|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
09-07-2014, 10:43 | #1 |
|
Tehiri Icra - Mevcut Hacizlerin Durumu
bir dosyamızda icra müdürlüğü mehil vesikası düzenlendikten sonra dosyada ki mevcut hacizleri de kaldırdı.
Tehiri icranın hacizleri kaldırmayacağını, takibi durduracağını biliyorum ancak bu konuda yargıtay kararı bulamadım. Bu konuda içtihat arıyorum. yarımcı olursanız sevinirim |
09-07-2014, 11:00 | #2 |
|
Mehil vesikası için teminat yatırılmadı mı?
Dosya borcu kadar teminat varsa hacizlerin kaldırılmasında ne gibi hukuka aykırılık gördünüz? |
09-07-2014, 11:07 | #3 |
|
teminat yatırıldı, o kısımda sorun yok
yalnızca iik md 36 gereğince Mehil vesikası verilmesi ve tehiri icra kararının sunulmasının yalnızca takibi olduğu yerde durduracağını, temyiz incelemesi sonuçlanıncaya kadar geçici bir koruma sağlayacağını düşünmekteyim. Kaldı ki teminat yatırılması halinde hacizlerin kalkacağına ilişkin bir yasal düzenleme de bulunmamaktadır. |
09-07-2014, 11:09 | #4 |
|
Dosya borcu kadar teminat yatırıldıysa taşkın haciz meydana gelir. Taşkın hacze alacaklı sebebiyet verirse borçluya tazminat ödemek zorunda kalır.
İcra ve iflas hukukunun temel ilkelerinde alacaklı - borçlu menfaat dengesi de böyle olmasını gerektirir. |
09-07-2014, 11:38 | #5 |
|
Sanırım aradığım kararı buldum. ilginiz için teşekkür ederim.
T.C. YARGITAY 8. HUKUK DAİRESİ E. 2013/5093 K. 2013/10531 T. 5.7.2013 • MEHİL VESİKASI VERİLMESİ ( Ve Bilahare Tehiri İcra Kararının Sunulması Sadece Takibi Olduğu Yerde Durdurur Daha Önce Yapılmış Hacizlerin Kaldırılmasını Sağlamayacağı ) • HACZİN KALDIRILMASI ( Mehil Vesikası Verilmesi ve Bilahare Tehiri İcra Kararının Sunulması Sadece Takibi Olduğu Yerde Durdurur Daha Önce Yapılmış Hacizlerin Kaldırılmasını Sağlamayacağı ) • TEHİRİ İCRA KARARI SUNULMASI ( Sadece Takibi Olduğu Yerde Durdurur Daha Önce Yapılmış Hacizlerin Kaldırılmasını Sağlamayacağı - Şikayetin Reddi Gereği ) 2004/m.36 ÖZET : Mehil vesikası verilmesi ve bilahare tehiri icra kararının sunulması sadece takibi olduğu yerde durdurur, daha önce yapılmış hacizlerin kaldırılmasını sağlamaz. Mahkemece, şikayetin reddi yerine yazılı gerekçeyle kabulüyle hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi isabetsizdir. DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR : İİK'nun 36. maddesi gereğince; ilama karşı istinaf veya temyiz yoluna başvuran borçlu, hükmolunan para veya eşyanın resmî bir mercie depo edildiğini ispat eder yahut hükmolunan para veya eşya kıymetinde icra mahkemesi tarafından kabul edilecek taşınır rehni veya esham veya tahvilat veya taşınmaz rehni veya muteber banka kefaleti gösterirse veya borçlunun hükmolunan para ve eşyayı karşılayacak malı mahcuz ise icranın geri bırakılması için bölge adliye Mahkemesi veya Yargıtay'dan karar alınmak üzere icra müdürü tarafından kendisine uygun bir süre verilir. Somut olayda, ilam temyiz edilmeden önce takibe başlanmış ve borçluya ait üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklar ile araçlar üzerine haciz konulmuştur. Daha sonra kararın temyiz edilmesi üzerine, tehiri icra kararı alınması ve takibin durdurulması amacıyla dosya borcu kadar teminat mektubu sunularak mehil belgesi alınmış, İcra Müdürlüğü'nce iki araç üzerindeki hacizler dışında kalan tüm hacizler kaldırılmıştır. Borçlu vekilinin bu iki araç üzerindeki haczin de kaldırılmasını talep etmesi üzerine, icra dairesince; temyiz incelemesi sonuna kadar borç miktarının artabileceğinden bahisle talep reddedilmiştir. Mahkemeye bu kararın şikayet edilmesi üzerine, teminat mektubu tüm zararları karşılamak üzere alınmıştır, araçlar üzerindeki hacizlerinde kaldırılması gerektiğinden şikayetin kabulüne karar verilmiş, alacaklı vekilince hüküm temyiz edilmiştir. Haciz işlemi, 25.4.2012'de yapıldıktan sonra teminat mektubunun yatırılması üzerine 2.5.2012'de 90 günlük mehil vesikası verilmiş ve borçlu vekilince 13.7.2012'de araçların kaydına konan hacizlerin de fekki talep edilmiştir. Mehil vesikası verilmesi ve bilahare tehiri icra kararının sunulması sadece takibi olduğu yerde durdurur, daha önce yapılmış hacizlerin kaldırılmasını sağlamaz. Mahkemece, şikayetin reddi yerine yazılı gerekçeyle kabulüyle hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle Mahkeme kararının yukarda yazılı sebeplerle 6100 Sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 Sayılı HUMK'nun 428. ve İİK' nun 366. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. ( HMK m. 297/ç ) ve İİK'nun366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 05.07.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi. |
09-07-2014, 11:43 | #6 |
|
Karar taşkın haczi meşru hale getiriyor.
|
10-07-2014, 17:54 | #7 |
|
Bende sayın Olgu gibi kararın hukuka uygun olmadığını düşünüyorum. Zaten teminat mektubu miktarı borcun artacağını düşünülerek biraz fazla alınıyor. Dolayısıyla hacizlerin kaldırılması gerektiğini düşünüyorum. Çok şekli bir karar vermiş Yargıtay.
|
04-09-2014, 17:25 | #8 |
|
olaya ilişkin en güncel içtihat.
T.C. YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ E. 2014/1283 K. 2014/3936 T. 13.2.2014 • HACİZLERİN FEKKİ ( Haciz Tarihinin İtirazın İptaline Dair Verilen Karardan Sonra Ancak Mehil Vesikası Verilmesinden Önce Olduğu - Tehiri İcra Kararı Alınmış Olsa Bile Bu Kararın Takibi Olduğu Yerde Durdurduğu/Karardan Önce Uygulanan Haciz İşlemlerini Ortadan Kaldırmadığı ) • TEHİRİ İCRA ( Tehiri İcra Kararı Alınmış Olsa Bile Bu Kararın Takibi Olduğu Yerde Durdurduğu/Karardan Önce Uygulanan Haciz İşlemlerini Ortadan Kaldırmadığı - Borçlunun Mehil Vesikasını Almadan Önce Alacaklının Alacağını Temin İçin Banka Hesaplarındaki Parayı Haczettirmesinde Yasaya Uymayan Bir Yön Olmadığı ) • TAKİBİN DURMASI ( Tehiri İcra Kararı Alınmışsa Bu Kararın Takibi Olduğu Yerde Durdururacağı/Karardan Önce Uygulanan Haciz İşlemlerini Ortadan Kaldırmayacağı - Borçlunun Mehil Vesikasını Almadan Önce Alacaklının Alacağını Temin İçin Banka Hesaplarındaki Parayı Haczettirmesinin Yasaya Uygun Olduğu ) • HESAPDAKİ PARANIN HACZİ ( Haczin Kaldırılması İstemi/Takibin Durması - Borçlunun Mehil Vesikasını Almadan Önce Alacaklının Alacağını Temin İçin Banka Hesaplarındaki Parayı Haczettirmesinin Yasaya Uygun Olduğu/Şikayetin Reddi Gereği ) 2004/m.110 ÖZET : Olayda, alacaklının talebi ile haciz işlemi yapıldıktan sonra teminatın kabulüne dair kararın alınması üzerine 60 günlük mehil vesikası verilmiş ve borçlu vekilince aynı tarihte hacizlerin de fekki talep edilmiştir. Bu durumda haciz tarihi, itirazın iptaline dair verilen karardan sonra, ancak mehil vesikası verilmesinden öncedir. Her ne kadar şikayet tarihinde borçlu Yargıtay'ın ilgili dairesinden tehiri icraya dair karar getirememiş ise de, tehiri icra kararı alınmış olsa bile bu karar takibi olduğu yerde durdurur, karardan önce uygulanan haciz işlemlerini ortadan kaldırmaz. O halde borçlunun mehil vesikasını almadan önce alacaklının alacağını temin için banka hesaplarındaki parayı haczettirmesinde yasaya uymayan bir yön olmayıp mahkemece şikayetin reddi gerekir. DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği düşünüldü: KARAR : Borçlu vekili tarafından icra mahkemesine yapılan başvuruda, takibe karşı yapılan itirazın kısmen iptaline dair mahkeme kararının tehiri icra istemli olarak temyiz edildiği, yeterli ve geçerli teminat verilmesine rağmen alacaklı tarafından haciz talebinde bulunularak banka hesaplarındaki paralara haciz konulduğu iddia edilerek teminat gösterilip mehil vesikası alınmış olması sebebiyle hacizlerin kaldırılması talep edilmiş, mahkemece istemin kabulüne karar verilmiştir. Mehil vesikası verilmesi ve bilahare tehiri icra kararının sunulması sadece takibi olduğu yerde durdurur, daha önce yapılmış olan hacizlerin kaldırılmasını sağlamaz. Somut olayda, alacaklının talebi ile 27.2.2013 tarihinde haciz işlemi yapıldıktan sonra teminatın kabulüne dair kararın alınması üzerine 6.3.2013 tarihinde 60 günlük mehil vesikası verilmiş ve borçlu vekilince aynı tarihte hacizlerin de fekki talep edilmiştir. Bu durumda haciz tarihi, itirazın iptaline dair verilen karardan sonra, ancak mehil vesikası verilmesinden öncedir. Her ne kadar şikayet tarihinde borçlu Yargıtay'ın ilgili dairesinden tehiri icraya dair karar getirememiş ise de, yukarda izah edildiği üzere tehiri icra kararı alınmış olsa bile bu karar takibi olduğu yerde durdurur, karardan önce uygulanan haciz işlemlerini ortadan kaldırmaz. O halde borçlunun mehil vesikasını almadan önce alacaklının alacağını temin için banka hesaplarındaki parayı haczettirmesinde yasaya uymayan bir yön olmayıp mahkemece şikayetin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulüyle mahkeme kararının yukarda yazılı sebeplerle İ.İ.K.nun 366 ve H.U.M.K.nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), peşin alınan harcın istenmesi halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. |
05-09-2014, 09:55 | #9 | |||||||||||||||||||
|
Dosya borcu kadar mal haczedilmişse bu durumda tekrar para depo etmeye gerek olmadığını düşünüyorum zaten temyiz satışı da durdurmakta. ancak haczedilen para alacaklıya ödenir mi? bundan emin değilim. |
05-09-2014, 10:22 | #10 | |||||||||||||||||||||||
|
Ben de sizin gibi düşünüyorum. Ancak icra daireleri borca yetecek kadar haczolunan menkul-gayrimenkul mallar üzerinde haciz, rehin vs. varsa ya da yoksa bile olma ihtimali karşısında böyle bir uygulama yapıyorlar. |
02-06-2016, 15:16 | #11 |
|
Tehiri icra
İİK 36. gereğince tehiri icra kapsamında dosya borcunun tamamı teminat olarak (1.170.000,00 TL.)depo edildiğinden, bankalar nezdinde tatbik edilmiş hacizlerin fek edilmesi talebinin red edilmesi üzerine İcra Mahkemesince şikayet " teminat hangi iş için verilmiş ise onun için geçerli olur. İİK 36 madde gereğince dosya borcunun depo edilmesi takibi durdurur ancak tatbik edilmiş hacizlerin fekkini sağlamaz " gerekçesi ile red edilmiş, Yargıtay 12 HD. Tarafından gerekçesiz olarak onanan karar TASHİHİ KARAR müracaatı üzerine ; “ borçlu tarafından, dosya borcunun tamamı icra dairesine depo edilmiş olmakla mahkemece şikâyetin kabulü ile askın hale gelen hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsiz “ olduğu değerlendirilerek aşağıdaki karar verilmiştir.
T.C. YARGITAY 12. Hukuk Dairesi T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A Y A R G I T A Y İ L A M I ESAS NO: 2016/2783 KARAR NO: 2016/10381 İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ: İstanbul 20. İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 11/12/2015 tarih, 2015/16103-30155 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklının, genel haciz yoluyla başlattığı takipte, borçlunun, itirazın iptaline ilişkin kararı tehir-i icra talepli olarak temyiz etmesi ve dosya borcunu karşılayan tutarda teminat mektubunu icra dosyasına ibrazı üzerine, icra müdürlüğünce IIK.'nun 36. maddesi gereğince mehil belgesi verildiğini bildirerek, icra müdürlüğünden hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, anılan talebinin icra müdürlüğünce reddedilmesi üzerine, ret kararının iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikâyetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, alacaklı tarafından genel haciz yolu ile takibe başlandığı, borçlunun itirazı üzerine alacaklının açtığı itirazın iptali davasında İstanbul ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ../../.2015 gün ve 2013/… E.-2015/.. K. Sayılı kararı ile 710.401,98 TL alacak yönünden itirazın iptaline karar verildiği ve alacaklı lehine %20 oranında tazminatın hüküm altına alındığı, 05.11.2014 tarihinde dosya hesabının yapıldığı ve bakiye dosya borcunun 1.170.000,00TL olarak hesaplandığı, borçlunun 06.03.2015 tarihinde tehir-i icra kararı getirebilmek amacıyla 90 gün mehil aldığı ve dosya borcunun tamamını karşılayacak şekilde icra dosyasına kesin teminat mektubu sunduğu anlaşılmaktadır. IIK.'nun 36. maddesi gereğince; ilâmı temyiz eden borçlu, hükmolunan para veya eşyanın resmî bir mercie depo edildiğini ispat eder yahut hükmolunan para veya eşya kıymetinde icra mahkemesi tarafından kabul edilecek taşınır rehin veya esham veya tahvilât veya taşınmaz rehin veya muteber banka kefaleti gösterirse veya borçlunun hükmolunan para ve eşyayı karşılayacak malı mahcuz ise, icranın geri bırakılması için Yargıtay’dan karar alınmak üzere icra müdürü tarafından kendisine uygun bir süre verilir. IIK.’nun 85/1.maddesi uyarınca; borçlunun mal ve haklarından, alacaklının ana para, faiz ve masraflar dahil tüm alacağına yetecek miktarı haczolunur. Aynı maddenin son fıkrası uyarınca ise, icra memurunun haciz koyarken alacaklı ve borçlunun menfaatlerini gözetmesi gerekir. Yargıtay'dan tehiri icra kararı almak üzere icra müdürlüğü tarafından mehil verilebilmesi için ibraz edilen teminat mektubu veya yatırılan nakdi teminat, ödeme yerine geçmez ise de, borçlu tarafından yatırılan teminatın, yatırıldığı tarih itibari ile icra takip dosyası alacağını tüm fer ’ileri ile birlikte karşılaması halinde, mevcut hacizlerin aşkın hale geleceği kuskusuz olduğu gibi, hacizlerin devam etmesi IIK.’nun 85/son maddesiyle de bağdaşmayacaktır. Su hale göre; borçlu tarafından, dosya borcunun tamamı icra dairesine depo edilmiş olmakla, mahkemece, şikâyetin kabulü ile askın hale gelen hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, mahkeme kararının bu gerekçe ile bozulması gerekirken Dairemizce onandığı anlaşılmakla borçlunun karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir. SONUÇ : Borçlunun karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin11/12/2015 tarih, 2015/16103Esas ve 30155Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle IIK.'nun 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA),07.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. Başkan E. UZUNER |
05-06-2016, 17:54 | #12 | |||||||||||||||||||||||
|
Hukuki,hakkaniyetli ve olması gereken bir karar nihayet verildi. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
tehiri icra kararı dolayısıyla yatırılan teminatın alacaklıya durumu ve prosedürü? | fidel kadastro | Meslektaşların Soruları | 8 | 05-02-2014 14:47 |
Tehiri İcra Kararı alan borçlu dışındaki borçlunun icra takibindeki durumu... | Av.Dostum | Meslektaşların Soruları | 1 | 08-05-2013 14:48 |
alacağa mahsuben icradan alma,önceki hacizlerin durumu. | av.aybeg | Meslektaşların Soruları | 5 | 30-11-2012 16:17 |
İmar durumu değişikliklerinde mevcut ruhsat sahiplerinin durumu | Avukat85 | Meslektaşların Soruları | 0 | 31-03-2011 17:24 |
tehiri icrada icra müdürünün mehil vesikası vermesinde takdir yetkisi mevcut mudur | emelakd | Meslektaşların Soruları | 8 | 12-10-2009 15:27 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |