12-09-2008, 00:01 | #1 |
|
Düşünmek İçin Birkaç Soru
DÜŞÜNME ÜZERİNE BİR KAÇ SORU
Meslektaşlarımın aşağıdaki sorulara yeni sorular ekleyerek düşünce ve beyin üzerine yeni pencereler açmasını diliyorum. Zararlı yiyecekleri yemiyoruz. Birbiriyle uyumlu olmayan yiyecekleri de aynı anda yemiyoruz. Midemiz zarar görmesin diye. Zararlı verileri beyne yüklerken aynı hassasiyeti gösteriyor muyuz? Bilgisayarımıza virüs programı yükletiyoruz. Bilgisayarımızdaki bilgiler çökmesin, zarar görmesin diye. Beynimize veri girişi yaparken bir virüs programı olması gerekmez mi? Veri girişlerini güvenilir kaynakların süzgecinden geçirmeye dikkat ediyor muyuz? Böylelikle doğru bilgiye ve sağlam fikirlere ulaşacağımızı düşünüyor muyuz? Arabamız, cep telefonumuz, bilgisayarımız eskidiğinde yeni modelini alıp değiştiriyoruz. Düşünce modellerimizde de güncelleme yapıyor muyuz? Yoksa eski model düşünce kalıplarını kullanmaya devam mı ediyoruz? Aldığımız gıdaların son kullanma tarihine bakıyoruz. Ya düşünce kalıplarının son kullanma tarihini dikkate alıyor muyuz? Bir bahçeyi ekip biçmez ve bakımını yapmazsak yabani otlarla dolacağını biliyoruz. Tıpkı beynimizin de bir bahçe gibi doğru veriler ekerek bakımını yapmazsak ortaya zararlı yabani düşünceler çıkacağını düşünüyor muyuz? |
12-09-2008, 08:43 | #2 |
|
Huy değiştirmek tüy değiştirmekten daha zordur. İnsan beyinden ibaret değildir. İnsan beyinden ibaret olsaydı dünya tıkır tıkır çalışan bir fabrika gibi düzenli olurdu. Dünya düzenli olurdu ama günümüz insanı için çok da sıkıcı olurdu. Çünkü insanlık henüz çok geri. İlkçağların macerasına takılı kalmış insanlar huzurlu bir yaşamda boğulacak gibi olur. Şiir bile yazamaz. İnsanın kalıtımsal özellikleri var. Herkesin korkuları, bencilliği, hırsları, cinselliği ve benzeri pek çok tutkusu var. Beyindeki düşünceler çoğu kez bedenden alınan uyarılarla oluşur. İnsanın toplumsal çevresi de önemli. İnsanın dilediği gibi düşünmesine toplum engel olur. Düşünen insanın üstüne yürüyen toplumun bayraktarı kayınvalidesidir. Önerilerinizi öncelikle uygulaması gereken kişiler kayınvalidelerdir. İnsanlığın ilerlemesiyle insanın ilerlemesi hem birbirine gaz verir, hem birbirini frenler. İnsan insanlıkla kolkola olmak zorunda. İnsanın tek başına yapabilecekleri çok sınırlı kalıyor. Bu nedenle beynimi "yeniden başlat" komutuyla tazelesem de ekranımda aynı huylar beliriyor. Saygılarımla |
12-09-2008, 08:50 | #3 |
|
"Düşünen insanın üstüne yürüyen toplumun bayraktarı kayınvalidesidir."
Takvimden bir yaprak, meşhur ve veciz sözler alanına taşınmalı |
12-09-2008, 10:46 | #4 |
|
Sevgili dostum...
"beynimizin de bir bahçe gibi doğru veriler ekerek bakımını yapmazsak ortaya zararlı yabani düşünceler çıkacağını düşünüyor muyuz?" sorusunu sorduğunuzda, hele hele sizin yazdığınız mantık sıralaması içinde konuyu aktradığınızda, aktardığınız insanlar sizi onaylacaklardır... Ama insanların düşüncelerini ayıklaması ve onların arasında seçim yapması için kendilerine karşı dürüst olması gerekmez mi? Sizde tahmin edersiniz ki en tehlikeli yalan insanın kendi kendine söylediği yalandır... Üstelik düşüncelerimizi duygularımızla desteklediğimizde daha büyük karmaşa çıkmıyor mu? Ya da zaaflarımız, Sayın Konyalı'nında ifade ettiği gibi huylarımız, hele hele alışkanlıklarımız tüm bunlar düşüncelerimize yön göstermiyor mu? Keşke sizin dediğinizi hepimiz yapabilseydik, siz o zaman çok büyük rahatlıkla sigaradan kurtulabilirdiniz, başlarına kötü olaylar gelen insanlar trajedilerini silip sadece güzel anıları beyninde bulundurabilir, bense yorgunluk, umutsuzluk duygularımı bir şekilde silerdim... |
12-09-2008, 10:54 | #5 |
|
Çok güzel örneklemeler.Keşke hepsine evet diyebilseydim.
Ama bu örneklemelere göre ve bunlara cevabım evet olamadığı için format atacağım günü sabırsızlıkla bekliyorum. Şimdilik yeniden başlat modundayım. |
13-09-2008, 22:05 | #6 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Obezliğe de dikkat :)
Zararlı yiycekleri de yiyoruz. Çünkü nefsimize hakim olamıyabiliyoruz.
Bunu bazen yapıyoruz evet. Ya birileri "yeme" demiştir, ya da bazen yemiş ve pişman olmuşuzdur. Aslında böyle düşünceler de vardır. Örf, kültür, ahlak vb. sebeple hiç tanışmamış olduğumuz düşünceler. Ya da öyle düşünüp pişman olduklarımız.
Beynimizde o kadar çok virüs programı var ki... Bunların bir çoğu çevremizin ailemizin yüklediği programlar. Bilgisayarın da kendi kendine bu programı yüklemedeiği ve SAHİPLERİNİN yüklediği gibi. Veri girişlerini güvenilir kaynaklardan almaya çalışıyoruz. Kaçımız bizim gibi düşünmeyen, hissetmeyenlerin yayınladığı gazeteyi, kitabı okuyoruz? Onlarla sohbet ediyoruz? ... Ama virüs programları ne zaman yeterli kaldı ki? (ki virüs çok da doğru bir benzetme değil belki de. Bilmediğimize kötü demek sadece önyargıdır. Belki bir gün bir hacker süper bir program yükleyecek bilgisayarımıza )
Bizler arabamızı, cep telefonlarımızı, bilgisayarımızı çoğu zaman kendi çevremizdeki insanlarınkiyle kıyaslayarak değiştiriz. Bizim eski arabamız, birilerinin yeni arabası olur zira. Düşüncelerimizin güncelleğini belirleyen tek şey de çevremizdir. Yeni düşüncelere ihtiyaç duymak, kafamızın son kullanma tarihinin geldiğini farketmek için çevremizden geride olmamız gerekir. Biz ulusal tv'lerin "prime time" çocukları, ulusun dört bir yanında aynılaşıyoruz. Bunun için, farketmek zorlaşacak eksiklikleri, eskilikleri zamanla. Değiştirmek istemiyorsak düşüncelerimizi ya yeterince güncelleştiriyoruzdur, ya da daha yukardan bamkamız gerekiyordur kendimize. Saygılar, |
13-09-2008, 23:06 | #7 |
|
Çerezos çok güzel.
|
13-09-2008, 23:09 | #8 | |||||||||||||||||||||||
|
Nasıl yani... Cookie'ler mi? )) |
13-09-2008, 23:10 | #9 |
|
Doktora gitseniz kesin antivirüs eksikliği teşhisi koyar.
|
13-09-2008, 23:13 | #10 | |||||||||||||||||||||||
|
Esasen virüsleri şaşırtmak lazım. Doktora gideceğimizi zaten tahmin edip ona göre konumlanıyorlar. Biz şaşırtalım, bu defa "avukata gidelim" bence. Virüsün emdiği süt burnundan gelsin. Sürüm sürüm sürünsün... (PC virüsü ile Antivirüsü kastetmiyorum, onlara saygımız sonsuzdur.) |
13-09-2008, 23:18 | #11 | |||||||||||||||||||||||
|
Sürüm sürüm sürünmesi için ne doktora ne avukata bence mahkemeye verilmeli hem de şöyle yoğun bir adliyeye. Virüsün hastalık yapıp yapmayacağını anlamak bile baya zaman alır. |
13-09-2008, 23:24 | #12 |
|
İnsan beyninin formatlanması mümkün oluncaya kadar bilgi kirliliğinden arındıran süzgeçlerin olması da pek mümkün olamayacak.
