Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi, Esas: 2012/3834, Karar: 2012/5278 İçtihat

Üyemizin Özeti
Davacının, davalıya ait taşınmaz üzerindeki yapının mimari projesini çizdiğini, fenni mesuliyet hizmeti verdiğini ve yapı ruhsatını aldığını iddia ederek iş bedeli tutarını taleple ikame ettiği davada; davalı, yanlar arasındaki akdi ilişkiyi inkarla davacının sunduğu belgelerdeki imzaların kendisine ait olmadığını savunmuştur.
Taraflar arasında bedeli uyuşmazlık konusu olan işin yapımına ilişkin akdi ilişkinin kurulduğunun davacı yüklenici tarafından yasal delillerle kanıtlanması zorunlu olmakla; davalının imzasının bulunduğu ileri sürülen sözleşmelere dayanılıyor ise, sözleşmelerdeki iş sahibi imzasının davalıya ait olup olmadığı uzman bilirkişiye yaptırılacak inceleme ile belirlenmelidir. Akdi ilişkinin kanıtlanması halinde de hak edilen bedel, BK m.366 muvacehesinde bilirkişiye hesaplatılmalıdır.
(Karar Tarihi : 10.07.2012)
"Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

Dava, icra takibine takip borçlusu davalının vaki itirazının iptali istemiyle açılmış; mahkemece, davanın kabulü ile davalı itirazının iptaline, davacı yararına %40 oranında icra inkar tazminatına hükmolunmasına karar verilmiş ve verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.

Konya 10. İcra Müdürlüğü'nün 2009/____ takip sayılı dosyası kapsamından; davacı şirket tarafından davalı hakkında adi takip yoluyla başlatılan icra takibinde 1.700,00 TL asıl alacak ve 220,91 TL işlemiş faiz ve 3,75 TL baro pulu alacağının tahsilinin istendiği, takip borçlusu davalının itirazı sonucu takibin durduğu anlaşıldığı gibi; sadece, takip konusu 1.700,00 TL asıl alacak üzerinden davalının vaki itirazının iptali istemiyle açılan davanın da, bir yıllık hak düşürücü nitelikteki süresi içinde açıldığı tespit olunmuştur.

Davacı şirket vekili müvekkilinin, davalının kayden maliki bulunduğu 200 pafta, 1675 ada ve 50 parsel numaralı taşınmazı üzerindeki yapının mimari projesini çizdiğini, fenni mesuliyet hizmetini yerine getirdiğini ve yapı ruhsatını aldığını; iş bedeli tutarını gösterir 01.06.2008 tarihli davacı tarafından düzenlenen 2.360,00 TL tutarlı faturanın mimarlar odası Konya Şubesince onaylandığını hak edilen iş bedelinin bakiyesi olan 1.700,00 TL'nin davalı yanca ödenmediğini ileri sürerek, hak edilen iş bedeline yönelik takip konusu asıl alacağa davalının itirazının iptaline karar verilmesini istemiştir.

Davalı vekili ise savunmasında özetle; yanlar arasında akdi ilişki kurulmadığını, 50 parsel numaralı taşınmazın müvekkili ile dava dışı G____ Ö___ adına kayıtlı iken, arsa olarak 01.05.2008 tarihli kira sözleşmesi ile dava dışı H____ K____ ve H____ U____'a kiralandığını; bu kiracılar tarafından taşınmaza yapı yapılmasına, cafe olarak kullanılmasına izin verildiğini, dosya kapsamında sunulan yapı kullanma izin belgesindeki hariç, yanlar arasında düzenlendiği iddia olunan mimarlık hizmetleri sözleşmesi, fenni mesuliyet sözleşmesi ve proje düzenleme hizmetleri sözleşmesindeki imzalar ile diğer belgelerdeki imzaların davalıya ait olmadığını ve davalı tarafından da iş bedeline mahsuben davacıya hiçbir şekilde ödeme yapılmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı yanca, dosya kapsamında bulunan sözleşme ve belgelerdeki imzalar inkar edildiği halde; mahkemece, bu yöndeki itirazlar dinlenmemiş ve belgeler üzerinde uygulamaya değer davalıya ait imzaların bulunduğu belgeler getirilmiş olmasına karşın da imza incelemesi yapılmamıştır. Dava tarihinde ve yargılaması aşamasında yürürlükte bulunan 1086 Sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 288 ve izleyen maddeleri gereğince, yanlar arasında bedeli uyuşmazlık konusu olan işin yapımına ilişkin akdi ilişkinin kurulduğunun davacı yüklenici tarafından yasal delillerle kanıtlanması zorunludur. Davacı tarafından taraflar arasında 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 355. maddesinde tanımı yapılan eser sözleşmesinin yapılmış olduğu yasal delillerle kanıtlanmamıştır. Az yukarıda açıklandığı üzere, davacı tarafından davalının imzasının bulunduğu ileri sürülen sözleşmelere dayanılıyor ise, sözleşmelerdeki iş sahibi imzasının davalıya ait olup olmadığı uzman bilirkişi aracılığıyla yapılacak inceleme sonucu belirlenmesi gerekir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeden ve hukuksal olmayan gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.

Yanlar arasında yapıldığı ileri sürülen sözleşmelerde iş bedelleri gösterilmediği gibi; icra takibine dayanak alınan faturadaki imza dahi davalı tarafından inkar olunmuştur. Taraflar arasında akdi ilişkinin kurulmuş olduğunun davacı tarafından yasal delillerle kanıtlanmış olması durumunda da iş bedeli çekişmeli olduğundan, 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 366. maddesi hükmü gereğince, işin yapıldığı tarihteki serbest piyasa fiyatlarına göre yerinde keşif yapılmak suretiyle ve uzman bilirkişi aracılığıyla yapılacak inceleme sonucu mahkemece belirlenir.

İtirazın iptali davası, takip konusu asıl alacak üzerinden davalının itirazının iptali istemiyle açılmış olmasına karşın, takip konusu işlemiş temerrüt faizi alacağını da kapsar şekilde itirazın iptaline ve ayrıca İcra İflas Kanunu'nun 67. maddesinde öngörülen koşulları oluşmadığı halde ve miktarı da gösterilmeden icra inkar tazminatına hükmedilmiş olması da kabul şekli bakımından doğru olmamıştır.

Mahkemece yapılacak iş; yukarıda açıklanan hususlar gözetilerek inceleme ve araştırma yapılarak yanlar arasındaki uyuşmazlık çözüme bağlanmalıdır.

Açıklanan sebeplerle karar bozulmalıdır.

KARAR : Yukarıda açıklanan sebeplerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne ve kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 10.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi."
İlgili Mevzuat Hükmü : Türk Borçlar Kanunu (Yeni) MADDE 470 :Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, işsahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Nevra ÖKSÜZ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 15-09-2013

THS Sunucusu bu sayfayı 0,01850390 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.