Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Tapudaki Mülkiyet Şerhinin Kaldırılması

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 22-05-2014, 13:42   #1
Av.Gümüş

 
Varsayılan Tapudaki Mülkiyet Şerhinin Kaldırılması

Sizlere çıkmazda olduğum bir konuyu danışacağım.

1980 öncesinde bir arsanın sahibi, bu arsanın üzerindeki kargir evi eşine vermek istiyor ve tapuya bu şekilde şerh koyduruyor. Yıllar geçiyor 82 yılında arsanın sahibi müvekkilime burayı satıyor. Fakat müvekkilim tapuda yer alan mülkiyet şerhini hiç görmüyor, dikkat etmiyor ve bu şerhe birlikte devir oluyor. Müvekkilim satın aldıktan bir kaç yıl sonra arsa üzerindeki bu ev eski olduğu için atıl duruma düşüyor. Müvekkilim bu evi yıktırıp yerine yeni bir ev yaptırıyor. 82 yılından bu tarihe kadar arsa ve ev müvekkilim tarafından kullanılıyor.

2012 yılında bu şerhin farkına varılıyor. Lehine şerh tesis edilen kişi buranın çok değerli olmayacağını, burada hak sahibi olmadığını düşünüyor ve asıl arsanın sahibi müvekkilime ufak bir bedelle satmak istiyor. Fakat bu şahıs kısıtlı, tabi vasisi satışa izin için başvuruyor. Mahkeme geliyor keşifte, müvekkilim tarafından sonradan yaptırılan yeni binanın bedeli üzerinden bir karara varıyor.

Müvekkilim 25 yıldır bu arsanın ve üzerindeki binanın fiilen kendisi tarafından kullanıldığı bahisle bu şerhi kaldırmak niyetinde. Sizin de yorumlarınıza ihtiyacım var. Teşekkür ederim.
Old 22-05-2014, 13:56   #2
Av. Levent Emre ÇİÇEK

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Gümüş
Sizlere çıkmazda olduğum bir konuyu danışacağım.

1980 öncesinde bir arsanın sahibi, bu arsanın üzerindeki kargir evi eşine vermek istiyor ve tapuya bu şekilde şerh koyduruyor. Yıllar geçiyor 82 yılında arsanın sahibi müvekkilime burayı satıyor. Fakat müvekkilim tapuda yer alan mülkiyet şerhini hiç görmüyor, dikkat etmiyor ve bu şerhe birlikte devir oluyor. Müvekkilim satın aldıktan bir kaç yıl sonra arsa üzerindeki bu ev eski olduğu için atıl duruma düşüyor. Müvekkilim bu evi yıktırıp yerine yeni bir ev yaptırıyor. 82 yılından bu tarihe kadar arsa ve ev müvekkilim tarafından kullanılıyor.

2012 yılında bu şerhin farkına varılıyor. Lehine şerh tesis edilen kişi buranın çok değerli olmayacağını, burada hak sahibi olmadığını düşünüyor ve asıl arsanın sahibi müvekkilime ufak bir bedelle satmak istiyor. Fakat bu şahıs kısıtlı, tabi vasisi satışa izin için başvuruyor. Mahkeme geliyor keşifte, müvekkilim tarafından sonradan yaptırılan yeni binanın bedeli üzerinden bir karara varıyor.

Müvekkilim 25 yıldır bu arsanın ve üzerindeki binanın fiilen kendisi tarafından kullanıldığı bahisle bu şerhi kaldırmak niyetinde. Sizin de yorumlarınıza ihtiyacım var. Teşekkür ederim.


Tam emin değilim olayınızla bire bir örtüşür mü,bu gün böyle bir içtihat okumuştum tapuya şerhle ilgili,umarım faydalı olur.
Esas No:
Karar No:
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
2013/5772
2013/7256
Karar Tarihi: 14.05.2013
T.C.
TAPU IPTALI VE TESCIL DAVASI - TEMLIK ISLEMININ DAVACININ
SÖZLESME ILE KAZANDIGI SAHSI HAKKINI BERTARAF ETMEK
KASTIYLA YAPILDIGINA ILISKIN BIR DELIL OLMADIGI - TAPU
KÜTÜGÜNDEKI SICILE IYINIYETLE DAYANARAK MÜLKIYET HAKKI
KAZANILDIGI - HÜKMÜN BOZULMASI
ÖZET: Davalı (G.M.) ile son tapu maliki davalı (S.T.S.) arasındaki temlik isleminin davalıların el ve
isbirligi içinde, davacının .. tarihi sözlesme ile kazandıgı sahsi hakkını bertaraf etmek kastıyla
yapıldıgına iliskin bir delil olmadıgı ve davalı (S.T.S.)'in tapu kütügündeki sicile iyiniyetle dayanarak
mülkiyet hakkı (ayni hak) kazandıgı anlasıldıgından mülkiyet aktarımına iliskin talebinin reddi ile ikinci
kademedeki tazminat istemi yönünden olumlu-olumsuz bir hüküm kurulması gerekir.
(4721 S. K. m. 706, 1009, 1023, 1024) (818 S. K. m. 22, 213) (1512 S. K. m. 89)
Dava: Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.05.2011 gününde verilen dilekçe ile satıs vaadi
sözlesmesi ve muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescil olmadıgı takdirde tazminat istenmesi üzerine
yapılan durusma sonunda; davanın tapu iptali ve tescil yönünden kabulüne dair verilen 12.06.2012
günlü hükmün Yargıtay?ca incelenmesi davalı (S.T.S.) vekili ile diger davalılar vekili tarafından
istenilmekle süresinde oldugu anlasılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra
05.03.2013tarihli mahalline iade kararı sonrası dosya ve içerisindeki bütün kagıtlar incelenerek geregi
düsünüldü:
Karar: Davacı; (i.) 16. Noterliginin 09.12.1997 tarihli ve 30215 yevmiye numaralı satıs vaadi
sözlesmesi ile 49 ada 19 parselde zemin kat, 38 numaralı dükkanın dava konusu 1/2 hissesinin
malikleri davalılar (F.Ç.) ve (M.S.)'ten satın aldıgını, sözlesmenin tapuya serh edildigini, dava edilen
bu payın önce davalı (G.M.)'a, daha sonra da davalı (S.T.S.)'e muvazaalı olarak tapuda devredildigini
belirterek tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat isteginde bulunmustur.
Davalılar (F.Ç.), (M.S.) ve (G.M.) vekili, satıs vaadi sözlesmesinin 10.12.1997 tarihinde tapuya serh
edilip, serhin 5 yıllık süre sonunda hukuki degerini yitirmesi sonrası 09.01.2003 tarihinde tapudan
terkin edildigini ve 20.01.2003 tarihinde davalı (G.M.)'a tapudan satıldıgını, tasınmazın diger hissedarı
olan davalı (S.T.S.) tarafından onalım hakkını kullanacagını bildirmesi üzerine de diger davalıya dava
konusu payın satıldıgını, her iki satıs isleminde de muvazaa bulunmadıgını belirterek davanın reddini
savunmuslardır.
Davalı (S.T.S.) vekili, satıs vaadi sözlesmesinden önce davalı (F.Ç.)'nın tapu kaydındaki hissesi
üzerinde lehine 09.01.1997 tarihli ipotegin mevcut oldugunu, davalılar (F.Ç.) ve (M.S.)'ten dava
konusu 1/2 hisseyi satın alan (G.M.)'a onalım hakkını kullanacagını bildirmesi sonucu 16.04.2003
tarihinde bu hisseyi satın aldıgını, aynı gün de davacının ailesinin sahibi oldugu (A.) Döviz A.S'ye
tasınmazın tamamını kiraladıgını, tasınmazın tamamının kendisine ait oldugu bilinerek kira
sözlesmesi yapıldıgını bildirerek davanın reddini savunmustur.
Sinerji Mevzuat ve Içtihat Programı Sayfa 1 / 3
Esas No:
Karar No:
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
2013/5772
2013/7256
Karar Tarihi: 14.05.2013
T.C.
Mahkemece mülkiyet aktarımına iliskin istemin kabulü ile davalı (S.T.S.) adına 3180/40.000 hisseli
olarak kayıtlı tasınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmistir.
Hüküm, davalı (S.T.S.) vekili ile diger davalılar (F.Ç.), (M.S.) ve (G.M.) vekili tarafından temyiz
edilmistir.
Hukukumuzda, kisilerin satın aldıgı seylerin ileride kendilerinden geri alınabilecegi endisesi
tasımamaları, dolayısıyla toplum düzeninin saglanması düsüncesiyle, satın alan kisinin iyi niyetinin
korunması ilkesi kabul edilmistir. Bir tanımlama yapmak gerekirse iyiniyetten maksat, hakkın
dogumuna engel olacak bir hususun hak iktisap edilirken kusursuz olarak bilinmemesidir.
Belirtilen ilke, TMK'nun 1023. maddesinde aynen<tapu kütügündeki sicile iyi niyetle dayanarak
mülkiyet veya baska bir ayni hak kazanan üçüncü kisinin bu kazanımı korunur> seklinde yer almıs,
aynı ilke tamamlayıcı madde niteligindeki 1024. maddesinde<bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmis
ise bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kisi bu tescile dayanamaz> biçiminde vurgulanmıstır. Ne
var ki; tapulu tasınmazların intikallerinde huzur ve güveni koruma, toplum düzenini saglama ugruna
tapu kaydında ismi geçmeyen ama asıl malik olanın hakkı feda edildiginden iktisapta bulunan kisinin
iyiniyetli olup olmadıgının tam olarak tespiti büyük önem tasımaktadır.
Kaynagını Borçlar Kanunu'nun 22. maddesinden alan satıs vaadi sözlesmeleri Borçlar Kanunu'nun
213. maddesi ile Türk Medeni Kanunu'nun 706 ve Noterlik Kanunu'nun 89. maddesi hükümleri
uyarınca noter önünde re'sen düzenlenmesi gereken bir baska anlatımla geçerliligi resmi sekil sartına
baglı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kisisel hak saglayan sözlesme türüdür. Vaat alacaklısı,
satıs vaadi sözlesmesi ile mülkiyeti devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediginde Türk
Medeni Kanunu'nun 716. maddesi uyarınca açacagı tapu iptal ve tescil davasında borcun hükmen
yerine getirilmesini isteyebilir.
Satıs vaadi sözlesmelerinin, Türk Medeni Kanunu'nun 1009. maddesi uyarınca tapunun beyanlar
hanesine serhi mümkündür. Böylece, sözlesme alacaklısı sözlesmeden kaynaklanan kisisel hakkını
kuvvetlendirmis olur ve üçüncü kisilere karsı ileri sürme olanagı kazanır. Tapu Kanunu'nun 26/6
maddesi uyarınca bu serh bes yıl için geçerli olup bes yılın dolmasıyla kayıttan silinir ve anılan gücünü
yitirir. Satıs vaadi sözlesmesinin tapuya serhinden sonra bes yıl içinde kayda islenen her türlü haciz,
ipotek ve benzeri sözlesme alacaklısının haklarını kısıtlayacak nitelikteki serhler de sözlesme
alacaklısını baglamaz.
Bu açıklamalardan sonra somut olaya gelince;
Davacının dayandıgı 09.12.1997 tarihinde düzenlenen satıs vaadi sözlesmesi noterde usulüne uygun
olarak düzenlenmis olup geçerlidir. Anılan sözlesme 10.12.1997 tarihinde tapuya serh edilmis olup,
1/2 hisse maliki ve satıs vaadi borçluları (F.Ç.) ve (M.S.)'ün talebi üzerine 09.01.2003 tarihinde
tapudan terkin edilmistir. Davalı (G.M.)'ın dava konusu 1/2 hissenin mülkiyetini edindigi 20.01.2003
tarihi itibariyle tapuda satıs vaadi
Sinerji Mevzuat ve Içtihat Programı Sayfa 2 / 3
Esas No:
Karar No:
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
2013/5772
2013/7256
Karar Tarihi: 14.05.2013
T.C.
serhi mevcut degildir. Dava konusu 1/2 pay daha sonra (G.M.) tarafından, diger davalı (S.T.S.)'e
16.04.2003 tarihinde satıs suretiyle temlik edilmistir. Mahkemece, gerek davalı (G.M.)'a, gerekse de
bu davalı tarafından davalı (S.T.S.)'e satıs vaadi sözlesmesine konu hissenin devri sırasında tapuda
satıs vaadi serhinin bulundugu bu nedenle devirlerin muvazaalı oldugu gerekçesi ile tapu iptali ve
tescil isteminin kabulü dogru olmamıstır.
Ayrıca, davalı (G.M.) ve (S.T.S.) satıs vaadi sözlesmesi serhinin tapudan terkininden sonra tapu
kaydını devralan üçüncü kisiler olup, TMK'nun 1023 ve 1024. maddeleri geregince de dava konusu
hisseyi iktisap ettikleri tarihlerde tapu kütügündeki sicile iyiniyetle dayanarak mülkiyet hakkını
edindikleri tarihlerde hakkın dogumuna engel olacak bir husus da bulunmamaktadır.
Davalı (G.M.) ile son tapu maliki davalı (S.T.S.) arasındaki temlik isleminin davalıların el ve isbirligi
içinde, davacının 09.12.1997 tarihi sözlesme ile kazandıgı sahsi hakkını bertaraf etmek kastıyla
yapıldıgına iliskin bir delil olmadıgı ve davalı (S.T.S.)'in tapu kütügündeki sicile iyiniyetle dayanarak
mülkiyet hakkı (ayni hak) kazandıgı anlasıldıgından mülkiyet aktarımına iliskin talebinin reddi ile ikinci
kademedeki tazminat istemi yönünden olumlu-olumsuz bir hüküm kurulması gerekirken yazılı gerekçe
ile hüküm tesisi dogru görülmediginden, hükmün bozulması gerekmistir.
Kabule göre de; 09.12.1997 tarihli sözlesmede satısı vaat edilen tasınmazın 1/2 hissesine tekabül
eden 1590/40.000 hissesi olmasına ragmen, tasınmazın 1/2 hissesinin iptali yerine tasınmazın
tamamının iptal ve tesciline karar verilmesi de dogru degildir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün
BOZULMASINA, istek halinde pesin yatırılan temyiz harcının yatıranlara iadesine, 14.05.2013
tarihinde oybirligi ile karar verildi. (¤¤)
Sinerji Mevzuat ve Içtihat Programı Sayfa 3 / 3
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Tapudaki mülkiyet hakkı mahkeme kararı ile iptal edilen kişiye ait hacizlerin akıbeti madlock Meslektaşların Soruları 28 07-07-2023 12:40
Aile Konutu şerhinin kaldırılması Av. Zeynep KILIÇ KAYA Meslektaşların Soruları 5 10-08-2015 12:16
Aile Konutu şerhinin kaldırılması Arif Aydın Meslektaşların Soruları 2 09-02-2012 09:47
aile konutu şerhinin kaldırılması SELBELLEV96 Meslektaşların Soruları 1 08-02-2012 10:41
2/B şerhinin kaldırılması Kemosabe Meslektaşların Soruları 1 09-08-2010 13:14


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04760790 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.