İhtiyati Haciz'in tatbik edildiği ve esasa geçildiği icra müd. farklı olması

İyi çalışmalar,

İhtiyati haciz kararını süresi içinde Koc. 5. İcra Müd. Tatbik edip, borçlunun üzerine kayıtlı araca ihtiyati haciz şerhi koydurduk. Fakat kotamızın Koc. 1. İcra Müd. olması sebebiyle süresi içinde esas takibe Koc. 1.İcra Müd. geçtik.
Daha sonra Koc. 5.İcra Müd. dosyamıza, Koc 1. icradaki dosya ile birleşme talebinde bulunduk. 5.İcra müdürü de süresi içinde esasa geçilmediği gerekçesiyle(halbuki süresi içinde Koc. 1.İcrada esasa geçtik.) talebimizin reddine karar verdi.
Siz değerli meslektaşlarıma sorum şudur ki, İhtiyati haciz kararının tatbik edildiği icra dairesi ile esasa geçileceği icra dairesinin aynı daire mi olması gerekir?

Syg.

YARGITAY HGK E. 1967/805 K. 1968/475 T. 22.6.1968 sayılı kararda da belirtildiği gibi "İhtiyati haciz işlemi yaptırmak ile takip talebinde bulunmak, ayrı ayrı sonuçlar doğuran hukuki işlemlerdir." ihtiyati haciz bir tedbir işlemidir bir icrai işlem değildir. Esas takibe geçilmesi ise bir icrai işlemdir. Ayrıca İİK m.264/1 "... alacaklı, haczin tatbikinden, haciz gıyabında yapılmışsa haciz zabıt varakasının kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde ya takip talebinde (Haciz veya iflâs) bulunmaya veya dava açmaya mecburdur." demekte, aynı icra dairesinde esas takibe geçileceğine dair bir zorlamada bulunmamaktadır.
Son İcra Dairesinin birimleri arasındaki ilişki bir görev ilişkisi de değildir.
Tüm bunlar beraber düşünüldüğünde yaptığınız işlemin yasaya aykırı olmadığını, başka bir icra dairesinde esas takibe girişilebileceğini düşünüyorum.
Saygılar.

İ.haciz icra iflas kanununa özgü bir İhtiyati Tedbirdir.Görev ve yetki kuralları HMK.ya göre belirlenir.HMK.393/2 md göre İ.tedbirin uygulanması ( uygulama yeri) ile İİK.264.md. İ.haczin uygulanması yeri farklılık göstermektedir. 264.md. göre uygulanması yeri kararı veren mahkemenin yargı çevresinden istenebilir. İ.haczin uygulandığı yer ile tamamlayan merasimin farklı yargı çevresinde olmasının pratikte ne faydası olacaktır. Zira Sıra cetveli sorunu gibi bir konuda aynı alacak için iki ayrı dosyadan mı bilgi istenecektir. Yoksa iki farklı dosyanın birleştirilmesine mi karar verilecektir. Zaten HMK.390.md. ve yetki kuralları göz önüne alındığında İ.haczi aldığınız yer mahkemesinin yargı çevresi aynı zamanda yetkili İcra değil midir?
İ.haczi tamamlayan merasim dendiğine göre : bu kuralın da İİK.264.maddesine dayanarak çözümlenmesi gerekir ki; farklı icra dairesinde takip açılmasının yasal dayanağının olmadığı kanısındayım...

Alıntı: Yazan GÜLSÜM ÖNAL İ.haciz icra iflas kanununa özgü bir İhtiyati Tedbirdir.Görev ve yetki kuralları HMK.ya göre belirlenir.HMK.393/2 md göre İ.tedbirin uygulanması ( uygulama yeri) ile İİK.264.md. İ.haczin uygulanması yeri farklılık göstermektedir. 264.md. göre uygulanması yeri kararı veren mahkemenin yargı çevresinden istenebilir. İ.haczin uygulandığı yer ile tamamlayan merasimin farklı yargı çevresinde olmasının pratikte ne faydası olacaktır. Zira Sıra cetveli sorunu gibi bir konuda aynı alacak için iki ayrı dosyadan mı bilgi istenecektir. Yoksa iki farklı dosyanın birleştirilmesine mi karar verilecektir. Zaten HMK.390.md. ve yetki kuralları göz önüne alındığında İ.haczi aldığınız yer mahkemesinin yargı çevresi aynı zamanda yetkili İcra değil midir? İ.haczi tamamlayan merasim dendiğine göre : bu kuralın da İİK.264.maddesine dayanarak çözümlenmesi gerekir ki; farklı icra dairesinde takip açılmasının yasal dayanağının olmadığı kanısındayım...

Farklı icra dairelerinin arasındaki ilişki işbölümü ilişkisidir. Görev ilişkisi değildir. Bu durumda farklı bir yargı çevresinde açıldığı söylenemez.

Soru'nun ilk soruluş şeklinde sadece Farklı İcra dairesi olarak ifade edilmiş ayrıntı verilmemiş olmasına rağmen.... şimdiki değiştirilmiş soru içeriği ve ayrıntıları ile ele alınacak olduğunda : evet iş bölümü gereği İ.haczi veren mahkemenin yargı çevresinde takip yapılmış kabul edilse bile İ.haczi uygulayan icra dairesi İ.haciz süresinde kesin hacze dönüştürülmediği için D.kapatarak hacizleri fek etmesi halinde ne olacak. Şikayet yoluna gidilmesi ve İki dosyanın her halükarda birleştirilmesine dair karar alınması gerekir ki uygulamada rastlanan bir durum da değildir. Her iki dosyanın birleştirilmesinden ziyade uygulanan hacizlerin diğer dosya devamı niteliğinde olduğuna dair karar alınması daha mantıklı olacaktır....