Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Yardım Nafakası- Nafakanın Arttırılması

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 29-06-2009, 21:17   #1
Av. Gülcan

 
Varsayılan Yardım Nafakası- Nafakanın Arttırılması

Değerli Meslektaşlarım. Müvekkilleme karşı açılan boşanma davası reddedilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava süresince hakim, müvekkile ve çocuklar için tedbir nafakası takdir etmiş, davanın reddi ile (boşanma kararı kesinleşmeden) nafakanın da sona erdiğini düşünen müvekkilem yardım nafakası davası açmıştır. Bu aşamada müvekkile bana geldi. Boşanma davası dosyası henüz temyizden dönmemiş. Yakın bir tarihte de nafaka davasının duruşması var. Yardım nafakası adı altında açılan davanın hukuki sebebini "nafakanın artırılması davası" olarak değiştirmeyi düşünüyorum, sizlerin görüş ve önerilerinizi bekliyorum.
Saygılar..
Old 29-06-2009, 21:24   #2
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Gülcan
Değerli Meslektaşlarım. Müvekkilleme karşı açılan boşanma davası reddedilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava süresince hakim, müvekkile ve çocuklar için tedbir nafakası takdir etmiş, davanın reddi ile (boşanma kararı kesinleşmeden) nafakanın da sona erdiğini düşünen müvekkilem yardım nafakası davası açmıştır. Bu aşamada müvekkile bana geldi. Boşanma davası dosyası henüz temyizden dönmemiş. Yakın bir tarihte de nafaka davasının duruşması var. Yardım nafakası adı altında açılan davanın hukuki sebebini "nafakanın artırılması davası" olarak değiştirmeyi düşünüyorum, sizlerin görüş ve önerilerinizi bekliyorum.
Saygılar..

Tedbir nafakası ve yardım nafakası farklı kavramlar olduğu ve kararın kesinleşmesi ile tedbir nafakası sona ereceği için, davayı ıslah ederek talebinizi "tedbir nafakasının dayanağı kararın kesinleşmesinden sonrası için ayrı yaşamakta haklı olan (elbette bu husus kanıtlanmalıdır) müvekkilinize MK 197/2 uyarınca diğer eşin yapacağı parasal katkının belirlenmesi" olarak değiştirmenizi önerebilirim.
Old 29-06-2009, 21:39   #3
Av. Gülcan

 
Varsayılan

Sayın Aladağ teşekkür ederim. Baki Kuru'nun Usul Hukuku kitabında davanın hukuki sebebinin değiştirilmesi için ıslaha gerek olmadığı yönünde bir bilgi vardı. Bu bilgi ışığında ıslah etmeyip MK. m. 197'ye göre nafaka talebimiz olduğunu söylesek yeterli olmaz mı?
Old 29-06-2009, 21:43   #4
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Gülcan
Sayın Aladağ teşekkür ederim. Baki Kuru'nun Usul Hukuku kitabında davanın hukuki sebebinin değiştirilmesi için ıslaha gerek olmadığı yönünde bir bilgi vardı. Bu bilgi ışığında ıslah etmeyip MK. m. 197'ye göre nafaka talebimiz olduğunu söylesek yeterli olmaz mı?

Bence, şu anda tedbir nafakasını (karar kesinleşene dek) icra yolu ile tahsil etme olanağı olan müvekkilinizin, aynı dönem için nafaka talepleri kabul görmeyeceğinden, talebin ıslah edilerek "kararın kesinleşmesi ile tedbir nafakasının sona ermesi sonrası için" şeklinde daraltılması gerekmektedir.
Ayrıca MK 197'nin uygulanması için müvekkilinizin "ayrı yaşamakta haklı olması" gerektiğini yine vurguluyorum.
Old 29-06-2009, 21:49   #5
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Cengiz Aladağ
Bence, şu anda tedbir nafakasını (karar kesinleşene dek) icra yolu ile tahsil etme olanağı olan müvekkilinizin, aynı dönem için nafaka talepleri kabul görmeyeceğinden, talebin ıslah edilerek "kararın kesinleşmesi ile tedbir nafakasının sona ermesi sonrası için" şeklinde daraltılması gerekmektedir.
Ayrıca MK 197'nin uygulanması için müvekkilinizin "ayrı yaşamakta haklı olması" gerektiğini yine vurguluyorum.


Temyiz neticesinde, boşanmaya karar verilirse, tedbir nafakası davasının neticesi ne olacak?
Old 29-06-2009, 22:09   #7
Av. Gülcan

 
Varsayılan

Bir de sayın Aladağ aynı dönem için tekrar nafaka talep etmiyoruz ki, var olan tedbir nafakasının artırılmasını istiyoruz diyeceğiz. Gerçi çok zorlama olduğunu farkındayım ama ne yapayım, görevimiz davayı kurtarmak
Old 29-06-2009, 22:50   #8
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan Yorumsuz

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 03.06.2002 T., 2002/6665 E., 2002/7412 K:

Davalının Türk Kanunu Medenisinin 162. maddesine dayanan derdest davasının olması 4721 Sayılı Kanunun 169. maddesi uyarınca tedbiri gereksiz kılmaz. Zira, her iki nafakanın şartları başkadır.
Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan , özellikle eşlerin barınmasına ( TMK. md.186/1 )geçimine, ( TMK md.185/3 )malların yönetimine ( TMK. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215 )ve çocukların bakım ve korunmasına ( TMK.md.185/2 )ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden ( resen )almak zorundadır. O halde dava tarihinden geçerli olmak üzere, herhangi bir işi ve geliri olmayan kadın yararına Türk Medeni Kanununun 185/2, 186/3 maddelerine uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, oybirliği ile karar verildi.”
743 S.K. m.162: “Karı kocadan her biri, müşterek hayatın devamı yüzünden, sıhhâti, şöhreti veya işinin terakkisi ciddi surette tehlikeye düştüğü müddetçe ayrı bir mesken edinebilirler. (4721 S.K. m.197/1)
Boşanma veya ayrılık dâvası ikame edildikten sonra karı kocadan her biri, dâva devam ettikçe, diğerinden ayrı yaşamak hakkını haizdir.
Karı kocadan biri talep eder ve ayrı yaşamak keyfiyeti haklı olursa, hâkim hangisi tarafından diğerinin iaşesi için ne miktar muavenette bulunulacağını tayin eder.(4721 S.K. m.197/2)”
4721 S.K. m.169: “Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re'sen alır.”

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 26.11.1980 T., 1980/2-465 E., 1980/2477 K: -743 S.K. 137. maddesi dayanak kılınmıştır; 4721 S.K. un 169. maddesine tekabül etmektedir.-
“Taraflar arasındaki nafakanın arttırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul Asliye 20. Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 27.2.1978 gün ve 1973/1799 - 1978/2325 sayılı kararın incelenmesi davacı Müzeyyen tarafından istenilmesi üzerine,
( ...Şartları var ise, dava günü ile boşanma davasına ilişkin kararın kesinleştiği gün arasında geçerli olmak üzere, evvelce takdir edilmiş olan nafakanın arttırılması, şartları yoksa artırma isteğinin reddedilmesi gerekir. Olaya uymayan düşüncelerle uyuşmazlığın esası incelenmeden davanın reddedilmesi Usul ve Yasa’ya aykırıdır. İşin yeni bir dava olarak ele alınıp harcı ikmal ettirilmek suretiyle bakılması mümkündür ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki kâğıtlara, önce sonuçlanıp 20.4.1977 tarihinde kesinleşen boşanma hükmü ile ona ait dosya muhtevasına ve nafakanın artırılması isteğini taşıyan dilekçenin 4.7.1974 tarihinde ve önceki hüküm kesinleşmeden verilmiş olmasına göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi Usul ve Yasa’ya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacının Avukatının temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının (BOZULMASINA ), oybirliğiyle karar verildi.”
Old 29-06-2009, 23:07   #9
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Temyiz neticesinde, boşanmaya karar verilirse, tedbir nafakası davasının neticesi ne olacak?

Tedbir nafakası yine kararın kesinleşmesine dek devam edecek. Boşanma davasında talep edilir ve kararda yoksulluk (ve iştirak) nafakası yer alırsa, bu dava konusuz kalır bence.
Old 29-06-2009, 23:20   #10
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Cengiz Aladağ
Tedbir nafakası yine kararın kesinleşmesine dek devam edecek. Boşanma davasında talep edilir ve kararda yoksulluk (ve iştirak) nafakası yer alırsa, bu dava konusuz kalır bence.

Derdestlik itirazı olursa, dinlenir mi?
Old 29-06-2009, 23:29   #11
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Derdestlik itirazı olursa, dinlenir mi?

Hayır. Taleplerin nedenleri farklı çünkü.
Old 30-06-2009, 22:19   #13
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Cengiz Aladağ
Tedbir nafakası yine kararın kesinleşmesine dek devam edecek.

(Şayet mahkeme tarafından nafakaların sebepleri ayrı kabul edilirse -???- de) Sayın Av. Gülcan ın takip edeceği davada hükmedilecek nafaka (2) icraya konulduğunda, zaman olarak icradaki diğer tedbir nafakasının (1) ödemeleri ile çakışması halinde; 2 no lu nafaka miktarının 1 no lu nafaka miktarının mahsubu ile icra takibine geçilmesi gerekir; aksi taktirde mükerrer takip söz konusu olacaktır (diye düşünüyorum )

Saygılarımla...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Yardım Nafakası Yargıtay Kararları Av.Habibe YILMAZ KAYAR Aile Hukuku Çalışma Grubu 6 20-03-2024 22:41
Yardım Nafakası Davasında, Sondan Bir Önceki Duruşmada Davacı Lehine Tedbir Nafakası üye15184 Meslektaşların Soruları 3 03-07-2008 23:41
yardım nafakası av.şeyda müjdeci Meslektaşların Soruları 4 27-03-2008 12:21
yardım nafakası av.tuğbabal Meslektaşların Soruları 4 11-03-2008 10:30
yardım nafakası whocookchu Meslektaşların Soruları 2 29-06-2007 10:09


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05793691 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.