|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
30-08-2010, 11:47 | #1 |
|
SORU: Tapulu arazisini kullanamayan şahsın tespit istemi
Müvekkilime ait tapulu arazinin bulunduğu köyde, adanın tamamen kaydığı yönünde tarafımıza bilgi verilmiş ve müvekkilimin farklı zamanlarda yaptırmış olduğu ölçümler neticesinde kendisine gösterilen yer ile fiilen kullandığı yer arasında farklılık ortaya çıkmıştır. Köyde bu sorunla karşı karşıya çok sayıda insan vardır ve şu anda müvekkilim kendine ait araziyi kullanmaktan Kaymakamlık kararıyla men edilmiştir.Ancak yaptığımız incelemelerde adanın kaymış olmayabileceği düşünülmüştür, çünkü müvekkilimin kullandığı tarla ile kendi tarlası arasında başka parsellerde vardır.
Mahkeme yoluyla tespit yapılmasını istediğimiz takdirde, yapılacak olan tespit sonucu tarafımıza gösterilecek yerin tapulu yerimiz olduğundan emin olabilir ve bunun üzerinden hukuki işlemler yapmaya devam edebilir miyiz? Bu durumun geçersizliği sonradan iddia edilebilir mi? İlgili kadastro Şefliği tespit yapılsada sonucun yine yanlış çıkacağını bana söyledi. Ancak görüştüğüm başka insanlarda tespit yaptırmanın tek çözüm olacağını söyledi. Hakimler de bu konularda uzman olmadıklarından Kadastrocuların sözlerine dayanarak hareket ediyorlar ve tespit talep etsem dahi olayın netleşmeyeceği bana söyleniyor. Araştırıyorum, bir çıkış yolu bulamadım.. Daha çok teknik bir sorun olmasına karşın konu hakkında bilgi sahibi olan, tecrübeli arkadaşlarımın olmasını umut ediyorum. Teşekkürler. |
31-08-2010, 13:08 | #2 |
|
Sayın meslektaşım ada kayması fiziki bir sebepten mi yoksa kullanımdan mı kaynaklanmış ?
|
31-08-2010, 14:03 | #3 |
|
Uygulanabilecek tek yolun mahkeme kanalıyla tapulu arazinin sınırlarının tespit ettirmek olduğunu düşünüyorum
|
31-08-2010, 15:49 | #4 |
|
Serhat Bey; yanıtınız için teşekkürler.
Serdar Bey; arazinin bulunduğu köyde söylenene göre ada tamamen kaymış ancak bu fiziki bir durumdan ziyade kadastro çalışmaları esnasında yapılan bir hatadan kaynaklanıyor. Köyde neredeyse hiç kimse, tapuda kendisinin görünen yeri kullanmıyor ancak müvekkilim çeşitli sebeplerden ötürü şu anda açıkta kalmış durumda. |
01-09-2010, 12:56 | #5 |
|
Kadastro tespitinde hata var ise 30 günlük askı süresinde kadastro mahkemesine aksi takdirde genel mahkemelere başvurulması gerekiyor.Ancak kadastro çalışmaları sırasında müvekkilinize ait parsel ; yol , kanal v.s. şekilde hazine adına geçmişse , imar düzenlemesi yapılarak ortaklık payı kesilmişse idareye başvurulması gereklidir diye düşünüyorum.Anladığım kadarıyla müvekkilinize ait yer diğer kişilerce de kullanılmıyor yani men-i müdahale davası şartları yok.Burada kaymakamlık kararının hukuki niteliği önemli.Bir de kadastro çalışmaları sırasında müvekkilinize ait yer ne olarak tespit edilmiş ?
|
02-09-2010, 09:16 | #6 |
|
sanırım kadastro çalışmaları esnasında diyerek sorunu yanlış ifade ettim. Şöyle söyleyeyim, sebebini benimde tam netleştiremediğim bir nedenden ötürü köyde herkes başkasının tarlasını kullanıyor, müvekkilim daha önce kadastro teknisyenleri aracılığıyla tarlasını ölçtürmüş ve kendisine gösterilen yerde işlem yapmaya başlayınca orayı kullanan diğer şahıs, Kaymakamlıktan 3091 sayılı kanun gereği meni müdahale talebinde bulunmuş ve şahsın bu talebi kabul edilmiş. Ancak 3091 sayılı kanun yanlız zilyetliği korumakta, dolayısıyla mülkiyetin ait olduğu araziyi tam tespit ettirip, meni müdahale talebinde bulunacağız.
|
02-09-2010, 12:44 | #7 |
|
YHGK ; 1967/3-1-544 : Tapulu taşınmaz hakkında davacı zilyedlik hukuki nedenine dayanarak el atmanın önlenmesi davası açmış ise tapu uygulanarak hüküm verilemez.
YHGK ; 1968/8-486-432 : Zilyetlik devir alınmadıkça soyut olarak satışa dayanılarak el atmanın önlenmesi davası açılamaz. YHGK ; 1966/477-1969/614 : Satış aktine dayanılarak işgal edilen taşınmaz elatmanın önlenmesi davasına konu edilemez. Gördüğünüz üzere öncelikle müvekkilinize ait arazinin müvekkilinizce ne zaman iktisap edildiği ve fasılasız olarak ne kadar zamandır kullanıldığını göz önünde bulundurmalıyız.Çünkü ilginç bir durum var ki ; 3091 s.k.’ye dayanarak müvekkilinizin müdahalesinin engellenmesini sağlayan kişi bunu belirli hukuki belge ya da durumlara dayanarak elde etmiştir , işte ilginçlikte burada ; çünkü müvekkiliniz de elinde tapusu olduğunu beyan ediyor.Buna rağmen men edildiğine göre size anlatılmayan başka şeylerde olabilir.Eldeki belge ve bilgiler çok iyi tespit edilip müdahalenin men-ini tapuya mı yoksa zilyetliğe mi dayandıracağınıza karar vermelisiniz.Zaten zilyetliğe dayanırsanız sulh hukukta M.K.683’e dayanırsanız taşınmazın değerine göre görevli mahkemede dava açmanız gerekmektedir.Ayrıca müvekkilinizin çözmeniz gereken iki sorunu var.Hem kendisi aleyhine verilen kararın iptalini isteyeceksiniz hem de kendine ait olduğunu iddia ettiği yere vaki müdahalenin men-ini isteyeceksiniz.3091 s.k.’ye göre verilen kararın iptali ve kaldırılması istemleri idari yargının görev alanındadır. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
toprak tapulu binalarla ilgili önemli bir soru.... | esat | Hukuk Soruları | 7 | 05-11-2010 14:17 |
Mahkemeden Tespit talebi istemi sonucunda Redd Kararı verilmesi | Av. Sebahattin ELİTOK | Meslektaşların Soruları | 2 | 13-04-2010 10:14 |
Tüketici mahkemesinde menfi tespit ve elektrik sayacının bağlanması istemi? | Av.Tuğba Göktepe | Meslektaşların Soruları | 0 | 23-02-2010 15:33 |
bir şahsın şikayetiyle, başka bir şahsın mal varlığı savcılık kanalıyla araştırılırmı | mererem | Hukuk Sohbetleri | 4 | 21-08-2008 11:38 |
Tespit davasıyla ilgili soru. Tespit bu olayda olur mu? Yaptırılmalı mı? | Kızıltuğ | Meslektaşların Soruları | 2 | 17-07-2008 15:15 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |