Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi, Esas: 2008/14787, Karar: 2009/3729 İçtihat

Üyemizin Özeti
Davacı, 300 km'de iken aracının arızalandığını, serviste yapılan kontrolde motorun değişmesi gerektiğinin bildirildiğini, bunu kabul etmediğini ve aracın yenisi ile değiştirilmesini istediği halde motorun değiştirilerek kullanmaya zorlandığını ileri sürerek aracın ayıpsız yenisi ile değiştirilmesine karar verilmesini istemiştir.

Davacı, seçimlik hakkını aracın yenisi ile değiştirilmesi yönünde kullanarak bunu satıcıya bildirmiştir. Bu durumda aracın yenisi ile değiştirilmesi şartlarının davacı lehine gerçekleştiğinin kabulü ile aracın ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesi gerekir.
(Karar Tarihi : 19.03.2009)
"Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı, 24.11.2005 tarihinde davalı şirketten 2006 model bir araç satın aldığını, 26.11.2005 tarihinde 300 km'de iken aracın arızalandığını, serviste yapılan kontrolde motorun değişmesi gerektiğinin bildirildiğini, bunu kabul etmediğini ve aracın yenisi ile değiştirilmesini istediği halde motorun değiştirilerek kullanmaya zorlandığını, ayrıca yeni motorun da ruhsata işletilmediğini ileri sürerek aracın ayıpsız yenisi ile değiştirilmesine karar verilmesini istemiştir.

Davalı, davacının onarım hakkını kullandığını ve motorun garanti kapsamında değiştirildiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece, araçtaki motor arızasının garanti kapsamında giderildiğinden davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacının 24.11.2005 tarihinde satın aldığı aracın 26.11.2005 tarihinde 300 km'de iken motorun arızalandığı, servis tarafından araç motorunun değiştirilmesi gerektiğinin davacıya bildirdiği, davacının bunu kabul etmeyerek 12.12.2005 tarihli yazısı ile aracın yenisi ile değiştirilmesini davalı satıcıdan istediği ve ayrıca tüketici hakem heyetine de başvurarak değişim kararı verildiği uyuşmazlık konusu değildir.

4077 sayılı, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesinin 1 ve 2. fıkraları "Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda ya da reklam ve ilanlarında yer alan veya satıcı tarafından bildirilen veya standardında veya teknik düzenlemesinde tespit edilen nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar, ayıplı mal olarak kabul edilir. Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür" hükmünü getirmiştir.

Somut olayda yeni alınan aracın 300 km'de motorunun değişmesi aracın, 4077 sayılı Kanun'un 4/1 maddesindeki anlamda ayıplı mal olduğu ve davacı, yasanın 4/2 maddesinde kendisine tanınan dört seçimlik haktan, aracın yenisi ile değiştirilmesi hakkını kullanarak bunu satıcıya bildirmiştir. Öyle olunca aracın yenisi ile değiştirilmesi şartlarının davacı lehine gerçekleştiğinin kabulü gerekir. O halde mahkemece aracın ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle ve yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.

KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının talep halinde iadesine, 19.03.2009 gününde oybirliği ile karar verildi."
İlgili Mevzuat Hükmü : (ESKİ)Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun MADDE 4 :(Değişik madde: 06/03/2003 - 4822 S.K./4. md.)

       Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda ya da reklam ve ilanlarında yer alan veya satıcı tarafından bildirilen veya standardında veya teknik düzenlemesinde tespit edilen nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar, ayıplı mal olarak kabul edilir.

       Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.

       (Değişik fıkra: 21/02/2007-5582 S.K./22.mad.) İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına veya 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren konut finansmanı kuruluşunun sorumluluğu teslim tarihinden itibaren 1 yıl süre ve kullandırdığı kredi miktarı ile sınırlıdır. Konut finansmanı kuruluşları tarafından 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre verilen kredilerin devrolması halinde dahi, kredi veren konut finansmanı kuruluşunun sorumluluğu devam eder. Krediyi devralan kuruluş bu madde kapsamında sorumlu olmaz. Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar. Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz. *

       Bu madde ile ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı daha uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallarda beş yıldır. Ayıplı malın neden olduğu her türlü zararlardan dolayı yapılacak talepler ise üç yıllık zamanaşımına tabidir. Bu talepler zarara sebep olan malın piyasaya sürüldüğü günden başlayarak on yıl sonra ortadan kalkar. Ancak, satılan malın ayıbı, tüketiciden satıcının ağır kusuru veya hile ile gizlenmişse zamanaşımı süresinden yararlanılamaz.

       Ayıplı malın neden olduğu zararlardan sorumluluğa ilişkin hükümler dışında, ayıplı olduğu bilinerek satın alınan mallar hakkında yukarıdaki hükümler uygulanmaz.

       Satışa sunulacak ayıplı mal üzerine ya da ambalajına, imalatçı veya satıcı tarafından tüketicinin kolaylıkla okuyabileceği şekilde "özürlüdür" ibaresini içeren bir etiket konulması zorunludur. Yalnızca ayıplı mal satılan veya bir kat ya da reyon gibi bir bölümü sürekli olarak ayıplı mal satışına, tüketicinin bilebileceği şekilde tahsis edilmiş yerlerde bu etiketin konulma zorunluluğu yoktur. Malın ayıplı olduğu hususu, tüketiciye verilen fatura, fiş veya satış belgesi üzerinde gösterilir.

       Güvenli olmayan mallar, piyasaya özürlüdür etiketiyle dahi arz edilemez. Bu ürünlere, 4703 sayılı Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun hükümleri uygulanır.

       Bu hükümler, mal satışına ilişkin her türlü tüketici işleminde de uygulanır.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Nevra ÖKSÜZ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 12-06-2014

THS Sunucusu bu sayfayı 0,03640008 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.