14-05-2007, 16:00 | #31 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Cümleler hiç yabancı değil Şimdiki gibi LCW nin olmadığına da sayısız çağrışımlarla katılıyorum. Ve galiba olmaması daha iyiydi. * Benzer mahiyette bir anım: Yıl kaç anımsamıyorum ancak, Hayrabolu zamanlarıydı. Yani 1979-1984 aralığı olmalı. Haftasonu İstanbul gezisindeyiz. Annemle kardeşim ziyarette, benle babam da rutin İstiklal caddesi gezintimizdeyiz. Bu gezilerin en önemli ayrıcalığı, caddedeki sinemalarda çocuk filmleri taraması yapmak, babamın -şimdi anlayabildiğim- kendisinin de en azından acı çekmeyeceği kadar ilgisini çekebilecek olanını bulmak, bir film izlemek, çiçek pasajını ziyaret etmekle sınırlı olurdu. Benim için en hoş detaysa babamın sinemadaki frigo ikramı olurdu. 80'lerin çocukları talepkar değildi.İstemeyi bilmezdik, böyle bir şey öğrenmemiştik. Şimdilerde marketlerde, giyim mağazalarında annelerini çekiştirip sızlanan, ağlayan kuşakla aramızda bu anlamda bir uçurum var, ancak bu kuşağı yetiştiren de yine bizler olduğumuz için, dönüp biraz kendimize, belki biraz da "şimdi sayısını bilmediğim kadar çok gri pantolonum var" dememize neden olan neydi, ona bakmak lazım. Konuya geri dönelim Cadde üzerindeki bir mağazada vitrinlere bakıyordu babam. Bebe beyaz yakalı, lacivert bir kadife elbise, -bana göre- bütün vitrini kaplıyordu. Rüya elbise sanki, ancak bu kadar güzel olur! Hiç bir şey söylemediğim halde babamın bana bakışını, içeri girişimizi, elbiseyi denetmesini ve poşete konarak mağazadan çıktığımızı hiç unutmadım nedense. Rüya elbisenin onun bütçesini zorladığından -bugün- eminim. * Farkında mısınız, artık çocukların eskisi gibi "rüyaları" yok. Saygılarımla... |
14-05-2007, 16:09 | #32 | |||||||||||||||||||||||
|
Evet ya. Böyle olmuyor. |
14-05-2007, 16:18 | #33 |
|
Bence de olmuyor..
|
15-05-2007, 23:22 | #34 | |||||||||||||||||||||||
|
Yaşım gereği 80'li yıllarda yaşadıklarımdan yola çıkarak bu forumu açmıştım. Görüyorum ki 60'lı 70'li yılları yaşayanlar forum başlığının kendilerine uygun hale getirilmesini istiyorlar. Bu istekte bulunanların yaşadıkları yılları anlatan ayrı forumlar açmasının daha doğru olacağı kanaatindeyim. Saygılarımla. |
15-05-2007, 23:31 | #35 |
|
Yıllar... 60,70,80,90 ne farkeder? Yaşananlar benzer. Gün günü aratıyor. Nerede o eski günler? Hayatımızda birşeyler arttıkça başka şeylerin yokluğunu hissediyoruz. Manevi değerlerin yok olduğunu, dürüstlüğün, sadakatin lafta kaldığını, menfaatin,bencilliğin ön plana geçtiğini fark ediyoruz.
|
15-05-2007, 23:51 | #36 |
|
Çağlayan hanım,
Yaşlılığımızı sürekli yüzümüze vurarak sosyolojik açıdan ne gibi bir sonuç elde edecek acep Topu topu şunun şurasında hatırladığımız az buçuk 70 li yılların sonu 80-90-2000 lerin hepsi |
15-05-2007, 23:53 | #37 |
|
Çağlayan Hanım ben dahil bir kısım üyeye 'yaşlısınız' demek mi istiyor acaba?
60'lı, 70'lı yıllar başlığı altında forum açılsa kaç kişi katılır ki? Ben diyeyim ki 3 kişi; M.Saim Dikici desin ki 4 kişi; Ahmet Yıldırım desin ki 5 kişi; H.Sancar Karaca desin ki 6 kişi... Biz yine de buraya yazalım. Saygılarımla |
16-05-2007, 09:13 | #38 |
|
Yaşlı yaşdaşlarım;
Sayın Çağlayan K.ERGİN bir şey dememiş yaşlarımıza, biz yaşlarımıza uygun biçimde alınganlık gösteriyoruz sadece. Sayın Suat ERGİN haklı. Biz yine de buraya yazalım. |
16-05-2007, 12:11 | #39 |
|
teşekkür
merhaba inanın yazını gözlerim dolarak okudum ben bahsettiğiniz dönemi ucundan yakalayan biri olarako günlere döndüm. Birden unuttuğum hatıralarım tek tek gözümden geçti TEKRAR TEŞEKKÜRLER
|
22-05-2007, 07:52 | #40 |
|
Gelin arabalarının önlerine özenle oturtulan gelin bebekleri vardı.
Keramet o bebeklerdemiydi bilmem ama o zamanlar evlilikler daha uzun sürerdi. Teksas, Tommiks, Zagor ve Kızılmaske'yi keyifle okurdum. |
29-05-2007, 21:16 | #41 |
|
Herşey zamanında yaşandığında güzeldir...
Geçmiş ise maalesef genelde güzel tarafları aklımzda kaldığı için güzel görürürz; oysa ne çabuk ta unutuveririz şimdi ki güzel anılarımızı ?? herşey zamanında yaşanırsa güzeldir, ama acı ama tatlı !!! |
16-04-2008, 22:30 | #42 |
|
80 li yıllar,hayatımın en güzel yılları demek. Yoğurdu bakkaldan tencereyle yarım kilo almak demek, yoğurda toz kaçmasın diye üzerine bir ince kağıt konması demek. Sokaklarda bir seferde 10 kişiyi döndüren salıncaklı adamın dolaşması demek, arada bir de ayı oynatan bir adamın dolaşması demek. Rengarenk, meyveli macun yemek demek. Kapıyı açınca yarı bele kadar dolan karın içeriye girmesi demek, tonla kaya kaya kömür almak demek ( doğalgaz mı vardı eskiden İst.da ), onları baltayla parçalamak demek, İnternet olmadığından evde durmayarak karda, arkadaşlarla bir tahta parçasının üzerinde neşeyle kaymak demek. ( Hayatımın en mutlu anlarıydı ) Her yakışıklı çocuğa aşık olmak demek, kimse anlamasın diye onlara kod adı koyup kankalarımıza bahsetmek demek. Akşam olup hava kararınca annemin tiz bir sesle sokağa bağırıp \' neslihaaaaaaan eve gel baban geldi \' demesi demek, Sokakta futbol oynayıp kaleci olmak demek, dize kadar turuncu ya da fosforlu yeşil tunik giyip bele kalın beyaz bir kemer takmak demek, vatka demek, rugan ayakkabı demek, hulolop denilen halkayı belde hatta boyunda çevirme yarışmaları yapmak demek, modern talkıng, sandra, madonna ( la is la bonita ) dinleyip, beyaz dizi romanları okuyup mest olmak demek, Aaah aaah.
|
19-04-2008, 23:58 | #43 |
|
Düşüne düşüne buldum yine. 80 li yıllar, çıtalı denilen uçurtma demek, gökyüzüne iyice yükselene dek, bir yerlere çarpa çarpa inmesi demek, yükselince 'ip sal abla, ip sal abla' diyen kardeşimin çığlıkları demek, kırtasiyeden o vakitler moda olan karton bebekler alıp, onları rengarenk kağıt giysilerle giydirmek, arkadaşlarla kağıt bebek güzellik yarışması yapmak demek, dokuz taş oynamak demek, hani en üstteki taşı düşürmeye çalışırdık. ' yemeni bağlamış telli başına, edalı işveli köylü güzeli' şarkısını öğretmenimiz eşliğinde söylemek demek, beğendiğin çocuk ile göz göze gelince, bu anı en az bir hafta kadar hatırlayıp durmak, hayaller kurmak demek, beslenme çantasından haşlanmış yumurta çıkınca dünyanın en mutlu insanı olmak demek, şirinler adlı çizgi filmi kaçırmamak demek, velhasıl sevgi dolu yıllar demekl...
|
20-04-2008, 20:44 | #44 |
|
80 li yıllar
akşamları Dallas ı izlemek için apartmandaki tüm kadınların bir evde toplanması kekler pastalar çaylar yapması demek , Ceyar herzamanki Ceyarlığını yapınca herkesin ona kızması demek, cumartesi akşamları türk filimi başlamadan önce mecburen trt yurttan sesler korosunun konserini seyretmek demek, bu akşamda elektrikler kesilecekmiş diye erkenden bakkaldan gidip mum almak demek ,şehirler arası telefon görüşmesi yapmak için ptt ye isim yazdırıp sıra almak demek , minübüslerde İbrahim Tatlıses in Ayağında Kundura yar gelir Dura Dura ... şarkısını dinlemek demek, benim için en önemlisi 80 li yıllarda her şehirde bulunmayan böbrek hastalarının diyaliz merkezi demek (annem böbrek yetmezligi nedeniyle diyalize giriyordu) , kış akşamları evde monopol oynamak tombala çekmek demek , sobanın üstünde kestane kızartmak demek , kardan adam yapmak için evden havuç alıp koşarak bahçeye çıkmak demek |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Mutlu Yıllar. | macerkez | Site Lokali | 16 | 02-01-2010 13:06 |
Yıllar Öncesine Ait Alacak Bugünkü Değerden İstenebilir mi? | Av. Salim | Meslektaşların Soruları | 5 | 31-12-2006 00:58 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |