Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Haberleri Hukuk Haberleri, duyuruları, güncel hukuki gelişmeler. [Haber Ekleyin]

Anket Sonucu: Sizce Avukatlık Yasası'nda Düzenlenmesi gereken en önemli konu nedir?
Avukatlık /Stajyerlik Sınavı 154 54,80%
Avukatla Zorunlu Temsil 105 37,37%
Avukatlıkta Kıdeme Ayrıcalık Tanınması 21 7,47%
Vekalet ücretinin /sözleşmenin kaydileştirilmesi 58 20,64%
Avukatlıkla birleşebilen ve birleşemeyen işlerin yeniden düzenlenmesi 40 14,23%
Mesleki Sorumluluk/Hukuk Sigortası Kurumları 42 14,95%
Disiplin Affı ve/veya Disiplin Cezalarının Yeniden Düzenlenmesi 20 7,12%
Avukatlıkta Uzmanlaşma / Meslek İçi Eğitim 95 33,81%
Avukatlar tarafından yapılacak işlerin alanının genişletilmesi 115 40,93%
Avukatlık Şirketi 29 10,32%
Birden Fazla Seçenek İşaretlenebilen Anket. Oy Verenler: 281. Bu ankette oy kullanamazsınız. (Anket no : 322)

T.B.B. Avukatlik Yasası Önerisi Hazirliyor

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 17-11-2011, 12:54   #1
Av.Hukuki

 
Varsayılan T.B.B. Avukatlik Yasası Önerisi Hazirliyor

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ 24.BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI 12-13 KASIM 2011 TARİHLERİNDE TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ AV.ÖZDEMİR ÖZOK KONGRE MERKEZİNDE YAPILDI.

GÜNDEMİ "AVUKATLIK YASASI'NDA YAPILMASI DÜŞÜNÜLEN DEĞİŞİKLİKLER" OLAN TOPLANTIDA AŞAĞIDAKİ KONU BAŞLIKLARI TARTIŞMAYA AÇILDI:


TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ 24.BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI 12-13 KASIM 2011 TARİHLERİNDE TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ AV.ÖZDEMİR ÖZOK KONGRE MERKEZİNDE YAPILDI.

GÜNDEMİ "AVUKATLIK YASASI'NDA YAPILMASI DÜŞÜNÜLEN DEĞİŞİKLİKLER" OLAN TOPLANTIDA AŞAĞIDAKİ KONU BAŞLIKLARI TARTIŞMAYA AÇILDI:

A- STAJA KABUL KOŞULLARI :

a- Staja kabul aşamasında sınav yapılması,

b- Avukatlık staj süresinin iki yıl olarak düzenlenmesi,

c- İki yılın ilk bir yıllık kısmında stajın hakim ve savcı stajyerleriyle birlikte yapılması,

d- Stajyerlere ücret ödenmesi,

e- Stajda çalışma yasağının esnekleştirilmesi,

B- MESLEĞE KABUL KOŞULLARI :

a- Staj bitiminde mesleğe kabul için sınav yapılması,

b- Avukat yardımcılığı statüsü getirilmesi,

c- Yerel mahkemeler ile yüksek mahkemelerde avukatlık hizmeti verilmesinin meslek kıdemi/meslek yaşı koşuluna bağlı tutulması,

d- Mesleki sorumluluk sigortası yaptırılmasının zorunlu kılınması,

e- Avukatlıkla birleşebilen ve birleşemeyen işlerin yeniden düzenlenmesi,

f- Mesleğe kabule ilişkin hükümlerin Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı da dikkate alınarak yeniden düzenlenmesi,

C- AVUKATLIK ÜCRETİ VE AVUKATLIK ÜCRET SÖZLEŞMESİ HÜKÜMLERİ :

a- HMK’da yapılan değişiklikler de göz önüne alınarak AK.nun 163 ve 164.maddelerinin yoruma elvermeyecek biçimde yeniden düzenlenmesi,

b- İşin kabulü durumunda sözleşme yapılmasının zorunlu kılınması,

c- Sözleşmenin avukatın bağlı olduğu baroya ibrazının ve kararlaştırılan avukatlık ücretinin yine avukatın bağlı olduğu baroya yatırılması ile kaynakta stopaj kesilmesinin zorunlu hale getirilmesi,

d- Hukuk sigortası kurumu,

e- Baro Hakem Heyeti’nin Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı çerçevesinde yeniden düzenlenmesi,

D- DİSİPLİN HÜKÜMLERİ :

a- Disiplin soruşturma ve kovuşturma ilkelerinin yeniden düzenlenmesi,

b- Disiplin cezalarının yeniden yapılandırılması,

c- Disiplin cezalarının affı yönünde düzenleme yapılması,

E- BAROLAR VE BAROLAR BİRLİĞİ İLE İLGİLİ HÜKÜMLER :

a- Baroların idari işlemlerinin denetimi yetkisinin Adalet Bakanlığı’ndan alınarak Türkiye Barolar Birliği’ne verilmesi,

b- Baro ve Birlik Yönetimlerinin görevden alınmaları ile ilgili hükümlerin kaldırılması,

c- Baro Yönetim, Disiplin, Denetleme Kurullarının görev süreleri,

d- Baro seçimlerinde nispi temsil modelinin uygulanıp uygulanmayacağı,

e- Baroların delege yapısının yeniden düzenlenip düzenlenmeyeceği,

f- Barolara yapılacak yardım ve ödemelerin yeniden düzenlenmesi,

g- Baro pullarının kaydileştirilmesi,

h- SYDF’nin yeniden yapılandırılması,

F- AVUKATLIK MESLEĞİNİN İFASI :

a- Meslek içi eğitimin zorunlu hale getirilip getirilmeyeceği,

b- Uzmanlaşma kurumunun getirilip getirilmeyeceği,

c- Kamu avukatlarının baroya kayıtlı olmalarının zorunlu hale getirilmesi,

d- Avukatlar tarafından yapılacak işlerin alanının genişletilmesi,

e- Vergi mükellefi ve sigortalı olarak çalışan avukatların ilişkilerinin düzenlenmesi,

G- AVUKATLIK ORTAKLIKLARI :

a- Avukat ortaklığı modelinin kaldırılması,

b- Yabancı avukatlık ortaklıklarını kapsayacak, çalışan tüm avukatları ortak yapacak biçimde yeni bir avukatlık şirketi modeli getirilmesi,

c- Avukatlık şirketlerinin şube açıp açamayacakları hususu,

H- ADLİ YARDIM VE CMK SİSTEMLERİ :

İ- HUKUK ÖĞRETİMİ VE EĞİTİMİ MODEL SEÇİMİ :

a- Bologna Süreci Modeli

b- Anglo-Sakson Modeli



71 BARO BAŞKAN VE TEMSİLCİSİNİN KATILDIĞI TOPLANTIDA, BARO BAŞKANLARI GÜNDEMLE İLGİLİ GÖRÜŞ, DÜŞÜNCE VE ÖNERİLERİNİ SUNDULAR.

TOPLANTININ KAPANIŞINDA BİR KONUŞMA YAPAN TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ BAŞKANI AV.V.AHSEN COŞAR: " TOPLANTININ SON DERECE VERİMLİ VE YARARLI OLDUĞUNU, O NEDENLE TOPLANTIYA KATILAN VE KATKI YAPAN TÜM BAŞKANLARA TEŞEKKÜR ETTİĞİNİ , AVUKATLIK YASASI'NDA YAPILMASI GEREKEN DEĞİŞİKLİKLERLE İLGİLİ OLARAK ELLERİNDE MEVCUT OLAN TASLAK ÇALIŞMANIN, TOPLANTIDA ORTAYA KONULAN GÖRÜŞ, DÜŞÜNCE VE ELEŞTİLER ÇERÇEVESİNDE OLGUNLAŞTIRILARAK SOMUT HALE GETİRİLECEĞİNİ VE BİR SONRAKİ BAŞKANLAR KURULU TOPLANTISINA TAŞINACAĞINI" İFADE ETTİ.

Kaynak : http://www.barobirlik.org.tr/Detay.aspx?ID=10760&Tip=Haber
Old 17-11-2011, 15:45   #2
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Hukuki
...
a- Staja kabul aşamasında sınav yapılması,

...

B- MESLEĞE KABUL KOŞULLARI :

a- Staj bitiminde mesleğe kabul için sınav yapılması,

...
b- İşin kabulü durumunda sözleşme yapılmasının zorunlu kılınması,

....


(Ek olarak) sınavı kimin yapacağı ve ne şekilde yapılacağı önemli olmakla birlikte; avukatlara da sınav yapılması iyi olur (diye düşünüyorum ).

Saygılar...
Old 17-11-2011, 23:18   #3
hakasya

 
Varsayılan

avukatlık sınavı çok mantıklı başta istanbul ve ankara baroları olmak üzre her hafta çerez dağıtır gibi ruhsat dağıtılması çok saçma ayrıca özel üniversite hukuk fakülteleri acilen kapatılmalı
Old 18-11-2011, 01:35   #4
Av.Barış

 
Varsayılan

geç kalınmış bir toplantı olduğu açık. meslek yıllardır geriliyor.
Old 18-11-2011, 09:38   #5
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan

C- AVUKATLIK ÜCRETİ VE AVUKATLIK ÜCRET SÖZLEŞMESİ HÜKÜMLERİ :

c- Sözleşmenin avukatın bağlı olduğu baroya ibrazının ve kararlaştırılan avukatlık ücretinin yine avukatın bağlı olduğu baroya yatırılması ile kaynakta stopaj kesilmesinin zorunlu hale getirilmesi,

İTİRAZ !

E- BAROLAR VE BAROLAR BİRLİĞİ İLE İLGİLİ HÜKÜMLER :
g- Baro pullarının kaydileştirilmesi,

İTİRAZ !


F- AVUKATLIK MESLEĞİNİN İFASI :
d- Avukatlar tarafından yapılacak işlerin alanının genişletilmesi,

İTİRAZ !


ÖNERİ:
1.Avukatlığın mahiyeti
2.Avukatlığın amacı
Yeniden düzenlenmeli

Saygılarımla
Old 18-11-2011, 14:34   #6
av.Tuğba Yazıcı Özbunar

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan hakasya
avukatlık sınavı çok mantıklı başta istanbul ve ankara baroları olmak üzre her hafta çerez dağıtır gibi ruhsat dağıtılması çok saçma ayrıca özel üniversite hukuk fakülteleri acilen kapatılmalı
Kişinin hangi fakülteden mezun olduğu değil nasıl bir avukat olduğu mesleğini layıkıyla yerine getirip getirmediği önemli bence... Önyargının bizim mesleğimize hiç yakışmayan bir düşünce olduğu kanaatindeyim. Ayrıca derslerine girecek öğretim görevlisi olmadığından avukatların derslere girdiği pek çok devlet üniversitesi var. Onları da kapatalım. Hatta sadece Ankara, İstanbul ve İzmir'deki üniversiteleri açık bırakalım kökten çözüm olsun. Avukatlık sınavıysa şart, bence de olmalı...
Old 21-11-2011, 13:15   #7
Napoliten

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan hakasya
avukatlık sınavı çok mantıklı başta istanbul ve ankara baroları olmak üzre her hafta çerez dağıtır gibi ruhsat dağıtılması çok saçma ayrıca özel üniversite hukuk fakülteleri acilen kapatılmalı

Avukatlık sınavı doğru değildir. Siz okulunuzu bitirip elinize diplomanızı aldığınızda kimse size bu mesleği yapamazsınız diyemez. Okul zaten bu diplomayı bana bu mesleği yapabilmem için veriyor. Diplomayı alarak zaten ehil kişi olduğunuzu ispat ediyorsunuz. Bunu yerine okullardaki eğitim kalitesi artırılmalıdır.

Benim bu konudaki düşünem ve önerim ise farklı. Malum hukuk çok geniş bu sebepten hukuk uzmanlık dallarına ayrılmalı. Bu uzmanlık dallarında konu ile ilgili çeşitli eğitimler alınmalı, bu eğitimleri ya üniversiteler yada baroların oluşturacağı yetkin kişiler vermelidir. Bu eğitim sonunda Uzmanlık diplaması verilmelidir. Bu şekilde hukukta uzmanlaşmaya gidilmelidir. Her avukat uzmanlık alanına girmeyen davalara bakamamalıdır. Bu uzmanlık eğitimini almada sınır olmamalı ve sürelerde makul olmalıdır. Hiç bir uzmanlığı olmayan avukat sınırlı davalara bakabilmelidir. Tamamen yanlış veya eksik düşünüyor olabilirim bu konuda iddialı değilim.

Netice olarak diploma verdiğiniz bir kişiye sınava gir yoksa mesleğini yapamazsın bana pek hakkaniyetli gelmiyor. Siz bu sınavı koyduktan sonra emin olun bazıları şöyle bir istekte bulunacaktır.4 yıllık eğitim alan herkes bu sınava girebilmeli sınavı geçenler stajdan sonra avukatlık yapabilmeli.
Old 22-11-2011, 00:31   #8
Av.Barış

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan hakasya
avukatlık sınavı çok mantıklı başta istanbul ve ankara baroları olmak üzre her hafta çerez dağıtır gibi ruhsat dağıtılması çok saçma ayrıca özel üniversite hukuk fakülteleri acilen kapatılmalı

Dünyada her şeyi değiştirebilirsiniz. Ancak insanların önyargılarını asla değiştiremezsiniz.

Bu özel okul önyargısı eskidende vardı şimdide var ve bu bitmeyecek gibi görünüyor. Gelişmiş ülkelerde devlet okullarından mezun olmak ayıplanırken benim ülkemde özel okullar göze batıyor.
7 yıl önce özel okuldan mezun oldum ve bunu gururlanarak her yerde söylüyorum. Ancak benim canım ülkemin önyargılı insanları tüm suçlu özel okullarmış gibi bütün dikkatleri buraya çekmeye çalıştıkça sadece gülüyorum.
Old 22-11-2011, 02:07   #9
Av.er öz

 
Varsayılan önyargı

malesef bunu hukukçu meslektaşlarımızdan duymak daha acı verici bir durum..özel bir üniversitede okumus biri olarak okulun ismine takılıp kalmamakta fayda vardır çoğu devlet üniversitesinde devam zorunluluğu aranmazken vakıf üniversitelerinde %70 devam zorunluluğu arandığını unurmamak gerekir .. ayrıca vakıf üniversitelerindeki hocaları sokaktan toplamıyorlar aynı hocalar ve hatta birebir iletişim kurmak daha kolay oluyor .. kısaca özel devlet arasında şunlar ıyı bunlar ıyı şu kötü buda daha kötü demek yanlıs yolda yürümek olur ..aldığınız davanızı veya herhangibi dosyanızı diplomanızla değil bilgiilerinizle sonuca ulastırırsınız o diploma size sadece araçtır olay sizde biter ama malesef insan egoları bu tarz ayrımlara götürüyor ..
Old 22-11-2011, 08:13   #10
Napoliten

 
Varsayılan

Av.Barış ve Av.er öz arkadaşlar ben kimsenin özel okullarda aldığınız eğitim kalitesine ya da içeriğine ya da okuldaki hocalara bir şey diyeceğini sanmıyorum.

Bence rahatsızlık duyulan durum şu parası olmayan bir öğrenci hukuk eğitimi veya bir başka eğitimi almak için yeni adı YGS eski adı ÖSS olan bir sınavda ilk 50.000 e girmek zorunda iken özel okullarda bu rakamın çok aşağılarda olması biraz fırsat eşitliğine aykırı bir durum bana göre.

Özel üniversiteye giden öğrencilerin puanları tutsa özel üniversiteye gidip yüklü bir miktarı okula vereceklerini düşünmüyorum. Bu orada okuyanların bir sorununu mu elbette değil ama bir eşitsizlik olduğu da aşikar.Kimse kimseyi ayıplamıyor sadece bu eşitsizliğe tepkililer.
Old 22-11-2011, 15:24   #11
avmhy

 
Varsayılan

hukuk fakültelerinin kontenjanı bir planlama meselesidir.

sınav olmasa bile işini iyi yapanlar şartlar uygun hale getirilirse bir şekilde öne çıkarlar.

özel okulda okuyan arkadaşlar kusura bakmasınlar.
onlar parası olmayan ailelerin çocuklarının kontenjandaki yerlerini alarak hukuk fakültesine girmişlerdir.

onları günah keçisi ilan ederek hiç bir şeyi halledemeyiz.

herkesin insanca yaşamak için bir meslek sahibi olma ve kazanç elde etme hakkı var.

benim de bir oğlum var, eğer kamu okullarına giremez ise elbette gücüm yettiği kadar onu meslek sahibi yapabilmek için özel okul ücreti karşılarım.

bu ne benim ne de şu anda bu okullardan mezun olan arkadaşların suçu.

bu işin sorumluları okulları birer ticarethane olarak görenlerdir.
Old 22-11-2011, 15:58   #12
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

2007 yılında da benzer bir çalışma olmuştu:

http://www.turkhukuksitesi.com/showp...82&postcount=1

Umarım akıbeti aynı olmaz.

1".) Avukat stajyerlerinin sigortalanması zorunlu hale getirilmelidir. Mutlaka bu husus yasalaşmalıdır.

2.) İcra takipleri, CMUK sistemine benzer şekilde Baro marifetiyle genç avukatlar arasında "eşit iş-eşit ücret" esası ile tasnif edilmelidir. İcra takiplerinde vekalet ücreti baroya peşin ödenmelidir.
Old 23-11-2011, 23:51   #13
hakasya

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Napoliten
Av.Barış ve Av.er öz arkadaşlar ben kimsenin özel okullarda aldığınız eğitim kalitesine ya da içeriğine ya da okuldaki hocalara bir şey diyeceğini sanmıyorum.

Bence rahatsızlık duyulan durum şu parası olmayan bir öğrenci hukuk eğitimi veya bir başka eğitimi almak için yeni adı YGS eski adı ÖSS olan bir sınavda ilk 50.000 e girmek zorunda iken özel okullarda bu rakamın çok aşağılarda olması biraz fırsat eşitliğine aykırı bir durum bana göre.

Özel üniversiteye giden öğrencilerin puanları tutsa özel üniversiteye gidip yüklü bir miktarı okula vereceklerini düşünmüyorum. Bu orada okuyanların bir sorununu mu elbette değil ama bir eşitsizlik olduğu da aşikar.Kimse kimseyi ayıplamıyor sadece bu eşitsizliğe tepkililer.

saygıdeğer meslekdaşım beni anlayarak bu cevabı yazdığınız için size teşekkür ederim. özel üniversiteler maalesef mesleğimizin niteliğinin azalmasında ve niceliğinin artmasına sebep olan birinci unsurdurlar. Artık hukuk fakültesini kazanmak bir başarı olmaktan çıkmıştır annaler ve babalar çocuklarına artık " hiçbirşey olamazsan avukat olursun " nasihatını vermektedirler. Çevremde üniversite sınavını kazanamayan ne kadar tanıdığımın çocuğu varsa hepsi taban puanlarla özel üniversite hukuk fakültelerine kayıt yaptırdılar. Yazık yazık çok yazık böyle gidersek her iki kişiden biri avukat olacak.
Old 24-11-2011, 08:39   #14
Napoliten

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan hakasya
saygıdeğer meslekdaşım beni anlayarak bu cevabı yazdığınız için size teşekkür ederim. özel üniversiteler maalesef mesleğimizin niteliğinin azalmasında ve niceliğinin artmasına sebep olan birinci unsurdurlar. Artık hukuk fakültesini kazanmak bir başarı olmaktan çıkmıştır annaler ve babalar çocuklarına artık " hiçbirşey olamazsan avukat olursun " nasihatını vermektedirler. Çevremde üniversite sınavını kazanamayan ne kadar tanıdığımın çocuğu varsa hepsi taban puanlarla özel üniversite hukuk fakültelerine kayıt yaptırdılar. Yazık yazık çok yazık böyle gidersek her iki kişiden biri avukat olacak.

Maalesef eğitim sistemimiz bir felaket; Özel üniversiteler ise öğrencileri müşteri olarak görüyorlar. Her meslek belli oranda zeka ve beceri ister her ne kadar karşı çıksam da YGS bu beceri ve zekayı az da olsa ölçmeye çalışır. Eğer siz bu sınavda belli bir seviyeye ulaşamıyorsanız düşünmeniz gerekir ben bu mesleği gerçekten hak ediyormuyum veya bu çalışma tempomla gerçekten başarılı olabilirmiyim. Bir tarafta 180 sorudan 160-170 inin yapan rakiplerim bir tarafta 180 sorudan 80-90 ını yapan ben.

Sadece hukuk için konuşmuyorum tüm meslekler için düşünün. İnsanarın kendi nefislerine söyledikleri yalanlar ve müthiş bir egoları var. Bu yüzden ben gerçekten hakediyormuyum bu eğitimi almayı sorusunu kendilerine soramıyorlar bu soruyu sorup dürüstçe cevapladıklarında aslında cevap hayır bu eğitimi almayı hakeden benden daha başarılı insanlar var ama benimde param var. Seçtiğiniz meslek nedir Hakim / Savcı veya Avukat olmak bu mesleğin asli görevi nedir adaletin herkese eşit bir şekilde dağıtılması. Siz daha 17-18 yaşında haksızlık yapmaya başlıyorsunuz. Büyük bi çelişki değil mi sizce.

Yabancı ülkelerde özel üniversitelerden mezun olmak evet bir ayrıcalık. Ama bizden bir farkları var. Orada bir öğrenci Hukuk eğitimi almak istediğinde Devlet Üniversitesinde veya Özel üniversite de eğitimini alabilir. Fark nerede, orada genelde ülkenin en iyi eğitimini özel üniversitler verir ve siz bu iyi eğitimi almak için para verirsiniz. Birinde iyi eğitim almak için para veriliyor diğerinde ise sadece eğitim almak için para veriliyor arada fark var.

Amacım polemik yaratmak değil. Herkesin eline bazı fırsatlar geçer ve bunlar değerlendilir üstelik eğitime harcanmış bir para bana göre kutsaldır. Ama param olmasaydı avukat mühendis diş hekimi olamazdım diyorsanız bir sıkıntı olduğu da aşikardır.
Old 24-11-2011, 14:39   #15
Av.Buğcan Çankaya

 
Varsayılan

Sınav mı? Kim yapacakmış peki bu sınavı? TBB mi? Adalet Bakanlığı mı? Neyi soracaklarmış? 3.Nolu veznenin yerini mi? İcra dairesiyle ilişkilerin nasıl üst düzeye çıkarabileceği mi? MK. md 3 mü?

Yazılı test usulü mü? yoksa sadece yazılı mı? Sözlü bir mülakat mı? Ne olduğu bile belirsiz.

Bunları hangi kurum, hangi yetkiyle yapacak peki? Sınavların Avukatlık mesleğini yapabilmek adına sınayacağı şeyler neler olacak? Kişiye, müvekkil ile yapacağı görüşmelerden, muhasebe hesaplarından, büro giderlerinin yönetiminden, en kısa tahsilat yollarından hangisi, ne şekilde sorulacak? Verilen cevaplar neye göre yorumlanacak?

Özetle, kanun yapıcıların kanunlarda eksik, hatalı ve açık olmayan yerler bıraktığına her zaman değinirken, görevimizin dayanaklarından olan kanunlarla ilgili eleştiriler getirirken ne kadar çok efor sarfediyoruz ama mesleğimiz ile ilgili kanunlara taslak hazırlarken, tartışırken hiçte dikkatli olmuyoruz.

Diğer yandan vakıf üniversitesi, devlet üniversitesi ayrımının hala yapılabiliyor olması beni çok şaşırttı.
Old 24-11-2011, 14:44   #16
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın Çankaya,

Alıntı:
Yazan Av.Buğcan Çankaya
Sınav mı? Kim yapacakmış peki bu sınavı? TBB mi? Adalet Bakanlığı mı? Neyi soracaklarmış? 3.Nolu veznenin yerini mi? İcra dairesiyle ilişkilerin nasıl üst düzeye çıkarabileceği mi? MK. md 3 mü?

Yazılı test usulü mü? yoksa sadece yazılı mı? Sözlü bir mülakat mı? Ne olduğu bile belirsiz.

Bunları hangi kurum, hangi yetkiyle yapacak peki? Sınavların Avukatlık mesleğini yapabilmek adına sınayacağı şeyler neler olacak? Kişiye, müvekkil ile yapacağı görüşmelerden, muhasebe hesaplarından, büro giderlerinin yönetiminden, en kısa tahsilat yollarından hangisi, ne şekilde sorulacak? Verilen cevaplar neye göre yorumlanacak?

Özetle, kanun yapıcıların kanunlarda eksik, hatalı ve açık olmayan yerler bıraktığına her zaman değinirken, görevimizin dayanaklarından olan kanunlarla ilgili eleştiriler getirirken ne kadar çok efor sarfediyoruz ama mesleğimiz ile ilgili kanunlara taslak hazırlarken, tartışırken hiçte dikkatli olmuyoruz...

Verilen haberde de belirtildiği üzere okuduğunuz şey sadece:
Alıntı:
Yazan Av.Hukuki
...KONU BAŞLIKLARI TARTIŞMAYA AÇILDI:...

İçerikleri hakkında bir bilginiz varsa bizimle de paylaşırsanız hep beraber tartışıp eleştiririz

Saygılar...
Old 25-11-2011, 12:02   #17
Av.Buğcan Çankaya

 
Varsayılan

Sayın Öksüz,

http://www.ankarabarosu.org.tr/Detay.aspx?SYF=6553

Bu linkten olabilecek bir takım durumlar hakkında Ankara Barosu detaylı bilgi vermiş.

Ben genel olarak eleştiride bulundum. Ortada bir tasarının olduğunu biliyorum ancak burayı da dikkate alıcak Baro görevlilerimiz olursa, en azından fikirlerimizi görürler.
Old 25-11-2011, 13:37   #18
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın Çankaya,
Alıntı:
Yazan Av.Buğcan Çankaya
Sayın Öksüz,

http://www.ankarabarosu.org.tr/Detay.aspx?SYF=6553

Bu linkten olabilecek bir takım durumlar hakkında Ankara Barosu detaylı bilgi vermiş.

