Üyemizin Notu:
MADDE 1- Tasarının birinci maddesiyle, kadının aile içi şiddete maruz kaldığını bizzat kendisinin veya Cumhuriyet Başsavcılığının bildirmesi halinde, sulh mahkemesince Türk Medeni Kanununda öngörülen tedbirlerden ayrı olarak bu maddede sayılan koruyucu tedbirlerden biri veya birkaçına birden hükmedilecektir. Örneğin: Kocanın eve içkili gelerek kadın ve çocuklara karşı şiddet eylemlerinde bulunduğu hallerde mahkemece sadece "alkollü vaziyette eve veya işyerine yaklaşmama", "kadının eşyalarına zarar vermeme", "kusurlu eşin işyerindeki amirine veya işverenine durumu haber verme" gibi birden fazla tedbire de karar verilebilecektir. Bu sayılanlar dışında da benzer tedbirlere hükmolunabilecektir.
Sulh Hukuk Mahkemesi kadının tekrar şiddete uğrama ihtimalini göz önüne alarak başvurunun hemen ardından tanık ya da karşı tarafın dinlenmesine gerek olmadan bu kararı verebilecektir. Mahkeme kararında, 6 ayı geçmemek üzere tedbirin uygulanma süresi belirtilecek ve tedbire aykırı davranışta bulunulması halinde kusurlu eşin tutuklanacağı ve hürriyeti bağlayıcı cezaya mahkum edileceği ihtar olunacaktır.
Hakim, kadın ve çocukların yoksulluğa düşmelerini önlemek amacıyla nafakaya hükmedecek, kadın ve çocuklarını kadın koruma evlerinden birine yerleştirilmesine karar verilebilecektir. Bu tür adli işlemlerin kadına mali külfet getirmemesi için sulh hukuk mahkemesine yapılacak başvuruların harca tabi olmayacağı hükme bağlanmıştır.