|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
17-02-2007, 01:28 | #1 |
|
Hamilin Kötüniyetli Olup Olmadığı ,icra Mahkemesinde Belirlenebilir Mi
Müvekkil elinde bulunan bir takım karşılıksız çekler nedeniyle ,borçlu keşideci hakkında icra takipleri başlatır.Borçlu keşideci elinde bir takım ödeme makbuzları ve ibraname başlıklı belgelerle İcra Mahkemesinde dava açarak ,ödeme nedeniyle takibe itiraz ettiğini bildirmiş ve takibin iptalini talep etmiştir.
- açılan takiplerin sayısı beş adettir.beş adet takibin ikisinde alacaklı (A) şahsı olup 3 adet takipte ise alacaklı (B) şirketidir.A şahsı ,B şirketinde bir dönem yönetici olmuştur.çeklerin hepsi hamiline yazılıdır.ve çeklerde birden fazla ciranta vardır. -Keşidecinin İcra Mahkemesine sunduğu makbuz ve ibranamelerde ,ilk cirantanın (ciranta şirkettir), çek bedellerini aldığına ve keşideciyi ibra ettiğine dair, imzası bulunmaktadır. Biz savunmamızda iyiniyetli hamil olduğumuzu öne sürdük ve mahkeme de sunulan makbuz ve belgelerin İİK.168/a da sayılan belgelerden(resmi ve imzası ikrar edilmiş ) olmadığını belirterek davayı red etti. Yargıtay 12.Hukuk dairesi , alacaklı ile lehtarın (ilk ciranta olan şirketin yöneticisinin) kardeş olduklarını belirterek,ödeme ilişkisini bilebileceğini dolayısıyla,iyiniyetli olmadığımız belirterek,kararı bozdu.Görüşlerinizi bekliyorum. (şu nu da ekliyeyim ki ;Müvekkil A ,ilk ciranta şirketin, bir tarihe kadar yöneticisi, şirkette ki hisseleri daha sonra kardeşine devretmiş.Yanlız çekler hisse devrinden önce kendisine geldiği için çeklerin arkasındaki, ilk ciranta şirket altındaki, imzada müvekkil A ya ait. Oysa ibraname ve makbuz altındaki imzalar ,ilk ciranta şirket yetkilsi sıfatı ile müvekkilin( A'nın)kardeşine ait.) |
17-02-2007, 13:11 | #2 |
|
*Mercide tazminata hükmedilebileceği:
T.C.YARGITAY HUKUK DAİRESİ 12 Esas No. 2005/16968 Karar No. 2005/20664 Tarihi 24.10.2005 ÖZET TAKİP, ÇEKİ CİRO İLE ELİNE GEÇİREN HAMİL TARAFINDAN YAPILDIĞI İÇİN, ALACAKLININ TAKİP YAPMAKTA KÖTÜNİYETLİ VEYA AĞIR KUSURLU OLDUĞU KABUL EDİLEMEZ. T.C.YARGITAY HUKUK DAİRESİ 12 Esas No.2004/7853Karar No.2004/11645Tarihi07.05.2004 ÖZET İ.İ.K.'NUN 169/A-6 MADDESİ HÜKMÜ UYARINCA ESASA İLİŞKİN İTİRAZIN KABULÜ HALİNDE KÖTÜNİYETLİ VE AĞIR KUSURLU ALACAKLI ALEYHİNE TAZMİNATA HÜKMEDİLECEĞİ ÖNGÖRÜLMÜŞTÜR. *Ödeme keyfiyetinin cirantalara karşı ileri sürülemeyeceği: T.C.YARGITAY HUKUK DAİRESİ 12 Esas No.2003/22542Karar No.2003/26710Tarihi29.12.2003 ÖZET KAMBİYO SENEDİNDEN ( BONO ) DOLAYI KENDİSİNE MÜRACAAT EDİLEN KİMSE, LEHDAR İLE ARASINDAKİ ŞAHSİ DEF'İLERİNİ YETKİLİ HAMİLE KARŞI İLERİ SÜREMEZ. (Yargıtay, karinelere dayanarak karar vermiş. Enteresan.. Saygılar...) |
17-02-2007, 13:45 | #3 |
|
benim öğrenmek istediğim ,hamil ile lehtarın kardeş olması ,(lehtara ödeme olması halinde) ,hamilin kötüniyetli olduğunu dair bir karine teşkil eder mi? .Bu husus DAR YETKİLİ İCRA MAHKEMESİ nde mi yoksa kötüniyet konusunda her türlü delil tartışabilecek olan GENEL MAHKEMELER önünde mi öne sürülmelidir. Bu konuda elinde karar olan gönderirse sevinirim, esasında hamilin kötüniyetli olup olmadığı ile ilgili yargıtay kararları,daha çok ,genel mahkemelerde daha çok menfi tespit davasına konu olmuş olaylarla ilgili. Bu konunun dar yetkili icra mahkemesi önünde tartışılamayacağını düşünüyorum.
|
17-02-2007, 15:38 | #4 |
|
bildiğim kadarıyla icra mahkemesi iyiniyeti dikkate almaz yalnız genel mahkemelerde bu ileri sürülebilir ama malesef elimde bir karar örneğiyok
|
18-02-2007, 10:25 | #5 |
|
*Tazminat konusu 169. madde kapsamındadır ve İcra Hukuk Mahkemesi bu konuda inceleme yapabilir (kanun gereği).
Fark, itirazın bir "dava" olarak kabul edilmemesi ve "dava presüdürünün" burada tam olarak uygulanma mecburiyetinin bulunmamasından (dava dilekçesinde bulunması gereken kayıtlar vb. gibi)ibarettir. Aşağıdaki karar (aleyhe olmakla beraber) yol gösterebilir: T.C.YARGITAY HUKUK DAİRESİ 12 Esas No.2004/22499Karar No.2004/26959Tarihi27.12.2004 2004-İCRA VE İFLAS KANUNU ( İİK )/169 ÖZET BORÇLU TAKİP KONUSU SENETTE İMZASI BULUNMADIĞINI İDDİA EDEREK, TAKİBİN İPTALİNİ TALEP ETMİŞTİR. ALACAKLI, BORÇLUNUN BU İTİRAZINI KABUL ETMİŞTİR. LEHDAR, BONODAKİ İMZANIN KEŞİDECİYE AİT OLUP OLMADIĞINI BİLEBİLECEK DURUMDADIR. BONODAKİ İMZALARIN BORÇLUYA AİDİYETİNİ KONTROL ETMEDEN VEYA İMZALARIN HUZURUNDA ATILMASINI SAĞLAMADAN BONOYU ALAN ALACAKLI, İMZAYA İTİRAZLARI KABUL EDİLENLERE KARŞI AĞIR KUSURLU KABUL EDİLMELİDİR. BU DURUMDA İTİRAZI KABUL EDİLEN BORÇLU LEHİNE İNKAR TAZMİNATINA KARAR VERİLMESİ GEREKİR ....İİK'nun 169/a-6. maddesi gereğince "borçlunun itirazının icra mahkemesince esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde kötü niyeti ve ağır kusuru bulunan alacaklı takip konusu alacağın % 20'sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği" düzenlenmiştir. Saygı ile... |
18-02-2007, 18:03 | #6 |
|
Arkadaşlar değerli katkılarınız için teşekürler.
İİK. iki maddesinde kötüniyetli alacaklıdan bahsetmekte ve kötüniyetli alacaklının tazminata mahküm olacağını düzenlemektedir.Bu maddelerin ilki Madde 72 diğeri İİK 169/a dır.her iki madde de kötüniyetli alacaklıdan bahsetmektedir. İİK.169/a iyi incelendiğinde "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. ".... İcra mahkemesi hakimi, borçlunun itiraz dilekçesine ekli olarak ibraz ettiği belgelerden borcun itfa veya imhal edildiği veya senedin metninden zamanaşımına uğradığı veya borçlunun borçlu olmadığı yahut icra dairesinin yetkili olmadığı kanaatine varırsa, daha evvel itirazın esası hakkındaki kararına kadar icra takibinin muvakkaten durdurulmasına karar verebilir. (Değişik fıkra: 09/11/1988 - 3494/32 md.) Borçlunun ibraz ettiği belge altındaki imza alacaklı tarafından inkar edilirse,......" demektedir.İİK 169 /a mercii önünde öne sürülebilecek belgeleri sınırlamıştır.Bu belgeler İİK madde 68 de sayılan belgelerdir. Bu belgeler dışında herhangi bir belgeye dayanılarak (alacaklıdan elde edilmeyen ,alacaklının imzasını taşımayan bir belge ile) Alacaklının kötüniyetli sayılması mümkün değildir. Ancak Somut olayda ,LEHTARIN İMZASINI TAŞIYAN BİRTAKIM BELGELERLE (hamilin ve lehtarın kardeş olması da gerekçe gösterilerek )HAMİLİN KÖTÜNİYETLİ OLDUĞUNA KARAR VERİLMİŞTİR. Ancak bize göre İİK 169/a göre yapılan bir itirazda alacaklının (yetkili hamilin) kötüniyetine karar verilebilmesi için, borçlunun itirazını RESMİ yada ALACAKLININ İMZASINI TAŞIYAN bir belgeye dayandırması ve ödeme olgusunu bu şekilde ispatlaması gerekmez mi? (Aksi durumun kabulü halinde lehtar ile borçlunun anlaşarak- ki lehtar hamilin kardeşi olsa bile- ,hamilin haklarını bertaraf etmesine olanak tanımak anlamına geleceği açıktır) |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
İcra Mahkemesinde Görülen Tahliye Davasında Ücreti Vekalet | dancan | Meslektaşların Soruları | 2 | 12-10-2010 11:14 |
Kötüniyetli Bilirkişinin Raporu | Av.Ömer GÖKÇE | Meslektaşların Soruları | 4 | 22-07-2009 14:37 |
çekte imzaya itiraz ve iyi niyetli hamilin hakları | av.bahar61 | Meslektaşların Soruları | 8 | 15-02-2007 16:16 |
İcra Mahkemesinde Stajyer Avukatın Yetkisi | Av. Levent Kıray | Hukuk Sohbetleri | 3 | 22-09-2006 10:27 |
İcra Mahkemesinde Vekillik Ücreti | aeyesilkaya | Meslektaşların Soruları | 1 | 08-11-2005 19:58 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |