Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

aynı işverene dava açmış işçilerin tanıklığı

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 18-06-2008, 10:51   #1
avukat erdoğan

 
Varsayılan aynı işverene dava açmış işçilerin tanıklığı

Merhabalar;

İşçi alacağı davasında işçinin iş akdini haklı nedenle fesih ettiğini ispat etmemiz gerekiyor.Bununla ilgili dinleteceğimiz tanıklar da aynı sebeplerle iş akitlerini fesih etmiş ve dava açmış işçiler.Onların da işverene dava açmış olması tanıklıkları ile ilgili sıkıntı yaratır mı?
Old 18-06-2008, 11:52   #2
Av. Çetin

 
Varsayılan

Yargılamada tarafsız, olaya doğrudan bilgili, menfaat dışı tanıkların beyanı muteber kabul edilmelidir. Benim fikrime göre, aralarında menfaat ortaklığı bulunan işçilerin doğru beyanda bulunmama ihtimalini hakimin göz önünde bulundurması gerekir. Hatta İŞ YARGILAMASI USUL HUKUKU-(AV.H.ARGUN BOZKURT)'un kitabında da “Tanığın davada tarafsız olamayacağı ve Mahkemeye yanlış bilgi verebileceği olasılığına örnek olarak, tanık ile taraflardan biri arasında işveren ve işçi ilişkisi veya rücu ilişkisi bulunması gibi durumları gösterebiliriz. Nitekim Hukuk Genel Kurulu'nun 1970/806 E, 1970/163 K sayılı ve 1.4.1970 tarihli kararında(Doç.Dr.Ergun Önen, 1979, Ankara Medeni Yargılama Hukuku sayfa 219) da bu husus vurgulanmıştır. (sayfa 427) " denmektedir.
Fakat uygulamadaki toplu iş davalarında menfaat ortaklığı bulunan işçiler, birbirleri lehine tanıklık yapmakta, bilirkişi raporları sadece tanık beyanına dayanarak hazırlanmakta ve karar bu doğrultuda verilmektedir.
Old 18-06-2008, 12:08   #3
Adli Tip

 
Varsayılan

HUMK
MADDE 247 - Aşağıdaki kemseler yeminsiz dinlenir:

1 - İstima esnasında on beş yaşını ikmal etmiyenler,

2 - Kuvayı akliye ve fehmiyelerinin tekemmül edememesinden veya hali zaafta bulunmasından dolay yeminin mahiyet ve mânasını kâfi derecede takdir edemiyenler.

3 - Müddeti cezaiyeleri içinde hidematı âmmeden memnu bulunanlar,

4 - 245 inci maddenin 1-3 numaraları ve 246 ncı maddenin 1, 2 numaraları mucibince şahadetten imtina hakları olup da işbu haklarını istimal etmiyenler,

5 - Bir tarafın dâvayı kazanmasında hukuki menfaati olan kimseler,
6 - Şahadet zamanında iki taraftan birinin evinde veya ticarethanesinde infak ve iaşe veya istihdam olunanlar.

Davanın kabulü halinde, tanıklık yapacak kişilerin lehine, emsal bir karar oluşacağından ve tanığın kendi açtığı davanın sonucunu etkileyeceğinden hukuki menfaatleri vardır diye düşünüyorum.


Saygılarımla,
Saygılarımla,
Old 18-06-2008, 12:41   #4
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Olaya tersinden bakarsak yani işverenin işaret ettiği tanıklar hala işverenin yanında çalışıyor olması da onun işverenle ilişkisinin devamı söz konusu olduğundan tarafsızlığından şüphe edilmeyecek mi?

Bu sebeple, doktrinde ki bu görüşün haklı tarafları olsa da uygulamada tıkanıklığa yol açacak bir görüştür.

İş davalarında davacının öne sürdüğü tanıklar ile işveren ve işçi ilişkisi herzaman olabilir. Bu husus yalnız tanığında aynı konuda işverene dava açması durumunda olmaz, tanığın herhangi bir davası olmasa da işçi ile ya da işverenle bir menfaat birliğinin olmadığını söyleyebilir miyiz?

Bu sebepten ötürü yasanın mevcut hali meselemize zaten cevap vermektedir.

253. madde bir kuraldan bahsetmektedir, herkes tanık olmaya mecburdur.

245 ve 246. maddelerde tanıklıktan çekinmesi gerekenler belirtilmiş.

Şimdi bu ve diğer maddeler ışığında HUMK, hakime takdiri olan tanık delilini kendi gözlemine göre takdir et demiş.

HUMK 240. Maddesine göre hakim delilleri serbestçe takdir eder.

Bu hükümler varken doktrinin ve yargıtayın tanık beyanlarını kısıtlayan 240. maddeyi ihlal eden görüşlerine itibar edilmemeliir.

Aynı konuda tanığın da bir davası varsa hakim tanığı dinler serbest iradesine göre menfaatinin etkisiyle bu beyanı verme olasılığını zaten kendisi ortaya koyacaktır.

Unutulmamalıdır ki tanık beyanları takdiri delildir.

Şayet doktrine ve yargıtaya itibar edeceksek 240. madde havada kalmıyor mu?

Soruya cevap vermek gerekirse, işçinin sözleşmesinin haklı fesihini tanık beyanlarıyla ispatlamasında bence bir sıkıntı yoktur bununla beraber günümüz ekonomik koşullarında işsizliğin diz boyu olduğu mahalde işçinin sözleşmeyi haksız bir şekilde feshetmesi hayatın olağan akışına ters düşmekle beraber kimse haklı olmadığı bir davada davacı sıfatına erişemeyeceği ilkesinin ek yorumuyla haklılık ispat edilebilir...

Kolay Gelsin...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Sigorta Şirketinin Açmış Olduğu Rücu Davası köktaş Meslektaşların Soruları 2 29-05-2008 10:59
İht. Tebirin Konusu ile Dava Konusunun Aynı Olması üye19870 Meslektaşların Soruları 1 29-02-2008 13:11
aynı konuda 3. dava avukat02 Meslektaşların Soruları 2 05-01-2008 15:13
Tarafların ve dava sebebinin aynı dava konusunun ise farklı olduğu dava Av. Harun O Meslektaşların Soruları 2 27-11-2007 21:26
İşçinin dava açıldıktan sonra noterden imzalayarak işverene sunuduğu feragatname Av. Sebahat Gençtarih Meslektaşların Soruları 5 17-03-2007 01:34


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03596902 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.