|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
07-07-2010, 14:53 | #1 |
|
TaŞinmaz Haczİnİn DÜŞmesİ-acİl
Sayın meslektaşlarımdan ACİL OLARAK İİK md 110 ilişkili yorum ve yargıtay kararı bekliyorum. Olayımız şöyle;
X şirketi bankadan kredi çekiyor, krediye ilişkin aleyhine icra takibi yapılıyor ve 2002 yılında gayrimenkullerine haciz konuyor. 2003 yılında alacaklı banka hacizli gayrimenkullere ilişkin satış talep ediyor ve avans yatırıyor. Ancak bugüne kadar hacizli gayrimenkuller satışa çıkartılmıyor. Müvekkil X şirketinden daire alıyor ancak, tapu devri yapılmadığından 2004 yılında tapu iptali ve tesciline ilişkin dava açıyor ve davası kabul ediliyor. Gayrimenkul müvekkil adına tescil olunuyor ancak sözkonusu gayrimenkul üzerinde X şirketinin borcundan dolayı alacaklı bankanın haciz var. - Her ne kadar süresi içerisinde (2003 yılında) söz konusu hacizli gayrimenkul için alacaklı banka satış talep etmiş ve avans yatırmışsa dahi 2010 yılına kadar satış yapılmamıştır. - Haciz tarihi 2002-satış talebi ve avans tarihi 2003 - Gayrimenkul haczi bugün için(2010 yılı için) düşmüşmüdür, yoksa bir kez olsun süresinde satış talep etmek ve avansı yatırmak süresiz olarak haczin mevcudiyetine yeterli midir? |
07-07-2010, 16:35 | #2 | |||||||||||||||||||
|
Merhabalar;
Kişisel olarak, bir kez satış istenmekle haczin sonsuza kadar düşmeyeceği düşüncesi "iki yıllık satış isteme süresi"'ni düşündüğümde ters gelmişti. Sizin için bir tarama yaptım ve aşağıdaki karara ulaştım, faydası olacağını umuyorum:
Saygılarımla... |
07-07-2010, 16:40 | #3 | |||||||||||||||||||||||
|
İncelemenizde fayda olduğu kanaatiyle: http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=47455 Saygılarımla... |
07-07-2010, 17:27 | #4 |
|
Sayın Karabulut,
Karar için teşekkür ederim. Yararlı olabilecek bir karar. İİK md 129 maddede fiili olarak satışta alıcının çıkmaması halinde satış talebinin düşeceği açıkça belirtilmiştir. Ancak satışa çıkmadan sadece satış talebi+avans ile haczin yıllarca devam edip etmeyeceği konusunda net bir fikir edinemedim. Ayrıca bu tip kararlar(icra mahkemelerinde haczin kaldırılmasına ilişkin şikayetler) kesin olduğundan Yargıtay kararıda bulamadım doğrusu. |
07-07-2010, 17:37 | #5 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın Erkancapar; Yukarıda alıntı yaptığım kararda da görüleceği üzere, bir kere satış talep edip avans yatırmış olmak haczin süresiz olarak devamını sağlamamalıdır. Makul bir süre içerisinde satışa geçilmelidir (satış günlerinin tespiti, ilanın yayımlanması, satış ilanının tebliği vs.). Ancak, burada "Haciz süresiz baki kalmayacaksa ne zaman düşer?" sorusuna cevap aramak lazım gelir. Olayınızda, satış talebinin üzerinden yedi yıl geçmesine rağmen taşınmazın satışına geçilmemiş olmasını "makul olmayan süre" olarak değerlendirmek gerekir, diye düşünüyorum. İcra mahkemesine başvurunuzun bu anlamda olumlu neticeleceğini de düşünüyorum. Saygılarımla... |
08-07-2010, 16:16 | #6 |
|
Başka meslektaşlarımdan da yardım bekliyorum!
|
22-09-2010, 14:34 | #7 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın Karabulut, görüşünüze tamamen katılıyorum. Benzer bir olayda borçlu tarafız ve alacaklı vekili kıymet takdiri istemeden, hacizden kısa bir süre sonra satış ve satış avansı yatırma talebinde bulunmuş. icra müdürü satış talebini reddetmiş ancak satış avansının yatırılmasını kabul etmiş. bu durumun üstünden 3. yıl geçmiştir. Ancak daha yeni tarihli kararlarda bu kararın tersinin uygulamada olduğunu gördüm. Aynı doğrultuda başka kararlar elinizde var mı? Teşekkürler. |
22-09-2010, 22:19 | #8 |
|
Son satış talebi+avans yatırıldığı tarihten itibaren 2 yıl içersinde yeni bir satış talebi bulunup avans ta yatırılmadığından haciz İİK 106-110 a göre düşmüştür. Bu konu son derece net. Ancak haciz tapu kaydında yer almaya devam edecektir. Önemli olan sizin bu aşamadan sonra ne yapmanız gerektiğidir. Bu aşamada sizin yapmanız gereken tapuda geçici tescil şerhi talebinde bulunmanız ve bunu beyanlar hanesine şerh ettirmeniz veya (bence en sağlamı bu) şikayet ve dava haklarınız saklı kalmak kaydı ile taşınmazın mülkiyetini bankanın haczi ile birlikte üzerinize geçirmeniz. Bu şekilde taşınmaz üzerine tekrardan haciz konulmasının önüne geçmiş olursunuz.
Sonrasında ise; bankanın alacaklısı olduğu icra dosyasında taraf olmadığınızdan dolayı İcra Mahkemesinde İİK 106-110 a göre haczin düşmüş olduğuna ilişkin şikayet başvurusunda bulunamayacağınızdan dolayı genel Mahkemede (asliye hukuk-sulh hukuk) haczin düşmüş ve hükümsüz olduğuna ilişkin dava açmanız gerekmektedir. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
TaŞinmaz Haczİnİn DÜŞmesİ | dursunal | Meslektaşların Soruları | 3 | 16-02-2010 16:33 |
Ssk Haczİnİn DÜŞmesİ | BORATAN | Meslektaşların Soruları | 1 | 05-10-2009 08:48 |
İtİraz Edİlen Takİbİn DÜŞmesİ | Erkan Uygun | Meslektaşların Soruları | 1 | 07-07-2009 16:03 |
İcra Hukukunda Dosyanin DÜŞmesİ | aslıav | Meslektaşların Soruları | 1 | 04-12-2008 10:20 |
AraÇ Haczİnİn DÜŞmesİnde SÜre | advokat34 | Meslektaşların Soruları | 3 | 15-12-2006 18:46 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |