Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Site Lokali Edebiyat, Müzik, Spor, Sinema, Bilgisayar.. Site üyelerimizin hukukla ilgisiz konularda sohbetleri için. [Siyaset ve din bu sitede konu dışıdır!]

Televole Medyası Ve Kültürel Yozlaşmanın Tehlikeli Yükselişi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 26-05-2002, 00:12   #1
aristo

 
Önemli Televole Medyası Ve Kültürel Yozlaşmanın Tehlikeli Yükselişi

Sevgili Dostlar,
Toplumsal olarak kültürel yozlaşmışlığın batağına her geçen gün biraz daha çekiliyoruz.Para, şan, şöhret, reyting, popilarite, magazin, vitrin, moda gibi araçların kendi değerlerini ve kültürünü yaratması karşısında insani değerlerin, bilim, kültür ve sanatın hiçe sayıldığını üzülerek; malesef seyretmekteyiz. Büyük medya patronlarının çıkarlarına hizmet eden yazılı ve görsel basın, kolay kazanmanın yolunu; toplumla alay etmekte, insanların duygu ve düşüncesini sömürmede bulmuşlardır.Bu yozlaşmanın en korkunç adresi ne yazıkki çocuklarımız ve gençlerimiz olmaktadır. Sevgili dostlar bu durum nereye kadar böyle gidecek? Biz hukukçular olarak özellikle bu konuyu tartışmamız gerektiğine inanıyorum. saygılar.
Old 01-08-2002, 09:39   #2
feyza

 
Mutsuz

Evet sayın aristo!Size canı gönülden katılıyorum.Ayrıca bu konuyla ilgili olarak hiç bir üyenin yorum yapmamasını hayretle ve üzülerek karşılıyorum. Demek hala konunun anlam ve önemi anlaşılamamış. Bizler ve bizden sonra gelen nesilleri nasıl bir gelecek bekliyor hiç birimiz düşünmüyoruz. % 90'ını orta ve alt düzey gelir grubunu oluşturan insanların yaşadığı ülkemizde, % 10'luk dilime giren ve genellikle hayatlarını ucuz yoldan kazanmaya çalışan, toplumun ve de insanlığın gelişmesine hiç bir katkısı olmayan boyalı insanların yaşamlarını binbir renk ve şafşatayla bizlere sunan bu TELEVOLE MEDYASINI şiddetle kınıyor ve en kısa sürede buna bir son verilmesini diliyorum.Saygılarımla!!!
Old 04-08-2002, 21:44   #3
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Merhaba,

Bence bu konuyu tartışmak bile değer vermek anlamı taşır. İlgilenmemek, izlememek, düşünmemek, konuşmamak, vs... en etkili ilaçtır..

Adamlar(çok afedersiniz) Orman kaçkını, ... elinde dolar, belinde silah... neyini konuşalımki...

İnsanlarımız geliştikçe sorun kalmayacak.. orman kaçkınları, Ormana dönecekler..
Old 07-08-2002, 18:58   #4
Cest la vie

 
Varsayılan

Haklısınız, üçünüz de haklısınız.. Ancak..
Alıntı:
İnsanlarımız geliştikçe sorun kalmayacak.. orman kaçkınları, Ormana dönecekler..

Peki, gelişme nasıl olacak? Bu bir kısırdöngü değil mi? İnsanlar bunları izlemek istedikçe demokrasinin sonucu olarak TVlerde bunlar yayınlanacak, Tvlerde bunlar yayınlandıkça insanlar gelişmeyecek.. .
Gelişmiş olarak tanımlanabilecek insanlardan da izlemek isteyenler var bunları, onların da düşünceleri su:" O kadar stres içinde eve geliyorum, açıyorum bu tür programları, beynimi dinlendiriyorum hiç olmazsa."
...
Yorum yok..
...
Sanırım bu tür programlardan herkes sıkılıncaya kadar yapılabilecek hiç bir şey yok..

Ne yazık ki..
Old 07-08-2002, 21:42   #5
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Üç kişinin haklı olduğu, husus ittifak anlamı taşır. Yani üç üye haklı ise, aynı fikri beyan etmiş sayılırız. Bu üç üyeye, :''üçünüzde haklısınız'' diyen bir diğer dördüncü değerli üye C'est la vie de biz üç üyeye katılmış olmalıdır.. haklı sayılmalıdır...

O halde, ancak ... yoktur..

