İcra takibinde vekalet ücret için itirazın iptali davası

Sayın meslektaşlarım öncelikle iyi çalışmalar.
Müvekkilin fatura alacağı için 2014 nisan ayında örnek 7 icra takibi başlattık. Borçlu şirket şubesinde icra dairesinin yetki çevresinde ancak merkezi başka bir şehirde. Ödeme emrini şirket merkezine gönderdikten sonra hem yetkiye hemde borca itiraz edildi ve haliyle takip durdu. Takip durduktan sonra müvekkil şirket ile borçlu şirket aralarında bize haber vermeden anlaşmışlar ve borçlu şirket taksitler halinde borcunu ödeyip bitirmiş. Sonuç olarak bizim yaptığımız masraflar ve icra vekalet ücreti takip durduğu için alınamadı. Borç ilişkisi icra takibinde sonra ödenmiş olduğundan sadece vekalet ücretine ilişkin olarak itirazın iptali davası açmayı düşünüyorum. Elinde bu konula ilgili yargıtay kararı veya bu konuya ilişkin bilgisi olan varsa ve paylaşabilir ise memnun olurum. Bir de vekalet ücretine ilişkin itirazın iptali davası açmamın bir mahsuru olur mu? Ayrıca yetkiye de itiraz edildiği için sizce yetkiyi kabul edip yetkili icra dairesinin bulunduğu yetki çevresinde mi açmalıyım yoksa yetki itirazının da kaldırılmasıyla birlikte mi dava etmeliyim?

Avukatlık Kanunu 164. maddesinde “…Dava sonunda, kararda tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücreti avukata aittir.”, 165. maddesinde “…sulh veya her ne suretle olursa olsun taraflar arasında anlaşmayla sonuçlanan ve takipsiz bırakılan işlerde her iki taraf avukat ücretinin ödenmesi hususunda müteselsil borçlu sayılırlar.”, 174. maddesinde “…Avukatın azli halinde ücretin tamamı verilir.” denilmektedir.
Bahsettiğini olaya benzer bir dava da ben açtım. Yaptığım araştırmalarda karşı yan vekalet ücreti iç ilişkidir cevabını aldım. Bu nedenle de karşı yan vekalet ücretini ve yasal vekalet ücretini içi toplam icra takibi yaptım. Yani örneğin; karşı yan vekalet ücreti 1.000-TL ise ben 2.000-TL bedelli, hem borçlu hem de müvekkil aleyhinde icra takibi başlattım(Müvekkil aleyhinde icra takibi yapmadan önce baroya bilgi verilmesi gerektiğini hatırlatırım). Her iki tarafta itiraz etti. Şuan da henüz duruşma günü verilmedi. Size akıbetini hakkında bilgi veririm.
Kanaatimce, sadece vekalet ücreti için itirazın iptali davası açmayın. Zira avukat ve müvekkil arasında iç ilişkidir denilerek red cevabı yersiniz.

Alıntı: Yazan tarantula55 Sayın meslektaşlarım öncelikle iyi çalışmalar. Müvekkilin fatura alacağı için 2014 nisan ayında örnek 7 icra takibi başlattık. Borçlu şirket şubesinde icra dairesinin yetki çevresinde ancak merkezi başka bir şehirde. Ödeme emrini şirket merkezine gönderdikten sonra hem yetkiye hemde borca itiraz edildi ve haliyle takip durdu. Takip durduktan sonra müvekkil şirket ile borçlu şirket aralarında bize haber vermeden anlaşmışlar ve borçlu şirket taksitler halinde borcunu ödeyip bitirmiş. Sonuç olarak bizim yaptığımız masraflar ve icra vekalet ücreti takip durduğu için alınamadı. Borç ilişkisi icra takibinde sonra ödenmiş olduğundan sadece vekalet ücretine ilişkin olarak itirazın iptali davası açmayı düşünüyorum. Elinde bu konula ilgili yargıtay kararı veya bu konuya ilişkin bilgisi olan varsa ve paylaşabilir ise memnun olurum. Bir de vekalet ücretine ilişkin itirazın iptali davası açmamın bir mahsuru olur mu? Ayrıca yetkiye de itiraz edildiği için sizce yetkiyi kabul edip yetkili icra dairesinin bulunduğu yetki çevresinde mi açmalıyım yoksa yetki itirazının da kaldırılmasıyla birlikte mi dava etmeliyim?

"...Avukatlık Kanunu'nun 165. maddesi hükmüne göre, sulh ile sonuçlanan işlerde, her iki taraf avukatlık ücretinin ödenmesi hususunda avukata karşı müteselsilen sorumludurlar.

Ancak, avukat ile müvekkili arasında yapılan ücret sözleşmesinin üçüncü kişi konumundaki hasım taraf yönünden bağlayıcı olabilmesi için, ücret sözleşmesinin yargılamayı sona erdiren taraf işleminden önce yapıldığının HUMK.nun 299. maddesine göre kanıtlanması gerekmektedir.

Ücret sözleşmesinin sulh protokolünden önce yapıldığının HUMK.nun 299. maddesi uyarınca ispatlanamadığı hallerde, bu sözleşmenin tarafı olmayan hasım tarafın sorumluluğu, bu ücret sözleşmesi yapılmamış olsa idi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tespit edilebilecek miktar kadardır..."

http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=6323

Sayın meslektaşım, diğer meslektaşın belirttiği gibi, diğer dosyadan devam edemezsiniz; müvekkiliniz ve karşı taraf aleyhinde ilamsız icra takibi yapacaksınız. Müteselsil sorumlu oldukları için her iki taraf, her iki vekalet ücretinden sorumludur.

Kararda gösterdiği gibi, aranızda sözleşme yoksa asgari ücret tarifesine göre müvekkil vekalet ücretini belirlemelisiniz...

Meslektaşın uyardığı üzere, baro bildirimini de yapmalısınız. Dosyasına da, tarafların sizden habersiz sulh etmeleri nedeniyle istifa dilekçenizi sunarsınız.

Ben feragat dilekçesi verilen dosyadan istifa ettim, ilamsız icra takibi başlattım, itiraz ettiler, dosya şu an bilirkişide...