|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
19-04-2007, 15:24 | #1 |
|
ıslah konusunda görüşlerinize ihtiyacım var.
Merhaba arkadaşlar, Müvekkil şirket bir kooperatife ait arsa üzerine 1992 yılında 2 katlı bina inşaa etmiş, bunun karşılığında binayı 8 yıl kullanmış, 2000 yılında tahliye edince, arsa sahibi el koyarak kullanımı sonlandırmıştır. 2003 yılında tapu tescil davası açtık.Ancak Protokolde devire ilişkin hüküm olmadığından davamız reddedildi. Bunun üzerine fazlaya ilişkin haklarımızı saklı tutarak,2004 yılında bina değerini talep ettik, 4 bilirkişi raporu sonunda alacağımız belirlendi, 2007 Şubat ayında davamızı ıslah ettik. Karşı taraf zamanaşımı iddiasında bulundu. Bunun için ne yapabilirim, Duruşmada, ıslahı geniş yorumlayarak, Davayı tamamen ıslah ettiğimi ileri sürüp, müddeabihi de içinde sayabilirmiyim? Bu konuda ACİL görüşlerinize ihtiyacım var, şimdiden teşekkürler.
|
19-04-2007, 20:25 | #2 |
|
zamanaşımı ıslah tarihine göre değil dava tarihine göre değerlendirilecektir diye düşünüyorum.bir davada 2 kez ıslah yoluna başvurmak mümkün müdür?
|
19-04-2007, 23:12 | #3 |
|
Bir davada iki kez ıslah olmaz.
Ayrıca zamanaşımı ise elbette ki ıslah tarihinde de ileri sürülebilir. Somut olaya göre değerlendirmek gerekir. Eğer zararın tamamı önceden biliniyor veya bilinmesi mümkün ise ıslah tarihinde de zamanaşımı dolmuş ise dava zamanaşımından definin ileri sürülmesi halinde reddedilir. |
20-04-2007, 08:46 | #4 |
|
İkinici kez ıslah yapılamayacağı görüşüne katılıyorum.
Islah tarihinde zamanaşımı dolmuş ise, karşı tarafın ilk itiraz olarak bunu ( zamanaşımı defini ) ileri sürmüş olması gerekir. Süresinde bu defiyi ileri sürmemiş ise, savunmanın genişletilmesi yasağından hareket edebilirsiniz. Sn.A.Turan'ın davanın reddedileceği görüşü biraz eksik kalmış. Davanın ıslah edilen bölümünün reddi gerekir, ıslahtan önce açılan kısmi davada talep zamanaşımına uğramamışsa, müddeabihin, kısmi davada talep edilen bölümünün kabulü gerekeceği kanısındayım. Saygılar. |
20-04-2007, 08:59 | #5 |
|
Sayın Yılmaz'ın dediği doğru ıslah edilen bölümü reddedilir.
|
20-04-2007, 10:03 | #6 |
|
Bende sayın Yılmaz ve Sayın Turan'ın görüşlerine katılıyorum.Fazlaya ilişkin saklı tutulan kısım için zamanaşımı işlemeye devam eder.Maalesef bu husus çoğu kez dikkatten kaçıyor.Çünkü ıslahla dava değeri artırıldığında talep bu tarihte yapıldığı için, artırılan kısım için talep tarihi dikkate alınır.Esasen ıslahla dava değerinin artırılabilmesi biliyorsunuz hukukumuza gireli çok olmadı.Bu yöntemin kabul edilmesinin sebebi de ek dava açarak davaların birleştirilmesinin usül ekonomisine aykırı olmasından kaynaklanmaktadır.Yani konunun özü aslında her iki talebin ayrı davalar olarak düşünülmesidir.Islah talebinizin esasen ek davadan farkı yoktur.Bun nedenle her ikisi için zamanaşımı süresi ayrı ayrı değerlendirilecektir.
|
20-04-2007, 14:01 | #7 |
|
Tüm arkadaşların ilgisine teşekkür ederim. Dava konusu alacağımız tutar, bilirkişi incemesi sonucu ortaya çıktı. Bilirkişi raporu 1,5 yıl sonra alınabildi. Tabii ki sebepsiz zenginleşmedeki süre dolmuş oluyordu. Müddeabihin değerini ıslah ettim ancak karşı taraf zamanaşımı ileri sürdü. Olayımızda zamanaşımı iddiası doğru ancak benim sormak istediğim hususu şu, davayı tamamen ıslah ettiğimizde dava süresi ilk dava gününde açılmış sayılacağından zamanaşımı süresi de bu tarihte kesilmiş olacaktı. Tamamen ıslah edildiği zaman bu hakkım korunduğu halde, sadece müddeabihi artırdığımızda ise zamanaşımı süresi işliyor, burada tamamen ıslahda zamanaşımı süresi işlemez iken, bir bütün içinden bir parçası sözkonusu olduğunda zamanaşımı süresi işlemesi çelişki değilmidir. Bu hususun Anayasa Mahkemesine götürülmesini isteyebilir miyim?
|
20-04-2007, 14:54 | #8 |
|
1-Zamanaşımı başlangıcı: Alacağın istenebilir (muaccel)olduğu tarihten başlar.
2-2000 civarında taşınmaz boşaltılmış. Zamanaşımı işlemeye başlamış gibi(?)..mi acaba?.. 3-2003 yılında açılan davada alacağın tamamı talep edilmiş (tapu iptali davası) ve zamanaşımı kesilmiş. (BK.m.133) 4-Kararın kesinleşmesini müteakip sebepsiz zenginleşme olgusu ortaya çıkmış ve alacak istenebilir (muaccel) olmuş; sebepsiz zenginleşme açısından zamanaşımı yeni baştan işlemeye başlamış değil midir? 5-Tapu iptal davasında ikrar vb. sözkonusu ise bu sebeple de (BK.m.135) zamanaşımı kesilmiş ve ikrar nedeniyle zamanaşımı süresi 10 yıla çıkmış olamaz mı? 6-Çok iyimser bir yorum mu olur? Saygılarımla. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Boşanmada İslah | recepbarlas | Meslektaşların Soruları | 3 | 04-03-2007 03:03 |
Davanın tamamen ıslah edilmesi ile faiz ıslah tarihinden itibaren mi istenecektir? | Av.E.Fırat Kuyurtar | Meslektaşların Soruları | 8 | 26-02-2007 21:55 |
ıslah | Av.Demet | Meslektaşların Soruları | 2 | 08-02-2007 15:34 |
Antalya'dan ufak bir yardıma ihtiyacım var. | kağanulaş | Şehirlerarası Nöbetçi Avukat | 4 | 11-10-2006 09:50 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |