Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

vekaletle yapılan satışı iptal ettirebilir miyim?

Yanıt
Konu Notu: 2 oy, 4,50 ortalama. Değerlendirme: Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 28-01-2010, 22:05   #1
avukat.derviş.yıldızoğlu

 
Varsayılan vekaletle yapılan satışı iptal ettirebilir miyim?

Müvekkilimin çok sayıda taşınmazı var. Müvekkilim, çok güvendiği bir kişiye bu taşınmazlarından sadece birini satması için Noterde düzenleme şeklinde satış vekaleti veriyor. (Ama çok güvendiği için vekaleti bu taşınmazla sınırlamıyor) Satış vekaletinde tevkil dahil her türlü yetki de var. O vekaleti verdiği kişi de tevkil yetkisine dayanarak, aynı vekaletnameyle başkasını yetkili kılıyor. Tevkile dayanarak yetkilendirilen bu kişi, bu yetkiyi kötüye kullanarak, müvekkilin bilgisi dışında yaklaşık 15-20 daireyi başkalarına satıyor. Bununla da yetinmeyerek, müvekkile bu satış bedelinden herhangi bir ödeme yapmıyor. Daha sonra müvekkil vekilleri azlediyor. Sorum şu;
1-Yapılan satış usulüne uygun olmakla beraber, müvekkilin rızası dışında gerçekleştirildiği için, satın alan kişilere karşı tapu iptal davası açabilir miyim?
2-Eğer tapu iptal davası açamıyorsam, vekile ve tevkille yetkilendirilen vekile müteselsil sorumlu oldukları için birlikte hasım göstererek, taşınmazların bedellerinin ödenmediğinden bahisle sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca, satış bedellerini tazminat davası açarak talep edebilir miyim?
3-Ya da terditli dava olarak aynı dava dilekçesi ile, önce vekaletnameyle yapılan satışların iptalini, bu talebimiz yerinde görülmezse, satış bedelinin ödenmesi şeklinde dava açabilir miyiz?
Old 28-01-2010, 22:51   #2
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avukat.derviş.yıldızoğlu
Müvekkilimin çok sayıda taşınmazı var. Müvekkilim, çok güvendiği bir kişiye bu taşınmazlarından sadece birini satması için Noterde düzenleme şeklinde satış vekaleti veriyor. (Ama çok güvendiği için vekaleti bu taşınmazla sınırlamıyor) Satış vekaletinde tevkil dahil her türlü yetki de var. O vekaleti verdiği kişi de tevkil yetkisine dayanarak, aynı vekaletnameyle başkasını yetkili kılıyor. Tevkile dayanarak yetkilendirilen bu kişi, bu yetkiyi kötüye kullanarak, müvekkilin bilgisi dışında yaklaşık 15-20 daireyi başkalarına satıyor. Bununla da yetinmeyerek, müvekkile bu satış bedelinden herhangi bir ödeme yapmıyor. Daha sonra müvekkil vekilleri azlediyor. Sorum şu;
1-Yapılan satış usulüne uygun olmakla beraber, müvekkilin rızası dışında gerçekleştirildiği için, satın alan kişilere karşı tapu iptal davası açabilir miyim?
2-Eğer tapu iptal davası açamıyorsam, vekile ve tevkille yetkilendirilen vekile müteselsil sorumlu oldukları için birlikte hasım göstererek, taşınmazların bedellerinin ödenmediğinden bahisle sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca, satış bedellerini tazminat davası açarak talep edebilir miyim?
3-Ya da terditli dava olarak aynı dava dilekçesi ile, önce vekaletnameyle yapılan satışların iptalini, bu talebimiz yerinde görülmezse, satış bedelinin ödenmesi şeklinde dava açabilir miyiz?

1- Tapu iptal davası bakımından muvazaayı ispatlamanız gerekir diye düşünüyorum.

2- BK.395'e göre tevkil edilenle eden vekil, vekil edene karşı müteselsilen mesuldür. BK.126. maddeye göre vekil edenle vekil arasındaki ilişki nedeniyle doğan talepler 5 yıllık zamanaşımına tabidir. Vekalet akdi olduğu için sebepsiz zenginleşmeye değil vekalet akdine dayanmanız gerekir diye düşünüyorum.