Gerçekten inanılmaz bir bilgi akışı var. Gün boyu, sağımızdan solumuzdan veri akıyor. Beynimiz tıkır tıkır çalışıyor. Akşam olduğunda başımız gövdemize ağır gelmeye başlıyor. Köleleşiyoruz. |
13-09-2008, 23:25 | #13 | |||||||||||||||||||||||
|
Avukata gittiği zaman zaten hiç kuşkunuz olmasın, muhakkak yolu Adliye'ye düşer. |
13-09-2008, 23:28 | #14 | |||||||||||||||||||||||
|
Katılıyorum. Mümkünse ben artık düşünmek için değil, düşünmemek için "Yanıt" istiyorum ve bir de bolca virüs tarayıcı. |
13-09-2008, 23:29 | #15 | |||||||||||||||||||||||
|
Bu mesajınız nedeniyle avukatlar sizi dava etmesin |
13-09-2008, 23:31 | #16 |
|
Düşünmüyorum o halde rahatım.
Filozof Tip, |
13-09-2008, 23:31 | #17 | |||||||||||||||||||||||
|
Etsinler canım. Uğraş olur kendilerine. |
13-09-2008, 23:33 | #18 | |||||||||||||||||||||||
|
Konuyu bir kaç kez okumuş ve düşünmek üzerine düşünüyordum. Ta ki Saim beyin bu veciz sözüne kadar! |
13-09-2008, 23:34 | #19 | |||||||||||||||||||||||
|
Belli ki avukatları pek tanımıyorsunuz. |
13-09-2008, 23:35 | #20 | |||||||||||||||||||||||
|
Hiç tanımam. Ben Rejisörüm, Rejisör. Katiyen anlamam bu işlerden. |
13-09-2008, 23:38 | #21 | |||||||||||||||||||||||
|
Haklısınız virüsler çok dayanıksızdırlar aslında. Çok sık form değiştirirler ve antibiyotikler asla işe yaramaz.Çoğalmalarına engel olmanın tek yolu , vücut direncini yükseltmektir. Ama bence kaçmak yerine nasılsa değişecekleri ve farklı biçimde karşılaşacağımız için mücadeleyi tercih ederim. 1 derecelik ısı farkı bile telef olmalarına neden olabilir . Sn.Durdu Güneş'in örneklemesine göre ise sadece kendimizi virüsten korumanın bir anlamı olmayacağını ek olarakta direncimizi yüksek tutmanın faydalı olacağı kanaatindeyim. Bir söz vardı. Tam kelime yazamayabilirim ama; Kişinin kendisine yaptığını 40 düşmanı bir araya gelse yapamaz.Şeklinde. Doğruluğuna yürekten inanıyorum. |
13-09-2008, 23:43 | #22 | |||||||||||||||||||||||
|
Eyvah bir rejisörü yıldıracak bir sürü soru ve bir sürü de rica biliyorum... Bakalım nerelere kaçacaksınız |
13-09-2008, 23:44 | #23 | |||||||||||||||||||||||
|
Bakın daha gitmeden bile dava açılması mümkün. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Kentsel Dönüşüm Projeleri Hakkında önemli Birkaç Soru | Themis99 | Meslektaşların Soruları | 6 | 15-01-2014 11:58 |
Limited Şirkete Ortak Olmak İçin Artık Çok Dikkatli Olmak Ve Çok Düşünmek Gerekecek. | Burhan Sezer | Mali Hukuk Çalışma Grubu | 43 | 03-11-2011 12:39 |
Tahliyeye İlişkin Birkaç Soru | ali ekmekçi | Meslektaşların Soruları | 4 | 21-04-2008 15:24 |
İflas davası için yatırılması gereken harç ile ilgili birkaç soru | Protesto | Meslektaşların Soruları | 3 | 23-09-2007 19:53 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |