Yapı İpoteği

Merhabalar sayın meslektaşlar,

dava sürecinde olduğumuz, mesleki açıdan alışılmışın dışında komplike bir uyuşmazlık konusunda danışmak istiyorum.
Olayın sade anlatımı şu şekilde;

Asıl müteahhit (X) İnşaat
Alt Müteahhit (Y) Mimarlık
Mal Sahipleri (Z)

Asıl müteahhit ile alt müteahhit, inşaatın elektrik, altyapı, çatı-dekorasyon işleri yapımı konusunda anlaşıyorlar. Sözleşme götürü bedelli, 7. Ay geliyor, borç 1.400.000 TL oluyor ama asıl yüklenici hiçbir ödeme yapmıyor.
Alt müteahhit devam ediyor işe bu süre boyunca, asıl müteahhit üzerine çok icra takibi olan ödeme güçsüzlüğü olan dolandırıcı bir adam.
Sonrasında, 7. Ay içerisinde, alt müteahhit ihtar çekiyor ve işi durduruyor alacağını istiyor. Bu noktada, alt müteahhitin sözleşmesel ilişkisi olmayan mal sahiplerine gitme imkanı sağlayan kurum: yapı ipoteği olduğunu buldum. Bu kurumun uygulamadaki hali hakkında bilgi almak istiyorum.

Makale ve kitaplardan ulaşılsa da, pratikte pek tercih edilmemiş görünüyor yaygın değil.


Alt müteahhit, sözleşmedeki bütün işi tamamlamadı neticede çünkü ödeme yapılmadığı için dayanma sınırını geçti. Bu durum bir zarar verir mi bu müesseseye başvurma noktasında, nasıl engeller olur? Alacak davası bekletici mesele mi yapılır?

Hiç karşılaşan meslektaşım oldu mu?
3 aylık süreyi kaçırmamak için önerilen geçici tescil nasıl yapılır? ikisini ayrı dava olarak mı açmak gerekiyor yoksa aynı dava olur mu, harç ipotekler gibi nispi mi olur gibi sorunlar var.

alt müteahhit, sözleşmedeki bütün işi tamamlamadı neticede çünkü ödeme yapılmadığı için dayanma sınırını geçti. Bu durum bir zarar verir mi bu müesseseye başvurma noktasında, nasıl engeller olur?
İşlevsel/süre/harç masrafları açısından yapı ipoteğine başvurmak ne kadar mantıklı?

Yahut “vekaletsiz iş görme hükümlerine göre mal sahibine gidebilme kurumu mümkün olabilir mi?

Esas mesele, eseri yapan “yapı alacaklısı” eserden doğan şey üzerinden alacağını alma imkanı için nasıl yollar vardır ve nasıl işler şeklinde.

bununla ilgili hukuki görüşleriniz ve ilgili yargıtay kararlarınız için şimdiden çok teşekkür ederim, epey önemli. iyi çalışmalar.

Merhaba sayın meslektaşım, aramıza hoş geldiniz

Kanuni İpotek (İnşaatçı İpoteği)

4721 s. TMK.m.893/3

“Bir taşınmaz üzerinde yapılan yapı veya diğer işlerde malzeme vererek veya vermeden emek sarf ettikleri için malzeme ve emek karşılığı olarak malik veya yükleniciden alacaklı olan alt yüklenici veya zanaatkarlar.”

Kahve almaya gidiyorum, geleceğim

Taşınmaz Malikinin Kanuni İpotek Yükümlülüğü

“Taşınmaz maliki ile alt yüklenici arasında doğrudan eser sözleşmesi ilişkisi bulunmasa bile taşınmaz maliki, alt yüklenicinin yükleniciden olan yapı alacaklarından kanun gereği sorumlu olup ona ipotek vermekle yükümlüdür.

Taşınmaz malikinin kanuni ipotek yükümlülüğü, yalnızca akdi ilişki sebebiyle sorumlu olduğu yapı alacakları için akidi olan yapı alacaklılarına karşı değil, kanun gereği sorumlu olduğu yapı alacakları için akidi olmayan yapı alacaklılarına karşı da söz konusudur.” (15. HD. E. 2015/5673, K. 2016/2437T. 21.4.2016)

AÇILACAK DAVA, " eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tespit ve tahsili ile TMK'nın 893/3. maddesi uyarınca inşaatçı ipoteği tescili" taleplerinden ibarettir.

Görevli Mahkeme, Mal Sahipleri (Z)’nin Tacir olmadıkları kabulüyle, Asliye Hukuk Mahkemesi’dir (15. HD. E. 2014/483, K. 2014/844, T. 11.2.2014).

Alıntı: Alt müteahhit, sözleşmedeki bütün işi tamamlamadı

---Tamamlamakta zorlanıyor - Tamamlayacak -

Mola...

Merhaba sayın meslektaşım,
cevaplarınız için çok teşekkür ederim, tamamlamanızı merakla bekliyorum.

özellikle süreyi kaçırmamak için başvurulan geçici tescil davası sürecinden bahsederseniz de memnun olurum.

Kolaylıklar dilerim.

Merhaba Kıymetli meslektaşlarım. Benim de şu an yapı ipoteği ile ilgili açmaya hazırlandığım bir dava var. Müvekkilim alt yüklenici, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde asıl yüklenicinin pek çok işini üstlenip yapmış, inşaatı %80 seviyesine getirmişken işler ekonomik sebeplerle önce yavaşlama sonra da durma aşamasına gelince 1 yıla yakın zaman bekleyen arsa sahipleri, asıl yüklenici ile sözleşmelerini feshettiklerini bildirdiler o da kabul etti ve şu an müvekkilimin alacağı tehlikeye girdi. Biz de yapı ipoteği ile en azından müvekkilimizin alacağını güvence altına almak istiyoruz. Yukarıdaki soruya kıymetli üstat (ruhu şad olsun) cevap vermiş ancak eksik kalan nokta: Geçici tescil şerhi süreci, kesin tescile dönüştürme, yapılacak masraf gibi hususlarda konuyu başlatan meslektaşım veya daha önce bu şekilde dava tecrübesi olan diğer meslektaşlarım hem beni hem diğer ilgilileri buradan aydınlatırlarsa çok sevinirim. Saygılar...