|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
12-12-2006, 11:41 | #1 |
|
mevsimlik olarak çalışırken kadroya geçen işçinin yıllık izin süresi
merhaba kanun ve yönetmelikte çok açık olmadığından hukukçu olmayan personel müdürünü ikna edemiyorum yardımcı oursanız sevinirim.sorun şu.8 yıldır aynı işyerinde mevsimlik işçi olarak çalışan işçi dokuzuncu yıl aynı işyerinde kadroya alınıyor.kadrolu olarak bir yılını dolduran işçinin kullanacağı yıllık ücretli izin süresi hesaplanırken geçmişteki mevsimlik olarak çalıştığı fiili süreler hizmet süresi olarak hesaba katılır mı? katılmazmı?Yani bu işçi nin hizmet süresi 1-5 yıl arasıdır denerek 18 gün izinmi verlir yoksa 5-10 yıl denerek buna göre izinmi verilir?Şimdiden teşekkürler.
|
12-12-2006, 12:17 | #2 |
|
Sn.Karya,
4857 sayılı yasanın 53 üncü maddesinde, niteliklerinden ötürü bir yıldan az süren mevsimlik veya kampanyalı işlerde çalışanlara yıllık ücretli izin hükümlerinin uygulanmayacağı düzenlenmiştir. Sizin durumunuzda işçinin mevsimlik işçi olarak aynı işverenin yanında sürekli çalışması kafa karıştrıyor. Ercan Akyiğit'in Yıllık Ücretli İzin adlı kitabında 141 inci sayfada bu konuya değinilmiş. Şöyle diyor : " Öğretide anılan hükmün birbirini izleyecek biçimde geçen mevsimlik çalışma sürelerinin birleştirilerek yıllık izin için zorunlu bir yıllık süreye ulaşılmasına engel lma amacı güttüğü dile getirilmektedir" ( bu kitap 1475 sayılı yasaya göre yapılan bir incelemenin ürünü ancak bence şu andaki durumu 4857'yi de kapsıyor.) Benim çalıştığım şirketteki personel müdürü bana böyle bir soru yöneltse, ben işçinin yıllık izninde kardoya geçtiği tarihin değerlendirilmesi yolunda görüş bildirirdim. Saygılar. |
13-12-2006, 13:43 | #3 |
|
Sn. Karya,
Uygulamamada genellikle 'süreksiz iş' kavramı ile 'belirli süreli iş sözleşmesi' kavramları birbirine karıştırılır. İş Yasanının 10'uncu maddesinde sürekli - süreksiz iş kavramları açıklanırken takip eden 11'inci maddesinde de belirli süreli - belirsiz süreli iş sözleşmeleri tanımlanmıştır. Bu kavramlar farklıdır. Süreksiz iş niteliği tibirayile 30 günden az süren işlerdir. Bu işlerde işçilere yıllık izin verilmez. Ancak çalışması bir yıla geçmiş ise belirli süreli iş sözmesi yapan bir işçinin yıllık izin hakkı vardır. Yasanın 12'inci maddesine göre işçinin iş sözleşmesinin 'belirli süreli' ya da 'belirsiz süreli' olması nedeniyle ayrım yapılamaz. 8 yıldan beri işyerinde çalışmış işçi, çalışması bir yıla geçmesiyle yıllık izin hakkını elde etmiş demektir. |
13-12-2006, 15:40 | #4 | |||||||||||||||||||
|
sayın karya,
İş kanunun ilgili maddesi gayet açıktır.Yani mevsimlik çalışan işçiler için yıllık izin durumu söz konusu degildir. söz konusu işyerinizdeki kişi kadrolu olarak çalışmaya başladığı andan itibaren yıllık izne hak kazanır.
|
13-12-2006, 19:00 | #5 |
|
Başka bir konuya eklediğim yanıtı buraya da eklemek isterim. Sonucu itibariyle Yargıtay mevsimlik işlerde geçen süreyi dikkate almıyor. Bu yönde kararı var. Ancak benim düşüncem farklı.
Anayasa Çalışma Şartları ve Dinlenme Hakkı MADDE 50 - ...Dinlenmek çalışanların hakkıdır. Ücretli hafta ve bayram tatili ile ücretli yıllık izin hakları ve şartları kanunla düzenlenir. 4857 sayılı İş Kanunu Yıllık ücretli izin hakkı ve izin süreleri MADDE 53 - Niteliklerinden ötürü bir yıldan az süren mevsimlik veya kampanya işlerinde çalışanlara bu Kanunun yıllık ücretli izinlere ilişkin hükümleri uygulanmaz. Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliği Mevsimlik veya Kampanya İşlerinde Yıllık Ücretli İzin Madde 12 — İş Kanununun 53 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında sözü geçen ve nitelikleri yönünden bir yıldan az süren mevsim veya kampanya işlerinin yürütüldüğü işyerlerinde devamlı olarak çalışan işçilerin yıllık ücretli izinleri hakkında bu Yönetmelik hükümleri uygulanır. Borçlar Kanunu İstirahat zamanları Madde 334 – İş sahibi işçinin istirahatı için mutat olan saat ve günlerde müsaade vermekle mükelleftir. İş sahibi, mukavelenin feshi ihbar olunduktan sonra başka bir iş araması için işçiye münasip bir zaman vermek mecburiyetindedir. Her halde mümkün olduğu kadar iş sahibinin menfaati gözetilmek lazımdır. Tüm bu hükümlere bakıldığında ilk olarak dinlenme hakkının Anayasal bir hak olduğu ve ücretli dinlenme hakkının benimsendiği görülmektedir. İş Kanunu’nun 53. maddesinde mevsimlik işlerde İş Kanunu’nun yıllık ücretli izinlere ilişkin hükümlerinin uygulanmayacağı yazılı. Bu hükmün temelinde de yıllık ücretli izne hak kazanmak için bir yıl çalışmış olma koşulunun mevsimlik işlerde işin doğası gereği gerçekleşmeyeceği görüşü yatmaktadır. Ancak bu hükmün, mevsimlik işçilerin ne olursa olsun ücretli izin hakkı olmadığı şeklinde yorumlanması hatalı. Madde de sadece İş Kanunu hükümlerinin uygulanmayacağı yazılmış. Bu işçilerin ücretli izin hakkı yoktur denmemiş. İş Kanunu’nda hüküm bulunmayan hallerde Borçlar Kanunu’na gidileceği açık. Ücretli izin konusunda İş Kanunu hükümleri uygulanmayacaksa o halde BK 334. madde hükmü doğrultusunda bu işçilere ücretli izin hakkı tanınması gerekir. Nasıl ki Hafta Tatili Kanunu ve Ulusal Bayram Genel Tatil Günleri Kanunu hangi Yasaya tabi olup olmadığına bakılmaksızın tüm çalışanlara uygulanıyorsa, mevsimlik işçilere de ücretli B.K. kapsamında dinlenme hakkı tanınmalıdır. Gerçi Yargıtay kısmi çalışmalarda (diyelim ki üç iş günü) haftanın iş günlerinde çalışılmadığı için hafta tatiline hak kazanılamayacağını düşünmektedir. Aksi halde dinlenme hakkının bölünemezliği gereği üç iş günü çalışan işçinin 24 saat kesintisizi izne hak kazanacağını düşünmektedir. Fakat Yargıtay şöyle bir formül geliştirebilir. Dinlenme hakkı bölünemez. Doğru. Ama dinlenme hakkının ücret tahakkuk ettirilecek kısmı bölünebilir. Buna engel bir hüküm yok. Kısmi çalışmayla orantılı olarak işçiye dinlenme hakkı tanırsınız, kısmi çalışmaya orantılı olarak sadece bir kısmını ücretlendirirsiniz. Somut olay bakımından asıl önemli hüküm Yönetmelik’in 12. maddesi. Mevsimlik işlerin yürütüldüğü işyerlerinde devamlı olarak çalışan işçilere Yönetmelik hükümleri uygulanacağı yazılı. Doktrinde bu hüküm iş mevsimlik olsa dahi burada devamlı bir şekilde yılın her dönemi çalışanları kapsıyormuş gibi düşünülmektedir. Oysa hükmün amacı bu olamaz. Belirtilen hallerde zaten İş Kanunu uygulanmalıdır. Yani niteliği itibariyle mevsimlik işte yılın her çalışma günü çalışanlara 4857 sayılı Yasa uygulanacak. Bu açık. Bu hükme bir anlam yüklemek gerekir. Yoksa zaten bu hükme bir ihtiyaç yok. Eğer bu hüküm, mevsimlik iş yapılan iş yerinde her mevsim düzenli olarak (mesela dört yıl boyunca her mevsimlik iş döneminde arka arkaya çalışmak) çalışanları kapsar denirse hem hükmün bir anlamı olur hem de ihtiyaca cevap verir. Bu durumda da mevsimlik hizmetleri birleştirme, mevsimlik iş sözleşmesini belirsiz süreli sözleşme haline getirip çalışılmayan dönemleri askıda kalma süresi olarak sayarak sonuca varma gibi ihtiyaçlara da gerek kalmaz. Böylelikle 01.01.2006 tarihinde işe başlayıp 30.06.2006 tarihinde mevsimlik işi biten işçi bir dahaki yıl basında izne hak kazanır. Yine işçiye 14 gün izin hakkı tanınabilir ancak bunun 7 günü ücretlendirilir. Ya da 7 güne izne hak kazandığı söylenebilir. Bu şekilde mevsimlik işte geçen süreler çalışma devamlı hale geldikten sonra da yıllık ücretli izin bakımından bir anlam ifade eder. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Şirket Avukatı olarak çalışırken dışardan iş alabilir miyim? | berrin leyla | Meslektaşların Soruları | 59 | 12-11-2015 18:12 |
mevsimlik işçilerin yıllık ücretli izin alacağı | mustafayıldız | Meslektaşların Soruları | 12 | 20-07-2011 20:09 |
İşverenin sözlü olarak iş sözleşmesinin feshi ve işçinin hakları | hukuk1983 | Meslektaşların Soruları | 3 | 14-08-2006 11:46 |
staj süresi içinde izin | ozbeksoner | Hukuk Stajı ve Meslek Seçimi | 1 | 10-08-2006 22:54 |
Evinin Hemen Üzerinden Günde 600 Uçak Geçen Biri Ne Yapabilir? | Av.Habibe YILMAZ KAYAR | Meslektaşların Soruları | 7 | 06-06-2006 17:12 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |