Ödüllü yarışma vaadiyle dolandırıclık

Sayın meslektaşlarım selamlar.Ceza hukuku ve tazminat hukukuyla ilgili sizlere danışmak istediğim durumun özeti;Başvuruda bulunan müvekkilimden aldığım bilgiye göre;Kayseri merkezli bir birlik tarafından düzenlenen ve düzenleme ilanına göre tüm türkiye ve türki cumhutiyetlerde yaşayan vatandaşların katılımına açık,ödüllü (ancak söz konusu ödülün ''ileride açıklanacaktır'' ibaresiyle) bir şiir yarışması yapılacağı duyurusu yapılmıştır.yarışma şartlarına göre katılım hem posta yoluyla hemde hemde internet üzerinden yapılacaktır.25 tl katılım bedeli ilgili birliğin yönetim kurulu başkanının özel hesabına yatırılacaktır!.En önemliside yarışmaya gönderilen şiirlerden uygun görülenler ek bir telif hakkı iznine gerek kalmaksızın bir kitapta toplanacaktır.Şimdi;BURSA ilinde ikamet eden müvekkilim bu yarışmaya katılma koşullarını yerine getirmiş,şiirini söz konuirliğe göndermiş,25,00-TL başvuru harcı adı altında ödeme yapmış(havale yoluyla birliğin başkanının hesabına) ve sözde yarışmadan 1.lik elde etmiştir.Sonrasında kendisine bu bildirim yapılmış ancak ödül ve ödül töreni talep ettiği zaman herhangi bir ödülün verilmeyeceğini,toplanan paraların birlik yararına kullanıldığını,yarışmadan seçilen şiirlerin bir kitapta toplanacağını e hiçbir şekilde yarışmacılara telif ücreti ödenmeyeceği bildirilmiştir.Söz konusu yarışmanın ilk 3'e giren galipleri internet sitesinde ilan edilmiştir.Sözde birlik 2012 yılı içinde bir yarışma tertiplemiş ve bu sefer ödülü belirlemiştir.şimdi sizlere danışmak istediğim burda nasıl hareket etmeliyim?tazminat davası açmamda hukuki engel varmıdır?savcılığa suç duyurusu bursa cumhuriyet başsavcılığınamı yapılacak yoksa kayseri cum.b.savcılığına iletilmek üzeremi yapılacak?delil olarak elimizde,banka dekontu,internette yayınlanan söz konusu duyuruların çıktıları,birliğin ünvanı ve adresi.Nasıl bir yol izlemem gerektiği hususunda tavsiye ve tecrübelerinize ihtiyacım var.şimdiden teşekkür ederim.

Alıntı: Yazan Av.Şükrü ÖZGÜR Sayın meslektaşlarım selamlar.Ceza hukuku ve tazminat hukukuyla ilgili sizlere danışmak istediğim durumun özeti;Başvuruda bulunan müvekkilimden aldığım bilgiye göre;Kayseri merkezli bir birlik tarafından düzenlenen ve düzenleme ilanına göre tüm türkiye ve türki cumhutiyetlerde yaşayan vatandaşların katılımına açık,ödüllü (ancak söz konusu ödülün ''ileride açıklanacaktır'' ibaresiyle) bir şiir yarışması yapılacağı duyurusu yapılmıştır.yarışma şartlarına göre katılım hem posta yoluyla hemde hemde internet üzerinden yapılacaktır.25 tl katılım bedeli ilgili birliğin yönetim kurulu başkanının özel hesabına yatırılacaktır!.En önemliside yarışmaya gönderilen şiirlerden uygun görülenler ek bir telif hakkı iznine gerek kalmaksızın bir kitapta toplanacaktır.Şimdi;BURSA ilinde ikamet eden müvekkilim bu yarışmaya katılma koşullarını yerine getirmiş,şiirini söz konuirliğe göndermiş,25,00-TL başvuru harcı adı altında ödeme yapmış(havale yoluyla birliğin başkanının hesabına) ve sözde yarışmadan 1.lik elde etmiştir.Sonrasında kendisine bu bildirim yapılmış ancak ödül ve ödül töreni talep ettiği zaman herhangi bir ödülün verilmeyeceğini,toplanan paraların birlik yararına kullanıldığını,yarışmadan seçilen şiirlerin bir kitapta toplanacağını e hiçbir şekilde yarışmacılara telif ücreti ödenmeyeceği bildirilmiştir.Söz konusu yarışmanın ilk 3'e giren galipleri internet sitesinde ilan edilmiştir.Sözde birlik 2012 yılı içinde bir yarışma tertiplemiş ve bu sefer ödülü belirlemiştir.şimdi sizlere danışmak istediğim burda nasıl hareket etmeliyim?tazminat davası açmamda hukuki engel varmıdır?savcılığa suç duyurusu bursa cumhuriyet başsavcılığınamı yapılacak yoksa kayseri cum.b.savcılığına iletilmek üzeremi yapılacak?delil olarak elimizde,banka dekontu,internette yayınlanan söz konusu duyuruların çıktıları,birliğin ünvanı ve adresi.Nasıl bir yol izlemem gerektiği hususunda tavsiye ve tecrübelerinize ihtiyacım var.şimdiden teşekkür ederim.

1. Cumhuriyet savcılığına dolandırıcılıktan, (TCK.m.157,158) suç duyurusunda bulunulabilir. Siz olayı dilekçenizde anlatın, yetkili savcılık sorununu savcılık tayin eder. Bence Kayseri savcılığı yetkilidir.

2. Borçlar Kanununun 8. maddesinden kaynaklanan alenen mükafat vaadi sebebine dayalı olarak alacak davası ve manevi tazminat davası açılabilir. Bedelin belli edilmemesi hukuksal risk olabilir. Bu konuda olayınıza çok benzer bir karar ekliyorum, inceleyiniz.

Kanısındayım. saygılar.

Alıntı: T.C. YARGITAY 4. HUKUK DAİRESİ E. 1987/6817 K. 1987/8895 T. 3.12.1987 • ALACAK DAVASI ( Gazetenin İlan Suretiyle Yaptığı Vaadi Yerine Getirmemesi Nedeniyle ) • İLAN SURETİYLE BEDEL VAADEDİLMESİ ( Yapılan İş Karşılığında O Bedelin Ödenmesinin Gerekmesi ) • GAZETENİN BİR İŞ KARŞILIĞINDA BEDEL VAADİ ( Yapılan İş Sonucu O Bedelin Ödenmesinin Gerekmesi ) 818/m.8 ÖZET : bir iş ya da birşey karşılığında ilan suretiyle bir bedel vaadeden kimse o bedeli ödemeye zorunludur. Somut olayda davalı gazetenin türk sanat müziği ve türk hafif müzik dalında yarışma açıp yarışanlardan derece alanlara belli bir ödül vaadinde bulunduğuna göre, yerel mahkemenin doğruluk ve güven kurallarına uygun olan yorumu doğrudur. DAVA : Taraflar arasındaki alacak davası üzerine yapılan yargılama sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulü ile Ocak, Şubat, Mart 1984 aylarına ilişkin 600.000 lira ilan vaadi bedelinin dava tarihi olan 19.7.1984'den itibaren yürütülecek % 30 kanuni faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine ilişkin hükmün süresi içinde davalı ( ... ) A.Ş. avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu: KARAR : 1 - Davacı, davalı gazetenin "ilan suretiyle yaptığı vaadi" yerine getirmediğini ileri sürerek 600.000 lira tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, davalının ilan yoluyla vaadinden dolayı, davacıya borcunu kabul ederek 600.000 liranın tahsiline karar vermiştir. Davalı gazete, 1983 yılında ses yarışması düzenlemiştir. Bununla ilgili olarak yaptığı ilanlarda ( Türk Sanat müzigi - Türk hafif müzik dallarında birinciye üç yıl süreyle 500.000, ikinciye 350.000 ve üçüncüye de 200.000'er lira" net gelir temin" edilerek ödüllendirilecektir. Bunun yanında solistlik, film ve plak şirketleriyle anlaşma ortamı sağlanacağı ) vaad edilmiştir. Davalının tertiplediği yarışmada; davacının Türk Sanat Müziği dalında üçüncü olduğu tartışmasızdır. Hukuki sorun Borçlar Kanununun 8 inci maddesiyle ilgilidir. Davacı tarafından ilan suretiyle yapılan vaadde, mükafaat vaadinin konusunu oluşturan edim gösterilmiştir: Davacı da yarışmaya girerek derece almakla edimini yerine getirmiştir. Diğer taraftan düzenlemekle ve kendi faaliyeti sonucu kazananları gazetede ilan etmekle hem mameliki ( gazetenin sürümünü arttırma ) hem de sosyal nitelikte bir menfaati vardır. İlan suretiyle yapılan vaadlerde, bunların hukuki bir sonuç doğurabilmesi için yukarıdaki unsurlardan başka "vaad edenin istediği edimin ifası halinde ifa edene verilecek mükafaat" gösterilmelidir. Olayımızda tartışması gereken sorun burada toplanmaktadır. Davalı gazete yarışmada kazananlara "üç yıl süreyle aylık gelir temin edileceği" yolunda bir mükafaat verilmesinin söz konusu olmadığını ileri sürmüştür. Ne var ki, ilanda davalının dereceye girenlere belirli tutarda "net gelir temin" edileceği açıkça belirtilmiştir. Bunu anlaşma ortamı sağlama şeklinde yorumlamak olanağı yoktur. İlanda ayrıca ( bunun dışında ) "gazino, film ve plak şirketleriyle anlaşma ortamı sağlanacaktır" şeklindeki sözler net gelir temini mükafatının belirli şartlara bağlanmadığını ve kesin nitelikte olduğunu gösterir; başka bir anlatımla ilanda birbirinden bağımsız iki ayrı mükafaat vardır. Sözleşmenin bu şekilde yorumu doğruluk ve güven kurallarına ( MK. m.2 ) de uygun düşer. O halde mahkemenin Borçlar Kanununun 8 inci maddesine göre tahsil kararı vermesi usul ve yasaya uygun olduğundan davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2 - 3095 sayılı Kanunun 19.12.1984 gününde yürürlüğe girdiği gözetilmeksizin kanuni faizin % 30 üzerinden 19.7.1984 tarihinden itibaren yürütülmüş olması bozmayı gerektirir. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması Usulün 438 inci maddesi gereğidir. SONUÇ : Temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının 1 inci bendindeki faiz oranını gösterir sözlerin silinmesine, yerine ( 19.7.1984 tarihinden 19.12.1984 tarihine kadar % 5, 19.12.1984 tarihinden itibaren % 30 ) sözcük dizisinin yazılmasına, öteki itirazların 1 inci bentte gösterilen nedenle reddine, kararın bu düzeltilmiş biçiminin ONANMASINA, 3.12.1987 gününde oybirliğiyle karar verildi.