DAP alacağı ve katılma alacağını ayrı ayrı belirtmeli miyiz?

Değerli Meslektaşlar,

1 yıllık zamanaşımının son günlerinde gelen bir davayı birkaç gün içinde açmak zorundayım, bu nedenle ileride ıslah etme şansım olmayacak. Dava, katılma alacağı ve değer artış payı alacağı talepli. Sanırım bu alacak miktarlarını dava dilekçemde ayrı ayrı belirtmem gerekecek. Ancak şu sorunu nasıl çözebilirim:

Örneğin 150.000.- TL bedelli bir daire var. Müvekkilim bu dairenin alımında kişisel varlığından 1/3 oranında katkı sağlamış. Bunu ispatlayabilirsek, !/3 oranında DAP alacağı doğacak ve bu da 50.000.- TL eder.

Bu düşüldükten sonra kalan 100.000.-Tl nin de 1/2 si müvekkilimin katılma alacağı olacağından 50.000.- TL de katılma alacağı doğacaktır.

Bu açıklamaya dayanarak, 50.000.-TL DAP + 50.000.-TL katılma alacağı talep etmem gerekir.

Ancak, eğer 1/3 DAP alacağımız olduğunu, burada yapılan katkının müvekkilimin kişisel mallarından olduğunu ispatlayamazsak ve bu talebimiz reddedilirse, müvekkilim sadece 150.000.- TL nin yarısı olan 75.000.-TL katılma alacağını hakedebilecektir.


Ancak bu durumda 50.000.-Tl katılma alacağı talep ettiğimiz için kalan 25.000.-TL lik kısmı reddedilecek,

Ayrıca da 50.000.-TL DAP alacağımızın tamamı reddedilecektir.

DAP alacağımızın tamamı reddedilmeyip bir kısmı reddedilse de-katılma alacağı ile aralarında ters orantı olduğundan- aynı sorun daha küçük boyutta yaşanabilecektir.

Uygulamada bu alacakları ayrı ayrı belirtmeye gerek var mı?

Ben alacakları ayırmaksızın DAP ve Katılma alacağı bedeli olarak toplam 100.000.-TL talep etsem, mahkeme alacakları ayrı ayrı belirtmemi isterse bunu bilirkişi raporundan sonraya bırakmam mümkün olabilir mi?

Uygulama deneyimi olan arkadaşların önerilerini bekliyor, zaman ayıracak arkadaşlara şimdiden teşekkür ediyorum.

Merhaba,

Dava dilekçesinde talebi ayrıntılandırmadan mal rejimi tasfiye alacağı olarak genel biçimde belirtmek ,
daha uygun olabilir.

Bu arada bir yıllık zamanaşımı konusunu da tartışmaya açmak yararlı olabilir.

Bildiğiniz gibi HGK 2002 öncesi dönem için katkı payı/değer artış alacaklarında zamanışımın 10 yıl olduğuna ilişkin karar oluşturdu.

Katkı payı/değer artış oranının 2002 sonrasında gerçekleşmesi durumunda zamanaşımın bir yıl mı 10 yıl mı olduğu konusunda HGK kararı bildiğim kadarı ile yoktur,2002 sonrası için bu konu tartışılmamıştır.

Kişisel görüşüm katkı payı/değer atış oranı olarak tanımlanacak alacaklar için alacağın 2002 den sonra doğması söz konusu olduğunda yine 10 yıllık zamanaşımının uygulanması gereklidir.

Kaldı ki katılım alacağı için de zamanaşımın 10 yıl olduğunu düşünüyorum.

Sayın Habibe Yılmaz Kayar,

Yanıtınız için teşekkür ederim.

Zamanaşımı süreleri ile ilgili düşüncelerinizi forumun diğer alanlarında da okumuştum. Ancak henüz tartışmalı olan ve uygulamada netlik kazanmamış konularda -eğer olanağımız varsa- en kötü olasılığı düşünerek davranmak gerektiği kanısındayım.