|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
06-06-2012, 14:48 | #1 |
|
tüketici hakem heyeti kararı
Öncelikle kolay gelsin.
Tüketici mahkemesine konut kredisinin yeniden yapılandırılması sırasında tarafımdan alınan 325 TL yapılandırma ücretinin iadesi için yapılan başvuru sonucunda dün karar tebliğ edildi. (başvuruya dekont ve ilgili heyet kararları eklenmiştir.) Kararın gerekçe kısmında aynen şu ifade yazılı; Tüketicinin heyetimize başvurusu üzerine ilgili bankadan tüketicinin kullandığı kredi ve bunu yapılandırması işlemleri, masrafları, dekontları, konularında ayrıntılı savunma yazısı istenilmiş ancak bankadan alınan cevabi yazıda heyetimizce istenilen bilgi ve belgeler alınamadığından hakem heyetimizce mevcut dosya bilgi ve belgelerle uyuşmazlığın çözülemeyeceği anlaşıldığından tüketicinin Tüketici mahkemesine başvurması görüşü hasıl olmuştur. Yani banka istenen yazıya cevap vermemiş, heyet de adeta olayı başından savmak için böyle bir karar yazmıştır. 1-) Karara karşı 15 gün içinde tüketici mahkemesine itiraz usulen dava şeklinde mi oluyor? başvuruda herhangi bir harç yatıyor mu? İtirazın reddedilmesi durumunda vekalet ücreti çıkıyor mu? 2-) Bankanın savunma için gerekli evrakları göndermemesi halinde heyetin kabul kararı vermesi gerekmez miydi? Kaldı ki ilgili dekont ve evrakları ben başvuru sırasında sunmuştum. Teşekkürler. |
06-06-2012, 15:38 | #2 | |||||||||||||||||||||||
|
1)Heyet,uyuşmazlığın görev ve yetkisi dahilinde olduğunu kabul etmişse uyuşmazlığı çözüme kavuşturması gerekiğini düşüyorum. Harç dışında diğer giderler alınıyor.(Bilirkişi ücreti,tebligat giderleri vs)İtirazın reddedilmesi durumunda vekalet ücreti çıkıyor. 2)Belgeyi ibraz etmesine karar verilen taraf süresinde ve mazeretsiz evrakları sunmuyorsa duruma göre tüketicinin beyanının -HMK m.220/3 'den yola çıkarak - kabul edilebileceğini düşünüyorum. |
06-06-2012, 15:51 | #3 |
|
[quote=cmuk]Öncelikle kolay gelsin.
Tüketici mahkemesine konut kredisinin yeniden yapılandırılması sırasında tarafımdan alınan 325 TL yapılandırma ücretinin iadesi için yapılan başvuru sonucunda dün karar tebliğ edildi. (başvuruya dekont ve ilgili heyet kararları eklenmiştir.) Kararın gerekçe kısmında aynen şu ifade yazılı; Tüketicinin heyetimize başvurusu üzerine ilgili bankadan tüketicinin kullandığı kredi ve bunu yapılandırması işlemleri, masrafları, dekontları, konularında ayrıntılı savunma yazısı istenilmiş ancak bankadan alınan cevabi yazıda heyetimizce istenilen bilgi ve belgeler alınamadığından hakem heyetimizce mevcut dosya bilgi ve belgelerle uyuşmazlığın çözülemeyeceği anlaşıldığından tüketicinin Tüketici mahkemesine başvurması görüşü hasıl olmuştur. Yani banka istenen yazıya cevap vermemiş, heyet de adeta olayı başından savmak için böyle bir karar yazmıştır. 1-) Karara karşı 15 gün içinde tüketici mahkemesine itiraz usulen dava şeklinde mi oluyor? başvuruda herhangi bir harç yatıyor mu? İtirazın reddedilmesi durumunda vekalet ücreti çıkıyor mu? 2-) Bankanın savunma için gerekli evrakları göndermemesi halinde heyetin kabul kararı vermesi gerekmez miydi? Kaldı ki ilgili dekont ve evrakları ben başvuru sırasında sunmuştum. Teşekkürl Hakem Heyetleri bazen yeterli inceleme yapmadan yanlış kararlar verebilmektedirler, bu tarz durumlarda Hakem Heyeti kararının tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Tüketici Mahkemesinde dava açabilirsiniz, başvuru esnasında tüketicilerden harç alınmıyor fakat gider avansını yatırmak zorundasınız, davanızın reddedilmesi halinde aleyhinize vekalet ücreti ve yargılama gideri çıkmaktadır. normal şartlar altında bankanın belgeleri göndermemesi ve sizin ilgili belgeleri sunmanız halinde Hakem Heyetinin karar vermesi gerekirdi, mahkemede itiraz davası açmanız halinde sorun çözülecektir. İyi günler. |
06-06-2012, 16:21 | #4 |
|
Mahkemede itiraz davası açmak sorun değilde bu tip durumlarda mahkemelerin kurumlardan yana tavır aldıkları malumunuz. O nedenle 325 TL için bir sürü masraf yapıp bir de vekalet ücreti ödemek istemiyorum. Ancak bana göre yanlış hakem heyeti kararını düzelttirmenin de başka oyolu yok o zaman.
Böyle sorumluluk almaktan kaçınan, basit bir kararı bile veremeyen hakem heyetinin varlığı ne işe yarar ki, yazık. |
06-06-2012, 16:52 | #5 |
|
Tüketici mahkemesi tüketiciden yana tavır alıyor. benzer konuda verilmiş bir karar ekliyorum. Araştırma yapğarsanız aynı olayda verilmiş kararlara ulaşabilirsiniz.
T.C. YARGITAY 13.Hukuk Dairesi Esas: 2011/357 Karar: 2011/7678 Karar Tarihi: 10.05.2011 ALACAK DAVASI - KONUT KREDİSİNİN ERKEN ÖDENMESİ - ALINAN MASRAFLARIN HAKSIZ OLDUĞU İDDİASI - ÜCRET VE MASRAFLARIN HANGİ NEDENLERLE ALINACAĞINA DAİR SÖZLEŞMEDE AÇIKLAYICI BİR HÜKÜM BULUNMAMASI - ZORUNLU MASRAFLARIN NELER OLDUĞUNUN VE MİKTARININ TESPİTİ ÖZET: Taraflar arasında düzenlenen sözleşmede, <Kredili müşteri ve kefiller banka tarafından düzenlenecek tarife/çizelgeye göre Bankanın talep edeceği her türlü ücret, komisyon ve masrafları … ihbara gerek kalmaksızın Bankaya ödemekle yükümlü olduklarını kabul ve taahhüt ederler.> düzenlemesi mevcuttur. Ancak, bu ücret ve masrafların hangi nedenlerle alınacağına dair sözleşmede açıklayıcı bir hüküm bulunmamaktadır. Hemen belirtmek gerekir ki, davalı banka sadece kredinin verilmesi için zorunlu olan masrafları tüketiciden isteyebilir. Kredi verilmesi için gereken zorunlu masrafların neler olduğu konusunda ispat yükü ise davalı bankaya aittir. Aksi halde, diğer ücret ve masraflar başlığı altında maktuen belirlenen bir miktarın tüketiciden alınacağına dair hükmün haksız şart olduğunun kabulü gerekir. Mahkemece, davalı bankadan bu yönde delilleri sorulduktan sonra, konusunda uzman bilirkişi ya da heyetinden kredinin kullanılması için zorunlu masrafların neler olduğunun ve miktarının tespiti için bilirkişi raporu alınması ve sonuca göre bir karar verilmesi gerekir. (4077 S. K. m. 6, 6/A, 6/B, 6/C, 7, 9, 9/A, 10, 10/A, 11/A, 31) (Tüketici Kredisinde Erken Ödeme İndirimi ve Kredinin Yıllık Maliyet Oranını Hesaplama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik m. 5, 7, 8) Dava ve Karar: Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. Davacı, 26.12.2006 tarihinde davalı bankadan konut kredisi kullandığını ve 08.09.2009 tarihinde borcunu kapattığını, bankanın kendisinden 1.000 TL dosya masrafı, 667 TL komisyon ve 488 TL sigorta bedeli aldığını, kesintilerin haksız olduğunu ve müzakere yapılmadan alındığını ileri sürerek yasal faizi ile tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, masrafların davacıdan tahsil edilmesinde hukuka aykırı bir hususun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı banka tarafından dosya masrafları v.s. adı altında tahsilat yapılmasının hukuka aykırı olduğunu ve müzakere edilmeden yapıldığını ileri sürerek 2.155-TL’nin tahsiline karar verilmesi talebi ile dava açmıştır. Mahkemece, Tüketici Kredisinde Erken Ödeme İndirimi ve Kredinin Yıllık Maliyet Oranının Hesaplanması Hakkındaki Yönetmeliğin 5, 7, 8. maddeleri ile taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 2. maddesi ile 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 10.maddesi hükümleri incelendiğinde davacıdan alınan komisyon, sigorta ve masrafın kanuna aykırı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 4822 Sayılı Kanunla değişik 6. maddesi ile sözleşmelerdeki haksız şart düzenlenmiş ve <Satıcı ve sağlayıcının tüketiciyle müzakere etmeden, tek taraflı olarak sözleşmeye koyduğu, tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde iyi niyet kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme koşulları haksız şarttır. Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu her türlü sözleşmede yer alan haksız şartlar tüketici için bağlayıcı değildir. Eğer bir sözleşme şartı önceden hazırlanmışsa ve özellikle standart sözleşmede yer alması nedeniyle tüketici içeriğine etki edememişse, o sözleşme şartının tüketiciyle müzakere edilmediği kabul edilir. Sözleşmenin bütün olarak değerlendirilmesinden standart sözleşme olduğu sonucuna varılırsa, bu sözleşmedeki bir şartın belirli unsurlarının veya münferit bir hükmünün müzakere edilmiş olması, sözleşmenin kalan kısmına bu maddenin uygulanmasını engellemez. Bir satıcı veya sağlayıcı, bir standart şartın münferiden tartışıldığını ileri sürüyorsa bunu ispat yükü ona aittir. 6/A, 6/B, 6/C, 7, 9, 9/A, 10, 10/A ve 11/A maddelerinde yazılı olarak düzenlenmesi öngörülen tüketici sözleşmeleri en az oniki punto ve koyu siyah harflerle düzenlenir ...> hükmü, yine 4077 Sayılı Kanunun değişik 6 ve 31 maddelerine dayanılarak hazırlanan Tüketici Sözleşmelerindeki Haksız Şartlar Hakkında Yönetmeliğin 7. maddesinde <satıcı, sağlayıcı veya kredi veren tarafından tüketici ile akdedilen sözleşmede kullanılan haksız şartlar batıldır> hükmü getirilmiştir. Taraflar arasında düzenlenen 26.12.2006 tarihli sözleşmenin 3. maddesinde, <Kredili müşteri ve kefiller banka tarafından düzenlenecek tarife/çizelgeye göre Bankanın talep edeceği her türlü ücret, komisyon ve masrafları …ihbara gerek kalmaksızın Bankaya ödemekle yükümlü olduklarını kabul ve taahhüt ederler.> düzenlemesi mevcuttur. Ancak, bu ücret ve masrafların hangi nedenlerle alınacağına dair sözleşmede açıklayıcı bir hüküm bulunmamaktadır. Hemen belirtmek gerekir ki, davalı banka sadece kredinin verilmesi için zorunlu olan masrafları tüketiciden isteyebilir. Kredi verilmesi için gereken zorunlu masrafların neler olduğu konusunda ispat yükü ise davalı bankaya aittir. Aksi halde, diğer ücret ve masraflar başlığı altında maktuen belirlenen bir miktarın tüketiciden alınacağına dair hükmün yukarıda açıklanan yasa ve yönetmelik hükümleri karşısında haksız şart olduğunun kabulü gerekir. Öyle olunca mahkemece, davalı bankadan bu yönde delilleri sorulduktan sonra, konusunda uzman bilirkişi ya da heyetinden kredinin kullanılması için zorunlu masrafların neler olduğunun ve miktarının tespiti için bilirkişi raporu alınması ve hâsıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken bu yönler gözetilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, 10.5.2011 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤) |
06-06-2012, 16:54 | #6 |
|
Bende bir gsm sirketinin tarafimdan haksiz yere aldigi 5 tl icin tuketici hakem heyetine basvurmustum ilgili yonetmelik beni hakli gostermesine karsin tshh sikayetimi reddetti, tuketici mahkemesinde itiraz davasinda da yine yonetmelikteki acik duzenlemeye ragmen hakim bilirkisi tayin etti 200 tl bilirkisi ucreti odedikten sonra gelen raporda benim surekli atif yaptigim yonetmelik hukmune dayarak lehime verdigi rapor ile dava kabul ile sonuclandi. Burada derdin 5 tl degil hakkimdi. Biz avukatlar kendi hakkimizi dahi savunmayacaksak bu meslegi surdurmemeliyiz bence. Eger alinan bedelin haksiz oldugunu dusunuyorsaniz tuketici mahkemesine basvurun.
|
06-06-2012, 18:16 | #7 |
|
kesinlikle itiraz edin..açık açık yapılandırma bedelini ödeyeceğinize dair bir belge imzalamadıysanız. yüksek ihtimal ie kabul edilecektir.mahkemeler genellikle tüketici lehine kararlar veriyor.kanaatiniz bence yanlış
|
07-06-2012, 15:52 | #8 |
|
Benzer konu ile ilgili bir şikayet de bulunmuştum.Aynı durumda dilekçemizi, bireysel ödeme tablosu,dekont ve yapılandırmaya ilişkin kesintiyi ibraz ettim.Lakin karşı yan heyetin istediği bilgi ve belgeleri sunmadığından lehimize karar verildi.Hatta ben banka itiraz eder diye düşünürken takibe koymamıştım hemen akabinde banka parayı müvekkilin hesabına havale etmişHer ne olursa olsun bu durum tüketici mevzuatına aykırı haksız şart içerir.kati olarak itirazını yapın derim.tüketici her türlü harçlardan muaftır.gider avansından sorumludur.biirkişi-tanık-diğer masraflar-tebligat masrafları ortalama 290 tl tutuyor.
|
07-06-2012, 16:52 | #9 |
|
Benzer nitelikte bir olayda Mahkeme kararı aşağıdadır.
T.C. ANKARA 7. TÜKETİCİ MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2010/858 KARAR NO : 2011/309 HAKİM : ........... KATİP : ............. DAVACI : .............. VEKİLİ : ..................... DAVALI VEKİLLERİ : ...... DAVA : Tüketicinin Hakem Kurulu Kararına İtirazı DAVA TARİHİ: 20/08/2010 KARAR TARİHİ : 14/04/2011 KARAR YAZMA TARİHİ : 18/04/2011 Yapılan yargılama sonucunda; İDDİA_________ Davacı, dava dilekçesinde ve davacı vekili beyanlarında: Davalı banka müşterisi olduğunu, 27/09/2007 tarihinde 60 ay vade ile 130.000,00 TL Konut Kredisi kullandığını, kredi faiz oranlarının düşüşünden yararlanmak üzere kredinin yeniden yapılandırılmasını talep etmesi üzerine bankanın %2 erken ödeme ücreti 1.545,00-TL ve ödeme planı değişiklik ücreti 386.00-TL olmak üzere 1.930,00-TL aldığını, bu paranın iadesi için Ankara Tüketici Sorunları İl Hakem Heyetine müracaat ettiğini, Hakem Heyetinin 09.08.2010 tarih ve 10 sayılı karan ile talebini reddettiğini, verilen kararın haksız olduğunu, bankanın haksız şekilde tahsil ettiği 1.930,00 TL bedelin iadesi gerektiğini belirterek Hakem Heyeti kararının iptaline ve ödenen 1.930,00-TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA___ Davalı taraf vekili savunmalarında, açılan davanın haksız olduğunu, banka uygulamasının sözleşme ve davacının taahhüdüne uyarak yapıldığını, erken ödeme nedeniyle masraf ve komisyon alınmasının yasaya uygun olduğunu, açılan davanın yersiz olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. YARGILAMA GEREKÇESİ Dava, Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Kararının iptali ve Kredi yapılandırması için ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. (4077 s.K.m 1, 2,3,10,10/B, 23,30) Ankara İl Tüketici Sorunları Hakem Heyeti karan, Konut Kredisi Sözleşmesi, hesap özeti, ödeme planı, ödemeye ilişkin dekont örneği, bilirkişi raporu ve diğer belgeler dosyada mevcuttur. Ankara İl Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığının 09/08/2010 tarih ve 10 sayılı karan ile 4077 sayılı Tüketici Korunması Hakkında Kanunun 10/B maddesi gereği tüketicinin 1.930,00-TL yapılandırma ücretine ilişkin talebinin reddine karar vermiştir. Bir mal veya hizmeti ticari ve mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiler tüketicidir (4077 s.K.m.3/e). Kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya kamu tüzel kişileri de satıcı sayılır(4077 s.K.m.3 g). Mal veya hizmet piyasalarında tüketici ile satıcı-sağlayıcı arasında yapılan her türlü hukuki işlem tüketici işlemi sayılır (4077 s.K.m.3/h). Mevcut davada taraflar arasın da kj Hukuki ilişki kredisi sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, bu tür uyuşmazlıklarda tüketici mahkemeleri görevlidir.(4077s.K.m.lO, 10/B.l 1.23. 30) Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu hallerde Tüketici Sorunları Hakem Heyetleri de görevlidir. Ancak dava değeri itibarı ile verecekleri kararlar 4077 sayılı Kanun 22/5 madde uyarınca ilam hükmünde veya delil mahiyetinde olacaktır. Konut kredisi sözleşmesi, ödeme planı, yapılandırma sırasında alman komisyon ve masraf miktarı konusunda taraflar arasında ihtilaf yoktur. Uyuşmazlık alman tüketici kredisi nedeniyle faizlerdeki düşme nedeniyle banka tarafından yapılan yapılandırma işleminde masraf ve komisyon istenip istenemeyeceği konusundadır. 