Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 2.Hukuk Dairesi 2015/20858 E., 2015/21227 K. İçtihat

Üyemizin Özeti
Ayırt etme gücünün sonradan kazanılması veya akıl hastalığının iyileşmiş olması durumlarında mutlak butlan davasını, yalnızca ayırt etme gücünü sonradan kazanan veya akıl hastalığı iyileşen eş açabilir. Bu hallerde dava hakkı, sonradan iyileşen eşe aittir (TMK. m. 147/2)
(Karar Tarihi : 11.11.2015)
Y A R G I T A Y İ L A M I
İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ :
B...1. Asliye Hukuk (Aile)Mahkemesi
TARİHİ : 23/06/2015
NUMARASI : 2009/790-2015/349
DAVACI-DAVALI : İ...Y...
DAVALI-DAVACI : N... Y...
DAVA TÜRÜ : Evliliğin İptali-Boşanma
TEMYİZ EDEN : Taraflar

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

Davacı-davalı erkek, dava dilekçesinde evlenmeleri sırasında eşinin "evlenmeye engel olacak derecede akıl hastası olduğunu" ileri sürerek, terditli olarak evliliğin bu sebeple butlanına karar verilmesini, aksi takdirde yanılma ve aldatma nedeniyle nispi butlanına veya Türk Medeni Kanunun 161. maddesi uyarınca boşanmaya karar verilmesini; davalı-davacı kadın ise birleşen dava ile Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi uyarınca boşanma talep etmiş; mahkemece evlilik birliğinin Türk Medeni Kanununun 145/2. maddesi uyarınca iptaline karar verilmiştir.

Taraflar 13.04.2009 tarihinde evlenmişlerdir. Bakırköy Mazhar Osman Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinden alınan 10.10.2011 tarihli sağlık kurulu raporunda; davalının "iki uçlu mizaç bozukluğu (bipolar bozukluk)" tanısıyla 2000 yılından beri tedavi gördüğü, evlenme tarihinde rahatsızlığının etkisi altında olduğu, bu halinin evlenmeye engel teşkil ettiği, ancak remisyon halinde kişinin mümeyyiz olduğu ve bu durumlarda evlenmeye engel teşkil etmediği bildirilmiş; davalının vesayet altına alınması için mahkemece yapılan ihbar üzerine, Küçükçekmece 2. Sulh Hukuk Mahkemesi; "davalının vesayet altına alınmasına lüzum bulunmadığına" karar vermiştir. Sulh Hukuk Mahkemesinin kararına esas alınan Bakırköy Mazhar Osman Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinin 20.03.2012 tarihli sağlık kurulu raporunda; davalı-davacı kadının "bipolar afektif bozukluk hastalığının remisyon halinde olduğu, bu durumuyla vesayet altına alınmasının gerekmediği" ifade edilmiştir. Bunun üzerine Mahkemece Adli Tıp Kurumundan rapor alınmıştır. 13.04.2015 tarihli Adli Tıp Kurumu raporunda davalı-davacının hastalığının tam bir akli sağlık içinde bulunduğu serbest ara dönemlerden (remisyon dönemlerinden) oluştuğu belirtilmiştir.

Eşlerden birinin evlenme sırasında sürekli bir sebeple ayırt etme gücünden yoksun bulunması veya evlenmeye engel olacak derecede akıl hastası olması, evliliği mutlak butlanla sakatlar (TMK. m. 145/2-3). Ancak, ayırt etme gücünün sonradan kazanılması veya akıl hastalığının iyileşmiş olması durumlarında mutlak butlan davasını, yalnızca ayırt etme gücünü sonradan kazanan veya akıl hastalığı iyileşen eş açabilir. Bu hallerde dava hakkı, sonradan iyileşen eşe aittir (TMK. m. 147/2).

Vesayet dosyasında alınan raporda "hastalığın remisyonda" olduğu ve dosya kapsamındaki tüm raporlardan remisyon halinde kişinin mümeyyiz olduğunun, tam bir akli sağlık içinde olduğunun sabit olmasına göre Türk Medeni Kanununun 147/2. maddesi hükmü gereğince evliliğin butlanını yalnızca akıl hastalığı iyileşmiş olan davalı eş talep edebilir, davacı-davalı erkeğin bunu talep etme hakkı yoktur. Davalı-davacı kadının da böyle bir talebi yoktur. Bu durumda davacı-davalı erkeğin evliliğin mutlak butlanı talebinin reddi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.

Açıklanan bu durum karşısında; davalı-davacı kadın, 22.06.2012 tarihli birleşen boşanma davası ile evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma talep etmiştir. Mahkemece davalı-davacı kadının boşanma davası ile ilgili olumlu veya olumsuz hüküm tesis edilememesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

KARAR : Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.11.11.2015 (Çrş.)

Başkan Üye Üye Üye Üye
Ömer Uğur Gençcan Asuman Celkan Yahya Memiş Mustafa Ateş Erdem Şimşek
Karşılaştırıldı
Y.İşl.Müd.S.Karakoca
Üye Notu : Bu bölümün kurulmasında emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum, umarım yakın zamanda 'şerhler' bölümü ayrıntılı bir şerh arama motoruna da kavuşur.Saygılarımla..
İlgili Mevzuat Hükmü : Türk Medeni Kanunu MADDE 147 :Sona ermiş bir evliliğin mutlak butlanı Cumhuriyet savcısı tarafından resen dava edilemez; fakat her ilgili, mutlak butlanın karar altına alınmasını isteyebilir.

Ayırt etme gücünün sonradan kazanılması veya akıl hastalığının iyileşmiş olması durumlarında mutlak butlan davasını yalnız ayırt etme gücünü sonradan kazanan veya akıl hastalığı iyileşen eş açabilir.

Evliyken yeniden evlenen bir kimsenin önceki evliliği mutlak butlan kararı verilmeden önce sona ermişse ve ikinci evlenmede diğer eş iyiniyetli ise, bu evlenmenin butlanına karar verilemez.

Gerekçesi için Bkz.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Murat BÖLÜKBAŞ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 22-01-2016

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02756000 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.