesi kapsamında) tedbir nafakasıdır. Dolayısı ile evlilik birliği ortadan kalktığına göre tarafların boşanmasına dair kararın kesinleşme (26.04.1982) tarihinde tedbir nafakası da sona erecektir. Boşanma sonrasında eş için ancak yoksulluk nafakası ve bununun artırılması sözkonusu olabilir (TMK. md. 175). Somut olayda boşanma kararı ile veya daha sonra yoksulluk nafakasına hükmedilmemiştir. Bu davada her nekadar boşanmakla yoksulluk nafakası istenildiği düşünülebilir ise de iş bu dava 16.01.2003 tarihinde açılmış olup, 4722 sayılı Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanunun 20. maddesine göre en geç 31.12.2002 tarihine kadar dava açılması gerektiği dikkate alındığında istemin süresinde olmadığı anlaşılmaktadır. O halde artırılması gereken bir nafaka kararı bulunmadığı gibi yoksulluk nafakasının dava koşulları da gerçekleşmediği iş bu dava 16.01.2003 tarihinde açılmış olup, 4722 sayılı Türk Medeni Kanununun yürürlüğü ve uygulama Şekli Hakkındaki Kanunun 20. maddesine göre en geç 31.12.2002 tarihine kadar dava açılması gerektiği dikkate alındığında istemin süresinde olmadığı anlaşılmaktadır. O halde artırılması gereken bir nafaka kararı bulunmadığı gibi yoksulluk nafakasının dava koşulları da gerçekleşmediği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 23.03.2004 tarihinde oybirliği ile karar verildi. Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları ************************************** |
16-07-2007, 18:00 | #8 | |||||||||||||||||||||||
|
T.C. YARGITAY 2.Hukuk Dairesi Esas: 2005/1903 Karar: 2005/2822 Karar Tarihi: 24.02.2005 ÖZET : Toplanan delillere göre boşanmaya neden olan olaylarda davalı tam kusurludur. Türk Medeni Kanunun 175. maddesi koşulları oluşmadığı halde davalı koca yararına yoksulluk nafakası verilmesi isabetsizdir. (4721 S. K. m. 175) Dava: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm nafakalar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Karar: 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacının tedbir nafakasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2- Yoksulluk nafakasından temyize gelince; anlaşmalı boşanmanın şartları gerçekleşmemiştir. Toplanan delillere göre boşanmaya neden olan olaylarda davalı tam kusurludur. Türk Medeni Kanunun 175. maddesi koşulları oluşmadığı halde davalı koca yararına yoksulluk nafakası verilmesi doğru olmamıştır. Sonuç: Temyiz edilen kararın 2.bentte gösterilen sebeplerle yoksulluk nafakası yönünden BOZULMASINA, hükmün temyiz edilen diğer bölümlerinin ise 1. bentteki nedenlerle ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.02.2005 gününde oybirliği ile karar verildi. Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları ************************************** |
17-07-2007, 08:27 | #9 |
|
-- SAYIN av.ergün vardar. yoksulluk nafakası ile ilgili yazımdan alıntı yaparak sanki bu yazımın tam aksi bir yargıtay karaı sunmuşsunuz.
-- DİKKAT edilirse ben yazımda (ki bkz. TMK 175 md ) borçlunun kusurunun aranmayacağını yazdım. TMK 175 bakarsanız alacaklı taraf borçludan daha kusurlu olmaması şartını görecek ve benim yazımla vermiş olduğunuz yargıtay kararının çelişik olmadığını rahatlıkla göreceksiniz -- Yanlış anlamışsam beni bağışlayın ! |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
yurtdışı boşanma kararı - tenfiz - nafaka hükmü | seyitsonmez | Meslektaşların Soruları | 5 | 11-07-2008 12:56 |
Boşanma koruma kararı,nafaka ve çocuğun mirasçilığı | çaresizim | Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) | 1 | 12-07-2007 10:45 |
nafaka-boşanma | Defi-Def | Meslektaşların Soruları | 9 | 09-06-2007 17:54 |
nasıl olacak bu boşanma | iklim | Meslektaşların Soruları | 8 | 10-03-2007 09:39 |
Boşanma,nafaka | Nergiz Yörük | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 21-02-2002 22:14 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |