Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takipte takip kesinleşmeden yakalama talep edilmesi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 14-02-2008, 18:06   #1
Av. Eser Bozkurt

 
Mesaj rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takipte takip kesinleşmeden yakalama talep edilmesi

merhaba,
rehnin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde takip kesinleşmeden önce takip konusu aracın yakalanmasının talep edilebileceğine ilişkin olarak elinde yargıtay kararı bulunan arkadaşlar varsa, gönderebilirler mi acaba??
herkese kolay gelsin..
Old 14-02-2008, 22:53   #2
FYLOZOF

 
Varsayılan

Takip kesinleşmeden , trafiğe yazı yazılıp ,borçlunun aracının kaydına haciz koymak mümkün değildir, dolayısıyla aracın yakalanmasıda mümkün değildir,teminat yatırıp ihtiyadi haciz kararıda alamazsınız, ziraa zaten borca yetecek kadar ipotek var. hatta kanaatime göre, takip kesinleşse bile, aracın kaydına haciz koyamayabilirsiniz, çünkü borca yetecek kadar ipoteğiniz var zaten, daha fazla haciz yapamazsınız diye düşünüyorum, saygılar.
Old 15-02-2008, 01:33   #3
Av.Nebi

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan FYLOZOF
Takip kesinleşmeden , trafiğe yazı yazılıp ,borçlunun aracının kaydına haciz koymak mümkün değildir, dolayısıyla aracın yakalanmasıda mümkün değildir,teminat yatırıp ihtiyadi haciz kararıda alamazsınız, ziraa zaten borca yetecek kadar ipotek var. hatta kanaatime göre, takip kesinleşse bile, aracın kaydına haciz koyamayabilirsiniz, çünkü borca yetecek kadar ipoteğiniz var zaten, daha fazla haciz yapamazsınız diye düşünüyorum, saygılar.
İpotek nerden çıktı anlamadım ? Ayrıca zaten rehnin paraya çevrilmesinde tekrar araca haciz konulmaz sadece trafiğe bilgi için takibe geçildiğine ilişkin bir yazı gönderilebilir. Ayrıca kesinleşmeyi beklemeden yakalama istenilmesine ilişkin olarak sanırım icra emri gönderilmesine uygun olan durumlarda yakalama isteniyor diye biliyorum. Daha iyi bilgisi olan bir arkadas varsa öğrenmiş oluruz.
Old 15-02-2008, 13:02   #4
Av.SEVİM ATALAY

 
Varsayılan

Rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takibe geçildiği anda,takibin kesinleşmesini beklemeden,rehinli aracın trafik kaydına rehnin paraya çevrilmesine başlanmıştır şerhi verilmesi ile birlikte aynı zamanda aracın yakalanması istenebilir.
Old 15-02-2008, 15:35   #5
FYLOZOF

 
Varsayılan

Sn. Av. Nebi, soruyo soran, Av. Eser Bozkurt meslektaşımız, aracın rehinli olup olmadığı konusunda bir beyanda bulunmamış, ben, borçlunun rehinli bir gayrimenkulu olduğunu zannettim, bu münasebetle, rehnin paraya cevrilmesi yoluyla takibe başladığını, ve aracı yakalam istediğini anladım. zira bu konuna bir açıklama yok. saygılar.
Old 17-02-2008, 22:39   #6
Executive Director

 
Varsayılan

Bu konuya has ayrıntılı açıklamalı Yargıtay Kararı temin edememekle birlikte, sadece bu hususa yapılmış şikayetlerde, şikayetin reddine ilişkin mercii kararlarının "onanmasına" ilişkin Yargıtay kararları gördüm. Dolayısıyla buradan Yargıtay kararlarının rehnin paraya çevrilmesinde takibin kesinleşmeden (Taşınmazlardakinin kıyasen uygulanması ile) aracın yakalanıp, kıymet taktirinin yapılabileceği yönünde olduğunu biliyorum.
Old 17-02-2008, 22:49   #7
süleyman zengin

 
Varsayılan

Taşınazlarda ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takiplerde takiple beraber hemen İİK 150/C şerhi ile beraber taşınmazın kıymet taktiri yapılmaktadır. Menkul rehinlerinde böyle bir yasal dayanak yoktur. Ancak zaman zaman biz de yakala yazdık. Bu konuda Yargıtay kararı görmedim. İcra Hukuk Kararları var onlarda bir kabul bir red şeklinde yüzde eli şeklinde. Yalnız menkul rehninin paraya çevrilmesi maddelerinin düzenleyen yasa maddelerinin birinde hükümet gerekçesinde -yakalama yazılabileceği anlamı- çıkıyor.
Old 21-10-2008, 21:40   #8
mehmetsahsimsek

 
Varsayılan

rehinin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takiplerde satış aşamasına kadar tüm işlemler yapılabilir.ancak satış için takibin kesinleşmesi gereklidir.aynı zamanda yapılan kıymet takdir rapounun taraflara tebliğ edilmesi gereklidir.
Old 26-10-2008, 20:05   #9
süleyman zengin

 
Varsayılan

Sayın Mehmetsahsimsek, beyanlarınızı neye dayandırıyorsnuz. Kanun metnine mi yoksa İçtihatlara mi? Eğer dayanağını da yazarsan daha anlamdı olur diye düşünüyorum.
Old 27-10-2008, 17:16   #10
v. Aynur

 
Varsayılan

Arkadaşlar araç rehnine ilişkin bir karar bulamadım ama ipotekli alacak+ihtiyati hacze ilişkin bir karar buldum. Belki a(2004 S. K. m. 45, 257) (818 S. K. m. 487)

Dava: Taraflar arasında görülen davada M. 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 01.11.2007 tarih ve 2007/464 - 2007/464 D. İş sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi ihtiyati haciz isteyen vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Berkant Ş. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Karar: İhtiyati haciz talep eden vekili, davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil oldukları kredi borcunun hesabın kat edilmesine rağmen ödenmediğini, karşı tarafın mallarını kaçırma ihtimalinin bulunduğunu ileri sürerek, ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.

Mahkemece, kredi alacağının ipotek ve menkul rehini ile teminat altına alındığı, ihtiyati haciz koşullarının bulunmadığı gerekçesiyle, istemin reddine karar verilmiştir.

Kararı, ihtiyati haciz talep eden vekili temyiz etmiştir.

İstem, ihtiyati haciz kararı verilmesi istemine ilişkindir. Alacaklı bankanın, kredi sözleşmesi uyarınca istem dışı M. U. .Nak. Pet. ve Gıd. Paz. Ltd. Şti.'ne kredi kullandırdığı, aleyhine ihtiyati haciz talep edilenlerin bu kredinin müşterek borçlusu ve müteselsil kefilleri bulunduğu, ayrıca anılan kredi sözleşmesinin teminatı olarak müşterek borçlu ve müteselsil kefillerden M. Masum T.'in taşınmazı üzerinde ipotek tesis edildiği, ayrıca teminat olarak kredi kullanan firma tarafından menkul rehin sözleşmesiyle bir kısım araçların rehin olarak verildiği, hesabın kat edilerek borcun ödenmesinin kredi lehdarı borçlu şirket dahil tüm sorumlulardan istenmesine rağmen bir ödeme yapılmadığı, ihtiyati haciz isteminin müşterek borçlu ve müteselsil kefillere yönelik bulunduğu hususları uyuşmazlık konusu değildir. Çekişme, müşterek borçlu ve müteselsil kefiller bakımından ihtiyati haciz kararı verilmesi koşullarının bulunup bulunmadığı noktasındadır. İİK'nun 45 nci maddesi hükmüne göre, rehinle temin edilmiş bir alacağın borçlusu iflasa tabi şahıslardan olsa bile alacaklı yalnız rehinin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapabilir. Ancak, rehinin tutan borcu ödemeye yetmezse alacaklı kalan alacağının iflas veya haciz yoluyla takip edebilir. Aynı yasanın 257 nci maddesi uyarınca da ihtiyati hacze karar verilebilmesi için diğer koşulların yanında alacağın rehinle temin edilmemiş olması zorunludur. Ancak, bahse konu yasal düzenlemeler, borçluya yöneliktir. Kefillerin sorumluluğu ise BK.nun 487/1 nci maddesinde hükme bağlanmıştır. Anılan düzenlemeye göre kefil, borçlu ile beraber müteselsil kefil ve müşterek müteselsil borçlu sıfatı ile veya bu gibi diğer bir sıfatla borcun ifasını üstlenmiş ise alacaklı asıl borçluya müracaat ve rehinleri paraya çevirmeden evvel kefil aleyhinde takip yapabilecektir. Dolayısıyla, alacaklının kefile veya kefillere yönelik olarak ihtiyati haciz talep etmesine engel bir durum bulunmamaktadır. Somut olayda asıl borçluya yönelik bir istem yoktur. Bu durum karşısında, müşterek borçlu ve müteselsil kefillerden M. Masum T.'in taşınmazının sadece kredi lehdarı asıl borçlunun sorumluluğunun teminatı için ipotek edildiği, yine bu sorumluluğunu teminat için asıl borçlu tarafından menkul rehin sözleşmesinin yapıldığı, anılan teminatların kefaletleri kapsamadığı dikkate alınıp, müşterek borçlu ve müteselsil kefilleri hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesi koşullarının bulunup bulunmadığı değerlendirilmeden yazılı gerekçeyle istemin reddi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle ihtiyati haciz talep eden vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 25.02.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)lıntı yapılabilir.
(11 HD.2008/1615 Esas ve 2008/2172 karar)
Old 22-07-2009, 12:21   #11
Av. İlhan SALBAŞ

 
Varsayılan

Müvekkilin de aracı takip kesinleşmeden (rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip) araç parka çekilmiş, dava açacağız ancak, birçok meslektaşımız yorum yapmış fakat sonuç ne anlayamadım.
Old 22-07-2009, 19:48   #12
Executive Director

 
Varsayılan

Sn. Salbaş, takip kesinleşmeden kıymet taktiri (fiilen haciz ve muhafazası) yapılan araca ilişkin olarak şikayet demek istediniz herhalde. Bilmenizi isterim ki; burada kesin bir sonuç yoktur. İki türlü de karar alma ihtimaliniz mevcuttur. Ancak benim şahsi kanaatim ve uygulamam; taşınmazlardaki olduğu gibidir. Zira yukarıda da yazdığım gibi, takip kesinleşmeden menkul rehninin muhafaza altına alınabileceğini (aracın yakalanabileceğini)düşünüyorum. İyi çalışmalar.
Old 25-06-2011, 11:18   #13
Av. Yasin Yıldız

 
Varsayılan

4721 sayılı Medeni Kanunun 940/2 fıkrası uyarınca “Gerçek veya tüzel kişilerin alacaklarının güvence altına alınması için, kanun gereğince bir sicile tescili zorunlu olan taşınır mallar üzerinde, zilyetlik devredilmeden de, taşınır malın kayıtlı bulunduğu sicile yazılmak suretiyle rehin kurulabilir"

Eski Medeni Kanun'a göre rehin ancak zilyetliğin devri ile olabilmekteydi. Rehnin paraya çevirilmesi yolu ile icra takiplerinde takip kesinleşmeden yakalama şerhinin konulması da esasen bu hükme dayanmakatdır. Oysa Yeni medeni kanunda yani sicile kaydı zorunlu olan taşınır mallarda zilyetlik devredilmeden de rehin kurulabiliyor. Dolayısıyla artık takip kesinleşmeden rehinli araca yakalama şerhi konulmaması gerekir. Zira özellikle banka ve avukatları bunu kötüye kullanıyorlar. hiç alakası olmayan kredi kartı borçlarını bile rehinle teminat alınan alacak kapsamına sokup, çok az bir miktar bir borç için araçları yakalatabiliyorlar. üstelik daha tebligat bile çıkarmadan bunu yaptıklarından borçlunun hacizden haberi bile yokken bir anda aracından olabiliyor. bence hiç de adil olmayan ve suistimale açık bir uygulama.

benim düşüncem bu olmaklabirlikte konu ile ilgili yargıtay kararı da bulamadım. eğer elinde konu ile ilgili yargıtay kararı veya mahkeme kararı olan bir meslektaşım varsa paylaşmasını rica ediyorum.
Old 25-06-2011, 21:48   #14
mehmetsahsimsek

 
Varsayılan

Rehinin Paraya Çevrilmesi yolu ile yapılan ilamlı takiplerde sadece takip kesinleşmeden araçlara İİK.nun 150/C şerhine ilişkin olarak haciz ve yakalama uygulanabilir.Bunun dışında yapılan tüm işlemler yanlış olup ,kamu düzenine aykırı olması nedeniyle süresiz olarak işlemin iptali ile İcra Hukuk Mahkemesine başvurulabilinir.Saygılarımla.
Old 26-06-2011, 19:04   #15
Av. Yasin Yıldız

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan mehmetsahsimsek
Rehinin Paraya Çevrilmesi yolu ile yapılan ilamlı takiplerde sadece takip kesinleşmeden araçlara İİK.nun 150/C şerhine ilişkin olarak haciz ve yakalama uygulanabilir.Bunun dışında yapılan tüm işlemler yanlış olup ,kamu düzenine aykırı olması nedeniyle süresiz olarak işlemin iptali ile İcra Hukuk Mahkemesine başvurulabilinir.Saygılarımla.


Sayın Mehmet Bey. bende sizin gibi düşünüyorum. Ama ilginçtir hiç yargıtay kararı bulamadım. eğer bunu destekleyen yargıtay veya mahkeme kararı varsa paylaşırmısınız.
Old 18-08-2011, 11:04   #16
semiha sivri

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi
Esas: 2009/28145
Karar: 2010/9248
Karar Tarihi: 15.04.2010
 
ŞİKAYET DAVASI - REHNİN PARAYA ÇEVRİLMESİ YOLUYLA TAKİP - REHNİN KALDIRILMASI İSTEMİ BULUNMADAN YAKALAMA KAYDININ KALDIRILMASINA KARAR VERİLMİŞ OLDUĞU - BORÇLUNUN YALNIZCA BORCA İTİRAZ ETMİŞ OLDUĞU - MÜDÜRLÜĞÜN İŞLEMİNİN İSABETSİZLİĞİ
ÖZET: Borçlunun yalnızca borca itiraz ettiği, icra memurluğunca re'sen yakalama kaydının kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Taşıt rehninde takip talebi ile birlikte takibin kesinleşmesi beklenmeksizin, taşıtın yakalanıp kıymet takdirinin yapılmasında yasaya aykırı bir durum olmadığından, icra müdürlüğünün <yakalama çıkarılmasına ilişkin> işlemi yerinde olmasına rağmen, borçlunun borca tamamen itiraz ettiği gerekçesi ile aynı müdürlüğün bir önceki kararını nakzeden yakalama şerhinin kaldırılmasına ilişkin kararı yerinde değildir.
(2004 S. K. m. 150, 366) (1086 S. K. m. 428)
Dava: Yukar
ıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: Alacaklı vekili şikayetinde; kredi sözleşmesinden kaynaklı borçlu aleyhine rehnin paraya çevrilmesi yolu ile girişilen takipte rehinli aracın takip sırasında yakalanması için 09/01/2009 tarihinde talepte bulunduklarını, icra memurluğunca da bu talep kabul edilmesine rağmen, rehnin kaldırılmasına yönelik bir talep olmadığı halde aynı memurluk tarafından bu defa 12/02/2009 tarihinde yakalama kaydının kaldırılmasına karar verdiğini, İİK'nun 150/d maddesinin menkul rehininin paraya çevrilmesi yoluyla takiplerde de uygulanması gerektiğini belirterek memurluk işleminin kaldırılmasını şikayet yoluyla talep etmiştir. Mahkemece borçlunun borca itiraz ettiğini, İİK'nun 150/d maddesinin ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takiplerde uygulanabileceğini, takip kesinleşmeden bu maddenin kıyas yolu ile uygulanmasının olanaklı olmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiştir.
İİK'nun 150/d maddesi, müşterek hükümlerden hemen önce ipoteğin paraya çevrilmesine ilişkin düzenlemeler içinde yer almış ise de; İİK'nun 150/g maddesi ile birlikte değerlendirilmesi halinde, İİK'nun 150/d maddesinin taşıt rehinlerinde de kıyas yolu ile uygulanması gerekecektir.
Somut olayda; Takip dosyası incelendiğinde borçluya örnek 8 numaralı ödeme emrinin 22.01.2009 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise yalnızca borca itiraz ettiği, icra memurluğunca re'sen 22.02.2009 tarihinde yakalama kaydının kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Taşıt rehninde takip talebi ile birlikte takibin kesinleşmesi beklenmeksizin, taşıtın yakalanıp kıymet takdirinin yapılmasında yasaya aykırı bir durum olmadığından, icra müdürlüğünün 09.01.2009 tarihli işlemi yerinde olmasına rağmen, borçlunun borca tamamen itiraz ettiği gerekçesi ile aynı müdürlüğün bir önceki kararını nakzeden yakalama şerhinin kaldırılmasına ilişkin kararı yerinde değildir.
O halde; mahkeme tarafından şikayetin açıklanan nedenlerle kabulü yerine, yasal olmayan gerekçeyle reddine karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
Sonuç: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 15.04.2010 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
Old 19-08-2011, 13:02   #17
lawyer1502

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. İlhan SALBAŞ
Müvekkilin de aracı takip kesinleşmeden (rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip) araç parka çekilmiş, dava açacağız ancak, birçok meslektaşımız yorum yapmış fakat sonuç ne anlayamadım.
olay şu: menkul rehninde kural zilyetliğin devridir. yani menkul rehni ancak zilyetliğin devri ile kurulur (teslimi meşrut rehin) ancak bunun bazı istisnalrı vardır. bunlardan biri ticari işletme rehni, diğeri de motorlu taşıt araçlarının rehnidir. bu durumda rehin alacaklısını korumak için borç muaccel olduğunda malın muhafazası amacıyla rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takibe geçmeden önce dahi ihtiyati haciz istenebilir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
kambiyo senedine özgü takip- rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip adalet48 Meslektaşların Soruları 8 28-01-2014 10:02
ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte vekalet ücreti SINIRSIZ Meslektaşların Soruları 3 25-10-2008 14:45
İpoteğin Paraya Çevrilmesi Yolu İle Takip a.lawyer Hukuk Soruları Arşivi 6 24-11-2006 19:50


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07286596 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.