Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi, Esas: 2007/5163, Karar: 2008/2893 İçtihat

Üyemizin Özeti
Gecikme tazminatının istenebilmesi için, teslim anında ihtirazi kayda gerek yoktur; ihtirazi kayıt ileri sürülmeden teslim gerçekleşse dahi, zamanaşımı süresi içinde gecikme tazminatı talep edilebilir.
(Karar Tarihi : 01.05.2008)
"Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

Dava, gayrimenkul satış vaadi ve inşaat yapım sözleşmesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece BK. 158/II. maddesi gereği kararlaştırılan tazminatın ifaya ekli ceza niteliğinde olup davacının 04.11.2003 tarihinde eseri ihtirazi kayıt ileri sürmeksizin teslim alması sebebiyle istenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Yanlar arasında imzalanan 12.12.2000 tarihli sözleşmenin 6. maddesinden davacıya satılan bağımsız bölümün yapı kullanma izin belgesinin de davalı yüklenici tarafından alınmış olarak fiilen ve kayden en geç 30.12.2001 tarihinde teslim edileceği, mücbir sebepler ayrık olmak üzere taşınmazın devir ve tesliminin bu tarihi aşması durumunda gecikilen her tam gün için 25 Amerikan Doları gecikme/kira kaybı tazminatının müteahhit tarafından hiçbir ihtar, ihbar dava ve tahkikata gerek olmaksızın alıcıya ödeneceği kararlaştırılmıştır.

Dava dilekçesinde sözleşmenin bu maddesinde kararlaştırılan cezai şart olarak nitelendirilmiş ise de; HUMK.nun 76. maddesi hükmüne göre hakim resen Türk Kanunları uyarınca hüküm vereceği ve maddi vakıaları ileri sürüp kanıtlamak taraflara, hukuki vasıflandırmayı yapmak hakime ait olduğundan sözleşmede kararlaştırılanın BK. 158/II. maddesinde düzenlenen ifaya ekli cezai şart değil BK.nun 106. maddesinde sayılan kira kaybı da denilen gecikme tazminatı niteliğindedir. Dairemizin kararlılık gösteren içtihat ve uygulamalarına göre gecikme tazminatının istenebilmesi için teslim anında ihtirazi kayda gerek bulunmamaktadır. İhtirazi kayıt ileri sürülmeden teslim alınsa dahi zamanaşımı süresi içinde bu tazminatın talep edilebileceği kabul edilmektedir.

Hal böyle olunca, mahkemece işin esasının incelenip davacının gecikme tazminatına hak kazanıp kazanmadığı ve miktarı araştırılarak ve davalının cevap dilekçesinde belirttiği KDV bedeli sözleşme dışı fazla imalat ve diğer ödeme savunmalarının itirazı mahsup niteliğinde olması nedeniyle (resen de gözönünde tutulması gerektiğinden)değerlendirilerek davanın sonuçlandırılması gerekirken yanlış değerlendirme ve eksik inceleme sonucu yazılı gerekçeyle davanın reddi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.

KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 01.05.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi."
İlgili Mevzuat Hükmü : Borçlar Kanunu (Eski) MADDE 106 :Karşılıklı taahhütleri havi olan bir akitte iki taraftan biri mütemerrit olduğu takdirde, diğeri borcun ifa edilmesi için münasip bir mehil tayin veya münasip bir mehilin tayinini hakimden isteyebilir.

Bu mehil zarfında borç ifa edilmemiş bulunduğu surette alacaklı her zaman onun ifasını talep ve teahhür sebebi ile zarar ve ziyan davası ikame eylemek hakkını haizdir; birde aktin icrasından ve teahhürü sebebiyle zarar ve ziyan talebinden vaz geçtiğini derhal beyan ederek borcun ifa edilmemesinden mütevellit zarar ve ziyanı talep veya akdi fesh edebilir.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Nevra ÖKSÜZ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 08-12-2011

THS Sunucusu bu sayfayı 0,03529906 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.