20-11-2006, 21:23 | #1 |
|
İşlenemez suça teşebbüs!...
Mezarlıkta su satıcısı olan B, bir cenazede künyeninde ölü ile birlikte gömüleceğini öğrenir..Gece babası Z ile birlikte mezarlığı soymaya gider..Fakat künyenin ölü ile birlikte gömülmesinden son anda vazgeçilmiştir..Mezarı açtıktan sonra gelen seslerden korkarak cesetle birlikte daha iyi inceleyebilmek için uzaklaşırlar..Sakin bir yerde cesedi incelerler ve künyenin olmadığını görürler..Cesedi bırakıp kaçarlar..
Bu kişileri neye göre yargılayabiliriz? |
20-11-2006, 23:40 | #2 |
|
vasıtanın elverişli olmaması veya maddi konunun bulunmaması halinde işlenemez suc var kabül edilir. ancak işlenemez suc kanunumuzda yer almamıştır.bu suç türünün acaba tesebbüs olup olmayacğı tartısılır ancak bu konu söyle çözümlenebilir; eger ki suca tesebbüs bir suc ise bunun unsurlarının varlığı kaçınılmazdır ve bu unsurlardan biriside elverişli vasıtadır eger elverişli vasıta yoksa zaten tesebbüs unsuru olmaz dolyısıyla tesebbüs var sayılamaz cezada verilemez.yani ates edilirken kişi menzil dısındaysa burda suca tesebbüs degil işlenemez suc vardr ve cezası yoktur.işin bu boyutu vasıtanın elverişsizliliği içindir. şimdi ise maddi konun yokluğu kısmına gecelim.(nacizena ben bir öğrenciyim bilgilerimde yanlışlık varsa alay etmeyin ama yanlış olduğunu düşünmüyorumda..) burada maddi konunun yokluğu doktrinde mutlak veya arızi yokluk olarak ayrılıp yokluk mutlaksa işlenemz suç, yokluk arızi ise suca tesebbüs vardır denmiştir. ancak bu ikisde yetersiz kalmıştır bu durumda maddi konu yokluğunun arastırılmasına cürmi fiilin yapılmaya başladığı anki maddi konunun durumuna bakılır, berlirtilen bu durumda maddi konun bulunmama en bastan kesin seklinde görülürse işlenemez suc vardr bunada ceza verilemez ancak maddi konunun olmaması ihtmali fiilin planını faaliyete gecirdikten sonra oluyorsa bu artık suca tesebbüs sayılır, bu acıklamadan sonra gelelim yukarıdaki somut olaya mezarlıkta ki somut olayda maddi konu imkansızlığı kişiler hesaba almayarak yola çıkmıştır yani onlara göre maddi konu vardı ve buradada bunları suca tesebbüsten yargılarız, örnekle pekiştireyim "canatana altın koydugunu gören kişi senin cantanın içine elini atar ama sen o görmeden altının yerini degiştirmişsen burada o adam hırsızlığı yapamaz ama hırsızlığa tesebbüs gercekleşmiş olur. umarım acıklamam yeterli olur... diğer arkadaslrında katkısıyla farklı boyutta birseyler varsa tesbit edebiliriss saygılarımla...
|
21-11-2006, 12:29 | #3 |
|
İcra hareketlerinin başlangıcına dek konu elverişsizse teşebbüsten sorumlu tutamasın.Olayda da konu elverişssizdir.(bkz:THS/Yeni Tck'Da Teşebbüs Ve Gönüllü Vazgeçme / Av. İhsan Darende)
Ama icra hareketleri başka bir suça vücut vermişse ondan sorumlu tutabilirsin.Örneğin kişinin hatırasına hakaret.(-YTCK 130/2) |
21-11-2006, 14:28 | #4 |
|
Yorumlarınız için teşekkürler..Ama bu konu da bi düzenlemenin olmayışı beni hala düşündürüyor.. Bende ibrahimkovancı nın görüşüne katılıyorum..bu konu da bir de yargıtay kararı var benzer yönde:
(Yarg. CGK, 13.02.1984, 291/158).. Ama kanunlarda açık bir düzenleme yok işlenemez suça teşebbüs konusunda.. |
21-11-2006, 23:32 | #5 |
|
İbrahim Kovancı arkadaşımızın açıklamalarına ek olarak;
İşlenemez suç halinde icra hareketlerinin başladığı anda failin yanıldığı bir engel yüzünden sonucun meydana gelmesi imkansızdır.İmkansızlık da suçun konusunun bulunmaması veya vasıtaların elverişsizliğinden ileri gelmektedir. İşlenemez suça teşebbüs halinde faile ceza verilip verilemeyeceği konusu çeşitli teorilerin ileri sürülmesine neden olmuştur.Ölüden kolye çalmaya teşebbüs etme fiilini,nisbi imkansızlık teorisine göre incelersek; konu vardır ancak fiilin icrası sırasında failin bulunduğu yerde değildir(Örneğin Paranın failin elini soktuğu cepte değil,diğer cepte olması gibi).TCK işlenemez suçlar hakkında bir hüküm ihtiva etmemektedir.TCK.nun 35.maddesinde konu ve vasıta bakımından nispi imkansızlık halinde failin teşebbüsten cezalandırılmasına varılması gerekir. Olayda cesedi bırakıp kaçarak TCK 130/2 de yer alan Kişinin Hatırasına Hakaret Suçu işlenmiştir(TCK 130/2:Bir ölünün kısmen veya tamamen ceset ve kemiklerini alan ..cezalandırılır). Ben olayı bu şekilde çözümlüyorum.Yanlışlık ve eksiklik varsa açıklamalarınızı bekliyorum.İyi çalışmalar Kaynak:İşlenemez Suç,Artuk-Gökçen-Yenidünya/Ceza Hukuku Genel Hükümler |
24-11-2006, 20:44 | #6 |
|
rahmetli vehbi koçun mezarını açmışlardı.yanılmıyorsam ölünün manevi şahsiyetine hakaret diye bir suçtan yargılanacağını söylemişlerdi zanlıların medyada.
