07-04-2003, 19:46 | #1 |
|
Miras..
Babam 1999 yılında vefat etti. Vefat etmeden önce üzerinde bulunan 3.000 metre kare arsasını iki kardeşimin üzerlerine satış yoluyla geçirdiğini öğrendim.Ben babamdan hiçbir miras hakkı almadım.
Çıkarılan tapu satış yoluyla yapıldığı için dava açma hakkım var mıdır ? Açabilirsem kazanma şansım nedir ? Eğer bu verilen mülkten pay alamasam dahi mirasçının saklı pay denilen bir hakkı var mıdır ? Eğer varsa, saklı pay denilen bu mirasçı hakkımı yapılan işlem satış dahi olsa alabilir miyim? Ne oranda bir saklı pay hakkım vardır ? |
08-04-2003, 13:28 | #2 |
|
eğer ortada satış değil de salt mirasçıdan mal kaçırmak maksadıyla yapılan mesela bir bağış sözleşmesi var ama bu satış olarak gösterilmişse muvaaza iddiası ileri sürerek bu hukuki işlemi iptal ettirebilirsiniz.aynı davada ikinci bir talep daha ileri sürerek saklı payınız oranında tenkis de isteyebilirsiniz.
saklı pay altsoy için(cocuk,torun) yasal miras payının yarısıdır.yani üç kardeş varsa (murisin eşi olmadığı varsayımında)1/3 ün yarısı olan 1/ 6 miras payı saklı paydır sizin için. Tenkis davası açma hakkı, mirasçıların saklı paylarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde vasiyetnamelerde açılma tarihinin, diğer tasarruflarda mirasın açılması tarihinin üzerinden on yıl geçmekle düşer. (mk.571) |
09-04-2003, 00:14 | #3 |
|
kardeşlerine tapuda devir yapan mürisin, eğer mirasçılardan mal kaçırma amacı ispatlanabilirse, bu işlem süresi dikkate alınmaksızın tenkise tabidir yani tenkis davası açabilir. Mirasçı çocuk kendisine düşen hissenin 3/4'ünü mahfuz hisse olarak talep edebilir. (Çocuğun mahfuz hissesi yani saklı payı, kendisine miras olarak düşen hissenin 3/4 oranındaki karşılığıdır) Tapudaki satışın gerçekte bağış olduğunu yani muvazayı ispatlayan mirasçı için zaten tenkis davası aşmasına gerek yoktur. Açacağı iptal davasında muvazayı ispatlayacak, tapudaki işlemin iptalini sağlayacak ve akabinde gayrimenkuldeki tüm miras hissesine sahip olacaktır. İki taraflı yazılı sözleşmelere karşı eğer yine bu sözleşmenin taraflarından biri tarafından muvaza iddiası yapılmakta ise bu iddia yine yazılı bir belge ile olmalıdır. Üçüncü kişiler ise muvazayı diğer delillerle (tanık, yazılı delil başlangıcı vs.) ispatlayabilir. Mirascılar bir sözleşmenin ifasında aynı mirascı gibidirler yani üçüncü kişi sayılmazlar. Öyleyse mirascılar, murislerinin yaptıkları bir sözleşmenin muvazalı olduğunu yine yazılı belge ile ispatlaması gerekir. Ancak Yargıtay bir kararında (hatırlayabildiğim kadarıyla bir İçtihadı Birleştirme Kararı); mirasçı mürisin tapuda yaptığı bir işlemin muvazalı olduğunu iddia ediyorsa bunu mahfuz hissesi için (yazılı belge gibi kesin delillerle değil) tanık, yazılı delil başlangıcı vs. gibi takdiri delillerle de ispatlayabileceğini belirtmiştir. Mahfuz hisseli olmayan mirasçılar ile mahfuz hisseli mirasçıların mahfuz hissesi dışındaki hissesi için ise yine kesin deliller gerekmektedir. Yani hertürlü sözleşmelerde mirasçı aslında üçüncü kişi sayılmaz iken, yargıtay, sadece mürisin tapuda yaptığı işlemler konusunda, mirasçıları üçüncü kişi saymıştır. yani sorudaki olayda mirasçı tapudaki işlemin mahfuz hissesi oranında muvazalı olduğunu tanıkla da ispatlayabilir.
|
09-04-2003, 14:57 | #4 |
|
cevaplarınız için teşekkür ederim.. Ancak çelişkide kaldığım bir konu var ? Saklı payımı almak için kaç sene içinde dava açma hakkım vardır ? İki ayrı avukata danıştım...Biri "bir sene içinde", diğeri "beş sene içinde dava açabilirsin" dedi. Bu konuda kesin bir cevap verebilir misiniz ? Teşekkürler...
|
09-04-2003, 15:27 | #5 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
medeni kanun yürürlük yasasına göre
ayrıca
mirasbırakan 1999 da vefat etmişse saklı pay arkadaşımızın dediği gibi 3/4 olmalıdır.ayrıca tenkis zamanaşımı 1 yıl ve 5 yıldır.siz saklı payınızın ihlal olduğunu 1 yıldan sonra öğrenmiş olduğunuzu ispat etmek şartıyla davayı 5 yıl içinde açabilirsiniz.ayrıca tenkis değil de muris muvazaasına bağlı tapu iptali davası açacaksanız bu süreye tabi değildir. benim yorumum böyle (ilk mesajımdaki yanıt yeni medeni kanun yürürlüğe girmesinden sonraki olaylar açısından geçerlidir) kolay gelsin |
14-04-2003, 00:33 | #6 |
|
davanın 1 yıldan sonra açılmış olması, davacının tenkis sebebini daha sonra öğrendiği şeklinde bir karinedir. Bundan dolayı tenkis sebebini daha sonra öğrendiğini ispat külfeti davacıda değil davalıya aittir. Davalı tenkis sebebini 1 yıldan daha önce davacının öğrendiğini veya öğrenmesi gerektiğini ispatlayacaktır. Davacının bir şey ispatlaması gerekmez. Ayrıca bu durum, tapuda normal geçerli bir satım var iken tapuda devri yapan kişinin "mirasçılardan mal kaçırma amacının" ispatlandığı haller için söz konusudur. Eğer müris, bağışı tapuda satım olarak göstermiş veya daha az harç ödemek için satım bedelini az göstermiş ise, bu takdirde ortada muvaza vardır ve iptal davası açılacaktır. iptal davası da bir süreye bağlı değildir. Ancak davacı mirasçı, "miras hissesinin mahfuz hisseli kısmı için" muvazayı herhangi bir delille, "mahfuz olmayan miras hissesi için" kesin delillerle, mahfuz hisseli olmayan mirasçılar da (yeğen gibi) muvazayı kesin delillerle (yani tapudaki sözleşmenin tarafı kişilerin eli mahsulü imzalı bir belge veya ikrar) ile muvazayı ispatlayacaklardır.
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
mirasçının miras bırakan hayatta iken kendi miras payına düşecek miras payını satması | prag | Miras Hukuku Çalışma Grubu | 3 | 03-12-2008 09:59 |
Miras-miras Hukuku | azmi | Hukuk Soruları Arşivi | 10 | 25-09-2006 16:54 |
Miras | Selda | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 13-04-2002 10:48 |
Miras | bcandar | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 15-03-2002 08:19 |
Miras | mguneysu | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 10-03-2002 17:19 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |