Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İhale Vekalet Ücretİ

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 13-03-2012, 15:49   #1
askeplion

 
Varsayılan İhale Vekalet Ücretİ

Üzerinde bizim dosyamızdan önce hacizler bulunan bir taşınmazın satışı sonrasında elde edilen paradan alınacak vekalet ücretini kim alır. Satışı isteyen vekil mi yoksa ilk sıradaki dosyanın vekili mi. Daha somut olarak belirtmek gerekirse; bir taşınmaz üzerinde 5 tane haciz olduğunu farzedelim. Biz 3. sırada haciz koymuş olalım. Ve satışı biz istemiş olalım. Burada elde edilen para öncelikle ilk haczi koyan dosyaya gidecek. Ya vekalet ücreti? Eğer satışı yapan bize vekalet ücreti verilmezse bu masraf ve külfeti neden çekmiş olalım.
Bu hususta fikir beyan eden ve emsal içtihatlar gönderecek olan arkadaşlara şimdiden teşekkür ederim.
Old 13-03-2012, 17:01   #2
garani

 
Varsayılan

sayın askeplion,
hacizde sıraya girilen durumlarda sizin üstünüzdeki hacizlerin toplam tutarı ödenmediği sürece size sıra gelme şansı yok.vekalet ücreti kalır ve masraflar da maalesef.öncelikle sizden önceki dosyaların borcunun bitmesi gerekir.biz neden masraf yaptık derseniz o da size kalmış yapmayadabilirdiniz çünkü insiyatif siz de.
Old 13-03-2012, 19:03   #3
Av. Alper KOÇ

 
Varsayılan

Sayın garani' nin vekalet ücretine ilişkin yorumuna katılmakla birlikte, masrafların dosyanıza ödenmesi gerektiğini düşünüyorum.

İİK.'nun 138/2 nci maddesine göre;

"Haciz, paraya çevirme ve paylaştırma gibi bütün alacaklıları alakadar eden masraflar önce satış tutarından alınır ve artan para takip masrafları ve işlemiş faizler dahil olduğu halde alacakları nispetinde paylaştırılır."

Aynı maddenin 3 üncü fıkrasına göre; vekalet ücreti takip masraflarından olup, 166 inci maddesindeki özel düzenleme haricinde, önceliği bulunmamaktadır.

Aşağıdaki Yargıtay Kararı konuyu özetlemektedir.

T.C. YARGITAY

19.Hukuk Dairesi
Esas: 2005/7486
Karar: 2005/11939
Karar Tarihi: 01.12.2005


SIRA CETVELİNE İTİRAZ DAVASI - PARALARIN PAYLAŞTIRILMASI ZAMANI MASRAFLAR VE VEKALET ÜCRETİ - VEKALET ÜCRETİNİN TAKİP MASRAFLARINDAN SAYILMASI GEREĞİ

ÖZET: İcra ve İflas Kanunu'nun Paraların paylaştırılması zamanı, masraflar ve vekalet ücretine ilişkin maddesinin ikinci fıkrasının ilk cümlesi bütün alacaklıları ilgilendiren masrafların satış tutarından öncelikle ayrılacağını kabul etmiş ise de, vekil aracılığıyla yapılan takiplerde vekalet ücretinin bu kapsamda sayılmayacağı kuşkusuzdur. Anılan fıkranın son cümlesine göre vekalet ücreti, takip masraflarından sayılmalı ve her alacaklıya ait olduğu sıra içinde verilmesi gerekir.

(6183 S. K. m. 21) (1086 S. K. m. 275, 388, 416, 417) (2004 S. K. m. 138)

Dava: Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Karar: Davacı vekili düzenlenen sıra cetvelinde vekalet ücretine öncelikle pay ayrılmadığını; davalı kurumun iştirake alınan haczinin ise takip konusu borç için olmadığını ileri sürerek sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili müvekkili kurum alacağı için girişilen 1999/2208 ve muhtelif takip dosyalarından bedeli paylaşıma konu taşınmaz üzerine 24.05.2000 günü haciz konulduğunu ve sıra cetveli düzenlenmesi aşamasında alacak tutarının icra müdürlüğüne bildirildiğini, anılan haczin itirazlı alacaklar nedeniyle kaldırılmadığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

İcra Mahkemesi'nce yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve alınan bilirkişi raporuna göre sıra cetvelinin iptaline karar verilmiş; hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

1- Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 388/3 ncü maddesine göre mahkeme kararının gerekçesinde delillerin tartışması, red ve üstün tutma sebepleri, sabit görülen vakıalarda bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebebin gösterilmesi gerekir. Mahkemece anılan yasanın 275 nci maddesine aykırı olarak bilirkişiye müracaat edilmesi yerinde olmadığı gibi gerekçe de içermeyen kararın hüküm kısmında, hükmün bir parçası sayılamayacak rapor içeriğine atıf yapılmak suretiyle dava hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir.

2- İcra ve İflas Kanunu'nun 138 nci maddesinin ikinci fıkrasının ilk cümlesi bütün alacaklıları ilgilendiren masrafların satış tutarından öncelikle ayrılacağını kabul etmiş ise de, vekil aracılığıyla yapılan takiplerde vekalet ücretinin bu kapsamda sayılmayacağı kuşkusuzdur. Anılan fıkranın son cümlesine göre vekalet ücreti, takip masraflarından sayılmalı ve her alacaklıya ait olduğu sıra içinde verilmelidir. Aksine görüşe dayalı bilirkişi raporuna atıf yapan hükümde isabet görülmemiştir.

3- Davalı yanın temyizi daha önce konulmuş bulunan kurum hacizlerine öncelik verilmesi gerektiğine ilişkindir. Dosya kapsamı belgelere ve davalı yanın beyanlarına göre, 24.05.2000 tarihli davalı haczi başka takip dosyalarından konulmuş ve anılan borçlar ödenmiştir. Davalı kurumun, borçlunun başkaca borçları bulunması nedeniyle bu hacizleri terkin ettirmediği anlaşılmaktadır. Sıra cetveline dahil edilen 2003/33 sayılı davalı takibinden konulan haciz satıştan sonraki bir tarihi taşıdığından, davacı yanın 6183 sayılı yasanın 21/I nci maddesinden yararlanmasına da hukuki imkan bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle davalı kurumun bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

4- Davacı yanın temyiz itirazı, yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasının doğru olmadığı noktasındadır. Tarafların yargılama giderlerinden ne şekilde sorumlu olacağı hususu HUMK. nun 416 ve 417 nci maddelerinde açıklanmıştır. Anılan hükümler uyarınca yargılama giderlerinin davacı yan üzerinde bırakılması doğru değildir.

Sonuç: Yukarıda 3 sayılı bentte gösterilen nedenle davalı SSK. Başkanlığı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE; 1, 2 ve 4 sayılı bentte gösterilen nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 01.12.2005 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
Old 13-03-2012, 19:07   #4
garani

 
Varsayılan

Benİm GÖrÜŞÜm Masraflarin Da Alinmamasi YÖnÜnde Ama Yukaridakİ Karar Sanirim Bİrraz Farkli.
Old 14-03-2012, 11:50   #5
Özgür Kınay

 
Varsayılan

Aracı sattıran icra dosyasının "satış masrafları" alınmalıdır. Nitekim bu masraflar ihale açılış tutarına (%60 ve %40'a) eklenir.
Old 14-03-2012, 13:05   #6
askeplion

 
Varsayılan Re

Cevap veren arkadaşlara teşekkür ederim.
İİK MADDE 138 - Mahcuz mallar tamamile satıldıkta bedelleri alâkadarlara hisselerine göre paylaştırılır ve bir kısmı satıldıkta icabına göre bedeli hisseleri nisbetinde alâkadarlara avans olarak dağıtılır.

Haciz, paraya çevirme ve paylaştırma gibi bütün alacaklıları alâkadar eden masraflar önce satış tutarından alınır ve artan para takip masrafları ve işlemiş faizler dahil olduğu halde alacakları nisbetinde paylaştırılır.

(Değişik 3. fıkra: 538 - 18.2.1965) Vekil vasıtasiyle yapılan takiplerde vekâlet ücretinin miktarı, alacaklı ile borçlu arasında yapılmış sözleşmeye bakılmaksızın, icra müdürü tarafından avukatlık ücret tarifesine göre hesaplanır. Bu şekilde tâyin olunan vekâlet ücreti de takip masraflarına dâhildir.

Muvakkat hacizler için ayrılmış hisseler vaziyet anlaşılıncaya kadar sağlam bir bankaya, banka bulunmıyan yerlerde mahkeme veya icra sandıklarına yatırılır.


Şimdi, burada bahsi edilen hususun yani " bu şekilde tayin olunan vekalet ücreti de takip masraflarına dahildir" ibaresi satış istemeyen diğer dosyalar için öngörülen bir durum mudur? yoksa satış isteyen vekilin durumu özellik arz eder mi?

Açıkçası satış isteyen ve kendisine sıra gelmemiş vekilin bir emek ve mesai sarfettiği, alacağı vekalet ücretinin de yukarıdaki yasa maddesinin " takip masrafı " kalıbı dışında düşünülmesi gerektiği açıkça ortadadır. Bu düşünceyi destekler içtihat var mı yok mu ona bakmak lazım. Bir kaç defa bu yönde girişimi olan ve vekalet ücretini satışı yapan vekilin alacağına dair sohbet arasında birşeyler söylendiğini hatırlıyorum.

O halde biraz fikir yürütelim. 1. sıradaki dosyada sadece haciz var. 2. sıradaki dosya malı muafaza etmiş olsun. 3. sıradaki dosyada ise satış istesin. satış sonrasında satış masrafı kapsamına 2. sıradaki dosyada yapılan tüm masraflar dahil edilir mi? yani birinci sıradaki dosyanın borcu ödenmeden önce 2. sıradaki dosyada muhafaza ücreti yediemin ücreti, ödenmiş memur yolluğu , nakil vasıtası ücreti ve sair tüm muhafaza ücretleri satış masrafı kapsamında ödenmesi gereken masraflar mıdır?

bu soruya verilecek yanıta göre; asıl mesai sarfeden ve yaptığı iş ile SATIŞ MASRAFI kapsamına sokulması gereken vekalet ücreti SATIŞ İSTEYEN vekilin ücretidir. yine yukarda bahsedilen 138. madde kapsamındaki değerlendirmenin vekalet ücretinin özellikle sözleşme dışında tutulması gereken ve icra müdürünce belirlenen miktar olması gerektiğine vurgu yapıldığı ve bu anlamda da takip masrafı olduğunun ön plana çıkarıldığı açıktır.

özetle ; sayın meslektaşlar, satışı isteyen vekil vekalet ücretini öncelikle alırsa hem icrada hareketlilik olur, hem de sistem daha hızlı çalışır. Burda avukatın alması gereken bir hak var. ALAMAYACAĞINA dair bir dar yorum var . NE DERSİNİZ? saygılarımla
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Vekalet Ücretİ Mefkure Meslektaşların Soruları 1 23-03-2011 17:10
Vekalet Ücretİ avukat1980 Meslektaşların Soruları 3 01-02-2010 23:45
Vekalet Ücretİ av.murat kılıç Meslektaşların Soruları 20 02-03-2009 21:48
Vekalet Ücretİ Nil Şeker Meslektaşların Soruları 2 04-12-2008 12:13
Vekalet Ücretİ eflatun1983 Meslektaşların Soruları 4 18-09-2008 09:37


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04076695 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.