4077 s.K. 6 maddesinde yapılan düzenlemeye göre, satıcı ve sağlayıcının tüketici ile müzakere etmeden tek taraflı olarak sözleşmeye koyduğu, tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde iyi niyet kurallarına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme koşulları haksız şart sayılır. Buna göre sözleşmedeki bir hükmün haksız şart olarak değerlendirilebilmesi ipin; 1) Satıcı tarafından müzakere edilmeden sözleşmeyi tek yanlı olarak konulmuş olması. 2) Tarafların hak ve yükümlülüklerinde tüketici aleyhine bir dengesizlik oluşturması, 3) Bu durumun iyi niyet kurallarına aykırı olması gerekir. Taraflar arasında tanzim edilen sözleşmenin tamamı veya sözleşmedeki bir veya birkaç hükmün haksız şartın kabulü için yukarıda belirtilen bu şartların tamamının aynı anda bulunması zorunludur. Sözleşme incelendiğinde, kredi kartı ücreti, kredi kartı yıllık aidat bedeli ve hesap işletim ücretine ilişkin hükmün banka tarafından tek taraflı olarak sözleşmeye konulduğu, bu durumun tüketici ile müzakere edilmediği, aksine bir iddianın bulunmadığı, sözleşme de bu konuda hüküm olmadığı, bu düzenlemenin tüketici aleyhine dengesizliğe sebebiyet verdiği anlaşıldığından bu hükmün haksız şart niteliğinde olduğu kabul edilmiştir. (Aynı görüşte 13 H.D. 03/03/2008, 2007/11236 E., 2008/2982 sayılı kararı.) Konut Kredi Sözleşmesinin incelenmesinde: 27.09.2007 tarihinde davacının aylık 1,28 faizle, 60 ay vadeli 130.000.00-TL konut kredisi kullandığı, aylık 3.117,00-TL taksit ödemesi kararlaştırıldığı anlaşılmıştır. Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış olup, bilirkişi kurulu raporlarında: Taraflar arasında 27/092007 tarihli Konut Kredi sözleşmesi imzalandığını, aylık 1.28 faiz, 60 ay vade 130.000,00-TL kredi kullanıldığını, taksit miktarının 3.117,00-TL olduğunu, 30 aylık ödemeden sonra faiz oranının %Ö,89 oranına indirilerek ödeme konusunda tarafların anlaştıklarını, faiz oranının sabit olarak belirlendiğim, konut finansman kuruluşu tarafından erken ödeme ücreti talep edilebileceğini, banka uygulamasının yerinde olduğunu bildirmişlerdir. Bilirkişi raporu, dosya kapsamı ve delil durumuna uygun bulunmuş olup, teknik değerlendirmeleri mahkememizce kabul edilmiş ancak, hukuki nitelendirmeye yönelik sonuç bölümüne itibar edilmemiştir. 4077 s.K.m. 10/B maddesinin 14.fıkra hükmüne göre faiz oranının sabit olarak belirlenmesi halinde bir veya birden fazla ödemenin vadesinden önce yapılması halinde konut finansman kurulu erken ödeme ücreti talep edebilir. Erken ödeme ücreti %2 oranını geçemez. Kredi taksitlerinin vadesinden önce erken ödenmesi ya da borcun tümüyle ödenmesi halinde banka %2 oranını aşmayacak şekilde erken ödeme ücreti talep edebilir. Bankanın bu oranı azami miktarda kullanabilmesi için bunun haklı gerekçesini tüketiciye bildirmesi zorunludur. Mevcut olayda erken ödeme olduğu kabul edilemez. Yapılan işlem piyasada faiz oranlarının düşüşü ile birlikte bankalar arasındaki rekabet ile birlikte bankaların faiz oranında kendiliğinden ve talep üzerine yaptıkları indirimlerdir. Her şeyden önce belirtmek gerekir ki sözleşme yapılıp taksitler ödenmeye başlandıktan sonra faizlerdeki düşüş nedeniyle bankayı yapılandırmaya zorlamak hukuken mümkün değildir. Ancak serbest piyasa koşulları nazara alındığında kredi kullanan tarafın krediyi tümüyle kapatarak başka bir bankadan daha uygun şartlarda kredi alabileceği düşünüldüğünde bankaların yoğun bir şekilde yapılandırma adı altında yeni bir uygulama geliştirdikleri görülmektedir. Tüketici Kanununun tüketicilere sağladığı en önemli haklardan birisi bilgilendirme aydınlatılma hakkıdır. Bu kapsamda esasen bankalar kredi verdiklerinde masraf komisyon. Ve eğer tüm giderler dahil olmak üzere çekilecek kredi tutarı, taksit miktarı ve sabit aylık ödeme yaparak bunu tüketiciye bildirmek durumundadır. Ancak piyasa koşullarında yoğun rekabet nedeniyle bankaların mümkün olduğu kadar düşük oranda faiz ilanları yaparak bilahare masraf ve komisyon adı altında aldıkları ücretlerle faiz oranını dolaylı şekilde artırmaktadırlar. Tüketici Mevzuatı yönüyle bu durumun kabulü mümkün değildir. Somut olayda bankayı yeniden yapılandırmaya zorlamak yasal olarak mümkün olmamakla birlikte banka kendi insiyatifiyle yapılandırmayı kabul ettiğine göre tüketiciye yapılandırma ile ilgili faiz oranını her şey dahil olmak üzere net biçimde ve kalan süre için ödenecek taksit tutarını bildirerek yapmak zorundadır. Borç yapılandırmasını kabul eden bankanın erken ödeme komisyonu adı altında ve plan değişikliği adı altında yeniden ücret talep etmesi usul ve yasaya aykırıdır. Dosya içerisinde toplanan tüm deliller, Hakem Heyeti kararı, Konut Kredisi Sözleşmesi, ödeme planı, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre, faiz oranlarındaki düşüş nedeniyle bankanın yeniden yapılandırma talebini kabul ettiği, bu nedenle masraf, komisyon adı altında ücret talep etmesinin usul ve yasaya uygun olmadığı, aksi halin haksız şan niteliğinde olacağı, yapılandırmanın tümüyle bankanın insiyatifinde olduğu, bu işlem kabul edildiğinden ayrıca masraf ve komisyon talebinin usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşıldığından, davanın kabulüne, hakem heyet kararının iptaline, dava konusu 1.930,00 TL nin davalıdan tahsilime, davacı tarafa ödenmesine karar vermek gerekmiştir. Anlatılan nedenlerle. HÜKÜM 1-Davanın KABULÜNE, 2-Ankara İl Tüketici Sorunları Hakem Heyetinin 09.03.2010 tarih ve 30 sayılı kararının İPTALİNE, 3- Dava konusu 1.930,00-TL'nin davalıdan TAHSİLİNE, davacı tarafa ÖDENMESİN E, 4-Davacı taraf kendisini bir vekil marifetiyle temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T uyarınca 550 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine. 5-Davacı tarafça yapıldığı anlaşılan 10,00 TL dava açma, 12,00 TL P.P., 300,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 322,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine. 6- Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 7-Harçlar Yasası uyarınca alınması gereken 18,40 TL başvuru ve 114,64 TL nispi karar ve ilam harcı olmak üzere toplam 133,04 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydedilmesine, Dair, davacı vekili ile davalı vekili yüzlerine karşı, gerekçeli karar tebliğinden itibaren 15 günlük temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 14.04.2011 |
07-06-2012, 17:00 | #10 |
|
Ankara 7. Tüketici mahkemesi hakiminin verdiği bir seminere katılmıştım, gerçekten güzel kararları var. Bu karar da Sn.Cmuk'unda bizimde işimize yarayacaktır. Sn.Lostrise teşekkürler
|
08-06-2012, 10:24 | #11 |
|
benimde kafamı karıştıran bir durum var.müvekkil yapılandıram masrafı ödemiş ancak yapılandıram yapmadan önce banka tarafından müvekkile bu masrafı ödemeyi kabul ettiğine dair bir adi belge imzalatmışlar..bu belge bizim yapılandıram masrafını talep etmemize engelmidir.günlerdir düşünüyorum ama bir karar veremedim..???
|
08-06-2012, 12:07 | #12 | |||||||||||||||||||||||
|
SÖZLEŞMEDEKİ HAKSIZ ŞARTLAR Madde 6 - (Değişik madde: 06/03/2003 - 4822 S.K./7. md.) Satıcı veya sağlayıcının tüketiciyle müzakere etmeden, tek taraflı olarak sözleşmeye koyduğu, tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde iyi niyet kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme koşulları haksız şarttır. Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu her türlü sözleşmede yer alan haksız şartlar tüketici için bağlayıcı değildir. Eğer bir sözleşme şartı önceden hazırlanmışsa ve özellikle standart sözleşmede yer alması nedeniyle tüketici içeriğine etki edememişse, o sözleşme şartının tüketiciyle müzakere edilmediği kabul edilir. Sözleşmenin bütün olarak değerlendirilmesinden, standart sözleşme olduğu sonucuna varılırsa, bu sözleşmedeki bir şartın belirli unsurlarının veya münferit bir hükmünün müzakere edilmiş olması, sözleşmenin kalan kısmına bu maddenin uygulanmasını engellemez. Bir satıcı veya sağlayıcı, bir standart şartın münferiden tartışıldığını ileri sürüyorsa, bunu ispat yükü ona aittir. 6/A, 6/B, 6/C, 7, 9, 9/A, 10, 10/A ve 11/A maddelerinde yazılı olarak düzenlenmesi öngörülen tüketici sözleşmeleri en az oniki punto ve koyu siyah harflerle düzenlenir ve sözleşmede bulunması gereken şartlardan bir veya birkaçının bulunmaması durumunda eksiklik sözleşmenin geçerliliğini etkilemez. Bu eksiklik satıcı veya sağlayıcı tarafından derhal giderilir. Bakanlık standart sözleşmelerde yer alan haksız şartların tespit edilmesine ve bunların sözleşme metninden çıkartılmasının sağlanmasına ilişkin usul ve esasları belirler. |
08-06-2012, 21:20 | #13 |
|
Öncelikle bu konuya ilişkin HAKEM HEYETİ kararı lehimize çıktı, meslektaşlarıma katılıyorum, hakem heyetinin böyle bir cevap verme hakkı yok, o karara imza atanlar içinde bulunan baro görevlendirmesi ile bulunan AVUKAT' a söz konusu durumu sormakta yarar var, zira hiç ilgilenmediklri karar için ayda iki defa yapılan toplantı ücretlerini ( cüz-i miktarda da olsa)alıyor.
- Hakem heyeti kararımıza 15 günlük yasal süre içersinde itiraz yolu ile dava açılmıştır. Dava ihtiyadi tedbir talepli olarak açıldı fakat mahkeme tedbiri delillerin toplanmasından sonra karar verilmesi yönündedeğerlendirdi. - Hakem heyetleri; eski mantıkla çalışıyor, bilinçsiz vatandaş KREDİYİ İLK ÇEKTİĞİ ANDA KESİLEN MASRAF VE DİĞER ÖDEMELERİN dahi hakem heyetine başvurması sonucu, hakem heyetlerinin TÜKETİCİ LEHİNE KARAR VERDİĞİNİ GÖRÜYORUZ, ANCAK BU İŞLEM BANKA AVUKATININ VEKALET ÜCRETİNİ KAZANMASINDAN ÖTE BİR ANLAMA GELİMYOR, - Bu arada yanılmıyorsam tüketici davalarında 550,00 TL maktu ücret çıkıyor ( 2012 tarifesini bilmiyorum ) |
08-06-2012, 21:23 | #14 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın meslektaşım,bu konuda herhangi bir tereddüt yaşamayın zira YARGITAY KARARLARINDA SÖZ KONUSU OLAN DAVALARDA; karşı tarafa ( tüketici ) sözleşme imzalatılıyor, sözleşme imzalatılması herhangi bir sorun çıkarmaz aksi takdirde bu konunun gündeme gelmesi GEREKSİZ OLURDU, Size tavsiyem " AYIPLI HİZMET " sebebiyle noter yolu ile ihtarname çekin ve davaları açmanızı tavsiye ederim. |
21-11-2012, 17:34 | #15 |
|
Sayın meslektaşlarım banka kredi masraf iadesi ile ilgili hakem heyeti red kararı vermiştir. Red kararında istemiş olduğumuz bazı taleplerimiz haksız olarak red edilmiştir. Sadece o bölüm için tüketici mahkemesinde dava açabilir miyiz?
|
21-11-2012, 21:19 | #16 |
|
Kararin İptalİnİ İsteyeceksİnİz Mahkemeden Kismi Kabul Kismi Red Mİ Var TÜktİcİ Hakem Heyetİ Kararinda?**
|
21-11-2012, 21:20 | #17 |
|
ama karar eğer tavsiye kararı ise..yani kanuni sınırın üstündeyse direk mahkeme de dava da acabilirsiniz
|
21-11-2012, 21:21 | #18 |
|
Sayın meslektaşım karar red kararı ama bazı reddedilen kalemler için itiraz davası açabilir miyim, yani red kalemlerinin hepsi için değil de sadece bir kısmı için itiraz davası açabilir miyim?Teşekkür ederim.
|
25-11-2012, 20:48 | #19 | |||||||||||||||||||
|
"Hemen belirtmek gerekir ki, davalı banka sadece kredinin verilmesi için zorunlu olan masrafları tüketiciden isteyebilir. Kredi verilmesi için gereken zorunlu masrafların neler olduğu konusunda ispat yükü ise davalı bankaya aittir. Aksi halde, diğer ücret ve masraflar başlığı altında maktuen belirlenen bir miktarın tüketiciden alınacağına dair hükmün haksız şart olduğunun kabulü gerekir. Mahkemece, davalı bankadan bu yönde delilleri sorulduktan sonra, konusunda uzman bilirkişi ya da heyetinden kredinin kullanılması için zorunlu masrafların neler olduğunun ve miktarının tespiti için bilirkişi raporu alınması ve sonuca göre bir karar verilmesi gerekir" Burada püf noktası ispat yükünün Bankanın üzerinde oluşu... |
25-11-2012, 21:24 | #20 |
|
Hakem heyeti ile tuketici mahkemesi yargilamalari birbirinden farklidir... Hakem heyeti elindeki bilgi ve belgelere gore karar verir ustelik karar verme suresi de 3 ay gibi bir suredir yano mahkemeler gibi oraya buraya yazi yazip cevabini bekleyemez... Bu nedenle isi mahkemeye sevk etmis... Bu yuzdendir ki kredi karti uyelik ucreti iptalinde hakem heyeti tuketiciden extreleri ve odendi belgelerini ister bunun icin bankaya yazi yazmaz...
Hakem heyeti kararlarina karsi tuketici mahkemesinde itiraz eden tarafin haksiz cikmasi durumunda karsi taraf kendini vekille temsil ediyorsa ki banka vekildiz olmaz.. Vekalet ucreti odersiniz.. Ancak sanmiyorumki boyle bir konuda haksiz cikasiniz... Ayrica tuketici mahkemelerine basvurmak harctan muaf olmasina ragmen gider avansi vardir.. |
25-11-2012, 23:10 | #21 | |||||||||||||||||||
|
("Bankaya yazı yazmaz" "yazılamaz" manasında kullanıldı ise)Sayın halloween'a katılmam mümkün değil zira; Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Yönetmeliği "Bilgi ve Belge İsteme Yetkisi" Madde 21 -Hakem heyeti, uyuşmazlık konusuna ilişkin her türlü bilgi ve belgeyi taraflardan, ilgili kurum ve kuruluşlardan isteyebilir. |
30-03-2013, 22:44 | #22 |
|
Birçok tüketiciden mailime gelen örnek dilekçe istemleri üzerine Bankaya ve Hakem Heyetine dilekçe örneği hazırladım. Tüketicilerin faydalanması için bu önemli siteye koymayı düşündüm...
