Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

parselasyon

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 17-01-2009, 14:24   #1
av.medinealtintaş

 
Varsayılan parselasyon

Sayın meslektaşlarım,
Müvekkilin annesine ait 2 katlı bir ev..Beledeiye parselasyon yaparak başka bir yer gösteriyor...Ancak parselasyon işleminden yaklaşık 5-6 yıl önce malik olan anne vefat ediyor...Bedediyece bu vefatten bahsedilmeyerek sadece İmar kanununa göre ilan yapılıyor ve kesinleşiyor 1998 yılında...Mirasçıların bu parselasyon işleminden yeni haberleri oluyor...Bu imar düzenlenmesine karşı usulsüz tebliğ veya başka bir nedenle itiraz etmek veya iptal davası açmak mümkün müdür?

Teşekkür ederim..
Old 20-01-2009, 23:00   #2
elitra

 
Varsayılan parselasyon

Alıntı:
Yazan av.medineofli
Sayın meslektaşlarım,
Müvekkilin annesine ait 2 katlı bir ev..Beledeiye parselasyon yaparak başka bir yer gösteriyor...Ancak parselasyon işleminden yaklaşık 5-6 yıl önce malik olan anne vefat ediyor...Bedediyece bu vefatten bahsedilmeyerek sadece İmar kanununa göre ilan yapılıyor ve kesinleşiyor 1998 yılında...Mirasçıların bu parselasyon işleminden yeni haberleri oluyor...Bu imar düzenlenmesine karşı usulsüz tebliğ veya başka bir nedenle itiraz etmek veya iptal davası açmak mümkün müdür?

Teşekkür ederim..

Benzer bir davayı 2006 yılında Samsun İdare Mahkemesi' nde açtım. Dava lehimize neticelendi. Dava dilekçemizde özetle ilanın yeterli olmayıp tebligat gerektiği iddiasında bulunmuştuk. Dava dilekçesini bir firmanın sözleşmeli avukatı olan Fırat bey hazırlamıştı. Ona teşekkür ediyorum ve dava dilekçesinin tamamını ekte gönderiyorum. Başarılar dilerim.

SAMSUN İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI’ na




YÜRÜTMENİN DURDURULMASI – DURUŞMA TALEPLİDİR







DAVACI : .................................
VEKİLİ : Av. .....................
...................... SAMSUN

DAVALI : Kurupelit Belediye Başkanlığı
Kurupelit / SAMSUN

TEBLİĞ TARİHİ : 08.10.2004 tarihinde muttali olunmuştur.

DAVANIN KONUSU : Samsun ili, Merkez ilçesi, Büyükoyumca köyü mevkiinde, tapunun
22H-2-A pafta, 1623 ada, 18 parsel sayısında
22H-2-A pafta, 1623 ada, 17 parsel sayısında
22H-3-D pafta, 1794 ada, 6 parsel sayısında
müvekkilim adına kayıtlı taşınmazları kapsayan alanda, 3194 sayılı İmar Kanunu’ nun 18. maddesi ve 2981/3290 sayılı Yasanın Ek-1 maddesi uyarınca davalı Belediye Encümeni’ nin almış olduğu 05/05/2004 gün ve 65 sayılı kararının iptali ile işlemin açıkça hukuka aykırı olması ve uygulanması halinde müvekkil ve üçüncü şahıslar açısından telafisi mümkün olmayan zararlara neden olacağından cevap süresini de kapsayacak şekilde yürütmenin durdurulması, yargılamanın duruşmalı yapılması istemidir.

OLAYLAR:
Müvekkilim;
01.03.2004 tarihinde Samsun ili, Merkez ilçesi, Büyükoyumca köyü mevkiinde, tapunun 22H-2-A pafta, 1620 ada, 19 parsel sayısında kayıtlı 405.49 m2 yüzölçümlü gayrimenkulun 1601/2400 hissesini
27.02.2004 tarihinde Samsun ili, Merkez ilçesi, Büyükoyumca köyü mevkiinde, tapunun 22H-2-A pafta, 1620 ada, 21 parsel sayısında kayıtlı 390.94 m2 yüzölçümlü gayrimenkulu
27.02.2004 tarihinde Samsun ili, Merkez ilçesi, Büyükoyumca köyü mevkiinde, tapunun 22H-2-A pafta, 1620 ada, 22 parsel sayısında kayıtlı 391.04 m2 yüzölçümlü gayrimenkulu
satın almıştır.
Her üç gayrimenkul ile ilgili yapılan imar uygulaması Kurupelit Belediye Encümeni’ nce 03.12.2003 tarih ve 44 sayılı kararı ile uygun bulunmuş ve Encümen’ in 07.01.2004 tarih ve 01 sayılı kararı ile kesinleşmesinden sonra onaylanarak müvekkile komşu adadan
* 22H-2-A pafta, 1623 ada, 18 parsel sayısında
* 22H-2-A pafta, 1623 ada, 17 parsel sayısında
* 22H-3-D pafta, 1794 ada, 6 parsel sayısında
kayıtlı gayrimenkuller verilerek tapu tescilleri yapılmıştır.

Daha sonra iptalini istediğimiz 05/05/2004 tarih ve 65 sayılı Encümen Kararı ile müvekkile ait
* 22H-2-A pafta, 1623 ada, 18 parsel sayısında kayıtlı gayrimenkul karşılığında şuyulandırma cetveline göre 5485 ada, 11 parsel sayısında 59.01 m2 - 187.78 m2 - 97.27 m2 olmak üzere toplam 344.06 m2 karşılığı hisse
* 22H-2-A pafta, 1623 ada, 17 parsel sayısında kayıtlı gayrimenkul karşılığında şuyulandırma cetveline göre 5485 ada, 11 parsel sayısında 346.85 m2 karşılığı hisse
* 22H-3-D pafta, 1794 ada, 6 parsel sayısında kayıtlı gayrimenkul karşılığında şuyulandırma cetveline göre 1794 ada, 8 parsel sayısında 317.78 m2 – 105.55 m2 – 390.73 m2 olmak üzere toplam 814.06 m2 karşılığı hisse verilmiştir. Bu kararın ilanını müteakip Encümen’ in 09/06/2004 tarih ve 70 sayılı kararı ile İmar Kanunu’ nun 19 maddesine göre onanarak tapu işlemlerinin yapılması için Tapu Sicil Müdürlüğü’ ne gönderilmesine karar verilmiştir.

Müvekkil, iptalini talep ettiğimiz davalı idarenin 05/05/2004 tarih ve 65 sayılı Encümen Kararına, 08.10.2004 tarihinde tapu kayıtlarındaki şerhten haberdar olması üzerine yaptığı araştırmada muttali olunmuştur. Davalı idarenin almış olduğu kararın iptaline ilişkin davanın açma süresi; Anayasa’ nın 125. maddesine göre yazılı bildirim tarihinden itibaren başlar. (Danıştay İçtihadı Birleşme Kurulu’ nun parselasyon planlarına karşı açılacak davalara ilişkin 12.02.1970 günlü E:1969/2, K:1970/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’ nda da Anayasa’ nın idarenin işlemlerinden dolayı açılacak davalarda süre aşımının yazılı bildirim tarihinden başlayacağı hükmü karşısında, ilan tarihini dava açma süresine başlangıç kabul etmenin imkansız olduğu, zira Anayasa’ nın temel hukuk kuralları dışında bir konuyu ayrıntılarıyla düzenlemesive bu hükmün daha önceki kanunlarda bulunup aynı konuyu düzenleyen hükümlere aykırı olması halinde konuyu yeniden düzenleyen Anayasa hükmünün uygulanmasının tabii olduğuhüküm altına alınmıştır. Diğer taraftan 3194 sayılı İmar Kanunu’ nun 18. maddesi uyarınca parselasyon planlarında ve dağıtım cetvellerinde kapsadıkları alan içindeki her taşınmaz mala karşılık sahiplerine verilecek bağımsız veya şüyulu imar parsellerinin parsel büyüklükleri, hisse miktarı, parsellerin konumu gibi hususlar ayrı ayrı gösterildiğinden bu planların düzenlemeye tabi tuttukları sahipleri için subjektif ve kişisel işlemler oldukları kuşkusuzdur. Yine Danıştay 6. D.’ Nin 26.11.1996 gün ve E:1996/4650, K:1996/5328 Sayılı Kararı’ nda da belirtildiği üzere imar parselasyon planları subjektif ve kişisel işlemlerdir. Bu nedenle de bu işlemlerin muhataba tebliği gerekir. Dava süresi tebliğ ile başlar. İlan tarihini sürenin başlangıcı olarak almak mümkün değildir.) Bu durumda Kurupelit Belediye Encümeni’ nin almış olduğu karar yönünde yapmış olduğu parselasyon planı, davacı müvekkil için subjektif ve kişisel birer işlem olduğu, bu durumda parselasyon planlarının müvekkilime tebliğ edilmesi ve dava süresinin de buna göre tespit edilmesi gerekir. Ancak karara muttali olan müvekkilin tebliği beklemesi kendisinin ve üçüncü şahısların haklarına zarar vereceğinden işbu davanın tebliği beklemeden açılması zarureti doğmuştur.


HUKUKİ AÇIKLAMALAR :

Yukarıda özetlemeye çalıştığımız Kurupelit Belediye Encümeni’ nin 3194 sayılı İmar Yasası’ nın 18. maddesi ve 2981/3290 sayılı Yasanın Ek-1 maddesi uygulanması amacıyla yapılan 05.05.2004 tarih ve 65 sayılı kararı açıkça yasaya aykırılık teşkil etmektedir. Şöyle ki;

A- Davalı idare yalnızca 3194 sayılı yasanın 18. maddesi uyarınca yapılan düzenleme işlemindeki şekil eksikliğini daha sonra alınan encümen kararı ile giderilebilir.
Danıştay 6. D.’ nin 13.06.1994 gün ve E:1993/3010, K:1994/2444 Sayılı Kararı’ nda da belirtildiği üzere davalı idare yalnızca şekil eksikliğini alacağı karar ile giderebilir. Bu hali ile, 03.12.2003 tarih ve 44 sayılı karar gereği yapılan imar düzenlemesi ile parseller oluşturulmuş ve ilgililer adına tapuda tescil işlemi yapılmıştır. Davalı idare bundan sonra yalnızca işlemdeki şekil eksikliklerini gidermeye yönelik karar almaya yetkili iken 05.05.2004 tarih ve 65 sayılı karar ile esasa ilişkin yeni bir uygulama tesis etmiştir. Bu uygulama açıkça İmar Kanunu’ na aykırıdır.

B- İmar işlemi kesinleşip tapu koşulları oluştuktan sonra Belediye Encümeni’ nin o imar tapularına esas alınan idari kararı iptal etme yetkisi ortadan kalkar.
Yargıtay 1. H.D.’ nin 13.01.1997 gün ve E:1996/15526 , K:1997/18 Sayılı kararında da belirtildiği üzere “İmar işlemi kesinleşip tapu koşulları oluştuktan sonra Belediye Encümeni’ nin o imar tapularına esas alınan idari kararı iptal etme yetkisi ortadan kalkar.” Söz konusu Belediye Encümeni’ nin 05.05.2004 tarihli oturumunda almış olduğu 65 sayılı karardaki ifadesi ile “Bu uygulama kapsamında bazı parsellerin zuhulen ve hatlı olarak imar planımızda park olan adalara taşındığı ilgililerin müracaatı üzerine anlaşılmıştır.” denilerek kesinleşip tapu koşulları oluşmuş ve müvekkil adına tescil edilmiş tapuları yok sayarak yeni bir düzenleme yoluna giderek mevcut gayrimenkulleri deniz kenarından alarak ve şuyulandırarak mevcut yerinden kilometrelerce ötede dağın başındaki adalara taşınmıştır. Buradaki hukuka aykırılık 2 hususta ortaya çıkmaktadır.

a. İlgililerin müracaatı ile Belediye Encümeni böyle bir uygulamaya gitmiştir. Eğer ortada hakları zayi olan ilgili malikler var ise öncelikle davalı Belediye Encümeni’ nin 03.12.2003 tarih ve 44 sayılı kararı imar düzenlemesine esas kararını İdare Mahkemesi’ ne dava açarak iptal ettirme yoluna gidip daha sonra genel mahkemelerde tapu kayıtlarının düzeltilmesi davasının açılması gerekirdi. Belediye Encümeni aldığı kararla mülkiyet hakkına tecavüz ederek daha önce almış olduğu idari kararı re’ sen iptal edip müvekkile ait mevcut tapuların ekonomik değerlerini düşürmüştür.

b. Yasal mevzuat gereği şayet ilgililer 03.12.2003 tarih ve 44 sayılı imar düzenlemesine esas encümen kararın iptali için idare mahkemesine dava açmış olsalardı davanın kabul edilmesi halinde müvekkile ait gayrimenkullerin 1620 ada 19,21 ve 22 parsellere geri dönmesi gerekir. Zira iptal kararı tüm imar düzenlemesini kapsayacak şekilde olmalıdır.

Yukarıda belirttiğimiz iptal şartlarının hiçbiri gerçekleşmediği halde davalı Belediye Encümeni kendinin verdiği 03.12.2003 tarih ve 44 sayılı kararı kısmen iptal edercesine yeni bir karar tesis ederek müvekkilin parsellerini 5485 adaya taşımıştır.

C- Parselasyon işleminden sonra bu alandaki bir parselden hisse satın alan bir kimseye başka bir yerden hisse verilmesi amacıyla parselasyon yapılamaz.
Danıştay 6. D.’ nin 04.04.2000 ve E:1999/1215, K:2000/1847 sayılı kararında da açıklandığı üzere imar planı ile yeni bir düzenleme yapılmasını gerektirecek bir neden olmaksızın ikinci parselasyon yapılmasında imar hukukuna uyarlık bulunmadığı gibi yapılan parselasyon işleminden sonra bir parselden hisse satın alan kişiye başka bir malikin parselinden hisse verilmesi sureti ile parselasyon yapılamaz. Hal böyle iken davalı idare, hatanın düzeltilmesi amacı ile imar uygulamasının temel niteliklerine aykırı bir karar almıştır.

D- İmar uygulaması yapılırken uyulması gereken temel esaslara uyulmamıştır.

a. Parselasyon uygulaması sırasında tahsis edilen yeni parsellerin eski parsele uzaklığı ile ekonomik değerlerinin göz önünde bulundurulması gerekir. İmar Kanunu’ nun 42. maddesi uyarınca yapılacak arazi ve arsa düzenlemeleri hakkında Yönetmeliğin 35. maddesinde, yapılacak düzenleme sonucu imar parsellerinin oluşturulması ve dağıtımı sırasında taşınmaz sahibine mümkün olduğu kadar aynı şart ve değerde parsel verilmesine dikkat edilmesi gerektiği kurala bağlanmıştır. Davalı Belediye Encümeni’ nin mevcut parsellerden 3 kilometre uzaklıkta, altyapısı ve yer özellikleri nedeniyle ekonomik değerlerinin düşük nitelikte olduğu parsellere kaydırması yukarıda anılan yasa maddesine aykırıdır. Söz konusu şuyulandırma cetvelinden de anlaşılacağı üzere müvekkil aleyhine açık bir nispetsizliğin olduğu ortadadır.

b. Müvekkil 1620 adadan satın almış olduğu 19,21 ve 22 parselleri ekonomik değerlerinin artacağını düşünerek yatırım yapmıştır. Her üç parselin denize yakın, önünün açık olması, Samsun’ da rağbet görmesi bu niyetini gösterir niteliktedir. Davalı Belediye’ nin 03.12.2003 tarih ve 44 sayılı kararı ile yapmış olduğu 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi ve 2981/3290 sayılı Yasanın Ek-1 maddesi uyarınca yapılan imar düzenlemesi yan adada ve yaklaşık 100 metre mesafedeki ekonomik değerleri yaklaşık aynı olan 1623 ada 17, 18 parsel ve 1794 ada 6 parsele taşınmasına yasal esaslara uygun olduğu düşüncesi ile itiraz etmemiştir. Buna karşın iptalini talep ettiğimiz 05/05/2004 günlü ve 65 sayılı karar açıkça Anayasamızca teminat altına alınmış mülkiyet hakkına, Medeni Kanunumuzun ilgili maddesindeki tapuya güven ve tapu sicillerinin aleniyeti ilkesine ve 3194 sayılı İmar Yasası’ na açıkça aykırılık teşkil etmektedir. Davalı Belediye yetkisini, sınırları belirsiz bir keyfilikle müvekkilin haklarını ihlal etmek için kullanmaktadır.

Son olarak; 3194 sayılı İmar Yasası’ nın belediyelerce kullanılmasının sınırı Anayasa’ nın 13. maddesinin 2. fıkrasında “temel hak ve hürriyetlerle ilgili genel ve özel sınırlamalar öngörüldükleri amaç dışında kullanılamaz” hükmü yer almış olup; mülkiyet hakkına getirilen sınırlamanın da amacın zorunlu ve gerekli kıldığı kadarı ile olması gerekir. Belediyeler imar planlarını toplum, çevre münasebetlerinde kişi ve aile mutluluğu ile toplum hayatını yakından etkileyen fiziksel çevreyi sağlıklı bir yapıya kavuşturmak, yatırımların yer seçimlerini ve gelişme eğilimlerini yönlendirmek ve toprağın kullanma dengesini en rasyonel biçimde belirlemek üzere hazırlamalıdırlar. Bu hali ile davalı Belediye Encümeni’ nin birbirinden farklı tarih ve sayı ile gerçekleştirdiği imar düzenlemelerinin keyfilikten öte koruduğu hiçbir denge söz konusu değildir.

Yukarıda arz ve izah ettiğimiz sebeplerle, davalı idarenin imar düzenlemesine ilişkin kararının uygulaması halinde telafisi mümkün olmayan zararlar doğacağından ve üçüncü şahısların haklarını da ihlal edeceğinden, öncelikle cevap süresini de kapsayacak şekilde yürütmenin durdurulmasınakarar verilmesini, duruşmalı yapılacak yargılama ile davalı Belediye Encümeni’ nin hukuka aykırı 05/05/2004 günlü ve 65 sayılı 3194 sayılı İmar Yasası’ nın 18. maddesi ve 2981/3290 sayılı Yasanın Ek-1 maddesi uygulanması işlemine ilişkin kararının iptalini taleple Sayın Mahkemenize başvurma gereği doğmuştur.

HUKUKSAL NEDENLER: İlgili mevzuat

SÜBUT DELİLLER : Kurupelit Belediye Başkanlığı’ nın 05/05/2004 günlü ve 65 sayılı encümen kararı, şuyulandırma cetveli, dağıtım cetveli, ada rövelesi, tapu bilgileri, , 03.12.2003 tarih ve 44 sayılı kararı ve bu karar gereği düzenlenen cetveller, keşif, bilirkişi incelemesi v.s. davalı tarafın ileri süreceği delillere karşı delil verme hakkımızı saklı tutarak her türlü yasal deliller.

SONUÇ ve TALEP : Samsun ili, Merkez ilçesi, Büyükoyumca köyü mevkiinde, tapunun 22H-II-A pafta, 1623 ada, 18 parsel sayısında müvekkilim adına kayıtlı bağımsız taşınmazı kapsayan alanda, 3194 sayılı İmar Kanunu’ nun 18. maddesi uyarınca imar uygulaması (parselasyon) yapılmasına ilişkin davalı Belediye Başkanlığı’ nın almış olduğu 05/05/2004 günlü ve 65 sayılı encümen kararının iptali ile işlemin açıkça hukuka aykırı olması ve uygulanması halinde telafisi mümkün olmayan zararlara neden olacağından YÜRÜTMENİN DURDURULMASINA, yargılamanın DURUŞMALI yapılmasına, avukatlık ücreti ve yargılama giderinin davalı idareden alınarak tarafımıza verilmesine karar verilmesini vekaleten arz ve talep ederim.25.10.2004

.......


Ekler:
1- Vekaletname sureti
2- Kurupelit Belediye Başkanlığı’ nın 05/05/2004
günlü ve 65 sayılı encümen kararı
3- Şuyulandırma cetveli, dağıtım cetveli, ada rövelesi
4- Tapu suretleri
5- Dilekçede geçen Danıştay – Yargıtay Karar Suretleri
Old 28-01-2009, 09:48   #3
av.medinealtintaş

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım..çok teşekkür ederim...gerçekten çok ama çok işime yarayacak bir bilgi oldu..çok teşekkür ederim tekrar...
Old 28-01-2009, 14:32   #4
elitra

 
Varsayılan

Sorununuza çözüm bulmuş olmanıza sevindim. Başarılar dilerim.
Old 23-03-2010, 13:55   #5
BAŞARAN

 
Varsayılan

merhaba,
ben de bu konuda baska bir başlık açmıştım fakat benim konumla alakalı bilgilerin paylaşıldığıı gördüm.Şu anda açacak olduğum bir davada imar kanununa göre 18 uygulaması yapılan bir yerin mirasçıları uygulamadan yeni haberdar olmuşlardır.Malik imar uygulamasından önce ölmüş. Bu durumda imar uygulamasının kesinleşmesinin üzerinden yaklaşık iki yıl geçtikten sonra yeni haberdar olmamız gerekçesi ile mirasçı olarak dava açtığımız takdirde süre yönünden davamız reddedilir mi?
Bu konuda davası sonuçlanan arkadaşlarım yardımcı olurlarsa çok sevinirim.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Parselasyon planının iptaline karşılık İzale-i şuyu Davası açılabilecek midir? nefise Meslektaşların Soruları 14 02-02-2012 13:59
Belediye Encümen Kararı - Parselasyon Av.Selim HARTAVİ Meslektaşların Soruları 3 28-12-2006 23:40


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06939697 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.