|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
15-01-2008, 17:11 | #1 |
|
"Saçmalama... sen saçmalıyorsun!"
Müşteki astsubay, kendisi ile hiçbir şekilde muhatap olunmamasına ve orada bulunan muhafızlarla konuşulmasına rağmen, sanki kendisi ile muhatap olunmuş gibi; aynı zamanda avukat tarafından değil de, duruşmada bizzat tanık olarak hazır bulunan bir başka kişi tarafından söylendiği de kabul edilmiş bulunmasına rağmen, askerlerinin de imzası ile bir tutanak tanzim edildi.
Tutanağa ve müştekinin iddiasına göre, askerlerin arasında duruşma sırası bekleyen müvekkili ile görüşme yapmak isteyen avukatın, -müşteki astsubayın kendi gerekçesine göre- tutuklunun güvenliğinin tehlikeye düşürülmemesi ve muhafızların rahatsız edilmemesi için tutuklulunun bulunduğu noktadan uzaklaşmasını istenilmiş olmasına sinirlendiği ve "... saçmalama, sen saçmalıyorsun" diyerek hakaret ettiği, müştekinin, avukatın sarfettiğini ileri sürdüğü bu sözlerini gerekçe göstermek suretiyle tutanak tutacağını söylemesi üzerine de, "ne yaparsan yap, bildiğin yere şikayet et!" dediği ve bu nedenle oluşan durum nedeniyle, 5237 Sayılı TCK. m. 125/3-a, 125/4 maddeleri uyarınca, avukatın cezalandırılması için, ağır ceza mahkemesinde "görevi sırasında görevili memura hakaret" isnadı ile dava açıldı. Yargılama sürecinde, tutanak münzisi müşteki, 2 asker, "avukatın saçmalama, sen saçmalıyorsun" dediğini, 1 asker ise avukatın böyle bir şey söylemediğini; tutanakta imzası bulunmayan 2 polis söylediğine dair tanıklık yaptılar. Avukat lehine tanıklık yapan askerin yanı sıra, asgari 5 tanık da, avukatın böyle bir şey söylemediğini, bir tanık da ileri sürülen sözleri kendisinin sarfettiğini, sanki avukat söylemiş gibi tutanak tuttuklarını ifade etti. Gerçekten de, avukat sadece tutuklu müvekkilinin "avukat bey bakar mısınız?" demesi üzerine, yöneldiğinde, muhafız askerlerden birisinin iteklemesi üzerine onunla muhatap olmuş, ters ters bakmış ve "o benim müvekkilim, görüşmemde bir sakınca yok!" demenin dışında herhangi bir söz sarfetmemiş olmasına rağmen, muhafız askerlerini korumak için müşteki astsubay ise kendisine söz sarfedilmiş gibi, tutanak tanzim etmiştir. Neticede yerel ağır ceza mahkemesi, TCK. m.125/3-a-son hükmü uyarınca 1 yıl, 125/4 uyarınca 1/6 arttırım ile 1 yıl 2 ay, 62/1 uyarınca, 1/6 indirim ile 11 ay 20 gün, 52/2 uyarınca beher günü 20 YTL.'den toplam 7.000,00 YTL. adli para cezası ile cezalandırılmasına karar vermiştir. Şimdi bu cezayı temyiz edeceğiz. Sayın meslektaşlarımızın yardımına ihtiyacımız var. Konuya ilişkin görüş, kaynak, içtihat ve önerisi olan var mı? lütfen bizimle paylaşır mısınız? TCK. m.125'in açık hükmüne rağmen, "saçmalama, sen saçmalıyorsun!" sözü hakaret niteliği taşır mı? Yoksa durum bu kadar açıkken, bizim bu konuyu tartışmamız saçma bir durum mu? Selam ve saygılarımla. |
15-01-2008, 17:30 | #2 |
|
Geçmiş olsun,
Ben ceza hukukunu pek bilmem ama o esnada siz de görev başında değilmiydiniz siz neden baroya haber verip şikayetçi olmadınız. Hem de hali hazırdaki dosyada bir kaç tane tanığınız varken. |
15-01-2008, 19:56 | #3 |
|
Öncelikle meslektaşıma geçmiş olsun
benim de başımda benzer bi sorun olduğu için konuyu biraz araştırdım, öyle çok şey hakaret olarak değerlendirilmiş ki, her gün hemen herkes onlarca kez suç işliyo. bu arada konuyla ilgilenen arkadasların ALLAH BELANI VERSİN ifadesinin hakaret olup olmayacağı konusunda bilgileri varsa paylaşırlarsa minnettar olurum |
16-01-2008, 09:08 | #4 |
|
bence burada şüpheli bir durum oluşmuş yani bir kısım tanıklar böyle bir cümleyi duymuşken bir kısmı da hayır böyle bir şey söylemedi diyor. Bence şüpheden sanık yararlanır ilkesi ile durum değerlendirilmeli..ayrıca müştekinin de sarf ettiği bir hukuka aykırı cümle var mı veya müşteki tahrik etmiş mi bu durumu da değerlendirmek lazım..(ayrıca kanaatimce "saçmalama" denilmesi hakaret içermiyor)
|
16-01-2008, 10:02 | #5 |
|
değerli meslektaşım bence de şüpheden sanık yararlanır ilkesi burada uygulanarak beraat kararı verilmeliydi.
Bir de mahkemenin saçmalama sözünün neye karşılık söylendiğini,olayın oluşuna göre küçük düşürme kastı olup olmadığını da araştırması gerekmekteydi.Ayrıca dosyadanın ayrıntısı olmadan daha fazla yorum yapamayacağımızı belirtmem gerekir. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Matbu bono metni üzerindeki "malen" kelimesinin üzeri çizilerek "nakden" yazılması | Av.Özgür Özlem Öngel | Meslektaşların Soruları | 9 | 26-02-2008 18:02 |
Bele sarılmak "taciz" değil, "cinsel saldırı" | oguzhand0 | Hukuk Haberleri | 4 | 06-01-2008 23:13 |
İhtilal Hakkı ve 1798 yılında çıkarılan "Düşman Yabancılar Kanunu" ve "Fesat Kanunu" | F.Süzgün ŞAHİN | Meslektaşların Soruları | 5 | 02-10-2007 08:29 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |