Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

KeŞİdecİnİn Çekİ

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 20-02-2013, 20:16   #1
Av.Halit KOYUNCUOĞLU

 
Varsayılan KeŞİdecİnİn Çekİ

Arkadaşlar benim çözemediğim ve yardıma ihtiyaç duyduğum bir konu var.Müvekkil şirket yetkilisi hatır çeki amaçlı arkadaşına çek vermiş durumda.Bu hatır çekini alan arkadaşı çeki tefeci olduğunu iddia ettiği kişiye cirolamıştır.Çekin karşılığı çıkmadığı için tefeci olduğu iddia edilen şahıs çeki icraya verip müvekkilin hak edişlerine haciz koydurdu.Burada müvekkilin arkadaşı tefecilik nedeniyle suç duyurusunda bulunmuş.müvvekkili bu borçtan ve haciz kurtarmak için bir şeyler yapılabilir mi?İcra takibi durdurulabir mi?aAyrıca ortadan ikiye ayrılmış durumunda TŞK.
Old 20-02-2013, 21:09   #2
Mehmet Mustafa ÖZÜNVER

 
Varsayılan

Tefecilik malum TCK kapsamında suç teşkil etmektedir. Tefeci kendine güvence oluşturmak maksadı ile çeki alarak suçu işlemiştir. Bu suça vücut veren fiilin gerçekleştirilmesi amacı ile çek cirolanarak tefeciye verilmiştir. Burada hukuka aykırı bir eylem için gerçekleştirilen ciro söz konusudur. Çek tefecinin elinden iyiniyetli bir başka kişiye cirolanmadığı müddetçe bu hukuka aykırılık, defi olarak ileri sürülebilecektir. Açılacak olan menfi tespit davasında bu hususun belirtilip yürütülmekte olan soruşturmanın sonucuna kadar takibin durdurulması istenebilir diye düşünüyorum.
Old 21-02-2013, 17:49   #3
av.sercan35

 
Varsayılan

Çekin son hamili her ne kadar tefecilik yapsa da olayda tefecilikle ilgili bir durum sözkonusu değildir.Hukuka uygun şekilde çeki crolanmış ve icra takibine geçilmiştir.Yapmanız gereken tek şey çekin hatır amaçlı arkadaşınıza verdiğinizi yazılı delille ispat etmeniz gerekmektedir.Yada tefecinin kötüniyetini ispatlamanız da işinize yarayabilir.Ama bu durumda kolay olmayacak gibi.
Old 21-02-2013, 19:59   #4
Mehmet Mustafa ÖZÜNVER

 
Varsayılan

Benim yorumum tefecilerin işledikleri suçlarda kendilerine güvence oluşturmak maksadı ile imzalattıkları veya üzerine cirolattıkları kıymetli evraka dayanarak giriştikleri icra takibine meşruiyet tanınmaması yönündedir. Şöyle ki;

Malum tefeciler yüksek faizlerle ödünç para verme işleriyle uğraşmaktadırlar. Ödünç para verirken kendilerine güvence oluşturabilmek maksadı ile ödünç para verdikleri kişilere yüksek bedelli kambiyo senedi imzalattırmakta ya da olayda olduğu üzere, kambiyo senetlerini üzerlerine cirolattırmaktadırlar. İmzalattıkları kambiyo senetlerine dayanarak, zor durumda kalarak kendilerinden ödünç para alan kişilerin boğazlarına çökmektedirler. Verdikleri paranın tahsili için ya hukuk dışı yollardan tahsil cihetine gitmekte ya da icra takibi ile devlet aracılığıyla verdiğini fazlasıyla geri almaya çalışmaktadırlar.

Ellerindeki kambiyo senetlerine dayanarak tefecilerin girişmiş oldukları icra takiplerini hukuken korumak mümkün değildir. Zira bir yandan TCK'da suç olarak kabul edilen bu fiili işleyenleri cezalandırmak diğer yandan da devlet eliyle tefecilerin aldıkları senetleri tahsil edilebilir görmek mevzuatlar arası çelişkileri meydana getirecektir.

Her ne kadar kambiyo senetleri soyut kıymetli evraklardan olsalar da taraflar arasında ki şahsi defiler ileri sürülebilecektir. Eğer tefeci iyiniyetli olan başka bir kişiye senedi cirolarsa o zaman soyutluk devreye girecek ve senedin tefecilikten dolayı verildiği ileri sürülmeyecektir. Ama olayda da malum tefeci olduğu iddia edilen kişi senedi takibe koymuştur. Yani şahsi defiler ileri sürülebilecektir. Kanunen dayanağı ise "Hukuka veya ahlaka aykırı bir sonucun gerçekleşmesi amacıyla verilen şey geri istenemez." diyen BK'nın 81. maddesidir. Zira tefeci hukuka aykırı olarak verdiği parayı yüksek faizi ile geri istemektedir.

İşte ben bütün bu düşüncelerle açılacak olan menfi tespit davasında, tefeci olduğu iddia edilen kişi hakkında açılan soruşturmanın sonucuna kadar takibin durdurulabileceğini düşünüyorum.
Old 22-02-2013, 16:46   #5
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Halit KOYUNCUOĞLU
Arkadaşlar benim çözemediğim ve yardıma ihtiyaç duyduğum bir konu var.Müvekkil şirket yetkilisi hatır çeki amaçlı arkadaşına çek vermiş durumda.Bu hatır çekini alan arkadaşı çeki tefeci olduğunu iddia ettiği kişiye cirolamıştır.Çekin karşılığı çıkmadığı için tefeci olduğu iddia edilen şahıs çeki icraya verip müvekkilin hak edişlerine haciz koydurdu.Burada müvekkilin arkadaşı tefecilik nedeniyle suç duyurusunda bulunmuş.müvvekkili bu borçtan ve haciz kurtarmak için bir şeyler yapılabilir mi?İcra takibi durdurulabir mi?aAyrıca ortadan ikiye ayrılmış durumunda TŞK.

Koyulaştırdığım bölümü bir tek ben mi "Çek ortadan ikiye ayrılmış" diye anladım, acaba? Eğer öyleyse;

Alıntı:
T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 1999/14229
K. 1999/15633
T. 3.12.1999
• BONONUN YIRTILMASI ( Ödenmiş Olduğunun Karinesi Olduğu - Alacağın Tahsilinin Yargılamayı Gerektirdiği/Alacaklının Yırtık Senede Dayanarak Takip Yapamayacağı )
• TAKİP ( Alacaklının Yırtık Senede Dayanarak Takip Yapamayacağı - Senedin Yırtılmasının Ödenmiş Olduğunun Karinesi Olduğu/Alacağın Tahsilinin Yargılamayı Gerektirdiği )
• YIRTIK BONO İLE TAKİP YAPILAMAYACAĞI ( Senedin Yırtılmasının Ödenmiş Olduğunun Karinesi Olduğu - Alacağın Tahsilinin Yargılamayı Gerektirdiği )
2004/m.168/3, 170/a
ÖZET : Senedin yırtılması ödenmiş olduğunun karinesidir. Bu nedenle alacağın tahsili yargılamayı gerektirdiğinden, alacaklı yırtık senede dayanarak takip yapamaz.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 15.10.1999 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Takip dayanağı bononun yırtıldığı borçlu tarafından ileri sürülmüş olup, bilirkişi raporunda da meblağ ve ödeme günü kısımlarının yırtıldığı ve bantla yapıştırıldığı tesbit edilmiştir. Senedin yırtılması ödenmiş olduğunun karinesidir. Bu nedenle alacağın tahsili yargılamayı gerektirdiğinden alacaklı yırtık senede dayanarak takip yapamayacağı cihetle itirazın bu nedenle kabulüne karar vermek gerekirken yazılı gerekçeyle reddine karar verilmesi doğru değildir.

SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazının kabulü ile merci kararının yukarıda açıklanan nedenle ( BOZULMASINA ), 03.12.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
KeŞİdecİnİn Lehdar Tarafindan Cİrosu İptal Edİlerek Kendİsİne İade Edİlen Emre Yazili Çekİn KeŞİde Tarİhİnİ DeĞİŞtİrmesİ Ve Çekİ Tekrar Kullanmasi mslmklvz Meslektaşların Soruları 3 19-10-2011 17:27
KeŞİdecİnİn Çekİ Aldiktan Sonra ÜÇÜncÜ KİŞİye Cİro Etmesİ av_huseyinyildiz Meslektaşların Soruları 4 24-01-2011 14:48
Murİs KeŞİdecİnİn Çekİnİn İptalİ kahraman81 Meslektaşların Soruları 1 09-12-2010 17:52
Kaybedİlen Çek Konusunda KeŞİdecİnİn Hakki para_doks Ticaret Hukuku Çalışma Grubu 4 17-09-2008 12:07


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05137706 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.