Görevli memura hakaret

şahıs 22.07.2007 günü yani seçimlerin yapıldığı gün üyesi bulunduğu partiyi temsilen oyların döküm ve sayımının yapılması amacıyla il şeçim kuruluna gitmek için adliyeye girdiğinde daha girişte bulunan x ray cihazınna girmeden tam yan tarafında bulunmakta iken (bu arada olay yerinde başka kişilerde mevcut.) adliyede görev yapan polis memuru şahsın belindeki silahı gördüğünde her hangi bir uyarı veya izin almadan elini uzatarak almak istemiş bunun üzerine şahıs da sinirlenerek sen ne yapıyorsun sen kim oluyorsun da silahıma el uzatıyorsun seni sürdürürüm zaten silahla içeriye girmenin yasak olduğunu biliyorum istemen durumunda zaten silahı verecektim demiş ondan sonra silah muhafaza altına alınarak gözaltına alınmıştır.Bu arada görevli polis memuru da olaya ilişkin tutanak tutarak içeriğini de abartarak yazmış sahış da imzadan imtina etmiştir.Sormak istediğim burada görevli memura görevinden dolayı hakaret suçu oluşur mu? yada tehdit? Bilindiği 125 nci maddede söz konusu suç resen soruşturmaya tabidir.Görevli polis memuru da şikayetçi olmamış ve şahıs ile barışmışlardır.Bir diğer husus da söz konusu yasaya göre görevli polis memuruna hakaret suçunun cezası 1 yıldan az olamaz denmekte.Bu durumda para cezasına çevirme ya da erteleme hükümleri uygulanamayacak mıdır? Bu arada bir başka konu acaba yukaruda geçen ve hakaret olduğu iddia edilen tartışma görevden mi kaynaklanmaktadır.Yorumlarınız için şimdiden teşekkür ederim.

öncelikle, tartışmanın görevden kaynaklandığı kesindir. bununla birlikte tartışma sırasında olduğu ve tarafların durumu göz önünde bulundurulduğunda tehdit suçunun manevi öğesi yani ciddi mahiyette bir korku oluşmayacağı için tehdit suçundan ceza olmaz. hakaret suçu da şikayete bağlı değil çünkü kamu görevlisine karşı işleniyor. bu gün karşılaştığım bir duruşmada aynı olaydan dolayı ( kamu görevlisine hakaret ve tehdit) tehditten beraat çıktı, hakarette ise 1 yıl 2 ay ceza aldı ama bunu da erteledi. sabıkasız biri ise ertelenmesi kuvvetle muhtemel. iyi çalışmalar

müvekkiliniz 1yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılıcak olursa cezası paraya çevrilebilir.2 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılacak olursa ertelenebilir. bence memurun haksız tahrikte bulunduğuna değinin. ayrıca memurla barşıtıysanız memurun gelip olayın oluşuna dönük olarak daha yumuşak ifade vermesi de müvekkiliniz lehine olur.

Seçim günü silah taşınamayacağı hususuna da dikkat edilmesinde yarar var.
Saygılarımla.

Alıntı: Yazan Av.Turhan Demiroğlu Seçim günü silah taşınamayacağı hususuna da dikkat edilmesinde yarar var. Saygılarımla.

Benzer bir durum benim müvekkilimin başına geldi.Hakkında görevli memura hakaretten dava açıldı.Ancak tutanağı tutan ve imzalayan polis memurları aynı zamanda müşteki sıfatına sahipler.Müvekkilin hiç söylemediği sözler tutanağa yansıtılmış.Bu durumda tutanakta imzası bulunan polislerle şikayetçi olan polislerin aynı kişiler olması sebebini ileri sürerek tutanak içeriğini kabul etmediğimizi beyan etsek ve tutanak içeriğinin aksini tanıkla ispat ettiğimiz taktirde beraat şansı varmıdır.Elinizde yargıtay kararı varsa bu konuyla ilgili gönderirseniz sevinirim.Ben bulamadım. Teşekkürler.

OLAY:

Sanığın görevli memura "...." sinkaflı şeklinde hakaret ettiği, görevli memurun da "konuşma lan" demek suretiyle hakaret ettiğinden bahisle iddianame de her ikisi hakkında karşılıklı hakaret nedeniyle dava açılıyor.

SEVK MADDELERİ:

Görevli memura hakaret eden 1. Sanık hakkında : TCK.129/3 ve 125/1-3.a-4 madeleri 53/1-2 md.
Memur olan 2. sanık hakkında: TCK. 129/3 ve 125/1-4, maddeleri 53/1-2 md.
SORU-SORUN:

Burada TCK. 129/3 maddesi ile 125/3-a maddesi çelişkisinde öncelik nedir? (Hem ceza verilmeyebilir, hem bir yıldan aşağı olamaz maddelerinin aynı anda istenilmesi)
Bu maddeler birlikte istenilebilir mi?
Teşekkürler.

Alıntı: Yazan Executive Director OLAY: Sanığın görevli memura "...." sinkaflı şeklinde hakaret ettiği, görevli memurun da "konuşma lan" demek suretiyle hakaret ettiğinden bahisle iddianame de her ikisi hakkında karşılıklı hakaret nedeniyle dava açılıyor. SEVK MADDELERİ: Görevli memura hakaret eden 1. Sanık hakkında : TCK.129/3 ve 125/1-3.a-4 madeleri 53/1-2 md. Memur olan 2. sanık hakkında: TCK. 129/3 ve 125/1-4, maddeleri 53/1-2 md. SORU-SORUN: Burada TCK. 129/3 maddesi ile 125/3-a maddesi çelişkisinde öncelik nedir? (Hem ceza verilmeyebilir, hem bir yıldan aşağı olamaz maddelerinin aynı anda istenilmesi) Bu maddeler birlikte istenilebilir mi? Teşekkürler.

Sayın Üye,

Bir çelişki bulunmamaktadır. Kovuşturma, TCK.'nın 125. maddesi üzerinden yapılacaktır. 129. madde, hakaret suçunda cezaya tesir eden bir madde olarak öngörülmüştür. Yani, mahkemece, yaşanan maddi olay ve deliller hakaret suçu çerçevesinde yargılanıp, şayet m.129'da yazılı şekilde cereyan ettiği kanısına varılırsa, hüküm bu madde çerçevesinde kurulacaktır. Savcı bunu, şüphelilerin sadece aleyhine değil lehine delil ve hususları da toplamak ve ileri sürmek ve iddianamede göstermekle ödevli kılınmış olduğundan yapmaktadır.

Saygılarımla.

Sn. Av.Ömer Güntay,
Teşekkür ediyorum.
Burada mevcut olayın yukarıda yazılı şekilde gerçekleştiğini varsaydığımızda, bu her iki şüpheli hakkında da 129/3 uyarınca (eşit şekilde) karar verileceği anlamına mı geliyor.?

Alıntı: Yazan Executive Director Sn. Av.Ömer Güntay, Teşekkür ediyorum. Burada mevcut olayın yukarıda yazılı şekilde gerçekleştiğini varsaydığımızda, bu her iki şüpheli hakkında da 129/3 uyarınca (eşit şekilde) karar verileceği anlamına mı geliyor.?

Hayır. Tam olarak o anlama gelmiyor. Bu husus mahkemenin takdirindedir. Bunu, bize yine 129. maddenin 3. fıkrası söylüyor:

Haksız fiil nedeniyle veya karşılıklı hakaret
MADDE 129. -
(3) Hakaret suçunun karşılıklı olarak işlenmesi hâlinde, olayın mahiyetine göre, taraflardan her ikisi veya biri hakkında verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir.

Saygılarımla.

T.C.

YARGITAY

2. CEZA DAİRESİ

E. 2000/10721

K. 2000/11154

T. 23.10.2000

DAVA : Hakaretten sanık Hatice Sudolar (Kumru) nun yapılan yargılaması sonunda; Mahkumiyetine ve tayin olunan cezanın hakaret karşılıklı olduğundan ıskatına dair (İZMİR) 6.Sulh Ceza Mahkemesinden verilen 3.6.1999 tarihli hükmün Yargıtayca incelenmesi şahsi davacı vekili tarafından süresinde dilekçeyle istenmek ve dava evrakı C.Başsavcılığının 29.9.2000 tarihli tebliğnamesiyle daireye gönderilmekle okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği düşünüldü;
KARAR : Sövmenin karşılıklı olması halinde ıskat kararı verilmesi hakimin takdirine bağlı olup TCK.nun 485/2. maddesinde ıskat kararı verilmesi için karşılıklı olma dışında başka bir unsur öngörülmediğinden tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak olunmamıştır. Ancak;
Sanık tarafından kendisine yöneltilen sövme içeren sözler üzerine sanığa "terbiyesizlik etme" diyen davacının bu sözleri oluşa göre uğradığı davranış karşısında doğal bir tepki olarak değerlendirilebileceği incelenmeden sövme olarak kabul edilip tayin olunan cezanın ıskatına karar verilmesi,
SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepden dolayı değişik gerekçe ile istem gibi BOZULMASINA, 23.10.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Bu Yargıtay Kararını şahsıma gönderen Sn.Engin Özoğul a öncelikle teşekkür ediyorum.
Yukarıda bahsettiğim olayda "konuşma lan" kelimesi ile Yargıtay kararındaki "terbiyesizlik etme" kelimelerini mukayese etmenizi istiyor, değerli görüşleriniz için şimdiden teşekkür ediyorum.