Ben genel olarak eleştiride bulundum. Ortada bir tasarının olduğunu biliyorum ancak burayı da dikkate alıcak Baro görevlilerimiz olursa, en azından fikirlerimizi görürler.

Verdiğiniz linkte Ankara Barosu'nun da sınavı desteklediğini görüyorum. Güzel gelişme...

Diğer taraftan "fikirleri" görebilmeleri için, önce "fikirlerin" ortaya konması gerekir (değil mi ). Örneğin: sizce soruları kim/kimler hazırlamalı?... gibi

P.S: Bu arada bir şey dikkatimi çekti: "65 yaş üzeri meslektaşların avukatlık yapmasının yasaklanması" düşünülüyormuş... Amacın ne olduğunu (yazılmadığı için) anlayamamakla beraber bunun gereksiz bir yasak olduğu kanaatindeyim. Bir avukat 65 yaşını geçmişse ve halen layıkiyle işini icra edebiliyorsa bunu engellemeye hiç kimsenin hakkı olmadığını düşünüyorum. Bir avukat, "hukuk"la ilintili işlerden başka bir iş icra edemez (edebilseydi bunu çoktan yapmış olurdu sanırım ). Yıllarca çalışmaya alışmış bir kişiye mesleğini yapmayı yasaklarsanız, (bir nev'i) o kişiyi ölüme terk etmiş olursunuz (diye düşünüyorum)

Saygılar...
Old 25-11-2011, 13:44   #19
av.alper tunker

 
Varsayılan

c- Sözleşmenin avukatın bağlı olduğu baroya ibrazının ve kararlaştırılan avukatlık ücretinin yine avukatın bağlı olduğu baroya yatırılması ile kaynakta stopaj kesilmesinin zorunlu hale getirilmesi,

hayata geçerse ,uygulanabilirse avukatlar için önemli bir sorun çözülmüş olur.Yanlış bilmiyorsa Yunanistan'da benzer bir uygulama söz konusu
ancak Türkiye'de uygulanabilirmi hiç sanmıyorum HMK zaten işleri yeterince zorlaştırdı masraflar yönünden birde müvekkillere ücreti git baroya depo et dersek kesin döverler bizleri
Old 25-11-2011, 14:06   #20
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.alper tunker
c- Sözleşmenin avukatın bağlı olduğu baroya ibrazının ve kararlaştırılan avukatlık ücretinin yine avukatın bağlı olduğu baroya yatırılması ile kaynakta stopaj kesilmesinin zorunlu hale getirilmesi,

hayata geçerse ,uygulanabilirse avukatlar için önemli bir sorun çözülmüş olur.Yanlış bilmiyorsa Yunanistan'da benzer bir uygulama söz konusu
ancak Türkiye'de uygulanabilirmi hiç sanmıyorum HMK zaten işleri yeterince zorlaştırdı masraflar yönünden birde müvekkillere ücreti git baroya depo et dersek kesin döverler bizleri
Peki, avukatın bağlı olduğu Baro, Vergi Dairesinin stopaj kesme elemanı mı? Avukatlar ne çok kazanırlarmış da ben bilememişim; bu kadar zapt-u rapta alınıyor. Öte yandan, kamu veya özel hukuk fakülteleri avukat mezun etmiyor; hukuk fakültesini bitirdiğine dair diploma veriyor. Avukat ya da hâkim savcı olacaklara geren esaslı kurallar konulur, o kadar...
Old 25-11-2011, 16:05   #21
Av.Buğcan Çankaya

 
Varsayılan

1. Staja kabul aşamasında sınav yapılması
Bu maddeyi şahsen destekliyorum. Ancak burada ayrım çok iyi yapılmalı. Kişiye mevcut hukuki bilgisi sınayan bir sınavdan ziyade, mesleğiyle ilgili kurallar ve mesleğe bakış açısı sorgulanmalı. Kişiyi, Üniversite öğrenimi görüyormuşcasına, hukuki bilgileri sınayan bir sınav yapılması hakkaniyete aykırı olacaktır kanaatindeyim.


2.Stajın 2 sene sürmesi ve ücret ödenmesi


Ücret ödenmesi durumunda, staj süresinin 2 yıla çıkarılmasını destekliyorum. Ancak, burada en önemli kıstas kişiye bu sürede verimli bir deneyim sahası yaratılmalı. 1 sene boyunca yapılan staj dahi hiç bir deneyim kazanmayan Stajyer Avukatların varlığı, Adliye stajının tasdikten öteye gitmemesi gibi durumların önce önüne geçilmesi gerekiyor. Eğer, kaliteli ve verimli bir deneyimleme süreci sağlanabilecekse 2 yıl makul. Ancak, hiç bir deneyim sağlanmadan, verim olmadan 2 yıl olmasının kimseye bir yararı olmayacağı düşüncesindeyim.

3. Mesleğe kabul için sınav yapılması

Bu madde üzerinde aylarca tartışılabilecek bir madde. Kişi, YÖK tarafından denetlenen Üniversitelerimizden mezun olmaya hak kazanmış ve diplomasını almış. Eğer yapılacak sınavda, kişinin diploma alması safhasındaki öğrenimini sorgulayacaksak, bunu hangi kurum, hangi yetkiyle yapabilecek? Hukuka uygunluk nasıl sağlanacak? Sınav sözlü-yazılı gibi çeşitlemelerden hangisiyle yapılacak? Sınav soruları kim tarafından hazırlanacak? gibi bir çok soru akla gelecek. Adalet Bakanlığı'nın sınavı hazırlaması, uygulaması ve sonuçlandırması ciddi anlamda kaos ortamı yaratacaktır. Diğer yandan TBB veyahut Baroların bu sınavı hazırlaması, uygulaması ve sonuçlandırmasında ise, aynı bölümlerden mezun ancak aralarında kıdem ve deneyim farkı olabilecek kişilerin, deneyimsiz kişilerin hukuki bilgisinin sınanması anlamına gelecektir ki, bu durumda sınavın hukuka uygunluğu tartışılacaktır.

Diyelim ki, sorular ülke bazında öğretim yapan Hukuk Fakültelerinin göndereceği öğretim görevlileri tarafından hazırlansın. Bu durumda, her yiğidin yoğurt yiyiş tarzının farklılığı, öğretim görevlilerin öğretim tarzı ve öğrenci ile ilişkileri vb. bir çok faktör sınavın tutarlılığı açısından kafamda soru işaretleri oluşturucaktır. Ayrıca sınavların okunması, değerlendirilmesi gibi durumlar, bir öğretim görevlisinin vermiş olduğu A dersinden 100 alıp geçmiş öğrencinin, bu oluşum tarafından sorulan A dersi sorularından 0 alması durumunda ne olacaktır?

Bu konuyu çok uzun tartışabiliriz. Şahsen, böyle bir sınavın getireceği pozitif değerlerin, zamanla götürdüğü şeyler karşısında, yaşanacak süreç ve sorunlar karşısında bir değerinin kalmayacağını düşünüyorum. Bu konuya her zaman çekincemi koymuştum, kendi aklımın yettiği kadarıyla ise bu işin içinden çıkamıyorum. Çıkabilen varsa dinlemeye hazırım.

4.Yerel/Yüksek Mahkemede kıdem konusu

Bu durum öncelikle eşitlik kavramını alt üst eden bir olgu. Aynı fakültelerden, belki aynı derecelerle mezun, ancak birisi mesleğe daha önce başlamış kişiler arasında bir dengesizlik yaratılmaya çalışılıyor. Örneğin mesleğinde 5 sene kıdemli bir meslektaşım ile yeni başlayan bir kişinin arasındaki deneyim farkını inkar etmem mümkün değil. Ancak, kişinin yapısını bu durumda hiç hesaba katmadan, kişinin araştırma ve öğrenme kapasitesi hiç hesaba katılmadan, önce başlayan bayrağı alsın mantığı pekte mantıklı gözükmüyor. Burada kişinin başarısını onun karakteri belirleyecektir. Örneğin X yıl kıdemli olupta, Ceza hukuku anlamında deneyimi az olan meslektaşlarımız vardır. Yeni başlayan ancak Ceza Hukuku dalında deneyimi olan meslektaşlarımda vardır. Bu durumda, Ceza hukuku ile ilgili bir davada, deneyimi olmayan X yıl kıdemli meslektaşımız Yüksek yargıda görev alabiliyorken, bu konuda deneyimi ve bilgisi kıdemliye göre daha fazla olan meslektaşın önü kesilmiş olacaktır. Peki bu durumda oluşacak zararlardan kim sorumlu olacaktır? Kısaca, bu ayrımın oluşturulması safhasında neler kriter alınacaktır? Yıl üzerinden kıdem gibi anlamaktayım ben. Eğer durum böyle ise, bundan verim alabilmek mümkün olacak mı? Veyahut hiç bir zaman Yüksek yargı evresinde görev alamayan genç meslektaşların deneyim kazanması amacıyla gökten deneyim yağmuru mu yağdırılacaktır? Kişi kıdem yılı dolduğunda, yaşı ilerlemiş ancak Yüksek yargıyla yeni tanışmış olacaktır ki, burda beklenen hedef adaletin sağlanması ise yine korkulan sonuç deneyim kazandırılamayan kişi sebebiyle oluşacaktır. Ayrıca vekil eden-müvekkil ilişkisindeki verimin en büyük göstergesi, onlar arasındaki tatmindir diye düşünüyorum. Bu durumun aksi durumlarda zaten tarafımıza yöneltebilecek sorumluluk davaları söz konusudur. Kişinin, kendisine Avukat seçme özgürlüğünü kısıtlayan bu maddeye çekince koymaktayım.

5.Disiplin affı yönünde düzenleme yapılması


Eğer Stajyerlere sınav, Avukatlık mesleğine kabul için sınav gibi olgular destekleniyorsa, 5.maddenin gündeme alınması bana göz boyama amaçlı görünmekte. Disiplin affı yönünde düzenlemenin yapılmasındaki amacı, eğer bazı maddeler için destek alamazsak, en azından disiplin cezası olan meslektaşların desteğini bu madde ile kazanırız gibi bir düşüncenin ürünü olarak sanmaktayım. Eğer meslekte kalite arttırımından, nicelikten, nitelikten söz ediliyorsa, buna uygun düzenlemeler yapacağız deniyorsa, 5.maddenin hiç bir zaman karşımıza getirilmemesi gerekiyor. Eğer mesleğini gerektiği gibi ve kurallara uygun şekilde yerine getiremeyen kişiler varsa, disiplin cezası verilmesinin bir sebebi varsa ve bunda bir amaç hedeflenmişse, tüm bu amaçları yok edecek yegane durum, üzerinde yazdığım 5.maddedir.

6. Avukatlığın "şirketleşmesi", yabancı avukatlık hizmetleri


Bu konuyu tartışmaya açmaktaki temel amacı bana açıklayabilecek bir kişi olursa, minnetlerimi sunacağım. Mevcut düzenlemede çok büyük sorunlar mı yaşanıyor merak etmekteyim. Ne amaçla şirketleşiyoruz, ne amaçla ülkemizdeki insanlara iş sağlayamazken, ülke dışına iş sağlama amacına gidiyoruz? Acaba TBB ülkemiz Avukatlarına ve adalet sistemine güvenmiyor mu? Meslektaşlarımızın vermiş olduğu hizmetten dolayı memnun değil mi? Yabancı avukatların ülke içinde çalışmasına müsade edilmesinin temel amacı ne? Benim algım burada son buldu ne yazık ki.

[u]7.65 yaş için Avukatlığın yasaklanması hususu/U]

Bundan ziyade, Avukatlık mesleğini meslek olarak seçmemiş, Hakimlik, savcılık ve öğretim görevlisi olarak görev yapmış kişilerin bu görevleri bıraktıktan sonra veya bırakmadan Avukatlık yapabilmelerine dair bir düzenleme daha hoş olurdu. Örneğin Hakim ve Savcıların, 2 yıllık staj süresine tabi tutulması. Yine aynı şekilde öğretim görevlilieri içinde stajın şart olması. Ayrıca, hem öğretim görevlisi olup, hem de Avukatlık yapılabilmesine dair bir düzenleme yapılabilmesi, Tıp Doktorları hakkında yapılan düzenlemelerin bu mesleğe de getirilmesi. Hatta Avukatlık ofislerinin de belli bir düzene getirilmesi pekte hoş olurdu.

8.Belirli bir kıdem üzerine "yeşil" pasaport hakkı verilmesi

Bu maddeye karşı geçerli ve mantıklı sayılacak gerekçeyi o kadar çok merak ediyorum ki...

Özetle, meslekte iyileşme sürecinde yapılabilecek düzenlemelerin uzun bir süreçten geçirilmesi gerekiyor. Bence bu yeni düzenleme biraz "oldu-bitti" tadında. İnce eleyip, sık dokuyarak, bu mesleği yapan kişilerin görüşleri alınarak, kimseyi zor durumda bırakmayacak bir şekilde, kişilerin mesleki hak ve özgürlükleri ele alınarak düzenlemeye gidilmesi yararımıza olacaktır. Ancak, bugün itibariyle bu düzenlemelerin bir an önce yapalım düşüncesiyle harekete geçildiğini görmek beni düşündürmekte.

Düzeltme : Ankara Barosu websitesinde bulunan .pdf formatındaki belgeler, tarafımdan zorlukla açılmakta. Bu yüzden 8.maddeyi ekleyerek düzenleme yapmış bulunmaktayım.
Old 26-11-2011, 14:41   #22
advocat63

 
Varsayılan

1-Yapılacak yeni kanunda avukatlar hakkında soruşturma ve kovuşturma izinlerini verme yetkisinin Adalet Bakanlığından alınarak Barolar Birliği nezdinde oluşturulacak bir komisyona verilmesi gerekir. Bu durumun mesleğinin bağımsızlığı için önemli olduğunu düşünüyorum. Zira avukatların kolluk görevlilerini veya hakim-savcıyı şikeyet ettiğinde valilik veya Adalet Bakanlığı izin verme konusunda son derece cimri davranırken sözkonusu avukat olunca yüzysel bir değerlendirme ile ise soruşturma ve kovuşturma izni vermektedir.
2- Mesleğin icrasına belli yaş sınırının getirilmesini doğru buluyorum. Zira birçok kamu görevlisinin emekli olduktan sonra yapmayayı çalıştıkları ikinci düzeyde bir meslek olmaktan çıkarılması gerekir. Diğer yanadan belli bir yaşa gelmiş insani ihtiyaçlarını bile gidermede zorluklar yaşayan avukatların mesleğin itibarını zedeledikleri gibi müvekkilerinin de hakalarını savunmada yetesiz kaldığını düşünüyorum. Umarım T.B.B. gereksiz, konularla ilgileneceğine bu çalımasını bir an önce kanunlaştırması için gereğini yapar.
Old 26-11-2011, 14:49   #23
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın advocat63,

Alıntı:
Yazan advocat63
...belli bir yaşa gelmiş, insani ihtiyaçlarını bile gidermede zorluklar yaşayan avukatların mesleğin itibarını zedeledikleri gibi müvekkilerinin de haklarını savunmada yetesiz kaldığını düşünüyorum...


"65 yaşını geçmiş olması sebebiyle" mesleğin itibarını zedeleyen bir tek avukat görmedim... "İnsani ihtiyaçlarını gidermede zorluk yaşayan" ("insani ihtiyaçlardan" anladığımız şey aynı ise) bir kişinin, avukatlık mesleğini icra etmeye devam ettiğini görmediğim gibi...

Söyleminiz beni rahatsız ettiği için yazmak istedim...

Saygılar...
Old 27-11-2011, 16:58   #24
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan advocat63
1-Yapılacak yeni kanunda avukatlar hakkında soruşturma ve kovuşturma izinlerini verme yetkisinin Adalet Bakanlığından alınarak Barolar Birliği nezdinde oluşturulacak bir komisyona verilmesi gerekir. Bu durumun mesleğinin bağımsızlığı için önemli olduğunu düşünüyorum. Zira avukatların kolluk görevlilerini veya hakim-savcıyı şikeyet ettiğinde valilik veya Adalet Bakanlığı izin verme konusunda son derece cimri davranırken sözkonusu avukat olunca yüzysel bir değerlendirme ile ise soruşturma ve kovuşturma izni vermektedir.
2- Mesleğin icrasına belli yaş sınırının getirilmesini doğru buluyorum. Zira birçok kamu görevlisinin emekli olduktan sonra yapmayayı çalıştıkları ikinci düzeyde bir meslek olmaktan çıkarılması gerekir. Diğer yanadan belli bir yaşa gelmiş insani ihtiyaçlarını bile gidermede zorluklar yaşayan avukatların mesleğin itibarını zedeledikleri gibi müvekkilerinin de hakalarını savunmada yetesiz kaldığını düşünüyorum. Umarım T.B.B. gereksiz, konularla ilgileneceğine bu çalımasını bir an önce kanunlaştırması için gereğini yapar.

Sayın Av.Turgut Kazan ve onun gibilere hakaret ettiğinizin farkında mısınız?

http://www.gencbaro.org/haber/av-tur...-edilemez.html

Umarım siz 65 yaşına geldiğinizde ,

Alıntı:
insani ihtiyaçlarını bile gidermede zorluklar yaşayan
bir avukat olmazsınız.
Old 27-11-2011, 17:14   #25
Av.Can

 
Varsayılan

Esas önemli olan yabancı hukuk şirketlerinin Türkiye'deki faaliyetlerine izin verilmesi. Bu yapılacak olursa diğer maddeleri tartışmak anlamsız olacak. çünkü çoğumuz avukatlık yapamayacağız. Çokuluslu şirketlerle rekabet edebileceğini düşünen meslektaş varsa saygım sonsuz

En önemli konu bu bence. ankara Barosu'nun sitesinde yazdığı gibi artık tamam mı devam mı aşamasındayız. çok mu karamsarım sizce
Old 27-11-2011, 20:38   #26
emrahcevik

 
Varsayılan biliyor musunuz avukatlık kanunu değişiyor

Merhaba,

Son birkaç gündür geleceğimiz için çok çok önemli olan bir konu tartışılıyor. Daha doğrusu tartışılmadan dayatılmaya çalışılıyor. Avukatlık Kanun Tasarısı. Barolar birliği bunu tartışıyor ama kendi arasında tartışıyor. Bizim bu konuda hiçbir bilgimiz yok. Bizimle hiçbir şey paylaşılmıyor. Yabancı avukatlık bürolarının ülkemizde büro açabilmelerinden bahsediliyor. 65 yaşta mesleği bırakmaktan bahsediliyor.

12-13 kasımda baro başkanlarıyla bir görüşme yapılıyor fakat barolar birliğinin internet sitesinde görüşmeye ilişkin herhangi bir bilgi yok.

Tasarı yok, hiçbir şey yok. Bu nasıl bir barolar birliği, bu nasıl bir örgütlenme. Otoriterlik o kadar çok içlerine işlemiş ki, bunu tartışmaya açma zahmetine dahi girişmiyorlar.
Old 27-11-2011, 20:48   #27
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

65 yaşına gelenlerin insani ihtiyaçlarında (istisnalar hariç) pek sıra dışılığa rastlamadım.65'ten gün de alınacak mı?
Old 28-11-2011, 01:12   #28
Gemici

 
Varsayılan

Avukatlık mesleğinin içinde bulunduğu çıkmaz THS'de değişik başlıklar altında, değişik alanlarda defalarca tartışıldı ve tartışılıyor.

Mesajlardan mesleğin çıkmazına sebep olarak gösterilen, en azından benim saptadığım sebeplar ve çıkmazdan kurtulmak için getirilen önerilen:
1. Çok hukuk fakültesi var, meslek bu kadar çok fakülteden çıkan ve çoğunluğa başka meslekte yer bulamadığı için avukatlığa yönelen bu kadar çok mezuna ekmek veremez,
2. Özel hukuk fakülteleri kapatılsın, mezunları iyi yetiştirlimiyor,
3. Eski hakimler, eski savcılar emekliye ayrıldıktan sonra avukatlık yapamasınlar, bu yoldan hem avukat sayısı sınırlandırılır, hem de hakim ve savcı iken avukatlara kötü davranan hukukçular avukatlık mesleğinden üzak tutulur,
4. Avukatlığa giriş sınavla olsun, en iyisi senelerce avukatlık yapanları da sınavdan geçirmek(Var mı doktorlarda, mimarlarda, mühendislerde böyle bir uygulama?),
5. Avukatlığa yaş haddi getirilsin,
6. Genç avukatlar geçimlerini ve ilk avukatlık denemelerini icra işlerinden kazanıyor, belirli ev eşyalarının haciz dışı bırakılması bu avukatların ekmek paraları ile oynamak demektir, başka ülkelerde icra işlemlerini sadece icra memurları yapıyorsa ve borçluya ait bazı ev eşyaları haciz dışı bırakılıyorsa bu bizi alakadar etmez. Durum değişmemeli!
7. Yabancı avukatlık büroları Türkiye'de faaliyet göstermesin, ekmek paramız elden gider(Var mı Avrupa ülkelerinde, girelim dediğimiz AB'de, böyle bir kıstılama?).
8...
9...
Saydığım sebeplerin avukatlığa ve avukatlara zarar verdikleri bir gerçek. Üzerinde durulması gereken konu, bu sebeplerin hepsinin mi, bir tanesinin mi, bir kaçının mı mesleğe zarar verdiği.

Üzerinde tartışılması gereken asıl soru: sadece yukarıda saydığım ve THS'de tartışılan sebepler mi avukatlığı çıkmaza sokan sebepler, yoksa başka sebepler de mı var?

Bir fikir sahibi olmak için diğer Avrupa ülkeleri ile Türkiye'yi karşılaştırmada fayda var.

Nüfusa oranla hangi ülkede kaç kişiye bir avukat düşüyor
(Veriler 2006 yılın ait, söz konusu ülkelerin Barolarından ve 'World-Fact-Book'tan alınmış, kaynak:http://www.bgfa.ch/scripts/getfile?id=1138 ):
Değerlendirilen ülke sayısı 57.
1. İsrail: 235
2. ABD: 270
3. İspanya 271
4. Arjantin 285
6. Yunanistan: 305
12.İtalya 454
13. Portekiz 489
14. Mexiko 488
15. İngiltere 490
20. Almanya 596
21. Bulgaristan 650
23. Belçika 714
26. İsviçre 1032
27. Brezilya 1044
28. Macaristan 1121
31. Hollanda 1257
32. Fransa 1285
.
40. Polonya 1792
41. Türkiye 2012
42. Slovenya 2026
43. İsveç 2086
48. Finlandiya 3014
49. İran 4579
50. Japonya 6373
54. Çin 9386
55. Hindistan 10954
56. Vietnam 24824

Dava değerine oranla avukatlık ücreti(Yüzde olarak, kaynak Federal Baro - Almanya -:http://www.brak.de/fuer-anwaelte/geb...w-studie.pdf):
Macaristan 5
Danimarka 5
Polonya 5
İzlanda 5,9
Almanya 6,2
Finlandiya 10
Yunanistan 10
Fransa 10,7
İsviçre 11,3
Portekiz 11,9
Türkiye 12
İspanya 12,7
Çek Cum. 13,1
Hollanda 13,7
İtalya 21,8
İsveç 31
Ortalama: 11,8
İstatistik, Dünya Bankası: 2008

Birinci istatistiğe göre Türkiye deki bir avukata(nüfusa oranla)2012 olası müvekkil düşerken, Almanyadaki bir avukata 596 olası müvekkil düşüyor. Dört kat neredeyse! İkinci istatistiğe göre Türkiyedeki avukatın davanın değerine oranla aldığı veya alması gereken ücret Alman avukatın iki misli. İstatistiki olarak Türk avukatın Alman avukattan daha dazla kazanması gerekiyor! Saptama doğru değilse, terslik nerede?

Saygılarımla
Old 28-11-2011, 09:58   #29
Av.Kaan

 
Varsayılan

Alıntı:

Birinci istatistiğe göre Türkiye deki bir avukata(nüfusa oranla)2012 olası
müvekkil düşerken, Almanyadaki bir avukata 596 olası müvekkil düşüyor. Dört kat
neredeyse! İkinci istatistiğe göre Türkiyedeki avukatın davanın değerine oranla
aldığı veya alması gereken ücret Alman avukatın iki misli. İstatistiki olarak
Türk avukatın Alman avukattan daha dazla kazanması gerekiyor! Saptama doğru
değilse, terslik nerede?


Rakamsal gerçeklik karşısında uzun süredir dert yandığımız mazeretler hükümsüz kalıyor. Sn. Gemici'ye istatisklerden dolayı teşekkür ederim. Ancak istatistik eksik. Örneğin Almanya'da bir kişinin ortalama kaç davası/icrası var, Türkiye'de ortalama nedir? Buna da bakılsa idi eminim ki bizde daha çok olduğu ortaya çıkardı.

Bu verilere göre sorun ne iş azlığında ne de müvekkil. Bence sorun bizde. Biraz fazla ağlıyoruz ne yazık ki...
Old 28-11-2011, 19:00   #30
Av.Buğcan Çankaya

 
Varsayılan

Ankara Barosundan bir açıklama geldi konuyla ilgili ;

http://www.ankarabarosu.org.tr/Detay.aspx?SYF=6565

Bu yazıyı okuduğumda ve bahsi geçen Akşam Gazetesinin ilgili haberini okuduğumda ciddi anlamda kaygılarımın yerinde olduğunu gördüm.

Umarım en kısa süre içerisinde -dayatılmak- istenen tasarı bizlerin görüşlerine ve tartışmasına açılır.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
18 YaŞ Yasasi Konuk Hasta Hakları Hukuki Destek Merkezi (HASDEM) 1 19-10-2010 16:57
Avukatlik Yasasi alev Meslektaşların Soruları 3 31-10-2009 00:46
Af Yasasi Hakan Akgoz Hukuk Soruları Arşivi 2 18-02-2002 02:00


THS Sunucusu bu sayfayı 0,10658312 saniyede 17 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.