|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
09-04-2012, 18:11 | #1 |
|
anne babaya bakma yükümlülüğü-çocuklardan nafaka talebi
müvekkilin babası huzur evinde kalmaktadır.üç kardeşi olmasına rağmen bütün masrafları kendisi yapmaktadır.bu durumda diğer kardeşlerin babanın masraflarına katılımını sağlamak için nasıl bir yol izlemek gerekir? yabancı olduğum bir alan katkılarınızı bekliyorum.saygılar
|
09-04-2012, 18:17 | #2 |
|
İKİNCİ BÖLÜM
AİLE BİRİNCİ AYIRIM NAFAKA YÜKÜMLÜLÜĞÜ A. Nafaka yükümlüleri MADDE 364.- Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. Kardeşlerin nafaka yükümlülükleri, refah içinde bulunmalarına bağlıdır. Eş ile ana ve babanın bakım borçlarına ilişkin hükümler saklıdır. B. Dava hakkı MADDE 365.- Nafaka davası, mirasçılıktaki sıra göz önünde tutularak açılır. Dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın malî gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir. Nafakanın, yükümlülerin bir veya bir kaçından istenmesi hakkaniyete aykırıysa hâkim, onların nafaka yükümlülüğünü azaltabilir veya kaldırabilir. Dava, nafaka alacaklısına bakmakta olan resmî veya kamuya yararlı kurumlar tarafından da açılabilir. Hâkim, istem hâlinde, irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir. Yetkili mahkeme, taraflardan birinin yerleşim yeri mahkemesidir. C. Korunmaya muhtaç kişiler MADDE 366.- Korunmaya muhtaç kişilerin bakımı, bununla yükümlü kurumlar tarafından sağlanır. Bu kurumlar, yaptıkları masrafları nafaka yükümlüsü hısımlardan isteyebilirler. |
09-04-2012, 18:19 | #3 |
|
teşekkür ederim konuyu şimdi araştırıyordum.bu dava da masrafları karşılayan çocuk kardeşlerine karşı davacı sıfatını kazanamıyor sanırım.babanın mı kendi çocuklarına dava açması gerekir ?
|
09-04-2012, 18:29 | #4 |
|
Evet babalarının kendisinin dava açması gerekir.Kanun maddesindeki istisna huzur evinin de o kişi adına yardım nafakası davası açabileceğidir.
|
09-04-2012, 18:58 | #5 |
|
T.C. YARGITAY
3.Hukuk Dairesi Esas: 2008/18071 Karar: 2008/19640 Karar Tarihi: 17.11.2008 ÖZET: Davalı çocuklardan birisi polis memuru, diğeri de itfaiye eri olarak memurluk görevi yapmaktadır. Davalılar nafaka ödeyebilecek güçtedirler. Mahkemece davacı için hakkaniyete uygun bir miktarda yardım nafakasına hükmolunması gerekir. (4721 S. K. m. 364) Dava: Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Karar: Davada, davacı babanın yoksulluk içerisinde bulunduğu, yardıma muhtaç olduğu iddia olunarak, davalı oğullarından ayrı ayrı aylık 250’şer YTL toplam aylık 500 YTL yardım nafakası talep ve dava edilmiştir. Mahkemece, davacının herhangi bir kurumdan maaş ve yardım almadığı, ancak halen oturmakta olduğu Sapanca da 103 ada 5 parselde tapuda kayıtlı evinin bulunduğu, ayrıca yine Sapanca’da 42 ada 6 parselde tapuda adına kayıtlı 4906 m2’lik bahçe vasfında taşınmazın bulunduğu keşif sonucunda düzenlenen emlakçı bilirkişi raporuna göre, taşınmazların değerinin 230.000 YTL civarında olduğu ve taşınmazların aylık 200 YTL kira geliri getirebileceğinin beyan edildiği, davacının mevcut malvarlığı itibariyle yardıma muhtaç olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. TMK’nun 364/1.maddesine göre <Herkes, yardım etmediği taktirde yoksulluğa düşecek olan üst soyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür> hükmü yer almaktadır. Somut olayda ise; davacının sahip olduğu ve halen oturmakta olduğu tapuda 103 ada 5 parselde kayıtlı evinin eski ahşap ev olduğu sabittir. Ev her insanın yaşamak için gerekli zorunlu ihtiyaçlardan birisidir. Evsiz insanın yaşaması düşünülemez. Dolayısıyla davacının bu taşınmaza sahip olması nafaka taktirinde artı bir değer taşımaz. Davacının sahip olduğu tapuda 42 ada 6 nolu parseldeki diğer taşınmazı ise davacının yaşlılığı ve sağlık durumu nedeniyle işletilememektedir. Hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre de; bu taşınmazda bulunan bitki ve meyve fidanlarının bakımsız durumda olduğu belirtilmiş, işletme için kiraya verilmesi halinde ise aylık 200 YTL kira geliri getirebileceği bildirilmiştir. Davacının elde edebileceği aylık kira bedeli olan 200 YTL asgari ücretin son derece altında olup, davacı yoksulluk içerisinde ve yardıma muhtaç durumdadır. Davalı çocuklardan birisi polis memuru, diğeri de Sapanca Belediyesinde itfaiye eri olarak memurluk görevi yapmaktadır. Davalılar nafaka ödeyebilecek güçtedirler. Mahkemece davacı için hakkaniyete uygun bir miktarda yardım nafakasına hükmolunması gerekirken yazılı şekilde yanlış değerlendirme sonucu davanın reddedilmiş olması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir. Sonuç: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince bozulmasına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.11.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤) |
09-04-2012, 20:35 | #6 |
|
teşekkür ederim ilginize son olarak görevli yetkili mahkeme konusunda görüşlerinizi alabilir miyim ? ispat açısından davacı ve davalıların mal varlığı araştırması mı yapılıyor?
|
09-04-2012, 20:47 | #7 |
|
Görevli mahkeme aile mahkemesidir.Yetkili mahkeme genel kural gereği davalılardan birinin yerleşim yeri mahkemesidir.İspat açısından davacının yardıma ihtiyacının olduğunun ve davalıların da maddi durumunun yardım etmeye elverişli olduğunun ispatı gerekmekte bence.Ama 'Kardeşlerin nafaka yükümlülükleri, refah içinde bulunmalarına bağlıdır.' dediği için durumları iyi olmasa da yardım nafakası ödeneceğine ilişkin bir sonuç çıkarıyorum.
|
10-04-2012, 10:05 | #8 |
|
evet malvarlığı araştırmaları yapılıyor.açacağın davada davalıların bildiğin bütün malvarlıklarını,taşınır taşınmaz hepsini yaz,maaşlarını belirt ve ayrıca mahkemeden tapu müdürlüklerinden taşınmazlarının bulunup bulunmadığının da sordurulmasını talep et kolay gelsin
|
10-04-2012, 10:32 | #9 |
|
çok teşekkür ederim ilginiz için son bir sorum daha var.aslında benm müvekkilim bakıma muhtaç babanın kızı.ancak şu aşamada ben babanın vekaletini almak zorundayım.davalı olarak çocuklardan ikisi ev hanımı olduğundan onları göstermemeyi düşünüyorum.davalı olarak yanlızca iki çocuğu göstereceğim.dilekçe de bu iki kardeşin gelirinin olmadığını beyan etsem diğer kardeşler de buna itirazı olmaz ise yine de hakim onların da davaya katılmasını zorunlu görürü mü ya da mal varlığı araştırması yaptırır mı ?
|
10-04-2012, 10:51 | #10 |
|
kardeşlerin itirazı olmazsa hakimin onların davaya katılmasını zorunlu göreceğini sanmıyorum
|
11-04-2012, 17:25 | #11 |
|
aklıma gelen bir kaç soru daha var : bu tür davalarda hakim asili dinler mi?babanın huzur evinde kalması davanın seyrini etkiler mi ? (sonuç itiberiyle ödenen sabit ücret var ancak aldığı 3 ayda bir alınan maaş yetmemekte) son olarak elimde aile hukukuna dair hiç kitap yok fikir vermesi açısından daha önce bu tür bir dava açan meslektaşlarımızdan yardım istiyorum.teşekkür ederim
|
03-03-2017, 15:29 | #12 |
|
Bu dava geçmişe dönük açılabilir mi?
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Anne ve babaya bakma yükümlülüğü | quellem | Meslektaşların Soruları | 8 | 12-11-2011 23:45 |
Anne psikolojik olarak rahatsızsa Velayet Babaya verilir mi? - Yargıtay Kararı Arıyorum | tiryakim | Meslektaşların Soruları | 3 | 07-03-2011 22:22 |
Babanın bakma yükümlülüğü hakkında | tunca07 | Meslektaşların Soruları | 2 | 30-05-2009 21:51 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |