Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

T.C. YARGITAY 10. C.D. 2006/3871 E. 2007/569 K. İçtihat

Üyemizin Özeti
Ele geçirilen uyuşturucu maddenin kime ait olduğunun bilinmediği aşamada, uyuşturucu maddenin kendisine ait olduğunu söyleyerek suçunun ortaya çıkmasına hizmet ve yardım ettiğinin anlaşılması karşısında, hakkında 5237 sayılı TCK.nun 192/3 maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, kanuna aykırıdır.
(Karar Tarihi : 29.01.2007)
DAVA : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan sanık K_____ hakkında S_____ Asliye Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, 11.10.2005 tarihinde 2004/258 esas, 2005/224 karar sayı ile mahkumiyet kararı verildiği; hükmün sanık tarafından süresi içinde temyiz edildiği; Yargıtay C. Başsavcılığınca sanık Metin Yüksel yönünden bozma isteğiyle dava dosyasının tebliğname ekinde 21.03.2006 tarihinde Dairemize gönderildiği anlatıldı. Dosya incelendi:

KARAR : Yargılama sürecinin kanuna uygun olarak yapıldığı; aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı; eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı; vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı; eyleme uyan suç tipi ile artırma ve indirme nedenleri tartışılarak yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlatıldığından, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine,

Ancak;

1- Hükme dayanak alınan ve fotokopi niteliğinde olan olay, yakalama, oto arama ve zaptetme tutanağının, aslına uygunluğunun onaylanmaması suretiyle 5271 sayılı CMK.nun 169. maddesine aykırı davranılması;

2- Dosya kapsamına göre; hakkında suç ihbarı bulunmayan sanığın, başka kişilerle birlikte içerisinde bulunduğu ve sürücüsü yada sahibi olmadığı araçta yapılan arama sonucunda, bagaj bölümünde ele geçirilen suça konu esrarın kime ait olduğunun anlaşılamadığı bir aşamada, kendisine ait olduğunu söyleyerek suçunun ortaya çıkmasına hizmet ve yardım ettiğinin anlaşılması karşısında, hakkında 5237 sayılı TCK.nun 192/3. maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,

3- 19.12.2006 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 5560 sayılı "Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun"la değiştirilen 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191. maddesinde; kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran kişi hakkında, cezaya hükmedilmeden önce, tedaviye ve/veya denetimli serbestlik tedbirine karar verilebileceği, tedavinin ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranması halinde açılmış olan davanın düşmesine hükmedileceği öngörülmüştür.

Belirtilen bu değişiklik karşısında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7. maddesi uyarınca; sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,

KARAR : Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün istem gibi BOZULMASINA, 29.01.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İlgili Mevzuat Hükmü : Türk Ceza Kanunu MADDE 192 :(1) Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçlarına iştirak etmiş olan kişi, resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce, diğer suç ortaklarını ve uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin saklandığı veya imal edildiği yerleri merciine haber verirse, verilen bilginin suç ortaklarının yakalanmasını veya uyuşturucu veya uyarıcı maddenin ele geçirilmesini sağlaması halinde, hakkında cezaya hükmolunmaz.
       (2) Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran kişi, resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce, bu maddeyi kimden, nerede ve ne zaman temin ettiğini merciine haber vererek suçluların yakalanmalarını veya uyuşturucu veya uyarıcı maddenin ele geçirilmesini kolaylaştırırsa, hakkında cezaya hükmolunmaz.
       (3) Bu suçlar haber alındıktan sonra gönüllü olarak, suçun meydana çıkmasına ve fail veya diğer suç ortaklarının yakalanmasına hizmet ve yardım eden kişi hakkında verilecek ceza, yardımın niteliğine göre dörtte birden yarısına kadarı indirilir.
       (4) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi, hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmaktan dolayı soruşturma başlatılmadan önce resmi makamlara (Ek ibare: 6763 S.K m.17 - 24.11.2016) "veya sağlık kuruluşlarına" başvurarak tedavi ettirilmesini isterse, cezaya hükmolunmaz. (Ek cümle: 6763 S.K m.17 - 24.11.2016) "Bu durumda kamu görevlileri ile sağlık mesleği mensuplarının 279 uncu ve 280 inci maddeler uyarınca suçu bildirme yükümlülüğü doğmaz."



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Bülent AKÇADAĞ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 05-02-2010

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02632403 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.