Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

sebepsiz zenginleşme ve tedbir talebi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 15-04-2015, 11:51   #1
Av.PUDY

 
Acil sebepsiz zenginleşme ve tedbir talebi

Herkese iyi çalışmalar arkadaşlar; harici taşınmaz satım sözleşmesi sonucu taraflar arasında oluşan husumet sebebiyle kısmi ödenen paranın müvekkile ödenmesi hususunda sebepsiz zenginleşme davası açtık. Davayı açarken de taraflar arasında satıma konu olan taşınmaz üzerine dava sonuçlanıncaya kadar ihtiyati tedbir talebinde bulunduk ve fakat Mahkeme talebin reddine tensiple karar verdi. Gerekçesi ise davalıya ait taşınmazın uyuşmazlığa konu olmadığı ve davanın alım- satıma ilişkin sebepsiz zenginleşme sebebiyle alacak davası olduğu idi. Böyle bir karar mantık çerçeveme sığmadı ve ara karardan rücu talebinde bulunmak istiyorum. Sonuç itibariyle ada parseli belirli olan bir taşınmazın alım satımı için taraflar anlaşmışlar bunun için harici satım sözleşmesi yapılmış ki bu sözleşme zaten geçersiz ve bu sözleşmeye istinaden de kararlaştırılan paranın bir kısmı banka havalesi ile ödenmiş bizde bu paranın iadesini talep ediyoruz. Lakin davalının bu taşınmazı elden çıkarma 3. kişiye devretme durumu da olabilir. Ara karardan rücu dilekçemi hukuken gerekçelendirmek adına Yargıtay kararı arıyorum henüz bulamadım. Yardımcı olabilirseniz çok sevinirim elinde karar olan varsa ve paylaşırsa ayrıca mutlu olurum. Herkese kolay gelsin iyi çalışmalar...
Old 20-04-2015, 14:39   #2
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.PUDY
...harici taşınmaz satım sözleşmesi sonucu taraflar arasında oluşan husumet sebebiyle kısmi ödenen paranın müvekkile ödenmesi hususunda sebepsiz zenginleşme davası açtık. Davayı açarken de taraflar arasında satıma konu olan taşınmaz üzerine dava sonuçlanıncaya kadar ihtiyati tedbir talebinde bulunduk ve fakat Mahkeme talebin reddine tensiple karar verdi. Gerekçesi ise davalıya ait taşınmazın uyuşmazlığa konu olmadığı ve davanın alım- satıma ilişkin sebepsiz zenginleşme sebebiyle alacak davası olduğu idi...

İnceleyiniz:
http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=16194
Old 20-04-2015, 19:47   #3
eser_29

 
Varsayılan

HMK 389/1 “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” maddesi geniş yorumlanamaz mı?

Bu tarz davalarda dava kazanılsa dahi "Bad'el Harab-ül Basra" denmek durumunda kalınıyor.Doğrudan taşınmazın aynına/mülkiyete ilişkin olmasa dahi o taşınmazla bağlantılı bir dava/alacak var ortada.
Old 21-04-2015, 08:52   #4
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan eser_29
HMK 389/1 “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” maddesi geniş yorumlanamaz mı?

Bu tarz davalarda dava kazanılsa dahi "Bad'el Harab-ül Basra" denmek durumunda kalınıyor.Doğrudan taşınmazın aynına/mülkiyete ilişkin olmasa dahi o taşınmazla bağlantılı bir dava/alacak var ortada.
http://www.turkhukuksitesi.com/showt...t=82656&page=2
http://www.turkhukuksitesi.com/showp...14&postcount=2
Old 21-04-2015, 11:31   #5
eser_29

 
Varsayılan

Ben ihtiyati tedbir'in dar yorumlanmasına karşıyım. Yargıtay'ın kararlarının somut olaya uygun olmadığı veya davacının davayı kazansa bile bir şey elde edememesine sebep olduğunu düşünüyorum.

Örneğin müteahhite iş yapan bir asansörcü yaptığı iş karşılığı müteahhidin payına düşecek dairelerden birinin kendisine verilmesinin kararlaştırıldığı adi yazılı sözleşme nedeni ile müteahhit söz konusu daireyi muvazaalı olarak 3.kişiye devrettiğinde "bu alacak taşınmazın aynına ilişkin değil-zira sözleşme geçerli satış vaadi sözleşmesi değil" denilerek mağdur edilmiş oluyor. Muvazaa iddiasını davacı ispatlayana kadar o taşınmaz iyiniyetli başka bir 3.kişiye verildiğinde ortada alacak olsa da alacağın tahsili imkanı kalmamış oluyor. İhtiyati haciz bence yeterli değil buna benzer olaylarda. Ki çoğu sorun da buna benzer şekilde gerçekleşiyor ve tedbir verilemediğinden alacak tahsil edilemiyor.
Old 21-04-2015, 14:39   #6
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan eser_29
Ben ihtiyati tedbir'in dar yorumlanmasına karşıyım. Yargıtay'ın kararlarının somut olaya uygun olmadığı veya davacının davayı kazansa bile bir şey elde edememesine sebep olduğunu düşünüyorum.

Örneğin müteahhite iş yapan bir asansörcü yaptığı iş karşılığı müteahhidin payına düşecek dairelerden birinin kendisine verilmesinin kararlaştırıldığı adi yazılı sözleşme nedeni ile müteahhit söz konusu daireyi muvazaalı olarak 3.kişiye devrettiğinde "bu alacak taşınmazın aynına ilişkin değil-zira sözleşme geçerli satış vaadi sözleşmesi değil" denilerek mağdur edilmiş oluyor. Muvazaa iddiasını davacı ispatlayana kadar o taşınmaz iyiniyetli başka bir 3.kişiye verildiğinde ortada alacak olsa da alacağın tahsili imkanı kalmamış oluyor. İhtiyati haciz bence yeterli değil buna benzer olaylarda. Ki çoğu sorun da buna benzer şekilde gerçekleşiyor ve tedbir verilemediğinden alacak tahsil edilemiyor.
Somut örneğiniz üzerinden irdeleyelim:
“müteahhidin payına düşecek” dediğinize göre KKİS’de müteahhitle akit yapan alt yükleniciden (asansör yapımını üstlenen) bahsediyoruz sanırım.

İhtimal 1- Müteahhit ile alt yüklenici arasında akdedilen sözleşmenin bedeli; KKİS bedeli olarak müteahhide bırakılacak daire ise burada alacağın temliki söz konusu olmakla geçersizlik söz konusu değildir:

http://www.turkhukuksitesi.com/showp...62&postcount=6

alt yüklenici tapu iptal ve tescil talepli ikame edeceği davada ihtiyati tedbir talep edebilir...

İhtimal 2- Müteahhit ile alt yüklenici arasında akdedilen sözleşmenin bedeli; KKİS’de müteahhide devredilmiş tapulu taşınmaz ise geçersizlik söz konusu; alt yüklenici, müteahhitle akdettiği sözleşmeyi noter kanalıyla ve geçerli bir şekilde akdedip tapuya şerh koydurtabilirdi. Yapmamışsa ihtiyati haciz talepli dava açıp -kabul edilirse- gerekli işlemleri tamamlar ve (muvazaalı şekilde dediğiniz) devralan da “haberim yoktu” diyemez; haklı çıkarsa da alacağını tahsil edebilir.

Ve her halükarda alt yüklenici, 4721 sayılı Kanun m.893-895 çerçevesinde kanuni ipotek hakkını da kullanabilir...

P.S: (Basiretli) tacirlerimiz, sadece sorun çıktığında değil, sorun çıkmaması için de avukattan yardım alması gerektiğini öğrenmeli, değil mi
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Babalık Davası Sonrası Mirasçılara Sebepsiz Zenginleşme Talebi Ve Zamanaşımı Av. İsmail YILMAZ Meslektaşların Soruları 2 28-06-2014 11:49
Sebepsiz Zenginleşme Av2012 Meslektaşların Soruları 2 05-07-2013 20:10
sebepsiz zenginleşme mi? iözkurt Meslektaşların Soruları 4 28-06-2012 17:34
Sebepsiz zenginleşme mi? Av. Caner Arıcı Meslektaşların Soruları 2 19-08-2011 20:04
sebepsiz zenginleşme avslh Meslektaşların Soruları 9 04-02-2008 13:33


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04670310 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.