3- Tapu iptali davasının tarafları arasında vekiller ile birlikte malı iktisap edenler de olacağı için, terditli dava uygun olmayabilir diye düşünüyorum.
Old 29-01-2010, 16:08   #3
senizozkan

 
Varsayılan

Merhaba, Öncelikle terditli davanın mümkün olmadığını düşünüyorum.Çünkü tapu iptali ve tescili davasındaki davalılarla, satış bedelinin talebi için açılan davada davalılar farklı olacak.
Satış bedelini sadece müvekkilin vekalet verdiği kişiden talep edebileceğinizi düşünüyorum.Tapu iptali ve tescili davasında ise, vekalet alanların hepsi ve gayrimenkul malikleri taraf.

Tapu iptali ve tescili davanızdan bir sonuç alabileceğinizi verdiğiniz bilgiler ışığında mümkün görmüyorum.Nedeni, her ne kadar müvekkilin rızası olmadığını ifade ediyorsanız da, verilen özel bir vekalet var.Ve gayrimenkulü alan şahısların iyiniyetlerinin korunacağını düşünüyorum.Aksini ispat edemezseniz tabi ki.kolay gelsin.
Old 29-01-2010, 16:18   #4
üye32062

 
Varsayılan

Tapu iptali davasından ntice alabilmniz için alıcıların yukarıda anlattığınız durumu bildiklrini ispatlamanız gerekiyor. Bu ise sn.meslektaşlarında belirttiği gibi biraz zor görünüyor. Bu durumda BK.392 vd uyarınca dava açabilir ve şartları varsa güveni kötüye kullanmaktan ve dolandırıcılıktan şikayet edebilirsiniz. Ancak savcılık genelde ihtilaf hukukidir diyerek takipsizlik kararı veriyor. İyi çalışmalar
Old 29-01-2010, 17:42   #5
denipre

 
Varsayılan

Sayın meslaktaşım açacağınız dava vekaletin kötüye kullanılmasında mütevellit tapu iptal ve tescil ,vekil ve diğer malikler hasım gösterilmeli iptal mümkün olmadığı takdirde bedeli talep edin.Tedbir olmazsa davalıdır şerhini tapuya işlettirin.
İşinize yarayacak kararı ekliyorum.Saygılar
1.HUKUK DAİRESİ
Esas 2003 Karar
10552 11503
YARGITAY İLAMI
Mahkemesi :K As.H.H.
Tarihi :8.5.2003
Nosu :42-218
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı,45 parsel sayılı taşınmazda paydaş iken davalılardan kardeşi Fatih'in taşınmazdaki kahvehanenin ruhsat işleri için vekaletname istediğini,ancak vekaletnamenin diğer davalı baldızı adına düzenlendiğini ve taşınmazdaki payını aynı vekaletname ile satış yoluyla temlik aldığını,vekaletnamenin kötüye kullanımı ve hile ile temlikin sağlandığını ileri sürüp tapu iptal ile payının adına tescilini istemiştir.
Davalı Fatih,usulüne uygun vekaletname ile satış yapıldığını,zamanaşımı nedeniyle de davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece,davacının iddialarının sübut bulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar,davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla,Tetkik Hakimi raporu okundu.Düşüncesi alındı.Dosya incelendi.Gereği görüşülüp,düşünüldü:
-KARAR-
Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptal-tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece,davanın reddine karar verilmiştir.
Bilindiği üzere; Borçlar Kanununun temsil ve vekalet bağıtını düzenleyen hükümlerine göre, vekalet sözleşmesi büyük ölçüde tarafların karşılıklı güvenine dayanır. Vekilin borçlarının çoğu bu güven unsurundan, onun vekil edenin yararına ve iradesine uygun davranış yükümlülüğünden doğar. Borçlar Kanununda sadakat ve özen borcu, vekilin vekil edene karşı en önde gelen borcu kabul edilmiş ve 390/2 maddesinde "vekil, müvekkiline karşı vekaleti hüsnüniyetle ifa ile mükelleftir..." hükmüne yer verilmiştir. Bu itibarla vekil, vekil edenin yararına ve iradesine uygun hareket etme, onu zararlandırıcı davranışlardan kaçınma yükümlülüğü altındadır. Sözleşmede vekaletin nasıl yerine getirileceği hakkında açık bir hüküm bulunmasa veya yapılan işlem dış temsil yetkisinin sınırları içerisinde kalsa dahi vekilin bu yükümlülüğü daima mevcuttur. Hatta malik tarafından vekilin bir taşınmazın satışında, dilediği bedelle dilediği kimseye satış yapabileceği şeklinde yetkili kılınması, satacağı kimseyi dahi belirtmesi,ona dürüstlük kuralını, sadakat ve özen borcunu gözardı etmek suretiyle, makul sayılacak ölçüler dışına çıkarak satış yapma hakkını vermez. Vekil edenin yararı ile bağdaşmayacak bir eylem veya işlem yapan vekil değinilen maddenin birinci fıkrası uyarınca sorumlu olur.
Öte yandan, vekil ile sözleşme yapan kişi Medeni Kanunun 3. maddesi anlamında iyi niyetli ise yani vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını bilmiyor veya kendisinden beklenen özeni göstermesine rağmen bilmesine olanak yoksa, vekil ile yaptığı sözleşme geçerlidir ve vekil edeni bağlar. Vekil vekalet görevini kötüye kullansa dahi bu husus vekil ile vekalet eden arasında bir iç sorun olarak kalır, vekil ile sözleşme yapan kişinin kazandığı haklara etkili olamaz.
Nevarki, üçüncü kişi vekil ile çıkar ve işbirliği içerisinde ise veya kötü niyetli olup vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını biliyor veya bilmesi gerekiyorsa vekil edenin sözleşme ile bağlı sayılmaması, Medeni Kanunun 2. maddesinde yazılı dürüstlük kuralının doğal bir sonucu olarak kabul edilmelidir. Söz konusu yasa maddesi buyurucu nitelik taşıdığından hakim tarafından kendiliğinden (resen) göz önünde tutulması zorunludur. Aksine düşünce kötü niyeti teşvik etmek en azından ona göz yummak olur. Oysa bütün çağdaş hukuk sistemlerinde kötü niyet korunmamış daima mahkum edilmiştir. Nitekim uygulama ve bilimsel görüşler bu yönde gelişmiş ve kararlılık kazanmıştır.
Somut olayda çekişme konusu 45 parsel sayılı taşınmazdaki davacı payının 22.2.1993 tarihli vekalet ile toplam 5.000.000 Tl. bedelle temlik edildiği anlaşılmaktadır.Yerinde yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi taşınmaz değerinin 3.000.000.000 TL.ile 5.000.000.000 TL. olduğu belirlenmiştir.Davalı bu bedeli ödediğini belirtmediği gibi satış bedelinin vekil tarafından davacıya ödendiğine dair bir belge de ibraz edilmiş değildir.
Saptanan bu olgular,toplanan tüm delillerle birlikte yukarıda açıklanan ilkeler de gözetilerek değerlendirildiğinde çekişmeli taşınmazdaki davacı payının,davacının zararlandırılması amacıyla vekalet görevi kötüye kullanılarak temlik edildiği sonucuna varılmaktadır.
Hal böyle olunca,davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek reddedilmesi doğru değildir. Davacının temyiz itirazları yerindedir.Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü H.U.M.K.'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,27.10.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Noter Satışı Olmadan Yapılan Araç Satışı Nedeniyle Satıcının Sebepsiz Zenginleşmesi ayrıntıcı Meslektaşların Soruları 1 17-11-2009 23:13
"eminönü" Adını Marka Olarak Tescil Ettirebilir Miyim ? Armağan Konyalı Meslektaşların Soruları 8 16-09-2008 15:12
Çek Keşidecisi, hamiline olarak düzenleyerek zayi etmiş olduğu çeki iptal ettirebilir AV. ARZU KIRAN Meslektaşların Soruları 6 25-04-2008 18:16
sözlü olarak yapılan araba satışı av.tuğbabal Meslektaşların Soruları 5 06-04-2007 16:09
benden habersiz satılan aile konutunun satışını iptal ettirebilir miyim? nilal Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 19-03-2007 12:29


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05677390 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.