………………………….. BANKASI GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE Konu: Kredi masrafları iadesi. Bankanızın ………………..……… numaralı kredi müşterisiyim. Geriye dönük 10 yıla kadar bankanızdan çekmiş olduğum tüketici kredilerinden, kredi kullanım sırasında tarafımdan dosya masrafı/istihbarat ücreti/kredi kullandırım ücreti vb. adlar altından ücretler alınmıştır. Banka tarafından ‘masraf, komisyon veya ne ad altında olursa olsun’ tüketiciden, müzakere edilmeden alınan ücretlerin hukuka uygun olmadığına Isparta Tüketici Mahkemesinin 10.06.2010 tarihli ve K:2010/118 sayısıyla karar verilmiş ve Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 10.02.2011 tarihli ve 2011/1870 Kararıyla da bu karar onanmıştır. Bu çerçevede; 1- Şimdiye kadar bankanıza yaptığım tüm kredi masraf tutarlarının on yıl geriye dönük dökümünün bir listesinin tarafıma gönderilmesini, 2- On yıl geriye dönük olarak kesilen bu ücretlerin toplamının yasal faizi ile tarafıma iadesini, Aksi takdirde alacağımın, faiziyle birlikte tahsili için her türlü mahkeme masrafları ve avukatlık ücretlerini bankanızdan tahsil etmek üzere yasal yollara başvuracağımı bildiririm. Saygılarımla, Adres: Ad-Soyad-İmza T.C. ............ KAYMAKAMLIĞI (Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığına) Şikayet Eden : Adres : E- Posta&Telefon : Şikâyet edilen : Adresi : Şikayetin parasal değeri: Şikayetin konusu : Tüketici Kredisi dosya masrafı Açıklamalar : 1-) ……………… Bankası, …………………. şubesinden ……………. tarihinde…………. adı altında …………TL tüketici kredisi aldım. Kredi kullanım sırasında benden dosya masrafı vb. adlar altında ..............TL ücret alınmıştır.. 2-) Banka tarafından tek taraflı olarak ve banka menfaatlerini koruyan, önceden hazırlanmış olan, tüketici olarak içeriğine etki edemediğim, açıkça aleyhime olan ve beni külfete sokan, standart, matbu bir sözleşmeyi amir konumda olan bankanın önüme koymuş olması nedeniyle imzaladım. Bu durum Tüketici Korunması Hakkında ki Kanunun 6 ıncı maddesine aykırı olduğu gibi imzalanmış olan sözleşmenin bir örneği tarafıma verilmeyerek ilgili kanunun 10 uncu maddesi de Banka tarafından ihlal edilmiştir. 3-) Satıcı veya sağlayıcının tüketiciyle müzakere etmeden, tek taraflı olarak sözleşmeye koyduğu, tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde iyi niyet kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme koşulları haksız şarttır. Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu her türlü sözleşmede yer alan haksız şartlar tüketici için bağlayıcı değildir. Eğer bir sözleşme şartı önceden hazırlanmışsa ve özellikle standart sözleşmede yer alması nedeniyle tüketici içeriğine etki edememişse, o sözleşme şartının tüketiciyle müzakere edilmediği kabul edilir. Bir satıcı veya sağlayıcı, bir standart şartın münferiden tartışıldığını ileri sürüyorsa, bunu ispat yükü ona aittir. (4077 sayılı Haksız Şartı açıklayan 6. madde) 4-) Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 10.02.2011 tarih ve K:1870 sayılı kararıyla bankalar tarafından ‘masraf, komisyon veya ne ad altında olursa olsun’ tüketiciden, müzakere edilmeden alınan ücretlerin hukuka uygun olmadığı ve haksız şart olduğu hükme bağlanmıştır. 5-) Dolayısıyla tüketici kredisi kullanırken dosya masrafı vb. adlar altında hukuksuz olarak alındığı Yargıtay Kararlarınca kesinleşen ücretlerin tarafıma da iade edilmesi gerekmektedir. İstem sonucu : Yukarıda anlattığım nedenlerle haksız olarak tarafımdan alınmış ……... TL’nin tarafıma iadesine karar verilmesini saygılarımla talep ederim. Ad-Soyad-İmza |
03-02-2014, 11:05 | #23 |
|
2014 YILI AVUKATLIK ÜCRET TARİFESİ 28.12.2013 TARİHİNDE RESMİ GAZETENİN "TEBLİĞLER" KISMINDA YAYINLANARAK YÜRÜRLÜĞE GİRMİŞTİR.
2014 YILI AVUKATLIK ÜCRET TARİFESİNİN 1. MADDESİNE GÖRE ; "MADDE 1 - (1) Mahkemelerde, tüm hukuki yardımlarda, taraflar arasındaki uyuşmazlığı sonlandıran her türlü merci kararlarında ve ayrıca kanun gereği mahkemelerce karşı tarafa yükletilmesi gereken avukatlık ücretinin tayin ve takdirinde, Avukatlık Kanunu ve işbu tarife hükümleri uygulanır." AVUKATLIK ASGARİ ÜCRET TARİFESİNİN 1.KISIM 2. BÖLÜM 6. BENDİNE GÖRE; "6.İl ve ilçe tüketici hakem heyetleri nezdinde sunulacak hizmetlerde, hizmete konu işin değerinin % 12'sinden aşağı olmamak üzere 250,00 TL, Ancak hizmete konu işin değeri maktu ücretin altında ise hizmete konu işin değeri kadar avukatlık ücretine hükmedilir." hükmüne yer vermek suretiyle hukuki ihtilafı sonlandıran her türlü merci kararlarında da VE BU ARADA TÜKETİCİ SORUNLARI İL VE İLÇE HAKEM HEYETLERİ KARARLARIYLA DA vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine yer vermiştir. DOLAYISIYLA TÜKETİCİ SORUNLARI HAKEM HEYETLERİ DE RESMİ GAZETEDE YAYINLANARAK YÜRÜRLÜĞE GİREN BİR TEBLİĞİ UYGULAYAMAMAZLIK EDEMEZ VE VEKALET ÜCRETİNE HÜKMETMEK ZORUNDADIRLAR, ÇÜNKÜ TÜKETİCİ SORUNLARI HAKEM HEYETLERİ TEBLİĞLERİN KANUNA UYGUNLUĞUNU DENETLEME YERİ DEĞİL, USULÜNE UYGUN OLARAK YAYINLANAN TEBLİĞLERİ UYGULAMAKLA MÜKELLEF MERCİİDİRLER. TÜKETİCİ SORUNLARI HAKEM HEYETLERİNİN VERDİĞİ KARARLARA KARŞI HER NE KADAR TÜKETİCİ MAHKEMESİNDE İTİRAZ YOLU AÇIK İSE DE İTİRAZ EDİLMEYEN KARARLAR İLE İLGİLİ OLARAK HUKUKİ İHTİLAFI SONLANDIRDIKLARI AÇIKTIR. TEBLİĞLER TEKNİK OLARAK ADSIZ DÜZENLEYİCİ İŞLEMLER OLUP, YÜRÜRLÜĞE GİRMELERİ, UYGULANMALARI VE İPTALLERİ İLE İLGİLİ OLARAK NİTELİKLERİ ELVERDİĞİ ÖLÇÜDE YÖNETMELİK VE TÜZÜKLER İLE İLGİLİ HÜKÜMLER TEBLİĞLER İÇİN DE UYGULANACAKTIR. BUNDAN DOLAYI TÜKETİCİ SORUNLARI HAKEM HEYETLERİNİN TEBLİĞİ UYGULAMAMASI VE VEKALET ÜCRETİNE HÜKMETMEMESİ GİBİ BİR DURUM SÖZ KONUSU OLAMAZ. AVUKATLIK ASGARİ ÜCRET TARİFESİ DE RESMİ GAZETENİN TEBLİĞLER KISMINDA YAYINLANAN BİR TEBLİĞ OLDUĞUNA GÖRE TÜKETİCİ SORUNLARI HAKEM HEYETLERİNİN AVUKATLIK ASGARİ ÜCRET TARİFESİNİN 1., 17. MADDELERİ İLE BİRİNCİ BÖLÜMÜNÜN İKİNCİ KISMINA GÖRE VEKALET ÜCRETİNE HÜKMETMESİ GEREKİR. TEBLİĞİN VE BİR TBELİĞ OLAN AVUKATLIK ASGARİ ÜCRET TARİFESİNİN İL,İLÇE TÜKETİCİ SORUNLARI HAKEM HEYETLERİNDE VEKALET ÜCRETİ VERİLECEĞİNE DAİR 1. MADDESİNDEKİ İBARENİN, 17. MADDESİNİN VE BİRİNCİ KISMININ 2. BÖLÜMÜNÜN 6. BENDİNİN DANIŞTAYDA AÇILAN BİR DAVA İLE YÜRÜTMESİNİN DURMASI VEYA İPTALİ NOKTASINDA İSE BU KARARIN DAHA ÖNCE HÜKMEDİLEN VEKALET ÜCRETLERİNE ETKİSİ NASIL OLACAK SORUSUNA GELİNCE, DANIŞTAYDAN ÇIKAN YÜRÜTMEYİ DURDURMA VEYA İPTAL KARARI KAZANILMIŞ HAKLARA,YANİ VEKALET ÜCRETİNE HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİ GEREĞİ ETKİLİ OLMAYACAKTIR, ÇÜNKÜ VERİLEN VEKALET ÜCRETLERİ VERİLDİĞİ DÖNEMDEKİ MERİ HUKUKA,TEBLİĞE (AVUKATLIK ASGARİ ÜCRET TARİFESİNE, UYGUNDUR. SONUÇ OLARAK İL VE İLÇE TÜKETİCİ SORUNLARI HAKEM HEYETLERİNİN VERECEKLERİ VEKALET ÜCRETİ KARARLARI ŞU AN İÇİN HUKUKA UYGUN OLUP, DANIŞTAYDAN AVUKATLIK ASGARİ ÜCRET TARİFESİNİN İLGİLİ MADDELERİ İLE İLGİLİ BİR YÜRÜTMEYİ DURDURMA KARARI VEYA İPTAL KARARI ÇIKANA KADAR ELDE EDİLEN VEKALET ÜCRETLERİ DE KAZANILMIŞ HAKLARA HUKUKİ GÜVENLİK İLKESİ GEREĞİ DOKUNULAMAMASI NEDENİYLE GÜVENCE ALTINDADIR. İYİ ÇALIŞMALAR, İNŞALLAH YARDIMCI OLABİLMİŞİMDİR. |
11-12-2014, 21:12 | #24 |
|
Gerek tüketici vekilinin şikayete konu bilgi ve belgeleri Hakem Heyetine sunmaması, gerekse şikayet edilen bankanın Hakem Heyetine savunma vermediği, bilgi ve belge göndermediği dikkate alındığında iş bu şikayete konu miktarın tespiti yapılamamıştır. Burada üzerinde durulması gereken konu kanıt ve ispat ile ilgili yükümlülüğünün taraflardan hangisine ait olduğudur. Bir olgunun varlığı veya yokluğu hususunda karar merciinin ikna edilmesine ispat denir. İspata ilişkin genel hüküm Medeni Kanunun 6’ncı maddesinde belirtilmiştir. Buna göre, “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” İspat külfeti ile ilgili olarak bazı özel olgular vardır. a) Hakim önünde ikrar edilen (taraflardan birinin diğerinin sözlerini doğrulaması) olguların ispatı gerekmez. b) Hayatın normal akışına uygun olguların da ispatı gerekmez. c) Herkes tarafından bilinen olguların da ispatı gerekmez. d) İddiasını resmi sicil, belge ve senetlerle kanıtlayan, yükümlülüğünü yerine getirmiş sayılır. e) Eğer Kanun ispat yükünü özel olarak bir tarafa yüklemişse buna uyulur. Örneğin, 4077 sayılı Kanunda yapılan ispat yüküne dair özel düzenlemeler dışında kalan hususlarda ispat yükü Kanunun 30’uncu maddesi gereğince, genel hükümlere tabiidir.
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Tüketici hakem heyeti kararı | empas | Meslektaşların Soruları | 4 | 27-01-2010 12:34 |
Tüketici Hakem Heyeti Kararı hakkında | Av. Oktay | Meslektaşların Soruları | 3 | 14-01-2010 13:36 |
Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Kararı | özfn_34 | Meslektaşların Soruları | 17 | 05-10-2009 21:03 |
tüketici hakem heyeti kararı | kurthukuk41 | Meslektaşların Soruları | 3 | 09-09-2009 16:04 |
Tüketici Hakem Heyeti Kararı | Av.Murat Bölükbaş | Meslektaşların Soruları | 6 | 04-06-2008 21:38 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |