icra müdürü kaymakama "arz" mı eder "rica" mı eder?

İcra müdürü, alacaklının talebi üzerine, borçlunun Kaymakamlık nezdindeki alacağına haciz konulması için, Kaymakamlığa müzekkere yazıyor. Yalnız müzekkerenin sonunda "rica olunur" ibaresi kullanılıyor.
Kaymakamlık, bu müzekkereye gönderdiği cevapta, kendilerine "arz olunur" şeklinde müzekkere yazılması gerektiğini, müzekkerenin bu şekilde düzeltildikten sonra haczin tatbik edileceğini belirterek, haciz müzekkeresini bila infaz iade ediyor.
İcra müdürlüğü ise bu yazıya cevaben, Kaymakalığa yazı yazarak, "İcra müdürlüğü ile kaymakamlık arasında herhangi bir hiyerarşik bağ olmadığını, icra müdürlerinin direk Adalet Bakanlığı'na bağlı olduğunu, bu sebeple "arz olunur" şeklinde yazı yazılmayacağını, haciz talimatının yerine getirilmemesi durumunda Kaymakam hakkında, icra emrini yerine getirmemek suretiyle görevi kötüye kullanmaktan suç duyurusunda bulunulacağı" belirtilmiştir.
1-Sizce burada İcra Müdürü, Kaymakama arz olunur demeli midir?
2-Kaymakamlığın arz olunur şeklinde ibare olmadığından bahisle talimatı yerine getirmemesi kaymakam açısından suç teşkil eder mi?
3-Bu gerginlik nedeniyle alacaklının alacağına kavuşması engellenirse ya da gecikirse, tazmini yönden Kaymakamlığa ya da İçişleri Bakanlığı'na dava açılabilir mi? Cezai yönden Kaymakamlık hakkında şikayetçi olabilir mi?
Cevaplarınız için şimdiden teşekkürler.

Öncelikle arz olunur diye talep edilmesi daha doğru olduğunu ifade etmek isterim. Ancak sırf sormuş olduğunuz için cevap verdim. Zira hangi devirde yaşıyoruz.Hala kendini bu şekilde tatmin eden bürokratlar görmek ben üzüntüye sokuyor. Bence bu doğrultuda Kaymakamlık haksızdır. İnfaz edilmemesi durumunda alacaklı tarafın açacağı davayı kazanma ihtimali yüksektir.

Hukuk adaleti yerine getrimek hakki hakki olana vermek ve kimsenin zerre kadarda olsa hakkina ziyan varit etmeyen bir sistemdir, ha arz olunmus ha rica olunmus, isi yokusa suruyoruz diye acik yazssinlar da geregi ona yapilsin!

RESMÎ YAZIŞMALARDA UYGULANACAK ESAS VE USULLER HAKKINDA YÖNETMELİĞİN 15.MADDESİNİN SON FIKRASI, "Alt makama yazılan yazılar "Rica ederim.", üst ve aynı düzey makamlara yazılan yazılar "Arz ederim.", üst ve alt makamlara dağıtımlı olarak yazılan yazılar "Arz ve rica ederim." biçiminde bitirilir. Aralarında ast-üst ilişkisi olmayan kurumlarda uygulamada birbirlerine arz/rica ederim şeklinde hitap etmektedir. Benim görüşüm aynı düzeydeki makam sahipleri dahi birbirlerine arz ederken, icra müdürlüğünün kaymakamlığa rica etmek yerine arz etmesi gerekmektedir.

Ülkede gerçekten enteresan şeyler oluyor.

İcra Müdürünün yazısını arz ederim veya rica ederim şeklinde bitirmesi, yazının gereğinin yapılmaması için bir sebep olabilir mi? Eğer bu konuda bir hatalı kullanım varsa bile, -görev bilincine sahip- bir Kaymakam yazının gereğini yerine getirdikden sonra, gereğinin yerine getirildiğini bildirdiği yazıda bu konuda gerekli açıklamayı yapabilir.

Neticede İcra Müdürünün talebi onun kişisel bir işi için de değil. İcra Müdürü bir vatandaşın yasal bir hakkının korunması için işlem yapıyor. Devletin iç yazışma talimatlarını vatandaşın yasal hakkının korunmasından daha önemli ve öncelikli gören bir Kaymakamın görevini kötüye kullanma suçunu işlediği kanaatindeyim. Bu açıdan -yazışma usulü konusunda kim haklı olursa olsun- evet bence Kaymakam hakkında şikayette bulunulmalı ve cezalandırılması istenmelidir.

Ülkemizin bürokratlarının devletin varlık sebebinin vatandaşa hizmet etmek ve onun hakkını korumak olduğunu ve hizmet içi talimat, yönetmelik vs.'nin kanunların, anayasanın ve kişisel hakların üstünde olmadığını öğrenmeleri ve görevlerini yaparken önceliklerini doğru değerlendirmeleri gerekiyor gerçekten.

Kesinlikle talebin gereği yapılmalıdır.

Kurumlar arası böyle bir çekişme vatandaşın hakkını almasını geciktirmemelidir.

Aksi halde, kaymakamlık vatandaşın zararından sorumludur kanaatindeyim.

Saygılar.

İcra müdürlüğü ile Kaymakamlık makamı arasında astlık, üstlük münasebeti bulunmamaktadır. Ve ancak, İcra müdürlüğü tıpkı bir mahkeme gibi " uygulatıcı, emredici " makam olup, verdiği kararların uygulanma zorunluluğu bulunduğundan " rica " eder.Kaymakamın amiri olarak bulunduğu ilçeye,ülke insanına hizmet etmek asli görevi iken, fındık kabuğunu doldurmayacak bir sebeple bir bardak suda fırtına koparması çok anlamsız...

Bu tartışma bana meslektaşların dilekçelerini hatırlattı.Ya biz nasıl yazmalıyız? Bakıyorum da dilekçelerin çoğu arz ve talep ederim şeklinde yazılıyor.Şu arz meselesini bir güzel açıklığa kavuştursak ne iyi olacak.(Umarım konunun farklı bir boyutunu dile getirmek konuyu açan arkadaşa saygısızlık olmamıştır.)

Alıntı: Yazan avmurat Bu tartışma bana meslektaşların dilekçelerini hatırlattı.Ya biz nasıl yazmalıyız? Bakıyorum da dilekçelerin çoğu arz ve talep ederim şeklinde yazılıyor.Şu arz meselesini bir güzel açıklığa kavuştursak ne iyi olacak.(Umarım konunun farklı bir boyutunu dile getirmek konuyu açan arkadaşa saygısızlık olmamıştır.)

Esasında konunun sizin değindiğiniz boyutu 2003'te THS'de tartışılmıştı, oradan devam edebilirsiniz:
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=2784

Hernekadar büyük illerde bu uygulama direk yüzyüze gelmedikleri için çok uygulanamasa da küçük ilçelerde İcra müüdürleri ile kaymakamlar arasında bariz hiyerarşik bir düzen oluşmuş.Bir kaymakam kızı olarak kaymakamın önünde el pençe divan duran icra müdürlerini çok gördüm.Evet tabiki ufak ayrıntılara takılarak vatandaşın hakkını almasına engel olunmasını doğru bulmuyorum ancak çoğunu tenzi ederek söylemek isterim ki icra müdürleri çok agresif ve avukatlara karşı çok acımasızlar.Hep bir tersleme tutumu ve ne yaparsan yap edası içerisindeler.Bu nedenlede bu tutum ve davranışlarını en azından resmi kurumlar önünde sergilememeleri ve ders almaları bakımından çok takdir ettim kaymakamlığı.


NOT:Bu mesleği çoğu hakkıyla yapan ve değerli olan icra müd.tenzi ederim ve lütfen üzerlerine alınmamalarını rica ederim.

arz veya rica ne fark edecekki..belki rica emir anlamında değildir, belki de ricaa etmek anlamında ..rica ediyorum maaşına haciz uygula.. ))

komik tutumlar, komik kurumlar, mağdur olan vatandaş !!

Ben icra müdürünün yerinde olsam ikinci yazımda kaymakama teessüf ederdim, arz veya ricadan daha etkili olur.Tam Türkiyeye özgü fıkralık mevzular,bu çağda uğraşılan şeylere bakın hayret.

Hiyerarşi, mevki, makam, üniforma, astlık-üstlük... bunlar olmasa daha rahat yaşayacağımız kesin ama ne yazık ki var. Hadi varlığını kabul edeyim ama bir de üzerine hırslar, aşağılık kompleksleri ya da yükseklik korkuları eklenince hiç çekilmiyor...

Filmin birinde vardı; uçakta orta çıkış kapısının yanında oturan yolcuya (uçuş kuralları gereği) "Acil bir durumda çıkış kapısında yönlendirmeyi siz yapmalısınız" denir. Yolcu ayağa kalkıp diğer yolculara hitaben "Ben orta çıkış kapısı sorumlusuyum, acil durumda beni iyi dinleyin" der. Film, komedi filmiydi ve bizi anlatıyordu.

Ayrıca, bazı meslektaşlar, "Bu çağda...", "Bu devirde..." demişler; hangi devir, hangi çağ? Herşeyimiz çağa yakışıyordu da bu mu kaldı? Küçük (adı dahi anılmayacak kadar küçük) bir azınlığın yaşadığı çağdan söz ediyorsanız, o bizim izlemekle yetindiğimiz bir çağ... Yaşadığımız ise gün geçtikçe eskiye ve geriye doğru gittiğimiz bir çağ... "Kural"'ın yerini "Yorum" aldığından ve hiyerarşiye olan zaafımızdan dolayı elinizdeki herhangi bir yazı her bir devlet dairesinde farklı yorumlanıp farklı uygulanabilecektir. Fazla mı içimi döktüm ne?

Sonuç olarak; "arz/rica", yazının son cümlesinin son kelimeleridir, o kelimelerden önceki onlarca kelimeyi yok sayacak/onlara haksızlık edecek kadar büyük makamlarımız var, hayırlısı olsun...

Saygılarımla...