Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi, Esas: 2013/6, Karar: 2013/663 İçtihat

Üyemizin Özeti
Taraflar arasındaki sözleşmeye göre davacı yüklenici, davalı iş sahibine asfalt kaplama yapma işini ve kontrollük hizmetlerinde kullanılmak üzere iş sahibine 4 adet binek araç tahsis etmeyi üstlenmiştir.

İş sahibine teslim edilen otomobillerin yükleniciye iade edilmemesi haksız fiil değil, taraflar arasındaki eser sözleşmesine aykırılık teşkil ettiğinden; bu konudaki zararın tazmini istemine BK m.126'daki 5 yıllık zamanaşımı süresi uygulanmalıdır.
(Karar Tarihi : 05.02.2013)
"Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, davalı iş sahibinin süre uzatımına neden olması, istihkakları gecikmeli ödemesi ve teslim alınan 4 adet özel otomobilin zamanında iade edilmemesi sonucu oluşan zararın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Yanlar arasında 19.10.2009 tarihinde imzalanan sözleşme ile davacı yüklenici davalı iş sahibine İstanbul Anadolu Yakası Traje üzeri asfalt kaplama yapılması işini üstlenmiştir. Sözleşmenin 31.10 ve 31.21 maddelerinde yüklenicinin iş sahibine kontrollük hizmetlerinde kullanılmak üzere 4 adet binek araç tahsis edeceği de kararlaştırılmıştır. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 1086 Sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 76 ve karar tarihinde yürürlükte bulunan 6100 Sayılı HMK'nın 33. maddeleri gereğince hakim Türk kanunları ve Türk hukukunu resen uygulayacağından, maddi vakıaları ileri sürüp kanıtlamak taraflara, hukuki vasıflandırma hakime aittir. Dava dilekçesinde otomobillerin iade edilmemesi haksız fiil şeklinde nitelendirilmiş ise de az yukarıda belirtildiği gibi otomobiller sözleşme gereği davalıya teslim edilmiş olduğundan iadesi gerektiği halde iade edilmemesi, haksız fiil değil, sözleşmeye aykırılık teşkil etmektedir. Süre uzatımına neden olunan, istihkakların geç ödenmesinden kaynaklanan alacak istemleri de sözleşmeye dayanmaktadır. Yanlar arasındaki sözleşme de 818 Sayılı BK'nın 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesidir. Eser sözleşmesinden doğan uyuşmazlıklarda da 818 Sayılı BK'nın 126/IV. maddesi gereğince zamanaşımı 5 yıldır. Dava tarihi 15.08.2011 olduğundan kesin kabul ve teslim tarihi araştırılmamış olmakla birlikte 29.03.2011 geçici kabul tarihine göre dahi 5 yıllık zamanaşımı süresi dolmamıştır.

Bu durumda mahkemece zamanaşımı def'inin reddi ile işin esası incelenip deliller toplanıp değerlendirildikten sonra sonucuna uygun bir karar verilmesi yerine yanlış değerlendirme ile zamanaşımından red kararı verilmesi doğru olmamış, bozulması uygun bulunmuştur.

KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 05.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi."
İlgili Mevzuat Hükmü : Borçlar Kanunu (Eski) MADDE 126 :Aşağıdaki alacak veya dâvalar hakkında beş senelik müruru zaman cari olur.

1. Alelûmum kiralar ile resülmal faizleri ve muayyen zamanlarda tediyesi meşrut aidat hakkındaki dâvalar

2. Erzak bedeli ve nafaka ve otel ve lokanta masraflarına müteallik dâvalar

3 - (Değişik: 6763 - 29.06.1956) Sanatkarların veya esnafın emeklerini karşılığı, perakendecilerin sattıkları malların parası, noterlerin mesleki mesleki hizmetleri karşılığı, başkalarının maiyetinde çalışan veya müstahdemi olan kimselerin, hizmetçilerin, yevmiyecilerin ve işçilerin ücretleri hakkındaki davalar:

4 - (Ek: 6763 - 29.06.1956) Ticari olsun olmasın bir şirket akdine dayanan ve ortaklar arasında veya şirketle ortaklar arasında açılmış bulunan bütün dâvalar ile şirketin müdürleri, temsilcileri, murakıplariyle şirket veya ortaklar arasındaki dâvalar, vekâlet akdinden, komüsyon akdinden, acentalık mukavelesinden, ticari tellâkllık ücreti dâvası hariç, tellâllık akdinden doğan bütün dâvalar, mütaahhidin kasıt veya ağır kusuru ile akdi hiç veya gereği gibi yerine getirmemiş ve bilhassa ayıplı malzeme kullanmış veya ayıplı bir iş meydana getirmiş olması sebebiyle açılacak dâvalar hariç olmak üzere istisna akdinden doğan bütün dâvalar.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Nevra ÖKSÜZ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 27-02-2014

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02525997 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.