sadece para ve ziynet eşyası çalmak için eve giren biri evin altını üstüne getirse bulamayınca çıkıp gitse ev sahibi eve geldiğinde ortalığın dağınıklığından eve hırsız girdiğini anlasa hiç bir şey çalınmamış olsa bile şikayetçi olsa zanlı yakalansa sadece mesken masuniyetini ihlal suçundanmı yargılanır. hırsızlık suçuna eksik yada tam teşebbüsten yargılanırmı.bulsaydı çalacaktı.icra haraketlerini tamamlamış ama bulamamış.işlenemez suçmu olur hırsızlığa teşebbüs olurmu. yankesici elini cebine atıyor para bulamadığı için hırsızlık yapamıyor gören biri yakalanmasını sağlıyor. hırsızlığa teşebbüsmü olur yoksa para olmadığı için işlenemez suçmu olur. anlatığınız olayda bence hırsızlık suçuna teşebbüs oluşur.ayrıca ölünün manevi şahsiyetine hakaret olur. saygılar tercangalip |
25-11-2006, 15:53 | #7 |
|
sayın tercen galip sizin anlatıgınız olayda; sizinde belirttiğiniz gibi tartışmasız olarak hırsızlık sucuna tesebbüs vardr, çünkü burada kisucun işlenememesi maddi konunun olmamasından kaynalanmasına rağmen yukarıdada acıkladığım gibi konudaki imkansızlık rastlantısaldır, vede icra harekitinin tamamlanması vardr, bu durumda biz suça tesebbüsten bahsedebiliriz..
|
26-11-2006, 21:49 | #8 |
|
sayın ibrahimkovancı,sayın tercan galip'in yorumundaki,hırsızlık konulu olayı,suça teşebbüs olarak yorumlamış ve icra hareketlerini tamamlamış demişsiniz.ancak hırsızlık suçu konusundaki icra hareketlerinin tamamlanması,eve girme ile tamamlanması mı demektir?yoksa mesken masuniyetini ihlal etmek midir?saygılarımla...
|
26-11-2006, 23:13 | #9 |
|
sayın malümünüz üzere hırsızlık için kanunu tanımını ele alırsak "Zilyedinin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malı, kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak maksadıyla bulunduğu yerden alan kimseye bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir.
(2) Ekonomik bir değer taşıyan her türlü enerji de, taşınır mal sayılır. ve burada da belirtildiği gibi hırzızlığın olması için zilyetliğin gecmesi lazımdır yukardıki olaylarda kişi icra hareketini tamamlayamamış dolayısıyla suca tesebbüs asamas vardr burada tamalanmış olan suc meskene tecavüz diyebiliriz.. |
27-11-2006, 12:07 | #10 |
|
şimdi anlaşılmıştır..teşekkürler...
|
27-11-2006, 22:46 | #11 |
|
Teşekkürler herkese..
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Yargıtay Kararı:tek suça iki ceza birden verilemez | PINAR YILMAZ | Hukuk Haberleri | 2 | 29-06-2010 16:51 |
Suça İştirakta Müşterek Fail ve Yardım Eden | Av.Emre Gacal | Ceza Hukuku Çalışma Grubu | 7 | 08-06-2007 13:36 |
İntihara teşebbüs | nc_atli | Hukuk Soruları Arşivi | 3 | 13-10-2006 10:31 |
yaralamaya teşebbüs mü? | balancee | Hukuk Soruları Arşivi | 8 | 17-08-2006 01:01 |
Kişiyi Suça Toplum Mu İter Yosa Kişi Kendi Mi Suça Yönelir?Neden? | yasemin | Hukuk Soruları Arşivi | 2 | 04-03-2002 19:55 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |