Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Servisten indikten sonra meydana gelen haksız fiil iş kazası sayılır mı?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 11-02-2011, 18:17   #1
Av. DG

 
Varsayılan Servisten indikten sonra meydana gelen haksız fiil iş kazası sayılır mı?

Müvekkil X çalışmakta olduğu işyerinden çıkıp işyerinin servisiyle evine dönmek üzere yola çıkıyor. Evinin yakınlarına gelince servisten iniyor. İner inmez Y isimli akıl hastası olduğu sonradan anlaşılan şahıs X'e saldırıyor, kendisini yere düşürdüğü gibi öpmeye çalışıyor. X'in bacağı kırılıyor ve 3 aylık rapor alıyor. Bildiğimiz gibi serviste işe gidip gelirken meydana gelen kazalar iş kazası sayılıyor fakat olayımızda servisten indikten sonra meydana gelen bir haksız fiil var. Fakat X, eğer işverenin yararına o iş yerinde çalışmıyor olsaydı o gün o saatte orada olmayacak, başına da bu olay gelmeyecekti. Ayrıca raporun bitiminde de işine dönmek isteyen müvekkil "sen istifa ettin artık işe gelme" diye telefonla aranarak işe gelmemesi sağlanarak ilerleyen günlerde hakkında üst üste işe gelmediğinden tutanak tutularak işverence iş sözleşmesi haklı nedenle fesh ediliyor. Müvekkil hem yaşadığı olay nedeniyle manevi olarak çöküyor hem de bu şekilde işverence kandırılarak haklarını da alamadan işsiz kalıyor. Ayağı üstünden 1,5 yıl geçmesine rağmen hala topallıyor. Yapılacak bir şey yok gibi görünüyor ama adalet inancım da bir şeyler yapmam konusunda beni dürtüyor.
Acaba söz konusu olayı iş kazası saymak mümkün müdür? Nasıl bir yol izlenmeli? Elinde benzer nitelikli yargıtay kararı olan varsa paylaşmalarını rica eder, şimdiden teşekkür ederim...
Old 11-02-2011, 19:09   #2
Av. İlknur Sezgin Temel

 
Varsayılan

Bunun bir iş kazası olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını düşünüyorum.
İş kazasının unsurları olayda mevcut değil.
"iş görme edimi sırasında" yahut "gördüğü iş dolayısıyla" meydana gelmiş bir "kaza" söz konusu değil.

İş akdinin haklı sebep olmaksızın feshedildiğine dayanılarak işçilik alacakları talep edilebilir.
Old 11-02-2011, 20:10   #3
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım,

Olayın iş kazası olup olmadığı konusunda 5510 SK 13/e hükmünde belirtilen iş kazası tanımı (" Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında") ve aşağıdaki kararlar lehinize yorumlanabilir. Ne var ki,
olay iş kazası sayılsa dahi işverene karşı maddi-manevi tazminat yükümlülüğü yükleyebilmek açısından uygun illiyet bağının kurulması zorunludur. İşverenin sorumluluğu olayda üçüncü bir kişinin kasti hareketiyle kesilmiş sayılacaktır. Kusursuz sorumluluk ve risk paylaşımı (tehlike esası) teorisinde dahi, uygun illiyet bağının kurulması için sorumluluğun "işyeri ve işin niteliği ile alakalı" olması ve mağdur veya üçüncü bir kişinin kasıt veya ağır kusuruyla kesilmemesi gerekir.



Alıntı:
<H4 style="MARGIN: auto 0cm">T.C.
Alıntı:

YARGITAY

10. HUKUK DAİRESİ

E. 2003/9832

K. 2004/1529

T. 4.3.2004

• İŞ KAZASININ TESPİTİ DAVASI ( Kusurlu Olması Halinde Kurumun Rücu Edecek Olması Nedeniyle İş Verene Husumet Yöneltilmesi Gereği )

• İŞ VERENE HUSUMET YÖNELTİLMESİ ( İş Kazasının Tespiti Davasının Sonucuna Göre Kurumun İş Verene Rücu Edilecek Olması Nedeniyle )

• SÜREKLİ İŞ GÖREMEZLİK DURUMU ( Kazanın İş Kazası Olduğunun Tespiti Davası )

506/m.11

ÖZET : Sigortalının Sosyal Sigortalar Kurumu aleyhine açtığı iş kazasının tespiti davası işverenin hak alanını ilgilendirir. Bu karar ile, Sosyal Sigortalar Kurumu iş kazası sonucu sürekli iş göremez durumuna giren davacıya gelir bağlayacak, işveren kusurlu ise; o'na rücu edecektir. Kurumun ileride açacağı rücu davasını bu davada değerlendirme fırsatı vermek için işverene husumet yöneltilerek göstereceği bütün deliller toplandıktan sonra, sonucuna göre olayın iş kazası olup-olmadığı konusunda bir
Davacı, % 100 işgöremezlik ile sonuçlanan olayın iş kazası olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, ilâmında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.
DAVA : Hükmün, davalı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:
KARAR : N Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş. işçilerinden Gönül; Bursa-Yenişehir Karayolu 32. kilometrede bulunan fabrika karşısında servis aracından indikten sonra yolu karşıdan karşıya geçerken, 06.08.1996 günü saat 8.00'da bir kamyonun çarpması sonucu yaralandığından, bu olayın 506 sayılı Kanun'un 11. maddesi anlamında iş kazası olduğunun tespitini istemiştir.
Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak, sigortalının Sosyal Sigortalar Kurumu aleyhine açtığı iş kazasının tespiti davası işverenin hak alanını ilgilendirir. Bu karar ile, Sosyal Sigortalar Kurumu iş kazası sonucu sürekli iş göremez durumuna giren davacıya gelir bağlayacak, işveren kusurlu ise; o'na rücu edecektir. Kurumun ileride açacağı rücu davasını bu davada değerlendirme fırsatı vermek için işverene husumet yöneltilerek göstereceği bütün deliller toplandıktan sonra, sonucuna göre olayın iş kazası olup-olmadığı konusunda bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması usule ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde Sosyal Sigortalar Kurumu vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 04.03.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.
yarx



T.C.
YARGITAY
21. HUKUK DAİRESİ
E. 1996/2674
K. 1996/2738
T. 14.5.1996
• İŞ KAZASI SAYILMA ( Servis Aracını Beklerken Durakta Trafik Kazası Geçiren Sigortalı )
• SERVİS ARACINI BEKLEME SIRASINDA DURAKTA TRAFİK KAZASI GEÇİRME ( İş Kazası Sayılması )
• SİGORTALININ DURAKTA SERVİS ARACINI BEKLERKEN TRAFİK KAZASI GEÇİRMESİ ( İş Kazası Niteliği )
• TRAFİK KAZASININ İŞ KAZASI NİTELİĞİ ( Durakta Servis Aracını Beklerken Meydana Gelen )
506/m.11/A-e
ÖZET : Sigortalı; servis aracına binmek üzere, işveren tarafından belirlenen yerde beklerken, üçüncü şahsa ait aracın çarpması sonucu yaralanırsa, bu olayın iş kazası sayılması gerekir.
DAVA : Davacılar, murisleri meydana gelen kazanın bir iş kazası olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
KARAR : Dava, zararlandırıcı sigorta olayının işkazası sayılması gerektiğinin saptanması istemine ilişkindir. Zararlandırıcı sigorta olayının, sigortalının işveren tarafından belirlenen yerde, servis aracını beklerken oluştuğu uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, sigortalının işe gitmek için işveren tarafından belirlenen durakta servis aracını beklerken, üçüncü şahsa ait aracın çarpması sonucu oluşan zararlandırıcı sigorta olayının iş kazası sayılıp sayılmayacağı noktasında toplanmaktadır.
Sosyal Sigortalar Kanununun bu davanın yasal dayanağını oluşturan 11-A/e maddesine göre, sigortalıların işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere toplu olarak götürülüp getirilmesi sırasında, bedence ve ruhça arızaya uğratan olay işkazasıdır. Somut olayda sigortalı, servis aracına binmek üzere işveren tarafından belirlenen yerde beklediği sırada, ruhca arızaya maruz kaldığı açıktır. Hal böyle olunca ve özellikle zararlandırıcı sigorta olayının, yukarıda sözü geçen maddenin ( e ) bendinde vurgulandığı üzere sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere toplu olarak götürülmesi sırasında, başka bir anlatımla, servis aracına binmek üzere işveren tarafından belirlenen yerde beklediği sırada oluştuğuna göre, sigorta olayının iş kazası sayılması gerektiği hukuksal gerçeği ortadadır. Zira, ( e ) bendinde; "götürülmesi sırasında" sözcüklerinin sigortalıların işveren tarafından belirlenen yerde servis aracına binmek üzere toplu olarak bulundukları hazırlık dönemini de kapsadığı söz götürmez. Öte yandan, "götürme sırasında" sözcüklerinin salt-servis aracında geçen süreyi değil, servis aracına binmeden önceki süreyi de kapsadığı biçiminde yorumlamak, sosyal güvenlik hukukunun ilkelerine de uygun düşeceği tartışmasızdır.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın davanın kabulüne karar vermek gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle ( BOZULMASINA ), temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 14.5.1996 gününde oybirliği ile karar verildi.
yarx
</H4>
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Yurt dışında meydana gelen iş kazası Av.Dursun KARACA Meslektaşların Soruları 6 09-11-2010 20:40
iş kazası site yöneticiliğinin temsil durumu haksız fiil güvercin Meslektaşların Soruları 2 19-08-2008 13:38
türkiye petrolleri anonim ortaklığında meydana gelen iş kazası emrahcevik Meslektaşların Soruları 1 25-01-2008 12:50
Yurtdışında meydana gelen işkazası mustafaaladag Meslektaşların Soruları 0 29-03-2007 23:44


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06587505 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.