Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yanıt Bekleyen Hukukçu Meslektaşların Soruları
Kanallar : Lütfen Seçiniz

Hukuk Haberleri :
Şu anda yeni bir haber yok. Dilerseniz siz ekleyebilirsiniz.

Yazan : Av.Can2022, Tarih : Bugün 14:03
İyi çalışmalar saygıdeğer meslektaşlarım,
Yurtdışında yaşayan bir müvekkilim hakkında 2015 yılında işlediği bir adi suç sebebiyle mahkumiyet hükmü verildi. Kişi 2021 yılında getirilen infaz düzenlemesinden yararlanarak cezaevine girdi-çıktı yaptı. Geri kalan süreyi denetimli serbestlik altında haftada 1 imza yükümlülüğüyle geçirecek. Şu aşamada 31 Temmuza kadar izinli ve yurtdışında. Ben müdürlüğe ve infaz hakimliğine imza yükümlülüğünün esnetilerek aylık veya 3 aylık düzenlenmesi konusunda daha önce başvuru yaptım ancak red kararı aldım. İzin bitiminde tekrardan aynı sebeple başvuracağım.
1. sorum Müvekkilin ihtiyaçları nazara alınarak denetim planını değişme- esneme olasılığı nedir ? Müvekkil temmuz ayında ülkeye gelecek 6 ayda bir gitmezse oturum izni yanacak ve kendisi evli çocuklu 10 senedir yurtdışında oturmuş bir düzeni var.
2. sorum bu kişinin çıkış yasağı yok yurtdışına çıkışlarda sorun yaşar mı?
3. sorum bu konuda 6706 sayılı kanun gereğince infazın devri mümkün müdür?
Benzer durumla karşılaşan meslektaşlarımdan ricam önerilerinize açığım. Saygılarımla.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :0, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : avycgobul, Tarih : Bugün 12:16
Merhabalar, 5188 sayılı yasa kapsamında güvenlik hizmeti yönetici sıfatına haiz birisinin ayrıca kendi adına ticari faaliyette bulunmasına engel teşkil eden bir durum var mıdır?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :18, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : yagmur., Tarih : 31-05-2023 21:47
Merhabalar meslektaşlarım fikrinize ihtiyacım var..
ehliyetin geri alınmasıyla ilgili sulh ceza hakimliğine itirazın reddi ve bu redde itirazın reddi halinde kanun yararına bozma yoluna başvurulabilir mi? Başka bir yol var mıdır?
1-Müvekkil aracı kullanan kişi değildir, müvekkil sabıkasız olduğundan kendisi şoförmüş gibi tutanak tutulmuş ifade yazılmış.
2-arabadaki tanıklar ceza davasında gerçek şoförle ilgili beyanda bulundu
3-Aracı kullanan asıl kişi de ceza dosyasında beyanda bulunacak. Tutanak mümzileri dinlenecek.
4-Ayrıca müvekkil ifadesinde “olay günü değil en son beş gün önce madde kullandım “ demiş olmasına rağmen sulh ceza hakimliği “onbeş gün önce madde kullandım” şeklinde okuyarak yani yanlış okuyarak red gerekçesi yazdı buna itirazımız da reddedildi. Şaşkınım.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :100, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : Av. Farya, Tarih : 31-05-2023 19:11
Meslektaşlarım merhaba,
7440 sayılı kanunun uygulanması ile ilgili olarak bilgi ve tecrübelerinize danışmak istediğim bir husus var. Bildiğiniz üzere 7440 sayılı kanun ile belediyelerin tahsilatına ilişkin de düzenleme getirildi.
Müvekkilin bulunduğu ilde kartlı su yükleme sistemine geçilmiş olup,vatandaşlar su yüklemesi yaptığında öncelikle vergi kesintileri yapılmaktadır. Somut olayımızda; müvekkil mirasçısının aboneliklerini temmuz 2021’de üzerine almıştır. Abonelik devri sırasında herhangi bir borcu olmadığı belirtilmiştir. Abonelik devrinden sonra müvekkilde yükleme yapmış herhangi bir borç belirtilmemiş güncel vergiler üzerinden kesinti yapılmaya devam edilmiştir. Akabinde, Müvekkile kartlı yükleme dönemi içerisinde 2020 aralık ve 2021 temmuz ayları arasında katı atık bedellerinin mirasçısı tarafından ödenmediği gerekçe gösterilerek, fatura tarihi ile ödeme tarihi aynı olan bir icra takibi yapılmıştır. (Ancak bu süreler içerinde mirasçı birkaç kez karta su yüklemesi yapmıştır.) Müvekkile İcra takibi 23.01.2023 tarihinde yapılmış ve itiraz üzerine takip durmuştur.12.03.2023 tarihinde de 7440 sayılı kanun yürürlüğe girmiştir. belediye ile yapılan görüşmede 7440 sayılı kanunun 31.12.2022 tarihinden önce açılmış olan icra takiplerini kapsadığı, 7420 sayılı kanunun geçici 2. maddesi gereğince de 7440 sayılı kanundan yararlandırılamayacağı ifade dilmektedir. Ancak ben bu cevabı hukuki zeminini anlayamadım. Sonuç olarak sorularım şunlar;

1-katı atık vergisi ödenerek su yüklenilen bir sistemde, vergi ödenmediği gerekçesiyle icra takibi yapılabilir mi? velev ki memur hata yaptı ve vergileri almadan yükleme yaptı bu durumda vatandaşa sorumluluk yöneltilebilir mi?

2- Müvekkil, mirasçısının aboneliğini devr alırken borç varsa önce borcun kapatılarak devir işlemlerinin yapılması gerekmiyor mu? Nitekim vergi dairesinde intikal işlemleri yapılırken de mirasçının vergi borçları kapatılarak işlemler devam etmiyor mu? Böyle bir borcun gerçekten var olması halinde intikaller nasıl gerçekleşmiş olablir?

3-7440 sayılı kanunun 2. maddesi 31.12.2023 tarihinden önce var olan borçları düzenlerken, belediyenin ama biz icra takibini ocak 2023'te yaptık siz bu kanundan yararlanmazsınız deme hakkı var mı? 7420 sayılı kanuna atıf yokken ve7420 sayılı kanunun geçici 2. maddesi hangi gerekçe ile uygulanabilmektedir?
(BORÇ GÖSTERİLEN MİKTAR 2000 TLNİN ALTINDADIR)
Cevaplarınız için şimdiden çok teşekkür eder, iyi çalışmalar dilerim. Saygılarımla
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :105, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : Av.Mehmet2007, Tarih : 28-05-2023 15:59
Meslektaşlarım;

Müvekkilin alacağı için ilamsız icra takibi başlattık ve borçluya tebliğ edildi. Borçlu süresi içerisinde takibe itiraz etmediğinden dolayı takip kesinleşti. Akabinde haciz talep ettik ve dosyaya parayı yatırdı , bizde müdürlükten reddiyat talebinde bulunduk para hesabımıza gönderildi.
Borçlu parayı yatırdıktan sonra gidip menfi tespit davası açıp icra kasasındaki paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde tedbir kararı aldırmış fakat paranın reddiyatı yapılana kadar bu yönde herhangi bir tedbir kararı icra müdürlüğüne gelmediği için müdürlük bizim alacağımızı ödeyip dosyayı infaz etti. Sonradan borçlu bu kararı dosyaya sunuyor ve müdürlükten ödenen paranın iadesi için muhtıra çıkarılmasını talep ediyor, müdürlükte borçlunun talebini kabul ediyor( re’sen kararından dönmüş oluyor) ve Müvekkile muhtıra çıkarıyor, tüm bunlar kaydı kapalı dosyada olduğundan dolayı biz hiçbirşey göremedik, akabinde tebligat muhtara yapılıyor ve belirli bir süre sonra Müvekkilin taşınmaz malvarlıklarına haciz şerhleri derç ediliyor, Müvekkik haciz şerhlerinin derç edilmesinden 3 ay sonra tesadüfen tapu kayıtlarını incelerken görüyor, şimdi bu durumda muhtıranın iptali için 7 günlük süre dolmuş durumda, memur işlemini şikayetle mahkemeye çıkaracağız fakat önerebileceğiniz farklı birşey varmı dır? Emsal karar olan varsa paylaşan Meslektaşlarıma şükran duyarım
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :305, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : ertuğrul9604, Tarih : 27-05-2023 17:06
Suriyeli bir müvekkilim var. Hakkında kesinleşmiş bir deport kararı var. Ülkeye ikinci kez kaçak gelince ikinci kez deport kararı veriliyor.

Aldığım bilgiye göre ikinci deportu kaldırsam bile ilk deport geçerli olacakmış.

Burada sorum şu: kesinleşmiş bir deport kararı kaldırılabilir mi?

Tahdit kodu kaldırılabilir mi?

Suriyeli müvekkil sığınma talebinde bulunursa deportlara engel olunabilir mi?

Hiçbir yerde bir bilgi bulamadım. Yardımcı olursanız sevirim.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :349, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : Av.Aydan Bengi Matur, Tarih : 27-05-2023 12:06
Meslektaşlarım merhabalar. Hazine hisseli bir arazi mevcut. 2/b kapsamında. Müvekkille birlikte toplamda 4 hissedar var ve hissedarlardan biri hazine. Müvekkil, hazinenin hissesini de satın almak istiyor. Ancak hazinenin payı üzerinde üç kişinin zilyetliği bulunmakta. Müvekkilin zilyetlerden muvafakatname alıp, hazinenin payını satın alması mümkün müdür? Diğer hissedarların da bu hususta rıza göstermesi gerekli midir? Bir de hazine hisseli taşınmazlarda rızai taksim sözleşmesi yapılması durumunda hazine hissesinin bu sözleşmede ayrıca belirtilmemesi ve taksim sözleşmesinin taşınmazın tümü üzerinden yapılması bir sıkıntı teşkil edebilir mi? Teşekkür ediyorum, iyi çalışmalar diliyorum.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :340, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : acemiavukat26, Tarih : 26-05-2023 12:13
Merhaba meslektaşlarım. Takibin kesinleşmesinden sonra açılan mirasın hükmen reddi davasında, mirasın hükmen reddine karar verilmesi halinde, bu kararın takibe etkisi ne olur ? Hacizleri bu karara dayanarak kaldırtabilir miyiz ? Vakit ayırıp cevap veren herkese şimdiden teşekkür ederim.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :379, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : Kadir06, Tarih : 25-05-2023 22:52
Merhabalar benim bir sorum olacaktı. Kuzenim 3 yıl önce iş kazası yaşadı ve kolu kırılmıştı. O zaman işvereni olayı örtbas etti ve hastanede durum işkazası olarak tutanak altına alınmadı. Böyle bir durumda söz konusu durumu iş kazası olarak değerlendirmek için ne yapmamız gerekir ? İş kazasının tespiti davası açabilir miyiz ?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :411, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : avdeniz, Tarih : 25-05-2023 10:38
Merhaba,
Taraf olduğum dosyalardan birinde müvekkil aleyhine adli yargıda "görevsizlik kararı" verildi ve doğal olarak karşı vekalet ücretine hükmedildi. Bu karar kesinleşti ve karşı taraf vekilince icraya kondu. Ardından idari yargı yolunda dava açıldı , orası da görevsizlik kararı verince dosya uyuşmazlık mahkemesine gitti. Uyuşmazlık mahkemesi söz konusu kesinleşen adli yargı kararını kaldırdı, adli yargının görevli olduğu yönünde karar verdi. Bu durumda adli yargı kararına dayanarak açılan ilamlı icra takibi(vekalet ücretine ilişkin) halen devam ediyor mu? Uyuşmazlık mahkemesi kararını sunarak takibin iptali istenebilir mi? İlgili adli yargı kararı da kesinleştiği için ne yapabilirim tam emin olamadım. Bu konuda bilgisi olan veya elinde yargı kararı olan meslektaşlarım yardımcı olabilirlerse çok sevinirim.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :425, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : Kadir06, Tarih : 24-05-2023 16:46
Merhabalar herkese. Benim bir sorum olacaktı. Müvekkilin aracı için değer kaybı başvurusunda bulunacağım sigorta şirketine. Vekaletnamenin örneğini de sunacağım başvuruya. Söz konusu vekaletnameye baro pulu yapıştırmam gerekiyor mu ?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :498, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : Av. Buğra YILDIZ, Tarih : 24-05-2023 14:05
Merhaba sayın meslektaşlarım;

Nafaka artırım davamızda dava başlangıç tarihi 22.06.2022 tarihidir.

Mahkemece verilen hükümde nafaka artırım davasında dava tarihinden itibaren 500 TL olan nafaka 1000 TL'ye yükseltildi. Dava yaklaşık olarak 8 ay sürdü. 24.03.2023 tarihinde karara bağlandı.

8 ay boyunca davalı, nafakaya ilişkin herhangi bir ödeme yapmadı. Bunun üzerine bu kararla birlikte aylık olarak hesapladığımız 1000 TL üzerinden hem birikmiş nafakaları hem de işleyecek nafakaları talep ettik. Faiz hesaplamasını ise şu şekilde gerçekleştirdik.

22.06.2022 Tarihinde ödenmesi gereken - 1. Birikmiş Nafaka için: 100 TL faiz.
22.07.2022 - 2. Birikmiş Nafaka için: 90 TL faiz.
22.08.2022 - 3. Birikmiş Nafakası için: 80 TL faiz.
gibi.


Fakat karşı tarafın borca itiraz davası açtığını öğrendik.

Sorum şu;


1- Karşı taraf faize itiraz etmiş ve birikmiş nafakalar için de karar tarihinden itibaren yani 24.03.2023 tarihinden itibaren faiz işletilmelidir şeklinde beyanda bulunmuş.

Sizce başlatmış olduğum bu takip hatalı mıdır?

2- Karşı taraf hem borca hem de faize itiraz etmiştir. Faize itirazının kabul olma ihtimali durumunda icra takibi tamamen mi iptal ediliyor yoksa faize ilişkin kısımlar mı iptal edilir?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :490, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : Öznur Türk, Tarih : 22-05-2023 09:33
Merhabalar,
müvekkil firmadan araç sipariş ediyor. Araç ücretini ödüyor. Şasi numarası üzerine plaka düzenleniyor. Firma proforma fatura düzenliyor. Ancak aracın teslim edileceği hafta, firma aracı satmaktan vazgeçtiğini söyleyerek müvekkilin ücretini iban numarasına iade ediyor. müvekkil aracın aynen teslimini istiyor. böyle bir şey mümkün müdür? şimdiden teşekkür ederim.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :637, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : Av.ZZU, Tarih : 18-05-2023 11:21
Merhaba, mahkemece 2020 yılı aralık ayında nafaka 600 tl olarak belirlenmiş ve tüik üfe oranında her dönem başı arttırım kararı verilmiş.Karşı taraf 600 tl ödemiş ancak artışları ödememiş, açılmış bir icra takibi de yok her ay nafakayı ödüyor. Hal böyleyken artış kısmını benim hesaplamam gerekiyor. Artışı her yılın aralık ayında yapacağım ancak iki soru kafama takılıyor;

1- nafaka 2020 aralıkta verildiği için 2021 yılı nafakası 600 tl mi olur yoksa arttırım uygulanmalı mı 2021 için
2- ilk nafaka 600 ancak artışla 700 oldu diyelim ikinci yıl artışını 600 üzerinden mi yapacağım 700 üzerinden mi?yani her yıl artış yapılacak ama ana miktar üzerinden mi yoksa artışla belirlenen yeni nafaka miktarı üzerinden mi?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :837, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : Rüveydaelif, Tarih : 17-05-2023 14:26
müvekkil bir şirketten 2. el araç satın almış. aracın ön teker aksı kırılmış araç servise çekilmiştir. Aracın garanti süresi devam etmektedir. Bu durumda aracı aldığımız şirkete ihtarname çektik fakat aracın asıl bayiisine de ayıp bildiriminde bulunmalı mıyız?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :878, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : Av. Onur Deveci, Tarih : 16-05-2023 13:38
Merhaba meslektaşlarım, bir icra dosyamda borçlunun aracına haciz koydurduktan sonra, yakalama talep ettim ancak icra müdürü şu gerekçeyle reddetti:

"İİK 106. Maddesinde yapılan değişiklik ile ''Sicile kayıtlı motorlu kara araçları bakımından muhafaza, kıymet takdiri ve satış talebinin birlikte yapılması ve bunlara ilişkin giderlerin tamamının birlikte ve peşin olarak yatırılması zorunludur.'' hükmü gereği muhafaza, kıymet takdiri ve satışın birlikte talep edilerek yeniden talep gönderilmesi halinde talebin değerlendirilmesine, bu aşamada talebin REDDİNE,"

Bu minvalde İcra Müdürlüğü'nün kararı doğru mudur? Yakalama için satış ve kıymet takdiri de birlikte talep edilmek zorunda mı? UYAP'ta yakalama talebi haciz talebi sekmesinden gönderilirken, muhafaza talebi diğer talepler üzerinden gönderiliyor. İİK bağlamında muhafaza ve yakalama aynı şeyler mi?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :919, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : norrinradd, Tarih : 16-05-2023 11:18
Merhaba meslektaşlarım. Örnek 13 icra takibi başlatmıştım tahliye ve haciz talepli. Karşı taraf usulsüz tebligat şikayetinde bulundu ve şikayeti reddedildi, tarafımıza ilam vekalet ücreti çıktı. Bu ilam vekalet ücreti için sıfırdan takip başlatıp harç ödemek istemiyorum. Mevcut icra takibine takip talebi hazırlayıp gönderip yalnızca tebligat gideri yatırırsam, devam eden mevcut icra dosyasından borçluya ödeme emri hazırlanır mı ilam vekalet ücreti için? Böyle bir kurguda yine icra vekalet ücreti ayrıca hesaplanacak mı? Teşekkürler.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :929, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : referansmektubu, Tarih : 13-05-2023 19:47
Meslektaşlarım Merhaba,

İhtiyati haciz kararı alınarak icraya koyuluyor ve borçlunun malları üzerinde ihtiyati haciz koyulması için talimatlar yazılıyor ve hacizler tatbik ediliyor.Takip talebi de düzenlenmiş ancak ödeme emri düzenlenmiyor ve işlemsiz kaldığı için dosya takipsizlik nedeniyle kapanıyor. İhtiyati haciz talebinin üzerinden 7 yıl geçmiş durumda, borçlunun malları üzerinde halen ihtiyati haciz şerhi mevcut. Bunun kaldırılması için nasıl bir yol izleyebiliriz?

Teşekkür ederim şimdiden cevaplarınız için.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :1097, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : Av.3, Tarih : 12-05-2023 12:55
Değerli Meslektaşlarım

Kiracı olduğumuz yeri tahliye ettikten sonraki dönem için icra takibi yapıldı. İtiraz ettik. İtirazın kaldırılmasını kazandılar. Biz de icra takibinin devamı ve haciz tehdidi ile icra dosyasına istirdattan kaynaklı haklarımızı saklı tutarak ödedik.

İstirdat davası açmayı düşünüyoruz. Ancak aynı zamanda itirazın kaldırılması dosyasını da istinafa taşıdık. Malum istinaf 1 yıldan fazla süreceğinden hak düşürücü süreyi kaçırmak istemiyoruz. İstirdat davasını açtıktan sonra istinaf kararı kaldırır ise istirdat davamızın durumu ne olur? Eğer istirdat açamaz isek hak düşürücü sürenin akıbeti ne olur? Normalde istirdat açmaz ve istinaf da kararı kaldırır ise aynı icra takibinde iade muhtırası göndermemiz gerekir.

Diğer konu ise istirdat davasında icra dosyasına vekalet ücreti %20 tazminat, icra hukuk vekalet ücreti dahil olmak üzere tüm bedelin mi istirdatını talep edeceğiz yoksa icra hukuk itirazın kaldırılması vekalet ücreti ve diğer yargılama giderlerini dahil etmemeli miyiz?

Görevli Mahkeme' nin sulh hukuk olduğunu düşünüyorum ancak tahliye edildi diye genel mahkeme olarak değerlendirilebilir mi? Saygılar. Teşekkürler
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :1159, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : sadekahveee, Tarih : 11-05-2023 10:07
Merhabalar meslektaşlarım meslekte çok yeni sayılırım. Soracağım soruda basit şeyleri kaçırıyorsam şimdiden affınıza sığınıyorum.
Tam bir eşya hukuku pratik çalışmalara benzeyen olaya gelirsek;
Yakın bir tanıdığımız(müvekkilim aynı zamanda) Facebook üzerinden ikinci el bir santrifüj(su pompası) satın alıyor. Daha sonra aldığı malı sürekli işlerini yapan sanayideki ustasına bırakıyor. Aldığı malı da tekrar satmak için yine facebook üzerinden ilana koyuyor. Ancak aldığı mal çalıntıymış ve malın asıl sahibi bu ilanı görüp müvekkilimden ve sanayideki ustadan şikayetçi oluyor aynı zamanda jandarma ile birlikte sanayiye gelip su pompasını alıp götürüyor. asıl hırsız daha sonra yakalandı.

Burada sizden yardım istediğim kısım, asıl sahip için suç duyurusunda bulunsak bir sonuç elde edebilir miyiz? sonuçta müvekkilimin hiçbir zararını gidermeden malını geri aldı.

2. olaraksa hukuken açmam gereken davada sebepsiz zenginleşmeye mi dayanmalıyım yoksa başka bir dayanak mı bulmalıyım? şimdiden teşekkürler.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :1097, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05707312 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.