|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
27-11-2006, 21:20 | #1 |
|
Ayıplı aracın iadesi için BK hükümleri çerçevesinde başvurulcağimiz hükümler neler?
müvekkilim olan anonim şirketin ticari işlerinde kullandığı araçta garanti süresi içerisinde yetkili servisce giderilemeyen problemler mevcut olup,hukuki yollara başvurmak istiyoruz ancak tüketici kanunundan yararlanamadığımız için Borçlar Kanunu hükümlerine başvuracağız.aracın yenisiyle değiştirilmesini isteyeceğiz.izlememiz gereken yol hakkında fikri olan var mı?yada bu yönde bir yargıtay kararına sahip olan?davalı olarak üretici fabrikayı mı yoksa bayiyi mi göstermeliyiz?
|
27-11-2006, 23:44 | #2 | |||||||||||||||||||
|
Sayın Av.Mesutkaya,
Dava ticari ilişkiden doğduğundan tüketici mahkemesinde değil ticaret mahkemesinde görülecektir.Hmuk m.9-10 ve 21'e göre yetkide seçimlik hakka sahipsiniz. Öncelikle delil tespiti yaptırmanız lehinize olur.Ticari satışlarda ayıbın ihbar süresi gizli ayıp dahi olsa en çok 6 (TTK m.25)aydır. Bunun istisnası satıcının daha uzun bir süre kefalet etmesi halidir ki bu da garanti süresi kadardır.Olayda garanti verilmiş olduğundan zamanaşımı defini bertaraf edebileceksiniz. Davalılar, satıcı ve/veya yapımcı dır.Davada BK 202 deki seçimlik haklarınızı talep edebilirsiniz.
|
28-11-2006, 10:15 | #3 |
|
Sayın Av.Bülent Bey'in de söylediği gibi,
Bk 25/3 'e göre ( atıf BK md 207) ticari satımlarda ayıp ile ilgili ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile dava 6 içinde açılmalıdır, ki ayıptan dolayı seçimlik hakların kullanılması için de mutlaka bu süre içinde ihbar yapılmalıdır. ( BK 198/SON zaten sonradan çıkan ayıp derhal ihbar edilmelidir diyor ki böylece ayıp kabul edilmemiş olur.) Ancak yime BK 207/1"Satıcı daha uzun müddet için kefalet etmemiş ise...." diye söyleyerek bu kurala istisna getirmiş. dolayısıyla eğer garanti söz konusu ise, ayıp ortaya çıktıktan sonra derhal satıcıya ihbar edilmeli ve yine bu garanti süresi içinde dava açılarak, alıcı BK 202'deki seçimlik haklarını kullanmalıdır. iyi çalışmalar Talay |
28-11-2006, 18:11 | #4 |
|
sayın kaya müvekkiliniz AŞ olduğundan ve araç ticari faaliyette kullanıldığından tüketici mahkemelerine başvurma imkanınız yoktur. Ancak genel hükümlere göre üretici firmayı da davalı gösterebilirsiniz.
|
24-12-2007, 16:58 | #5 | |||||||||||||||||||||||
|
Soru
Sn. meslekdaşım;
Bir dava çalışmam için araştırma yaparken benzer bir konu ile sizin de ugrastıgınızı gördüm. Size sormak istediğim soru; bu konuda dava açtınız mı; açtıysanız nasıl sonuçlandı? Saygılarımla, Av. Dilek Salmankurt
|
24-12-2007, 18:54 | #6 |
|
Bu karar da yardımcı olur diye düşünmüştüm.İyi çalışmalar
T.C. YARGITAY Onüçüncü Hukuk Dairesi E: 2004/5405 K: 2004/16730 T: 22.11.2004 • GİZLİ AYIP ÖZET: Davalı, satıcı olarak satılandan yararlanmayı ortadan kaldıran ayıptan, ayıbın meydana gelmesinde kusuru olmasa bile alıcıya karşı sorumludur. Satılanın ayıplı olduğunun anlaşılması üzerine, alıcı satılanı iadeye hazır olduğunu beyanla satımın feshini, satılanı muhafaza ile satış bedelinin indirilmesini veya satılanın ayıptan ari misli ile değiştirilmesini isteyebilir. (818 s. BK. m. 194, 198, 202, 203, 204) Taraflar arasındaki aracın değiştirilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmaiı olarak temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. Davacı, 2.7.1999 tarihinde davalıdan 1999 model 1.6 Şahin araç aldığını, ticari taksi olarak çalıştırmaktayken, araçta ortaya çıkan arıza nedeniyle satıcı firmaya başvurduğunu, arıza sebebinin kendisine söylenmediğini, yanan hararet müşirü değiştirildiğini, iki kez şansıman indirildiğini, debriyaj balatasının değiştirilip, orjinalinden büyük radyatör takıldığını, bunların bedellerinin kendisinden alındığını, bunca tamirata rağmen araçtaki arızalar devam ettiğinden 6.10.1999 tarihinde şikayetlerini yazılı olarak bildirdiğini ve netice alamadığını, mahkeme kanalı ile 1999/589-573 D.lş sayılı dosyası ile araçta bilirkişi incelemesi yaptırılıp 9.11.1999 tarihli raporla arızalar tespit edilip, güvenlik açısından araçtaki arızaların tehlike arzettiğinin belirlendiğini, 12.11.1999 tarihli ihtarla aracın yenisiyle değiştirilmesini istediklerini, davalının talebiyle aracı 19.11.1999 da servise götürdüklerini, ancak sonuç alamadıklarını, 30.11.1999 tarihli ihtarla aracın değiştirilmesini tekrar istediğini davalının cevap vermediğini bildirip aracın yenisi ile değiştirilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacı şikayetlerinden garanti kapsamındakiler ücretsiz giderildiğini, ekstra olarak yaptırdığı işler için ücret alındığını 25.11.1999 tarihinde serviste yapılan incelemede aracın normal olduğunun tesbit edildiğini, davacının tercihini tamirden yana kullandığını ve talebinin yerine getirildiğini, tekrar değiştirilme yönünde talebini genişletemeyeceğini bildirip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 9.10.2002 tarihli rapor ve ek rapordan aracın LPG kontrol ünitesinin değiştirilmesi ile arızanın giderildiği, normal çalışır hale geldiğinden aracın yenisi ile değiştirilmesi şartlan kalmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu aracın, davacıya davalı tarafından 2.7.1999 tarihinde satılıp tesüm edildiği ve davacı adına ticari araç olarak tescil edildiği ihtilafsızdır. Satıma konu aracın davacı tarafından teslim alınıp kullanılması sırasında pek çok arızanın meydana çıktığı ve bunların giderilmesi için davacı tarafından aracın, davalıya ait servise 13.7.1999 tarihinden itibaren bir çok defalar götürüldüğü, ancak bir çok parça değişim ve tamirlere rağmen araçtaki arızaların giderilemediği, İzmir Altıncı Sulh Hukuk Mahkemesinin 1999/589-573 D. İş sayılı dosyasındaki 9.11.1999 tarihli bilirkişi raporu ile araçtaki arızaların giderilemediği belirlenmiş ve davacı 12.11.1999 ve 30.11.1999 tarihli ihtarlar ile davalıdan aracın ayıpsız yenisi ile değiştirilmesini isteyip, daha sonra da 13.12.1999 tarihinde bu davayı açmıştır. Yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemeleri sonucu verilen raporlardan araçtaki arızaların devam etmekte olduğu ve ancak 23.9.2000 tarihinde aracın su pompasının, 23.9.2002 tarihinde de LPG kontrol ünitesinin değiştirilmesi ile araçtaki arızanın giderildiği anlaşılmaktadır. Tüm dosya kapsamından aracın ayıplı olarak davacıya satılıp teslim edildiği, dosyadaki servis iş kabul kayıtları ve bilirkişi raporlarından araçtaki ayıbında gizli ayıp olduğu, hiçbir tereddüdü de yer vermeyecek şekilde belirgindir. Taraflar arasındaki ihtilafın BK.194 ve devamı maddelerine göre çözüm lenmesi gerekir. Davalı, satıcı olarak satılandan yararlanmayı ortadan kaldı ran ayıptan, ayıbın meydana gelmesinde kusuru olmasa bile alıcıya karşı so rumludur. Öncelikle davacı alıcının BK. 198. maddesinde belirtilen satılan muayene ve bulduğu ayıpları gecikmeksizin derhal satıcıya ihbar edip etme diğinin irdelenmesi gerekir. Davacı arızalar meydana çıkmaya başladığında 13.7.1999 tarihinden itibaren davalı satıcıya ait servise kısa aralıklarla gittiği arızaları bildirdiği, aracın muhtelif parçalarının değiştirilerek arızanın daval servisince giderilmesine çalışıldığı, ancak arızaların giderilememesi üzerine önce 6.10.1999 tarihinde yazılı olarak davalıya bildirdiği, yine arızalar gideri lemediğinde araçtaki ayıbın devam ettiğini 9.11.1999 tarihli raporla tesbit et tirip, hemen 12.11.1999 tarihli ihbarla ayıbı davalıya ihbar edip, aracın değiştirilmesini istemiştir. Dosyadaki bu belirlemelerden davacının satılandak gizli ayıbı öğrendiğinden itibaren hemen davalıya ait servise götürerek ve ayrıca gizli ayıbın giderilemediğinin tesbiti üzerine de ihtarla ayıbı davalıya BK 198. maddesine uygun bir şekilde bildirdiğinin kabulü gerekir. Satılanın ayıplı olduğunun anlaşılması üzerine alıcının BK. 202. maddesine göre alıcı satılanı iadeye hazır olduğunu beyanla satımın feshini, veya satılanı muhafaza ile satış bedelinin indirilmesini isteyebileeği gibi, BK. 203. maddesine göre satılan muayyen misli şeylerden ise, satılanın ayıptan ah misli ile değiştirilmesini isteyebilir. Dava konusu olan araç miktarı belli ve misli ile temini mümkündür. Davacı tercih hakkını ayıptan ari yenisiyle değiştirilmesi yönünde kullanmıştır. Her dava açıldığı tarihteki mevcut olan koşullara göre değerlendirilip sonuçlandırılması gerekir. Daha sonra dava devam etmekteyken araçtaki arızaların giderilmesi, davanın açıldığı tarihte, aracın gizli ayıplı olduğundan değiştirilmesi şartlarının gerçekleşmediğini göstermez. Yargılama devam etmekteyken BK. 204. maddesindeki sınırlamalarında olayımız da gerçekleşmediğinin anlaşılmasına göre, mahkemece davanın kabulüne karaı verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı yararına (BOZULMASINA), peşin harcın istek halinde iadesine, 22.11.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi. |
26-12-2007, 16:49 | #7 |
|
Çok teşekkür ederim..
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Ayıplı Mal -Ayıplı Otomobil- Konusunda Emsal Bir Hukuk Genel Kurulu Kararı | Av. Levent Kıray | Tüketicinin Korunması Hukuku Çalışma Grubu | 16 | 13-08-2012 08:55 |
Ayıplı malın iadesi ve bononun iptali | av_ozguroguz | Meslektaşların Soruları | 9 | 05-10-2009 10:02 |
1163 sayılı Kooperatifler yasasına muhalefet suçlarında 5237 sk TCK ‘da lehe hükümler | dark | Hukuk Soruları Arşivi | 0 | 10-11-2006 17:05 |
Bilim Yapma Özgürlüğü Ve Anayasanın Değiştirilemez Hükümleri | Av.Dr.Yahya DERYAL | Meslektaşların Soruları | 7 | 26-05-2002 11:34 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |