23-12-2012, 21:08 | #1 |
|
Avukatlik Kanunu Madde 11
Kanun No : 1136
AVUKATLIK KANUNU 19 Mart 1969 Resmi Gazete ile Neşir ve İlânı : 7 Nisan 1969 - Sayı : 13168 5.t. Düstur, c.8 - s.1694 AVUKATLIKLA BİRLEŞEMİYEN İŞLER MADDE 11 - ylık, ücret, gündelik veya kesenek gibi ödemeler karşılığında görülen hiçbir hizmet ve görev, sigorta prodüktörlüğü, tacirlik ve esnaflık veya meslekin onuru ile bağdaşması mümkün olmıyan her türlü iş avukatlıkla birleşemez. Avukatlıkla tacirlik neden birleşemiyor? |
25-12-2012, 00:16 | #2 |
|
Avukatın işi avukatlıktır
|
25-12-2012, 00:16 | #3 |
|
'' Beyaz eşyalarınızı x ticaretten alın avukat x boşanma davanıza ücretsiz baksın.'' '' Bana sattığın dairenin tavanından su damlıyor döşemeler kabardı yan daireden gelen sevişme seslerini duyuyoruz yalıtım sıfır'' ya da büronuzda bir müvekkille görüşüyorsunuz,derken kapıdan biri giriyo '' ya avukat bey/hanım babam seni bi gelsin baksın dedi şu kombiye/şu arabaya''gibi muhabbetlere mahal vermemek için o madde düzenlenmiş olabilir.
|
25-12-2012, 00:17 | #4 |
|
Avukat avukatlık yapmalıdır. Herkese nasip olmaz
|
25-12-2012, 07:00 | #5 | |||||||||||||||||||||||
|
Tacirler iflasa tabidir. İflas, tacirin itibarını sarsar. Oysa avukatlık mesleğinde itibar önemlidir. Yasakoyucu, avukatların itibarının sarsılmasını istememiştir. Ayrıca bakınız: http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=3590 |
25-12-2012, 09:00 | #6 | |||||||||||||||||||||||
|
Bu soruya cevap verilirken avukatlık daha iyi anlaşılır. "Avukatlıkla tacirliğin birleşmemesi" kuralı düşünmeksizin uygulanmakta olduğundan kuralın ardında yatan koca gerçek gözden kaçmaktadır: Avukatlığın niteliği saptanırken avukat düşünülmez; müvekkilleri düşünülür. Tacirlik yapan avukatın ruhu müvekkillerinden ayrılır. İstenmeyen budur. Başka bir soru soralım: Avukatlıkla şairlik birleşir mi? Şiir yazan avukatın ruhu müvekkillerinden ayrılmaz mı? Ayrılmaz. Şair de tıpkı avukat gibi, başkaları için yaşamaktadır. Özetle, avukat müvekkilleri için vardır. Kanun'un amacı da budur. Saygılarımla |
25-12-2012, 15:04 | #7 | |||||||||||||||||||||||
|
Hiç bu açıdan bakmamıştım, teşekkürler |
26-12-2012, 12:00 | #8 |
|
Teoride tacir olamasa da ticaretle uğraşan koca koca şirketlere ortak olabilmelerine ne demeli peki?
Avukat "bakkal dükkanı açamaz ama x şirketine ortak olabilir" mantığı bana yanlış geldiği gibi, bir avukatın tacir veya esnaflık yapamamasına da sıcak bakmıyorum. En azından belirli şartlarla bu imkan verilebilmeli. ( diye düşünüyorum ben ) |
27-12-2012, 16:59 | #9 | |||||||||||||||||||||||
|
Hayrullah Bey'e katılıyorum, avukatların tacirlik yapmasına belirli şartlarla imkan verilmeli, çevremdeki tacir sandığım çoğu avukatta akrabarı adına daha çokta eşleri üzerine açtıkları işletmeler ile tacirlik yapıyor hem de avukatlık yapıyor. Avukatların başkaları adına açtıkları işletmeler ile tacirlik yapması (Türk mantığı öyle olmuyorsa böyle olur) yerine bizzat kendi namlarına işletmeler kurması gerektiği görüşündeyim. |
27-12-2012, 17:45 | #10 |
|
Hayatınızı yalnız mesleğinizle kazanınız!
Konu hakkında, Avukat Ali Haydar Özkent'in 1940 yılında basılan AVUKATIN KİTABI isimli kitabının 602. sayfasında söylediklerine aynen katılıyorum.
Şöyle diyor üstat; "906 - Hayatınızı yalnız mesleğinizle kazanınız. İşte size eski bir avukat. Avukatlıktan altın para ile elli bin lira kazandığı halde bir vapurculuk işine takılmış, varını yoğunu vermiştir. Şimdi ak saçlarile adliyenin dik merdivenlerinden beli bükük çıkarken tatlı günlerini acıya çeviren o ticaret macerasına lanetler yağdırıyor. İşte ikinci bir avukat daha. Birisinin teşvikine ve hırs ve tamaa kapılarak Rusyaya gönderdiği halılar yüzünden bütün kazancını kaybetmiş, sefaletin gelip kapısını çaldığı son günlerinde ne yapacağını şaşırıp kalmıştır. Bir üçüncüsü de kazancını paylaşmak üzere kardeşine verdiği bütün varlığının az bir zaman sonra yok olduğunu görmüştür. Kalp hastalığına, öksürüğe, sinir buhranlarına mal olan o varlığın yerini bir daha dolduracağından şüpheli, kan ter içinde sulh mahkemesinden icra dairelerine koşup duruyor. Parasını İngiliz lirasına çevirdiği ve başka spekülâsyonlar yaptığı için bugün çoğunu kaybetmiş olan, yüzde on beş faizle ipoteğe yatırdığı an parasının yarısile canını ancak kurtaran, öteki avukatları da sayalım mı? Doğrudan doğruya veya dolayısile ticaretin avukatlar için yasak olduğunu biliyoruz. Fakat genç arkadaşlarım, ben burada size, kanunun meydana çıkaramıyacağı ve yahut masum görebileceği ticaret işlerine bile karışmamanızı tavsiye etmek istiyorum. Pek basit gibi görünen faizle ödünç para vermekten, şöyle bir ipotek almaktan, taksi işletmekten, ne bileyim en ufak ve masum kazanç işlerine karışmaktan sakınınız. Biliniz ki günün birinde mutlaka zararlı çıkacak ve damla damla kazancınızı muslukla kaybedeceksiniz. Çünkü bu sizin işiniz değildir. Aldığınız tahsil ve terbiye, bir ucu tüccarlığa dayanan bu işlere büsbütün aykırıdır. Sizin kafanız başka türlü yoğurulmuştur. Para dalaveralarının istediği bin bir türlü düzenbazlıkları yapamazsınız. Sizi behemal aldatırlar. Sonra, kazancı veya gaybı başkalarının elinde olan bir işe sermaye yatırmak neden? Siz avukatsınız. Bu meslek adamı çok zengin etmez amma refah içinde yaşatabilir. Şerefli bir insan için bu refah yetişir. (Az tama çok ziyan getirir) ata sözü, mesleğinden başka işlerle kazanç yapmak isteyen avukat için söylenmiştir, denilse yeridir. " Müvekkille para konuşurken bile, rahatsız oluyorum. Az sayılmayacak bir süre avukatlık yapmama rağmen hala müvekkillerle parasal konuları tam rayına oturtabilmiş değilim, kaldı ki ticaret yapmak, en azından bana göre değil. Saygılarımla. |
28-12-2012, 23:15 | #11 |
|
Avukatlar ticaret yapamıyorlar, bu anlaşılabilir, peki, bir avukat kısmi zamanlı olarak üniversitede hukuk profesörlüğü yaparken, başka bir meslektaşı neden orta okul ve liselerde seçmeli "ücretli öğretmenlik" yapamıyor? İkisi de eğitim faaliyeti değil mi?
|
28-12-2012, 23:26 | #12 | |||||||||||||||||||||||
|
En iyi öğrenme yolu öğretmektir. - Hukuk profesörü avukat hukuki bilgisini derinleştirir. Müvekkiline yararı vardır. - Orta okulda ücretli öğretmen ülkeler coğrafyasını öğrenir. Müvekkiline yararı olmaz. Saygılarımla |
29-12-2012, 09:48 | #13 | |||||||||||||||||||||||
|
Üstat, yanlış anladınız, ben orta okul ve liselerde "seçmeli hukuk bilgisi" dersi öğretmenliğinden bahsediyordum. Adalet bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliğinin sitesinden: http://www.basin.adalet.gov.tr/etkin...aletdersi.html |
29-12-2012, 15:25 | #14 |
|
Hukuk reformu veya yargı reformu adı altında bir çok kanunumuz değişti Avukatlık Kanunu'da bu kapsamda baştan sona yenilenmesi gerektiği ve bu değişimde Müvekkili düşünen bir iradenin karşısında birazda Avukatı düşünen bir iradenin yansımalarını görmek istiyorum.
|
04-01-2013, 14:00 | #15 |
|
Av.Veyis Aydın'a katılıyorum.Müvekkillerin bizi hiç düşünmediği,aksine şikayet etmekten geri kalmadığı bir ülkede yaşıyoruz.Yeni çıkan yasalarla(Örn.İ.İ.K.) para kazanmamız iyice zorlaşmış iken şu eşitlik ve adalet biraz da bize dönsün.Köşeyi dönmüş sayın büyükler için büyük şirketlere ortak olmak kolay.Ya mesleğe yeni başlamış,hiçbir geliri olmayan,bin tl.ye işçi av.olarak çalışmak zorunda kalan gariban kardeşleri düşünen yok.
|
11-02-2013, 12:19 | #16 |
|
bir avukatın dava ve müvekkil seçiminde, seçici olmasına imkan verecek, ücretli öğretmenlik gibi ek bir kazanca sahip olması, ticarethane zihniyeti ile ve yeni mezunların emeğinin sömürülmesi yoluyla hukuk bürosu çalıştırmasından çok daha onurludur bence.
müvekkilleri melek avukatları da baş melek zanneden 1940 lı yıllara ait zihniyet kaybetmiştir ve avukatlık artık şeytan işidir avukatlığın onurunun kurtarılması için kanunun ve düzenin değişmesi elzemdir ancak buna yetkin olan kişilerin gemisini kurtaran kaptan zihniyetinde değil gerçek anlamda hukuk devleti özlemi içinde olan kişilerden oluşması gerekir adaletten yana olanlar, avukatlıgı haysiyet göstergesi sananlar önce karnını doyuracak ki yumruğunu kaldırabilsin |
11-02-2013, 18:01 | #17 | |||||||||||||||||||||||
|
3458 SAYILI MÜHENDİSLİK VE MİMARLIK HAKKINDA KANUN TABABET VE ŞUABATI SANATLARININ TARZI İCRASINA DAİR KANUN ECZACILAR VE ECZANELER HAKKINDA KANUN İLE UYUŞTURUCU MADDELERİN MURAKABESİ HAKKINDA KANUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN SM, SMMM VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK KANUNU ESNAF VE KÜÇÜK SANATKARLAR KANUNU (1) (2) Dikkat ederseniz hemen hemen her mesleğin bir kanunu olduğunu görürsünüz. Söz konusu kanunlar meslek sahiplerine haktan ziyade bir görev yüklemektedirler ve meslek sahibinin mesleğini istediği gibi icra etmesine sınır getirmektedirler görebildiğim kadarı ile. Meslek sahiplerinin mesleklerin nasıl icra edeceklerine sınır getiren kanunlara karşılık, müvekkillik mesleğine(!), müşterilik mesleğine(!), hastalık mesleğine(!) sınır getiren herhangi bir kanun yoktur; daha da kötüsü kanun koyucunun bu meslek sahiplerine son zamanlarda belirli haklar tanımasıdır. Bir hasta hakları kanunu var örneğin, bir TÜKETİCİNİN KORUNMASI HAKKINDA KANUN var örneğin. Baksanıza, verdiği haklar yetmiyormuş gibi Devlet tüketiciyi koruma altına almış fazladan. Bu Müvekkillerin bizi hiç düşünmediği konusu da nereden çıktı sahiden, avukatlık kanununun 11ci maddesini tartışmıyor muyduk? Saygılarımla |
11-02-2013, 19:48 | #18 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın Gemici anlaşılan bir dokunduk bin ah işittik. Avukatlara sormuşlar Avukatlık kanununun 11.maddesi neden eğri? Avukatlarda "Neresi doğru ki"demiş. |
14-03-2013, 14:39 | #19 |
|
Avukatlık mesleği saygın ve onurlu bir meslektir. Bir şeyi olduğundan farklı gösterme mesleği değildir. Ancak bazı meslektaşlarımız bu yönteme o kadar çok alışmışlar ki, meslektaşlarına karşı da böyle davranmaktadırlar, karşılarına çıkan ilk fırsatta meslektaşını kandıran avukat arkadaşları kınıyorum.
|
16-03-2013, 11:33 | #20 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Bence tacirlikte onurlu bir meslektir, onurlu - onursuz meslek ayrımı bilemiyorum ama biraz farklı bir yaklaşım. Halkın genelinde Avukat denince: - yalancı - haksızı savunan - karı kocanın arasını bozan...vb geliyor. Tabi ben bunları savunduğun için yazmıyorum ama genel kanı ne yazık ki bu şekilde.
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Avukatlik Kanunu 38/b | Av.Leyla Çizmecioğlu | Meslektaşların Soruları | 8 | 10-02-2015 21:48 |
Avukatlik Kanunu 40.madde | Avukat006 | Meslektaşların Soruları | 2 | 04-12-2011 00:59 |
köy kanunu madde 13 ve köy yerleşme alanı uygulama yönetmeliği madde 15 | lawyer beyaz | Meslektaşların Soruları | 0 | 22-10-2008 13:42 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |