Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Miras Muvazaa

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 02-08-2011, 10:31   #1
Av.DM

 
Varsayılan Miras Muvazaa

Merhabalar

Müvekkilimin paraya ihtiyacı var, ve gerçekten evini oğluna satmak istiyor. Oğlu da bankadan havale yaparak evi satın alacak. Böyle bir durum da ilerde müvekkilim vefat ederse diğer mirasçılar hak talep edebilirler mi?
Old 02-08-2011, 10:38   #2
üye31284

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.DM
Merhabalar

Müvekkilimin paraya ihtiyacı var, ve gerçekten evini oğluna satmak istiyor. Oğlu da bankadan havale yaparak evi satın alacak. Böyle bir durum da ilerde müvekkilim vefat ederse diğer mirasçılar hak talep edebilirler mi?


Muvazaa davalarında önemli olan; murisin, mirasçısına diğer mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla satış yapmış olmasıdır.

Anlattığınız şekliyle ,müvekkilin gerçekten paraya ihtiyacı varsa, isterse oğluna isterse 3. kişiye malını satma serbestisi vardır. Hatta paraya ihtiyacı yoksa bile istediğine satabilir

Ancak elbette ölümden sonra mirasçılar hak talep edebilir de muvazaayı ispatlayamazlarsa taleplerini alamazlar.

Müvekkilinizin çok paraya ihtiyacı olmasından dolayı, rayicin çok çok altında bir bedele satış yapılacaksa, bu muvazaa şüphesi uyandıracak olmakla birlikte tek başına yeterli bir muvazaa delili değildir. Pek çok başka unsur birlikte değerlendirilecektir. Mesela oğlunun bu bedeli hangi kaynaktan karşıladığı gibi. Satışın gerçek olmadığına dair tüm ekonomik ve husumete yönelik delilleri kullanabilirler.

Size tavsiyem; zaten havele yapılacağını söylemiş olsalar da, söz konusu bedelin -her ne kadar baba oğul arasında böyle bir ispat zorunluluğu olmamasına rağmen- banka yoluyla yatırılmasını boşvermemelerini önermeniz.
Old 02-08-2011, 10:42   #3
üye31284

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY


1. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/5913

K. 2005/6859

T. 5.6.2005

• MURİS MUVAZAASI ( Tespitinde Ülkenin Gelenek Ve Görenekleri Toplamsal Eğilimleri Miras Bırakanın Sözleşmeyi Yapmakta Haklı Ve Makul Bir Sebebi Olup Olmadığı Davalının Alış Gücü Olup Olmadığı Satış Bedeli İle Rayiç Bedel Arasındaki Farkın Nazara Alınacağı )

• TAPU İPTALİ TESCİL TALEBİ ( Muris Muvazaasının Tanık Dahil Her Türlü Delille İspatlanabileceği )

• MİRASÇILARDAN MAL KAÇIRMA ( Tapu İptali Tescil Talebi - Muris Muvazaasının Tanık Dahil Her Türlü Delille İspatlanabileceği )

• İSPAT ( Tapu İptali Tescil Talebi - Muris Muvazaasının Tanık Dahil Her Türlü Delille İspatlanabileceği )

• TANIK ( Muris Muvazaasının Tanık Dahil Her Türlü Delille İspatlanabileceği )

818/m. 18

1086/m.288, 293

ÖZET : Muris muvazaasının tespiti yönünden ülkenin gelenek ve görenekleri, toplamsal eğilimleri, miras bırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir sebebi olup olmadığı, davalının alış gücü olup olmadığı, satış bedeli ile rayiç bedel arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olguların nazara alınması gerekir. Muris muvazaası tanık dahil her türlü delil ile ispat edilebilir. Tüm deliller toplanarak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
DAVA : Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada;
Davacılar, miras bırakanın çekişme konusu taşınmazlarını mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak davalıya temlik ettiğini ileri sürüp; tapu iptali ve tescil istemişlerdir.
Davalı, dava konusu taşınmazları muristen ve murisin kardeşlerinden bedellerini ödemek suretiyle satın aldığını belirtip, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacıların yazılı akde dayanılarak yapılan satış ve hibe işlemlerinin muvazaalı olarak davalıya yapıldığını gösterir aynı hukuki mahiyette bir delil ibraz edemedikleri ve iddialarını ispatlayamadıkları gerekçesiyle açılan davaların reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı A. tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi S.T.'nin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, temliklerin resmi akitle yapıldığı, iddianın aynı güçte delille kanıtlanması gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bilindiği Üzere uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi ( mevsuf-vasıflı ) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir.
Bu durumda yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarih 1/2 sayılı İnançları Birleştirme Kararı'nda açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Medeni Kanun'un 706, Borçlar Kanunu'nun 213 ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tesbitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
Hemen belirtmek gerekir ki bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmıyacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tesbiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşınmaktadır. Bunun içinde ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, miras bırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alış gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.
Somut olaya gelince, çekişme konusu taşınmazların miras bırakan tarafından davalıya temlik edildiği, davacı tarafından anılan temliki işlemlerin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak yapıldığının ileri sürüldüğü anlaşılmaktadır. Bu iddianın, tanık beyanı dahil her türlü delille ispatlanabileceğinin, yasal ve yargısal uygulamalar gereği olduğu kuşkusuzdur.
Hal böyle olunca; öncelikle miras bırakana ait veraset ilamının getirtilmesi ve gerektiğinde Medeni Yasa'nın 640. maddesi uyarınca işlem yapılması, tarafların gösterdikleri ve gösterecekleri tüm delillerin toplanması, bu arada taşınmazların imar görmesi nedeniyle imar evraklarının ve öncesinin getirtilmesi, davanın kanıtlanması halinde, miras bırakan tarafından davalıya yapılan temlikin ne ölçüde imar parsellerine yansıdığının saptanıp gözetilmesi ve toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ : Davacı A'nın temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 05.06.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 02-08-2011, 11:16   #4
Av.Duygu Işık Behrem

 
Varsayılan

İleride açılacak bir davada ispat yönünden işinize yarayacak hususlar:

* Müvekkilinizin paraya ihtiyacı olduğunun kanıtlanması,
* Oğlunun evi alabilecek maddi güce sahip olduğunun kanıtlanması,
* Paranın banka kanalı ile yatırılması,
* Taşınmazın satışta gerçek değerinden düşük gösterilmemesi, (meslektaşımın söylediği gibi tek başına muvazaayı kanıtlamak için yeterli değildir ancak yine de işinizi sağlama almış olursunuz.)
* Müvekkilinizin akli sağlık durumunun yerinde olması,
* Taşınmaz satışından temin ettiği paranın kullanıldığı yerlerin belirlenebilir olması, vs..vs..

Şimdilik aklıma gelenler bunlar. Yukarıda saydıklarım birarada olur ise karşı yan ileride açacağı bir dava ile bu satışın danışıklı olduğunu iddia etse dahi kanıtlaması oldukça güçleşir.

Zira muvazaaya dayalı tapu iptali davalarında, iddia edenin, görünürdeki işlemle(satış), gerçekteki işlemin(gizli bağış) birbirinden farklı olduğunu kanıtlaması gerekir. Siz bu durumda işlemin gerçek bir satış olduğunu yukarıdaki gibi verilerden yola çıkarak delilleriniz ve tanıklarınız ile ortaya koyarsanız, dava reddedilecektir.
Old 03-08-2011, 18:51   #5
yalcinhukukbürosu

 
Varsayılan

Başka mirasçı varsa "saklı pay" gündeme gelebilir. Bu hususa dikkat!
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Muvazaa nedeniyle satışın iptali ve miras olarak yeniden paylaşılması av.semanur Meslektaşların Soruları 1 29-06-2011 12:52
miras bırakandan önce ölen ilk eşin miras payı var mıdır? Av.Sergül Sandıkçı Meslektaşların Soruları 8 29-04-2010 13:13
miras hukuku muvazaa iddiası av.nesrinzeyneb Meslektaşların Soruları 8 22-02-2010 00:03
muvazaa av.tuğbabal Meslektaşların Soruları 1 22-04-2009 17:12
mirasçının miras bırakan hayatta iken kendi miras payına düşecek miras payını satması prag Miras Hukuku Çalışma Grubu 3 03-12-2008 09:59


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03981209 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.