Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

sayaçlı abonesiz su kullanımı

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 30-11-2010, 11:48   #1
law in law

 
Varsayılan sayaçlı abonesiz su kullanımı

Değerli meslektaşlarım, Müvekkilin işyerinde abonesiz su kullanımı tespit edilmiş.Sayaç var,sağlam ancak abonelik yok. Müvekkil burayı 6 ay önce kiralamış.Bugüne kadar fatura da gelmemiş nasılsa doğru işleyen sayaç var memurlar gelince tahakkuk edeni öderim demiş. Şimdi 120 m3 su tespit edip tutanak düzenlemişler, cezalı tahakkuka göre icra takibi yapılmış. İtirazın iptali davasında da takibin devamı ile icra inkar tazminatına hükmedildi.
Tahakkuk da 5 misli ceza ve gecikme zammı kdv istenmiş.

sayaçlı abonesiz kullanım kaçak su sayılır mı?
( kaçak su dolayısıyla haksız fiil sayılır mı, bu halde gecikme zammı , icra inkar 'a hükmedilmiyor )
Abone olmaksızın sağlam bir sayaç ile su kullanımında yargıtayın emsal kararlarına ulaşamıyorum.Emsal karar arıyorum
Teşekkürler
saygılarımla
Old 30-11-2010, 12:39   #2
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Tarih: 27/4/2007
T.C. YARGITAY

4.Hukuk Dairesi

Esas: 2002/116000

Karar: 2003/1489

Karar Tarihi: 17.02.2003

ÖZET: Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı, davalının kaçak elektrik kullanması nedeniyle uğradığı zarar yönünden yaptığı icra takibine itirazın iptalini ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını istemiştir. Kacak elektrik kullanılması olayı, niteliği itibariyle haksız eylem olup zarar miktarının önceden belirlenmesi mümkün değildir. Ancak yargılama sonucunda tazminat miktarı belirlenebilir. Bundan dolayı da icra takibine konu edilen alacak likit olmadığından İİK.

67. maddesi gereğince inkar tazminatına hükmolunamaz. Mahkemece inkar tazminatına karar verilmiş olması bozma nedenidir.


(2004 S. K. m. 67) (818 S. K. m. 41)

Dava: Davacı Boğaziçi Elektrik Dağıtım AŞ. vekili Avukat İ. Şener tarafından, davalı Halit Akçalı aleyhine 27/09/2000 gününde verilen dilekçe ile kaçak elektrik kullanım bedelinin tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptalinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, asıl alacak üzerinden % 40 icra inkar tazminatının tahsiline dair verilen 21/06/2002 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:

Karar: 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.

2- Diğer temyiz itirazlarına gelince;

a) Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı, davalının kaçak elektrik kullanması nedeniyle uğradığı zarar yönünden yaptığı icra takibine itirazın iptalini ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını istemiştir. Kacak elektrik kullanılması olayı, niteliği itibariyle haksız eylem olup zarar miktarının önceden belirlenmesi mümkün değildir. Ancak yargılama sonucunda tazminat miktarı belirlenebilir. Bundan dolayı da icra takibine konu edilen alacak likit olmadığından İİK. 67. maddesi gereğince inkar tazminatına hükmolunamaz. Mahkemece inkar tazminatına karar verilmiş olması bozma nedenidir.

b) İcra dosyasında, reeskont faizi yürütülmesi istenerek takip yapıldığı anlaşılmaktadır. Uyuşmazlığın haksız eylem niteliğinde bulunması ve davalının tacir sıfatını haiz olmadığı gözetilerek yasal faiz yürütülmek suretiyle itirazın iptaline karar verilmesi gerekirken reeskont faiziyle sorumlu olacak şekilde davalı itirazının iptaline karar verilmiş olması da ayrıca bozmayı gerektirmiştir.

Sonuç: Temyiz olunan kararın 2/a-b bendinde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, öteki temyiz itirazlarının ilk bentteki nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 17.02.2003 gününde oybirliği ile karar verildi.
Old 30-11-2010, 13:03   #3
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 2000/3-1803
K. 2000/1813
T. 20.12.2000

ÖZET: Davacı kurum sözleşme yapmak ve böylece karşı edim borçlanmak şartıyla kamuya hizmet sunmuş bulunmaktadır. Davalı taraf sözü edilen hizmetten sözleşme vasıtasıyla yararlanacağı yerde böyle bir sözleşme yapmaksızın ( ve belki de bunu istemeksizin ) karşılıksız ve kaçak olarak elektrik enerjisinden yararlanmış bulunmaktadır. O halde taraflar arasında dürüstlük ilkesine uygun olarak ( sözleşme benzeri ) bir borç ilişkisinin kurulduğu kabul edilmeli ve davacı idarenin bu gibi durumlara ilişkin olarak belirlediği kurallara uygun bedelin davalı tarafından ödenmesi gerekir. Bu sonuç için sunulan edimden davalının sadece yararlanmış olması gerekli ve yeterli görülmelidir.
Elektrik tarifeleri yönetmeliği ve enerji uygulama talimatları dikkate alınarak yapılacak bilirkişi incelemesi sonucunda belirlenecek bedele hükmedilmelidir.

DAVA: Taraflar arasındaki "itirazın iptali" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir 5. Sulh Hukuk Mahkemesi'nce davanın kısmen kabulüne dair verilen 5.4.2000 gün ve 1999/90 E., 2000/320 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 29.6.2000 gün ve 2000/6057 E., 2000/6244 K. sayılı ilamiyle; ... Davacı, davalının 22.9.1998 ve 11.11.1998 tarihinde kaçak elektrik kullandığının tutanakla belirlendiğini, Elektrik Tarifeleri Yönetmeliğine göre hesap edilen kaçak elektrik bedeli olan 192.394.080 liranın tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile % 40 icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesi istenilmiş, davalı davanın reddini savunmuş, mahkemece alınan bilirkişi raporu istikametinde hüküm kurulmuş karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı kurum sözleşme yapmak ve böylece karşı edim borçlanmak şartıyla kamuya hizmet sunmuş bulunmaktadır. Davalı taraf sözü edilen hizmetten sözleşme vasıtasıyla yararlanacağı yerde böyle bir sözleşme yapmaksızın ( ve belki de bunu istemeksizin ) karşılıksız ve kaçak olarak elektrik enerjisinden yararlanmış bulunmaktadır. O halde taraflar arasında dürüstlük ilkesine uygun olarak ( sözleşme benzeri ) bir borç ilişkisinin kurulduğu kabul edilmeli ve davacı idarenin bu gibi durumlara ilişkin olarak belirlediği kurallara uygun bedelin davalı tarafından ödenmesi gerekir. Bu sonuç için sunulan edimden davalının sadece yararlanmış olması gerekli ve yeterli görülmelidir.
Öte yandan davacı idarenin sunduğu elektrik hizmetinden yararlanan kişi ( davalı ); nedensiz zenginleşme, haksız eylem veya vekaletsiz iş görme koşullarının gerçekleştiğini ispat zorunda kalmaksızın, idarenin ( yönetmelik veya tarife ) hükümlerine uygun olarak istediği bedeli ödemek zorundadır. O kadar ki; borçlunun ( davalının ), zenginleşmesinin istenilen bedelden daha az olması veya alacaklının ( davacının ) savunulduğu kadar fakirleşmemiş bulunması istenilen bedelin miktarını etkilemeyecektir.
O halde Elektrik Tarifeleri Yönetmeliği ve Enerji uygulama talimatları dikkate alınarak yapılacak bilirkişi incelemesi sonucunda belirlenecek bedele hükmedilecek yerde yazılı sonuca gidilmesi doğru görülmemiş ve hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir... gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz Eden: Davacı vekili
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, 20.12.2000 gününde oybirliği ile karar verildi
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Abonesiz elektrik,taşınmaz maliki,kiracı,itirazın iptali av.ismailcelik Meslektaşların Soruları 0 26-02-2010 13:10
Kaçak Su Kullanımı? avorbay Meslektaşların Soruları 11 18-02-2009 09:17
ayıplı malın kullanımı semush Hukuk Soruları 6 28-11-2008 18:17
Bodrum Kat Kullanımı Abdullah Hukuk Soruları Arşivi 0 25-03-2003 16:39


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05014610 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.