Nasreddin Hoca misali...

Tele - Vole ... Ole! diyemeyiz...

Saygılar sayın C'est La vie... yazılarınızı görmek mutlu ediyor..
Old 07-08-2002, 22:06   #6
Cest la vie

 
Varsayılan

Eh, yine haklısınız

Ama ortada 100 kişi oldugunu varsaysak ve bunun 40'ı aynı düşüncedeyse, hadi biraz daha iyimser bakalım 50'si aynı düşüncedeyse sonuç ne olur? Hangi haklı kazanır, veya kim haklı olur, veya her iki tarafın da kendi haklıları varsa sorun nasıl çözümlenir?

Aklım karıştı..

Saygılar benden, ek olarak sevgi ve teşekkürlerimi de sunarım
Old 07-08-2002, 22:18   #7
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Seni arkadaş listeme eklemekten onur duyarım..

Afferin demek ayıp olur,
Bravo demek soğuk,
Tebrik etmek nezaketen gerekse de,
Hoş geldiniz demek hoş olur hoş !

hoş... geldiniz.. hoş! ..
Old 07-08-2002, 22:34   #8
Cest la vie

 
Varsayılan

Hoşbulduk, hoşş

Teşekkürler hafif kaçar,
Merci demek cok resmi,
Bahtiyar oldum desem eski,
Hoş bulduk diyeyim en iyisi



Hoş bulduk!
Old 08-08-2002, 14:25   #9
canan ysr

 
Varsayılan olaylara gercekci yaklasalım

Bu gibi olaylar tamamen kişisel tercihle ilgili bence..televizyonlarda yayınlanıyorsa insanlar istediği içindir.medya da soyle bişey vardır en cok izlenen sey yayınlanmaya devam eder..televole ya da buna benzer programlar toplumda izleniyor ki(izleniyor)televizyonda gösterilmeye devam ediyor.belgeseller ,kültürel programlar da yayınlanıyor ve bunlar da izleniyor..isteyen televole izler isteyen belgesel isteyen hiçbişey izlemez .insanlar neyi izleyeceklerine kendileri karar verirler..
şöyle bir örnek vermek istiyorum.atv de gecen yıllarda yayınlanan 'Haberci' adlı belgesel programı önceden saat 21.30 da televizyondaydı..ancak artık reyting alamadıgı için yani yeterli izleyici bulamadıgı için gece gec saatlerde yayınlanıyor hatta bazen hiç yayınlanmıyor..insanları illede kültürel programlar izleyeceksiniz diye zorlamak kimseye düşmez..önemli olan bunları zevkli program haline getirip insanlara sunmak..ve de egitim tabi..tekrar belirtmek istiyorum isteyen istediğini izler izlemek istemeyen de tv.sini kapatır.
Old 08-08-2002, 17:16   #10
feyza

 
Varsayılan

Sayın Canan!

Tabi ki herkes istediğini izlemekte serbest ve özgürdür.Ama herkes sizin gibi bir çok tv kanalı alternatifine sahipler mi bunu hiç düşünmemişsiniz! Anadoludaki her kasabada her köyde acaba bir kablolu tv ya da digiturk gibi olanaklar var mı! Ya da herkesin maddi gücü bunların maliyetini karşılayabilir mi? Bir kaç kanalla sınırlı olan şehirler de var bu ülkede, hatta bunlar çoğunlukta.

Televizyon izlemek bir alışkanlıktır.Ayrıca güzel kullanılırsa çok güzel bir iletişim aracıdır. Akşam evinize geldiğinizde mutlaka açarsınız tv nizi ve bakarsınız ne var diye. Ama her akşam tv nizi açtığınızda aynı şeylerle karşılaşırsanız eğer, bir süre sonra bunları izelemeye mecbur kalırsınız. Siz hiç rastladınız mı bazı günler bir bakıyorsunuz ki (özellikle bazı il ve ilçelerde) aynı saatlerde her kanalda paparazzi, televole... Ne yapsam diye düşündüğünüz oldu mu acaba? Bunlar insanlara sunulmasa kimse izlemeyecek. Zaten bu televoleleri en çok izleyenler de ya anadoluda yaşayan imkanları ve yaşam standartları kısıtlı ve özenti duyan gençler, ya da bu programlarda kendi hayatları bizlere sunulan kişilerdir. Eğitim sorunu olmayan insanlar zaten ilgi duymuyorlar.Bu programları arz edenler bu eğitimsiz insanları kullanmış oluyolar. İzleyenler de buna alet oluyorlar.

Demokrasi demek bir ülkede sadece her şeyin serbest olması, insanların istediği gibi özgür yaşayabilmesi demek değildir, ayrıca bu özgürlüklerin toplumun yararına da kullanılması demektir.Topluma zarar veren ve insanları yozlaştıran her türlü özgürlüğe karşıyım.
Old 08-08-2002, 18:06   #11
Cest la vie

 
Varsayılan

Sayın Feyza..
Düşüncelerinizi saygıyla karşılıyorum ve coguna da hak veriyorum. Ancak, aksini düşündüğüm şeyleri yansıtmadan edemeyeceğim..

Öncelikle şunu söylemeliyim ki, "önlerine zorla sunulduğu için insanların başka seçeneği olmuyor ve izliyor" diyorsunuz. Oysa durum hiç de düşündüğünüz gibi değil.. İnanın "onlar istediği için" bu programlar her yere yayılmış, hızla türemiş durumda. Birinde paparazzi, diğerinde herhangi bir program yayınlanan iki kanaldan biri reyting rekorları kırarken diğerinin izleyeninin neredeyse hiç olmaması, 1 hafta sonra her ikisinde de magazin programı yayınlanması sonucunu doğuruyor.
Tabii ilgi duyuldugunu gören medya da bunu çok güzel kullanıyor ve işin cılkını çıkarana kadar bunları yayınlıyor. Çok da haksız değiller hani, onlar da para kazanmak zorunda, para ise izlenen programlarda. Kimse izlemese para kazanmanın başka yollarını araştırmak zorunda kalacaklar ama su an hayatlarından memnunlar.
Buna benzer bir örnek vereyim; özellikle şu aralar bütün kanallarda en az ikişer tane olmak üzere sit-com diziler (yani neredeyse her kelimenin ardından gülme efekti verilen komedi dizileri) yayınlanmakta. Önümüz, arkamız, sağımız, solumuz her taraf bu tür dizilerle dolu. (Zaten kanalların programları belli:önce sit-com diziler, ardından magazin haberleri(!) ) Nasıl türedi bu diziler böyle bir anda? İlk bir-iki örnek(ki onlar hakikaten güzeldi bence) insanlar tarafından çok tutunca, işin cılkı yine çıkarıldı ve bu hale gelindi..
Neden? "Toplum istiyor!"
Alıntı:
Zaten bu televoleleri en çok izleyenler de ya anadoluda yaşayan imkanları ve yaşam standartları kısıtlı ve özenti duyan gençler, ya da bu programlarda kendi hayatları bizlere sunulan kişilerdir


Hayatları boyunca okudukları tek şeyin bu tür haberleri veren dergiler oldugunu bildiğim (ve en azından bir şey okuyor dediğim) insanların yanısıra, hayatlarını ilime-bilime adamış, ancak eve gittiğinde bu tür programları açıp, büyük bir zevkle izleyen insanlar da tanıyorum.. Belli bir sınırlama yapmak çok zor bu nedenle. Ancak tabii ki çoğunu dediğiniz tür insanlar olusturuyor. Bununla birlikte o kişilerin tvde o programlar yerine kültürel programlar olsa onları izlemek yerine tvlerini kapatacakları da acı bir gerçek ne yazık ki..

Daha önce de tekrarladığım gibi; tek kurtuluşumuz insanların artık bunlardan sıkılması sanırım..

Saygı ve sevgiler
Ahu
Old 08-08-2002, 22:51   #12
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Herkes haklı değil.. Herkes haklı olamaz da :-))

Ben istemiyorum, sevmiyorum ama izlediğim için biliyorum... kaçıyorum, zapping de yapsam bir diğerinde görüyorum..

Ertesi gün işteyim, yoldayım yahut alış veriş hatta adliyedeyim... akşam gözüme çarpan kirli sakallı, elinde değil bileğine geçmiş tespihli, saçları kısa yukarıya doğru diken diken, elektrikli insan kardeşimiz orada, tam orada... karşımda..

Televole her yerde.. sorun da bu ya..! içimize sinmiş, kusmak üzereyiz...

Saygılar..
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Kültürel Etüdler Seminerleri Av.Habibe YILMAZ KAYAR Adliye Duvarı 0 13-10-2003 22:37


THS Sunucusu bu sayfayı 0,20264912 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.