(Karar Tarihi : 07.11.2008)

Şikayetli avukatın, cezaevi müdürü olan şikayetçi hakkında mensup olduğu partinin il disiplin kurulu üyesi sıfatıyla görevinden alınması için parti başkanlığına şikayet ettiği, bu şikayetinde şikayetçi hakkında gerçek dışı beyan ve hakarette bulunduğu iddiasıyla açılan disiplin kovuşturması sonucunda baro disiplin kurulunca şikayetli avukatın uyarma cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.


Baro disiplin kurulu kararına şikayetli avukat tarafından itiraz edilmiştir. Şikayetli itirazında, disiplin kovuşturmasına konu eylemin avukatlık mesleğine ilişkin olmadığını, siyasi parti nezdindeki görevinden kaynaklandığını, hakkında aynı nedenle açılan ceza davasından beraat ettiğini, disiplin kurulu kararında dayanılan gerekçenin özel ve sosyal hayata müdahale anlamına geldiğini, bunun kabul edilemeyeceğini ileri sürerek verilen cezanın kaldırılmasını istemiştir.


Disiplin kovuşturmasına konu sorun şikayetli avukatın bir siyasi partinin görevlisi olarak yazdığı şikayet dilekçesinde başkalarını küçük düşürecek davranışlarda bulunup bulunmayacağına ilişkindir.


Şikayetli avukat aynı eyleminden dolayı yargılandığı Eskişehir (4). Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2004/… Esas, 2006/… Karar sayılı kararı ile beraat etmiş ise de, beraat kararının gerekçesinde, "Tüm bu yukarıdaki bölümde tespit olunup işaret edilmeye çalışılan hususlar suç tipi olarak hakaret veya iftira veya belli bir şekilde yaptırım altına alınan nitelikte suçlar olarak değerlendirilmemekle birlikte gerek savunmanlık gerekse siyaset ilişkileri yönünden doğru ve yerinde olmayan bir üslup ve içerik olarak kabul olunmuştur." denilerek şikayetli avukatın eyleminin etik değerler bakımından uygun olmadığı belirtilmiştir.


Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları'nın 4. maddesine göre, "Avukat, mesleğinin itibarını zedeleyecek her türlü tutum ve davranıştan kaçınmak zorundadır. Avukat özel yaşantısında da buna özenmekle yükümlüdür."


Avukatın onur ve saygınlığı, avukatların birey olarak özel ve mesleki yaşantılarında dürüst, güvenilir ve hukuka uygun şekilde davranmaları ile sağlanabilir. Bu anlamda özel hayat mesleki hayat ayrımı yapılması düşünülemez. Şikayetli avukatın dayanaksız suçlamalarla bir başkası hakkında şikayette bulunması ve hatta bu nedenle atanmasının yapılmasını sağlaması, avukatlık onur ve saygınlığına uygun bir davranış olarak kabul edilemez.


Sonuç olarak, şikayetlinin itirazının reddi ile Eskişehir Barosu Disiplin Kurulu'nun uyarma cezası verilmesine ilişkin kararının onanmasına oybirliği ile karar verildi.

İlgili Mevzuat Hükmü : Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Meslek Kuralları MADDE 4 :Avukat, mesleğin itibarını zedeleyecek her türlü tutum ve davranıştan kaçınmak zorundadır. Avukat özel yaşantısında da buna özenmekle yükümlüdür.

Şerh Son Güncelleme: 13-11-2009