Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 11.HD 2005/1611 E. 2006/1644 K. İçtihat

Üyemizin Özeti
Mali konularda karar verme yetkisi tamamen genel kurula ait olup anılan yetkinin devri mümkün değildir. Bu durum karşısında, yönetim kurulu genel kurul kararı olmadan kendiliğinden istifa eden ortağa ödediği aidatlar dışında fazladan ödeme yapamaz.
(Karar Tarihi : 20/02/2006)
Davacı vekili, müvekkilinin ortağı olan davalının istifasının kabul edildiğini, ödediği aidat bedeli olarak kendisine 14.820.000.000.-TL.nin iadesine karar verildiğini, 28.08.2002 tarihli tediye makbuzu ile 5.000.000.000.-TL ödendiğini, geriye kalan borç için de 10.09.2002 tarihli 5.000.000.000.-TL bedeli ve 10.10.2002 tarihli 4.820.000.000.-TL bedelli senetlerin verildiğim, mali durumun kötü olması nedeniyle birinci senede mahsuben 16.09.2002 tarihinde 2.000.000.000.-TL, 24.09.2002 tarihinde ise 3.000.000.000.-TL ödeme yapıldığını, diğer senede ilişkin de kısmi ödemede bulunulduğunu, bakiyesi olan 2.500.000.000.-TL üzerinden icra takibine geçtiğini, yapılan hesapta davalının alacağının 10.500.000.000.-TL olduğunun anlaşıldığını ileri sürerek, fazladan ödenen 1.780.000.000.-TL.nin tahsiline, takibe konu senedin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin toplam 11.820.000.000.-TL ödeme yaptığını, işyeri açması nedeniyle paraya ihtiyacı bulunduğunu, davalı kooperatif başkanının fazladan üye olduğunu söyleyerek aidatın 15.000.000.000.-TL ödenebileceğini bildirdiğini, bu öneriyi kabul ettiğini,bir hatanın bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, istifanın kabulüne ilişkin yönetim kurulu kararı içeriği ve ödeme cetveli incelendiğinde bir hata yapılmadığı, hakkaniyet gereği aidata birikmiş faiz ödendiği, ödemenin bilinçli şekilde gerçekleştiği, sonradan geri alınmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, istifa eden ortağa fazladan ödeme yapıldığı iddiasına dayalı istirdat ve bu amaçla verildiği ileri sürülen bononun iptali istemlerine ilişkindir.
1163 sayılı Yasanın 17 nci ve yapı kooperatifleri tip anasözleşmesinin 15 nci maddeleri hükümleri uyarınca, kooperatif üyeliğinden ayrılan ortağın hakları ortaklıktan çıktığı veya çıkarıldığı yılın bilançosu çerçevesinde iade edilir. Ancak, hakların ödenmesi ise bilançonun kesinleşmesinden, başka bir anlatımla genel kurulca kabulünden itibaren bir ay içinde mümkündür. Alacak, bilançonun genel kurulca kabulünden bir ay sonra muaccel hale geleceğinden ayrılan ortağın öncesinden dava ve takip hakkı bulunmamaktadır. Bahse konu düzenlemelere rağmen kooperatif yönetimi daha öncesinden bir ödeme taahhüdünde bulunmuş ise artık anılan yasa ve sözleşme hükümleri dikkate alınmayacaktır. Öte yandan, kooperatiften ayrılan ortak, ödediklerinin tamamını değil, bilançoya göre payına düşen ortak giderler düşüldükten sonra kalanı isteyebilir. Uyuşmazlık konusu olayda davalının, 28.08.2002 tarihli dilekçesiyle istifa ettiği, ödemiş bulunduğu aidatlarına karşılılık 14.820.000.000.-TL iade edilmesini istediği, 25.09.2002 tarih ve 17 numaralı yönetim kurulu kararıyla bu istifanın kabul edilerek davalıya 11.000.000.000.-TL ana para ve vade karşılığı 3.800.000.000.-TL ödenmesinin karara bağlandığı, karşılık olarak dava dilekçesinde açıklanan peşinatın ödendiği ve senetlerin verildiği uyuşmazlık konusu değildir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalının ödemiş olduğu aidatların toplamının 10.820.000.000.-TL olduğu açıklanmıştır. 1163 sayılı Yasa'ya göre mali konularda karar verme yetkisi tamamen genel kurula ait olup anılan yetkinin devri mümkün değildir. Bu durum karşısında, yönetim kurulunun genel kurul kararı olmadan kendiliğinden istifa eden ortağa ödediği aidatlar dışında fazladan ödeme yapamayacağı, bu yönde genel kurul kararı bulunduğunun savunulmadığı, davacının fazladan ödeme yaptığı dikkate alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddi doğru görülmemiştir.
KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 20.02.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İlgili Mevzuat Hükmü : Kooperatifler Kanunu MADDE 17 :Kooperatiften çıkan veya çıkarılan ortakların kendilerinin yahut mirasçılarının kooperatif varlığı üzerinde hakları olup olmadığı ve bu hakların nelerden ibaret bulunduğu anasözleşmede gösterilir. Bu haklar, yedek akçeler hariç olmak üzere, ortağın ayrıldığı yıl bilançosuna göre hesaplanır.

       Kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşürecek nitelikteki iade ve ödemeler, anasözleşmede daha kısa bir süre tespit edilmiş olsa bile genel kurulca üç yılı aşmamak üzere geciktirilebilir. Bu durumda kooperatifin muhik bir tazminat isteme hakkı saklıdır. Çıkan veya çıkarılan ortaklar ile mirasçılarının alacak ve hakları bunları istiyebilecekleri günden başlıyarak beş yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.

       Çıkan veya çıkarılan ortağın sermaye veya mevduatından kısmen veya tamamen yoksun kalacağı hakkındaki şartlar hükümsüzdür.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Kamil Nadir SARILKAN
Hukukçu
Şerh Son Güncelleme: 20-02-2010

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02240992 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.