Murİs Muvazaasina Dayali Tapu Tescİlİnİn İptalİ Ve Tazmİnat Davasi

Öncelikle iyi günler ,
Müvekkilimin 2005 yılında borçları olmasından dolayı babası bağ niteliğindeki arsasını damadı adına tapuya tescil ettirmiştir. Tapu kaydında her nekadar malik damadı gözükse de babası ölümünün son gününe kadar tarlada çalışmış, ekip biçmiştir. Kendisi öldükten sonra kardeşlerin kendi aralarında paylaşmalarını sözlü olarak çocuklarına bildirmiştir. 2012 yılında müvekkillimin babası vefat etmiş ve öldükten yaklaşık 1 ay sonra damadı murisin mirasçılarından mal kaçırma gayesiyle taşınmaz değerinin yaklaşık 100 katı kadar düşük bir bedelle işyeri komşusuna taşınmazı muvazalı olarak devretmiiştir. Bu durumda nasıl bir yol izlemimizi önerirsiniz. Son malik olan 3. kişinin kötüniyeti nasıl ispatlayabilirz ? yine harca esas alınacak tahmini bedeli tapu kayıtlarındaki son satış bedeli olan muvazalı bedel üzerinden mi açmamız gerekiyor ..şimdiden teşekkkürler ..

Tapuya tescil ettirme "satış" suretiyle yapılmış ise,
açacağınız dava, tipik, "muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil davası" dır. Bu davada asıl olan murisin gerçek irade ve amacının tesbitidir; bunun da nasıl yapılacağına dair yol ve yöntemler, ulaşılmasının pek kolay olduğu bu konu ve başlık altındaki emsal kararlarda yazılıdır.

Hayatın olağan akışına ve umumi hayat tecrübelerine göre, son malik olan üçüncü kişi işyeri komşusu, olayları ve durumu bilen veya en azından bilmesi gereken kişi sayılabiliyorsa, mahkemece, talebinizin kabulüne, aksi hâlde reddine karar verecektir.

O bakımdan ikisine karşı davanın, tapu iptali ve tescil, bu olmazsa bedele hükmedilmesi olarak açılmasında fayda mülahaza edilmektedir.

Harca esas değer olarak, belli bir dava değerini gösterip, harcı yatırın keşif ve bilirkişi raporlarından sonra kalan harcı ikmal edip, müddeabihi (dava değerini) artırın. Kolay gelsin...

Müvekkilinizin babası ile damadı arasındaki tapu devri, daha çok inançlı işlem olarak nitelendirilebilir.

Alıntı: Yazan Hak Hukuk Müvekkilinizin babası ile damadı arasındaki tapu devri, daha çok inançlı işlem olarak nitelendirilebilir.

İnanca dayalı imiş de, niçin damadından yazılı bir belge almamış?
niçin, müvekkilin babası çacuklarına yazılı (vasiyetname)
değil de sözlü olarak bildirmiş.

Öte yandan inançlı işlemden yola çıkıldığında, müvekkilin babasının külli halefi olarak dava açmak gerekecek ve mahkemece, işin inanç sözleşmesi olduğuna dair damatla kayınpeder arasında düzenlenmiş bir belge istenecek, gelmeyince de dava reddedilecektir.