Kanallar : Lütfen
Seçiniz |
|
|
|
|
Davacısı tarafından sunulmayan bir delilin mahkeme hakimince resen toplanması durumunda elde edilen delil hukuka aykırı delil midir?
somut olay:müdahalenin meni davasında davacı zabıta araştırması deliline dayanmamış olduğu halde hakim resen zabıta araştırması yaptırmıştır.
|
|
|
|
Üstadlarım merhabalar,
İhtiyaç sebebiyle tahliye davası açtım ve davayı kazandım. İcra süresi nasıl oluyor acaba? Gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 10 günlük bekleme süresi varmış. Gerekçeli karar karşı taraf vekiline tebliğ oldu ayrıca birde davalı asile de mi gitmesi gerek? süreç nasıl işliyor?
Çok teşekkürler
|
|
|
|
Meslektaşlarım;
Müvekkilin alacağı için ilamsız icra takibi başlattık ve borçluya tebliğ edildi. Borçlu süresi içerisinde takibe itiraz etmediğinden dolayı takip kesinleşti. Akabinde haciz talep ettik ve dosyaya parayı yatırdı , bizde müdürlükten reddiyat talebinde bulunduk para hesabımıza gönderildi.
Borçlu parayı yatırdıktan sonra gidip menfi tespit davası açıp icra kasasındaki paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde tedbir kararı aldırmış fakat paranın reddiyatı yapılana kadar bu yönde herhangi bir tedbir kararı icra müdürlüğüne gelmediği için müdürlük bizim alacağımızı ödeyip dosyayı infaz etti. Sonradan borçlu bu kararı dosyaya sunuyor ve müdürlükten ödenen paranın iadesi için muhtıra çıkarılmasını talep ediyor, müdürlükte borçlunun talebini kabul ediyor( re’sen kararından dönmüş oluyor) ve Müvekkile muhtıra çıkarıyor, tüm bunlar kaydı kapalı dosyada olduğundan dolayı biz hiçbirşey göremedik, akabinde tebligat muhtara yapılıyor ve belirli bir süre sonra Müvekkilin taşınmaz malvarlıklarına haciz şerhleri derç ediliyor, Müvekkik haciz şerhlerinin derç edilmesinden 3 ay sonra tesadüfen tapu kayıtlarını incelerken görüyor, şimdi bu durumda muhtıranın iptali için 7 günlük süre dolmuş durumda, memur işlemini şikayetle mahkemeye çıkaracağız fakat önerebileceğiniz farklı birşey varmı dır? Emsal karar olan varsa paylaşan Meslektaşlarıma şükran duyarım
|
|
|
|
Suriyeli bir müvekkilim var. Hakkında kesinleşmiş bir deport kararı var. Ülkeye ikinci kez kaçak gelince ikinci kez deport kararı veriliyor.
Aldığım bilgiye göre ikinci deportu kaldırsam bile ilk deport geçerli olacakmış.
Burada sorum şu: kesinleşmiş bir deport kararı kaldırılabilir mi?
Tahdit kodu kaldırılabilir mi?
Suriyeli müvekkil sığınma talebinde bulunursa deportlara engel olunabilir mi?
Hiçbir yerde bir bilgi bulamadım. Yardımcı olursanız sevirim.
|
|
|
|
Meslektaşlarım merhabalar. Hazine hisseli bir arazi mevcut. 2/b kapsamında. Müvekkille birlikte toplamda 4 hissedar var ve hissedarlardan biri hazine. Müvekkil, hazinenin hissesini de satın almak istiyor. Ancak hazinenin payı üzerinde üç kişinin zilyetliği bulunmakta. Müvekkilin zilyetlerden muvafakatname alıp, hazinenin payını satın alması mümkün müdür? Diğer hissedarların da bu hususta rıza göstermesi gerekli midir? Bir de hazine hisseli taşınmazlarda rızai taksim sözleşmesi yapılması durumunda hazine hissesinin bu sözleşmede ayrıca belirtilmemesi ve taksim sözleşmesinin taşınmazın tümü üzerinden yapılması bir sıkıntı teşkil edebilir mi? Teşekkür ediyorum, iyi çalışmalar diliyorum.
|
|
|
|
Merhaba meslektaşlarım. Takibin kesinleşmesinden sonra açılan mirasın hükmen reddi davasında, mirasın hükmen reddine karar verilmesi halinde, bu kararın takibe etkisi ne olur ? Hacizleri bu karara dayanarak kaldırtabilir miyiz ? Vakit ayırıp cevap veren herkese şimdiden teşekkür ederim.
|
|
|
Yazan : Kadir06,
Tarih : 25-05-2023 22:52
|
Merhabalar benim bir sorum olacaktı. Kuzenim 3 yıl önce iş kazası yaşadı ve kolu kırılmıştı. O zaman işvereni olayı örtbas etti ve hastanede durum işkazası olarak tutanak altına alınmadı. Böyle bir durumda söz konusu durumu iş kazası olarak değerlendirmek için ne yapmamız gerekir ? İş kazasının tespiti davası açabilir miyiz ?
|
|
|
Yazan : avdeniz,
Tarih : 25-05-2023 10:38
|
Merhaba,
Taraf olduğum dosyalardan birinde müvekkil aleyhine adli yargıda "görevsizlik kararı" verildi ve doğal olarak karşı vekalet ücretine hükmedildi. Bu karar kesinleşti ve karşı taraf vekilince icraya kondu. Ardından idari yargı yolunda dava açıldı , orası da görevsizlik kararı verince dosya uyuşmazlık mahkemesine gitti. Uyuşmazlık mahkemesi söz konusu kesinleşen adli yargı kararını kaldırdı, adli yargının görevli olduğu yönünde karar verdi. Bu durumda adli yargı kararına dayanarak açılan ilamlı icra takibi(vekalet ücretine ilişkin) halen devam ediyor mu? Uyuşmazlık mahkemesi kararını sunarak takibin iptali istenebilir mi? İlgili adli yargı kararı da kesinleştiği için ne yapabilirim tam emin olamadım. Bu konuda bilgisi olan veya elinde yargı kararı olan meslektaşlarım yardımcı olabilirlerse çok sevinirim.
|
|
|
Yazan : Kadir06,
Tarih : 24-05-2023 16:46
|
Merhabalar herkese. Benim bir sorum olacaktı. Müvekkilin aracı için değer kaybı başvurusunda bulunacağım sigorta şirketine. Vekaletnamenin örneğini de sunacağım başvuruya. Söz konusu vekaletnameye baro pulu yapıştırmam gerekiyor mu ?
|
|
|
|
Merhaba sayın meslektaşlarım;
Nafaka artırım davamızda dava başlangıç tarihi 22.06.2022 tarihidir.
Mahkemece verilen hükümde nafaka artırım davasında dava tarihinden itibaren 500 TL olan nafaka 1000 TL'ye yükseltildi. Dava yaklaşık olarak 8 ay sürdü. 24.03.2023 tarihinde karara bağlandı.
8 ay boyunca davalı, nafakaya ilişkin herhangi bir ödeme yapmadı. Bunun üzerine bu kararla birlikte aylık olarak hesapladığımız 1000 TL üzerinden hem birikmiş nafakaları hem de işleyecek nafakaları talep ettik. Faiz hesaplamasını ise şu şekilde gerçekleştirdik.
22.06.2022 Tarihinde ödenmesi gereken - 1. Birikmiş Nafaka için: 100 TL faiz.
22.07.2022 - 2. Birikmiş Nafaka için: 90 TL faiz.
22.08.2022 - 3. Birikmiş Nafakası için: 80 TL faiz.
gibi.
Fakat karşı tarafın borca itiraz davası açtığını öğrendik.
Sorum şu;
1- Karşı taraf faize itiraz etmiş ve birikmiş nafakalar için de karar tarihinden itibaren yani 24.03.2023 tarihinden itibaren faiz işletilmelidir şeklinde beyanda bulunmuş.
Sizce başlatmış olduğum bu takip hatalı mıdır?
2- Karşı taraf hem borca hem de faize itiraz etmiştir. Faize itirazının kabul olma ihtimali durumunda icra takibi tamamen mi iptal ediliyor yoksa faize ilişkin kısımlar mı iptal edilir?
|
|
|
|
Merhabalar,
müvekkil firmadan araç sipariş ediyor. Araç ücretini ödüyor. Şasi numarası üzerine plaka düzenleniyor. Firma proforma fatura düzenliyor. Ancak aracın teslim edileceği hafta, firma aracı satmaktan vazgeçtiğini söyleyerek müvekkilin ücretini iban numarasına iade ediyor. müvekkil aracın aynen teslimini istiyor. böyle bir şey mümkün müdür? şimdiden teşekkür ederim.
|
|
|
|
Merhaba;
1- Bir sitede yönetime talepte bulunmadan 634 sayılı KMK'nın 29/2. maddesine aykırı olarak bazı malikler kendi aralarında toplanıp yeni bir yönetim seçmişler.
2- Bu kararı da noterde onaylatmışlar
SORU:
1- Bu karara karşı alınan kararın yok hükmünde olduğunun tespitine kabul edilmez ise karar iptali ile mevcut yönetimin yasal yönetici olduğunun tespitini talep etmeyi düşünüyorum, uygun mudur?
2- Sözde yeni yönetim bankalara da başvurmuş yeni yönetim biziz diye. Onun için bu davada tedbir de talep etmeyi düşünüyorum ama tedbirin içeriğini tam toparlayamadım, nasıl bir tedbir talebinde bulunabiliriz?
3- Davacı olarak hem yönetimi hem de malik olan yönetim kurulunu(asaleten) göstermeyi; davalı olarak da direkt sözde yeni yönetim kurulu üyelerini göstermeyi düşünüyorum, uygun mudur?
Acil paylaşımlarınızı rica ederim.
|
|
|
Yazan : Av.ZZU,
Tarih : 18-05-2023 11:21
|
Merhaba, mahkemece 2020 yılı aralık ayında nafaka 600 tl olarak belirlenmiş ve tüik üfe oranında her dönem başı arttırım kararı verilmiş.Karşı taraf 600 tl ödemiş ancak artışları ödememiş, açılmış bir icra takibi de yok her ay nafakayı ödüyor. Hal böyleyken artış kısmını benim hesaplamam gerekiyor. Artışı her yılın aralık ayında yapacağım ancak iki soru kafama takılıyor;
1- nafaka 2020 aralıkta verildiği için 2021 yılı nafakası 600 tl mi olur yoksa arttırım uygulanmalı mı 2021 için
2- ilk nafaka 600 ancak artışla 700 oldu diyelim ikinci yıl artışını 600 üzerinden mi yapacağım 700 üzerinden mi?yani her yıl artış yapılacak ama ana miktar üzerinden mi yoksa artışla belirlenen yeni nafaka miktarı üzerinden mi?
|
|
|
|
müvekkil bir şirketten 2. el araç satın almış. aracın ön teker aksı kırılmış araç servise çekilmiştir. Aracın garanti süresi devam etmektedir. Bu durumda aracı aldığımız şirkete ihtarname çektik fakat aracın asıl bayiisine de ayıp bildiriminde bulunmalı mıyız?
|
|
|
Yazan : avgzmk,
Tarih : 17-05-2023 13:10
|
Merhabalar. Konu başlığında da belirttiğim üzere; Boşanma davası sonucunda ziynet eşyalarının aynen iadesine şeklinde karar verilmiştir. Taleple bağlılık gereğince, yalnızca aynen iadesine karar verilmiştir. Ben dosyaya daha sonraki aşamalarda dahil oldum. Kararda bir de vekalet ücreti alacağımız vardır.
- Bu durumda, hem ziynet eşyalarını hem de vekalet ücretini tek bir icra takibi ile isteyeceğim. Forumda ve genel yaptığım araştırma neticesinde ziynet eşyaları için "örnek 2", vekalet ücreti alacağı için de "örnek 4-5" ödeme emri göndermem gerekiyor. Her iki alacak da ayrı takip yollarına sahip. Farklı takip yolları olduğunu göz önünde bulundurduğumda aynı takipte bu iki alacak kalemini nasıl talep edebilirim?
- Bir diğer soruda; takip talebinde altınların değerinin yazılması gerekir mi? Gerekiyorsa gerekçeli kararda belirtilen değerler mi yazılmalıdır? Eğer öyle olursa 2-3 yıl önce ki belirlenen değerler üzerinden icra takibi başlatmış olacağım ve bu durumda zararım oluşacak. Bu durumun nasıl önüne geçebilirim?
Mesleğe yeni başlamış birisi olarak değerli bilgi ve birikiminizi paylaşmanıza ihtiyaç duymaktayım. Herkese iyi çalışmalar dilerim.
|
|
|
|
Merhaba meslektaşlarım, bir icra dosyamda borçlunun aracına haciz koydurduktan sonra, yakalama talep ettim ancak icra müdürü şu gerekçeyle reddetti:
"İİK 106. Maddesinde yapılan değişiklik ile ''Sicile kayıtlı motorlu kara araçları bakımından muhafaza, kıymet takdiri ve satış talebinin birlikte yapılması ve bunlara ilişkin giderlerin tamamının birlikte ve peşin olarak yatırılması zorunludur.'' hükmü gereği muhafaza, kıymet takdiri ve satışın birlikte talep edilerek yeniden talep gönderilmesi halinde talebin değerlendirilmesine, bu aşamada talebin REDDİNE,"
Bu minvalde İcra Müdürlüğü'nün kararı doğru mudur? Yakalama için satış ve kıymet takdiri de birlikte talep edilmek zorunda mı? UYAP'ta yakalama talebi haciz talebi sekmesinden gönderilirken, muhafaza talebi diğer talepler üzerinden gönderiliyor. İİK bağlamında muhafaza ve yakalama aynı şeyler mi?
|
|
|
|
Merhaba meslektaşlarım. Örnek 13 icra takibi başlatmıştım tahliye ve haciz talepli. Karşı taraf usulsüz tebligat şikayetinde bulundu ve şikayeti reddedildi, tarafımıza ilam vekalet ücreti çıktı. Bu ilam vekalet ücreti için sıfırdan takip başlatıp harç ödemek istemiyorum. Mevcut icra takibine takip talebi hazırlayıp gönderip yalnızca tebligat gideri yatırırsam, devam eden mevcut icra dosyasından borçluya ödeme emri hazırlanır mı ilam vekalet ücreti için? Böyle bir kurguda yine icra vekalet ücreti ayrıca hesaplanacak mı? Teşekkürler.
|
|
|
|
Meslektaşlarım Merhaba,
İhtiyati haciz kararı alınarak icraya koyuluyor ve borçlunun malları üzerinde ihtiyati haciz koyulması için talimatlar yazılıyor ve hacizler tatbik ediliyor.Takip talebi de düzenlenmiş ancak ödeme emri düzenlenmiyor ve işlemsiz kaldığı için dosya takipsizlik nedeniyle kapanıyor. İhtiyati haciz talebinin üzerinden 7 yıl geçmiş durumda, borçlunun malları üzerinde halen ihtiyati haciz şerhi mevcut. Bunun kaldırılması için nasıl bir yol izleyebiliriz?
Teşekkür ederim şimdiden cevaplarınız için.
|
|
|
Yazan : Av.3,
Tarih : 12-05-2023 12:55
|
Değerli Meslektaşlarım
Kiracı olduğumuz yeri tahliye ettikten sonraki dönem için icra takibi yapıldı. İtiraz ettik. İtirazın kaldırılmasını kazandılar. Biz de icra takibinin devamı ve haciz tehdidi ile icra dosyasına istirdattan kaynaklı haklarımızı saklı tutarak ödedik.
İstirdat davası açmayı düşünüyoruz. Ancak aynı zamanda itirazın kaldırılması dosyasını da istinafa taşıdık. Malum istinaf 1 yıldan fazla süreceğinden hak düşürücü süreyi kaçırmak istemiyoruz. İstirdat davasını açtıktan sonra istinaf kararı kaldırır ise istirdat davamızın durumu ne olur? Eğer istirdat açamaz isek hak düşürücü sürenin akıbeti ne olur? Normalde istirdat açmaz ve istinaf da kararı kaldırır ise aynı icra takibinde iade muhtırası göndermemiz gerekir.
Diğer konu ise istirdat davasında icra dosyasına vekalet ücreti %20 tazminat, icra hukuk vekalet ücreti dahil olmak üzere tüm bedelin mi istirdatını talep edeceğiz yoksa icra hukuk itirazın kaldırılması vekalet ücreti ve diğer yargılama giderlerini dahil etmemeli miyiz?
Görevli Mahkeme' nin sulh hukuk olduğunu düşünüyorum ancak tahliye edildi diye genel mahkeme olarak değerlendirilebilir mi? Saygılar. Teşekkürler
|
|
|
|
Merhaba meslektaşlarım. Müvekkil, 28.04.2022 tarihinde evine gelen ustaların eve verdiği zarardan ötürü 22.09.2022 tarihinde bir delil tespiti davası açıyor. Evde 26.09.2022 tarihinde keşif yapılıyor, zararı hesaplayan bilirkişi raporu 27.01.2023 tarihinde düzenlenmiş, UYAP sisteminde dosyaya 22.03.2023 tarihinde eklenmiş. Bilirkişi raporunda hesaplanan değer üzerinden ilamsız icra takibi yapmak istiyoruz. Ancak faiz hesaplaması yapılırken hangi tarihin baz alınacağı konusunda kafa karışıklığı yaşıyorum. Nasıl bir yol izlemek gerektiğiyle ilgili bana yol gösterebilecek meslektaşlarıma şimdiden çok teşekkür ederim.
|
|
|