06-06-2009, 21:58 | #1 |
|
Evlat Edinenin Velayet Yetkisinin Kaldırılması
T.C.
ANKARA 8. AİLE MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2008/1510 KARAR NO : 2009/607 HAKİM : ERAY KARINCA 26084 KATİP : ZAKİNE KARAASLAN (ARMAN) 46946 DAVACILAR : 1. S.Ü. - 2. D.Ü. - VEKİLİ : Av. KENAN ELİBOLCA DAVALILAR : 1- S.Ü. - 2- Ş.Ü. DAVA : Evlatlık İlişkisinin Kaldırılması DAVA TARİHİ : 22/12/2008 KARAR TARİHİ : 13/05/2009 Mahkememizde görülmekte bulunan Evlatlık İlişkisinin Kaldırılması davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, dava dilekçesinde ve aşamalarda; müvekkillerinin ortak çocuğu G.’yi davalıların, 2005 yılında evlat edindiğini, G.’nin doğuştan gelen sağlık sorunları nedeniyle sürekli özel ilgi ve bakıma gereksinmesinin olduğunu, davalıların çocukla daha fazla ilgilenmeyeceklerini söyleyerek 2008 yılında çocuğu gerçek anne ve babası olan müvekkillerine bırakıp gittiklerini, küçüğün halen anne ve babasının yanında kaldığını, ancak sağlık, eğitim, öğretim giderlerinin karşılanması sırasında, nüfus kaydı davalıların üzerinde gözüktüğünden ailenin ekonomik olarak sıkıntı yaşadığını ileri sürerek evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını istemiştir. Davalılar vekili, duruşmada davayı kabul ettiklerini bildirmiştir. Dava, evlatlık ilişkisinin kaldırılması istemine ilişkindir. Davacıların gösterdiği tanıklar dinlenmiş, 2. Aile Mahkemesinin 2007/147 esas sayılı dosyası getirtilerek incelenmiştir İncelenen dosya içeriğinden davacının B.D. ( Küçüğün Halası ) davalıların ise dosyamızdaki davalılar S.Ü. ile Ş.Ü. olduğu görülmüştür. Evlatlık ilişkisinin kaldırılması amaçlı bu dava, hala B.’nin dava hakkının bulunmadığı, aktif husumet yokluğu yanında, evlatlık ilişkisinin haklı nedenlerle kaldırılması olanağı 4721 sayılı TMK nunda mevcut olmadığı gibi Ankara 8. Aile Mahkemesinin 2005/14 esas sayılı dosyasında TMK nun 316 ve devamı maddelerine göre inceleme ve araştırma yapılarak evlatlık ilişkisinin kurulduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle red edilmiştir. Gerçekten de mahkememizin 2005/14 sayılı dosyasında küçük G. ile davalılar arasındaki evlatlık ilişkisi TMK nun 316 ve devamı maddelerindeki inceleme ve araştırma yapılarak yöntemine uygun biçiminde kurulmuştur ve TMK nun 317 ile 318. maddesinde belirtildiği biçimde bir eksiklik de yoktur. Öte yandan 743 sayılı yasanın 258. maddesinde yer alan evlatlık ilişkisinin haklı nedenlerle kaldırılması olanağı, 4721 sayılı TMK da yer almamaktadır. Yasa koyucu haklı ve yerinde nedenlerle, evlatlık ilişkisinin kuruluşunu çok sıkı koşullara bağladığı gibi ilişki gerçekleştikten sonra artık gerçek evlat ve ana baba statüsü kazandırmıştır. O halde, davacının amaçladığı biçimde evlatlık ilişkisinin kaldırılma olanağı hukukumuzda bulunmamaktadır. Somut olayda amca ve yenge küçüğün süreğen tedavisinin halen yaşadıkları Viyana şehrinin sağlık olanaklarının daha iyi olacağı inancıyla küçük G.’yi evlat edinip götürmüşler, sonrasında tam bir tedavinin sağlanamayacağı anlaşıldığından, bir, bir buçuk yıl kadar sonra çocuğu Türkiye’de gerçek anne ve babasına bırakmışlardır. Dosyaya sunulan rapor ve belgelerin yanında duruşmada bizzat gözlenen küçük G.’nin yaşamı boyunca tedavisinin sürdürülmesi bir zorunluluk olup somut durumu itibariyle bu sorumluluğun Avusturya’da yaşayan, evlat edinen amca ve yenge tarafından yerine getirilemeyeceği, yükümlülüğün gerçek anne ve baba tarafından üstlenildiği ortadadır. Ne var ki, gerek hukukumuz gerekse ülkemizin imzaladığı uluslar arası anlaşmalar, Çocuk Hakları Sözleşmesi uyarınca asıl olan küçüğün üstün yararıdır. Aile mahkemelere kuruluş amacı ve çerçeveyi düzenleyen hukuksal düzenleme itibariyle aynı zamanda çare makamıdır. Buna göre davalıların velayet görevlerini yerine getirmekten kaçındıkları tartışmasız olmakla, evlatlık ilişkisinin kaldırılması yerine, davalılardan velayetin alınmasının amaca uygun ve küçüğün üstün yararına olduğu düşünülerek, evlatlık ilişkisinin kaldırılması isteminin reddine, TMK nun 348. maddesi uyarınca davalılardan velayetin alınarak küçüğe halen bakmakta olan babanın vasi olarak atanması için Sulh Hukuk Mahkemesine ihbarda bulunmaya karar vermek gerekmiştir. H Ü K Ü M : Yukarda açıklanan nedenlerle; Davanın reddine, TMK nun 348/2. maddesi uyarınca S.Ü. ve Ş.Ü.'nün çocuğa yeterli ilgiyi göstermediği ve yükümlülüklerini ağır biçimde savsakladıkları anlaşıldığından velayetin kaldırılmasına, küçüğe babası S.Ü.'nün vasi atanması için Sulh hukuk Mahkemesine ihbar edilmesine, Peşin harcın mahsubu ile kalan 1.60 TL nin davacılardan müşterek ve müteselsilen alınmasına, Davalılar davasını vekille takip ettiğinden, yürürlükteki tarife uyarınca 575 TL vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalılara ödenmesine, Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, İlişkin karar davacı ve vekilinin yüzlerine karşı davalıların yokluğunda gerekçeli kararın kendilerine tebliğinden itibaren 15 gün süre içerisinde Yargıtay’a gönderilmek üzere mahkememize verecekleri dilekçeleriyle temyiz edebileceklerine dair karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/05/2009 Katip 46946 Hakim 26084 |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Velayet Problemı/velayet Hakkı Annnede Olan Çocuğun Baba Tarafından Kaçırılması | Konuk(NURCAN) | Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) | 2 | 04-12-2007 17:57 |
Evlat Edinilen Bir Kimse Kendisini Evlat Edinenin Diğer Öz Çocuklarından Birisiyle Ev | av.ozancelik | Hukuk Soruları | 9 | 17-09-2007 15:56 |
evlatlık ve evlat edinenin hısımlarıyla nafaka ilişkisi | ferdaduran | Aile Hukuku Çalışma Grubu | 2 | 10-09-2007 22:20 |
kat mülkiyetinde yöneticiye verilen tek imza ile temsil yetkisinin kaldırılması | altiokebru | Meslektaşların Soruları | 5 | 19-01-2007 17:21 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |