|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
23-04-2002, 21:42 | #1 |
|
Kamu Görevlilerine Fazladan Verilen Bir Derece...
Değerli Arkadaşlar, Konu başlığı her ne kadar yeni bir şey varmış izlenimini uyandırıyor ise de öyle birşey yok.Tarihini,numarasını ya da adını bilemediğim,1991 veya 1992 de yapıldığını anımsadığım ve kamu görevlilerine fazladan bir derece verilmesine ilişkin bir kanun,KHK veya başka bir düzenleme vardı.Bir türlü bulamıyorum.Yardımlarınızı bekliyorum.Hatta elinde,bu düzenlemeye karşı açılmış olan davalara ilişkin bilgi veya belge olan arkadaşım varsa ve bildirirse çok memnun olurum. Selam ve saygılar. |
25-04-2002, 13:39 | #2 |
|
bunlar işinize belki yarayabilir..
Sayın Necati bey,
Aşağıdaki KHK. belki işinize yarayabilir, ayrıca AY. Mahkemesinin bir kararı da var ama birebir olmayabilir... Fikir verebilir amacıyla onu da ekliyorum.. Yine 657 sayılı Devlet memurları hakkında kanunun 36 ve 37. maddeleri ve 64. maddeye 243 sayılı kHK kararname ile eklenen ek fıkra, bu konuda detaylı hükümler içermektedir.. Selam ve saygılarımla.. MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİ İLE İLGİLİ BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME Kanun Hük. Kar.nin Tarihi : 28.3.1988, No: 318 Yetki Kanununun Tarihi : 12.3.1986, No: 3268 9.4.1987, No: 3347 Yayımlandığı R. G. Tarihi : 31.3.1988, No: 19771 mükerrer V. Tertip Düsturun Cildi : 27, Sh.: Madde 1 - 3 - (14/7/1965 tarih ve 657 sayılı Kanunun muhtelif maddesinin değiştirilmesiyle ilgili olup, yerine işlenmiştir.) Madde 4 - 5 - (8/6/1949 tarih ve 5434 sayılı Kanunun 3 ve 23 maddelerinin değiştirilmesiyle ilgili olup, yerine işlenmiştir.) Madde 6 - (9/3/1988 tarih ve 3417 sayılı Kanunun Geçici maddesinin değişti- rilmesiyle ilgili olup, yerine işlenmiştir.) Madde 7 - (10/10/1984 tarih ve 3056 sayılı Kanunun 35. maddesinin değişti- rilmesiyle ilgili olup, yerine işlenmiştir.) Madde 8 - (10/2/1954 tarih ve 6245 sayılı Kanunun 33. maddesinin değiştiril- mesiyle ilgili olup, yerine işlenmiştir.) Geçici Madde 1 - 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 36 ncı maddesinin Ortak Hükümler Bölümünün (A) bendinin 11 inci fıkrasında sayılan unvanları söz konusu fıkrada belirtilen şartlarla kazanmamış olmakla birlikte ilgili kanun, tüzük ve yönetmelik hükümlerine dayanarak almış bulunanlardan bir derece yükseltmesinden yararlanmamış olanlar hakkında, bir defaya mahsus olmak üzere söz konusu unvanları fıkrada gösterilen şekilde almış oldukları kabul edilmek suretiyle işlem yapılır. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun ek geçici 9 uncu maddesinde belirtilen kuruluşlarda görevli bulunanlar hakkında da yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır. Geçici Madde 2 - İlgili kanunlarında değişiklik yapılıncaya kadar, 233 sa- yılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamı dışında kalan ve yönetim kurulları ile idare edilen kanunla kurulu teşebbüs ve kurumların yönetim kurulu üyesi genel müdür ve genel müdür yardımcılarına kamu iktisadi teşebbüsleri yönetim kurulu üyeleri için öngörülen miktarda ücret ve ek ödemede bulunulur. Madde 9 - Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin 2 nci ve geçici 2 nci maddeleri yayımını takip eden ayın başında, diğer maddeleri yayımı tarihinde yürürlüğe girer. Madde 10 - Bu Kanun Hükmünde Kararname hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. K.H.K.LER, HAZİRAN 1988 (EK-1) ANAYASA MAHKEMESİ KARARI Esas Sayısı : 1993/22 Karar Sayısı : 1993/44 Karar Günü : 25.11.1993 İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : Danıştay 10. Dairesi İTİRAZIN KONUSU : 23.12.1988 günlü, 351 sayılı “Çeşitli Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname”nin, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 36. maddesinin “Ortak Hükümler” başlıklı ikinci fıkrasının (B) bendinin 3. alt bendinin değiştirilmesine ilişkin 3/a hükmü ile bu hükmün yürürlüğe girmesini öngören 21. maddesinin Anayasa’nın 2. ve 10. maddelerine aykırılığı savı ile iptali istemidir. I- OLAY Polis memurluğundan 9.2.1982 tarihinde re’sen emekliye sevk edilen davacıya, İçişleri Bakanlığı’nca 4.8.1989 tarihli işlemle,331 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereğince intibakının 5. derecenin 6. kademesine yükseltildiği bildirilmiştir. Davacı, hakkında 351 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümlerinin uygulanarak intibakının 3. derecenin 1. kademesine yükseltilmesi gerektiğini ileri sürerek İçişleri Bakanlığı’nın sözü edilen işleminin iptali istemiyle Ankara İdare Mahkemesi’ne dava açmıştır. Ankara 3. İdare Mahkemesi yaptığı inceleme sonucunda, davacının 331 sayılı KH.K. uyarınca intibakının yapıldığı tarihte 351 sayılı KH.Kde yürürlükte bulunduğundan 5. derecenin 6. kademesi yerine 4. derecenin 3. kademesine intibakının yapılmasının gerektiğini kabul ederek davalı İçişleri Bakanlığı’nın sözü edilen işleminin iptaline karar vermiştir. Bu kararın davalı Bakanlıkça temyiz edilmesi üzerine Danıştay 10. Dairesi, uyuşmazlığın kaynaklandığı 351 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 657 sayılı Yasa’nın 36. maddesinin “Ortak Hükümler” bölümünün (B) bendinin üçüncü fıkrasının değiştirilmesine ilişkin 3 maddesinin 3-a hükmü ile bu hükmün 15.1.1989 tarihinde yürürlüğe girmesini öngören 21. maddesinin Anayasa’nın 2. ve 10. maddelerine aykırı olduğu kanısına vardığını belirterek iptal istemiyle doğrudan 16.4.1993 günü Anayasa Mahkemesi’ne başvurmuştur. II- İTİRAZIN GEREKÇESİ Danıştay 10. Dairesi’nin 9.2.1993 günlü başvurma kararının gerekçesi aynen şöyledir : “Devlet memurlarının emeklilik hakları, 5434 sayılı Emekli Sandığı Yasasıyla memuriyet statüsüne bağlı olarak düzenlenmiştir. Bu yasal düzenlemeye göre emekli kesenek ve karşılıkları, kural olarak memurların kazanılmış hak aylık dereceleri üzerinden tahsil edilmekte; emekli aylıkları da yine kazanılmış hak aylık dereceleri bu derecelerin gösterge ve ek göstergeleri ile görev ünvanının ek göstergeleri üzerinden hesaplanmaktadır. Emeklilik statüsüyle memuriyet statüsü arasında kurulan organik bağın sonucu olarak memuriyet statüsünde yapılan değişiklikler emeklilik statüsünü de doğrudan etkilemektedir. Memuriyet statüsünde yapılan değişiklikler, değişikliğe ilişkin yasal düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra emeklilik statüsüne geçenler hakkında doğrudan uygulanmaktadır. Ancak memuriyet statüsünde derece yükselmesine olanak sağlayan değişikliklerin aynı memuriyet statüsünde bulunup, değişiklikten önce emeklilik statüsüne geçenler hakkında doğrudan uygulanması mümkün olmamakta; eski emeklilerin durumu değişikliğe ilişkin yasal düzenlemede özel olarak düzenlenmektedir. Nitekim bütün memurlara birer derece verilmesine ilişkin 2182 sayılı Yasada ve kadrosuzluk nedeniyle terfi edemeyen memurların üst derecelere yükselmesine olanak sağlayan 331 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede daha önce emekliye ayrılmış olanlar da yasal düzenlemenin kapsamına alınmış; bu şekilde aynı memuriyet statüsünden emekliye ayrılanların emeklilik hakları eşitlenmiştir. Yüksenilebilecek derece tavanı memuriyet statüsünün önemli bir öğesini oluşturmaktadır. Polis memurlarının 657 sayılı Yasada 5. derece olarak belirlenen yükselebilecekleri derece tavanı, 351 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyle 15.1.1989 tarihi itibariyle 3 ncü dereceye yükseltilmiştir. 30.12.1988 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan “Çeşitli Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname”nin 3 ncü maddesiyle 657 sayılı Yasanın 36 ncı maddesinin “Ortak Hükümler” bölümünün (B) bendinin 3 ncü fıkrası değiştirilmiş; “Emniyet müdürleri ve bu sıfatı taşımakta olan emniyet teşkilatı mensupları ile başkomiser ve emniyet amirleri dışında kalanlar 3 ncü derecenin son kademesine kadar yükselebilirler” kuralı getirilmiştir. Ancak 351 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede daha önce emekliye ayrılmış polis memurlarının yeni tavan derecesinden yararlanmalarına olanak sağlayacak bir düzenleme yapılmadan polis memurlarının tavan derecelerinin 3 olduğu yolundaki kuralın 15.1.1989 tarihinde yürürlüğe gireceği 21 nci maddede belirtilmiştir. 15.1.1989 tarihinden önce emekliye ayrılmış polis memurlarına , yasal değişikliklerle aylık tutarlarında oluşan farkların aynı rütbe kadro ünvanı ve derecelerden bağlanmış emekli aylıklarına yansıtılmasını öngören 1101 sayılı Yasanın ek 2 nci maddesinden hareketle 351 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin uygulanması da mümkün değildir. Çünkü 1101 sayılı Yasada memuriyet statüsüyle ilgili derece yükselmelerinin daha önce emekliye ayrılanlara uygulanmasına olanak tanıyan bir düzenleme yapılmamıştır. Yasal değişikler sonucu doğan aylık farklarının ayrı rütbe, kadro ünvanı ve derecelerden bağlanan emekli aylıklarına yansıtılması konusuyla sınırlı anılan yasal düzenlemenin kapsamının, eski emeklilere derece yükselmesine olanak tanıyacak biçimde genişletilmesi düşünülemez. 351 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe girmesinden sonra polis memuriyetinden emekliye ayrılanlar arasında tavan derecesi 3 olanlar ile tavan derecesi 5 de kalanlar olmak üzere iki kesim oluşmaktadır. Söz konusu kanun hükmünde kararnamenin yürürlüğe girdiği tarihte polis memuriyetinde olanlar, eski tavan derecesi 5 nci derecede geçen hizmetleri de değerlendirilip 3 ncü dereceye kadar çıkabilme ve bu dereceden emekliye ayrılma olanağından yararlanabilmekte; kanun hükmünde kararnamenin yürürlüğünden önce emekliye ayrılıp tavan derecesinin 5 nci dereceyle sınırlandırılması nedeniyle başarılı hizmet yıllarına rağmen derece yükselmesi yapamayanlar ise yine 5 nci dereceyi aşamamaktadır. Anayasa Mahkemesi’nin pek çok kararında tanımlandığı gibi, hukuk devleti; insan haklarına saygı gösteren, bu hakları koruyucu adil bir hukuk düzeni kuran, bunu sürdürmeye kendisini yükümlü sayan, bütünüyle hukuka uyan devlet demektir. Hukuk devleti niteliğini kazanmanın vazgeçilmez koşullarından biri de yasalar önünde herkesin eşitliğidir. Anayasa’nın 10 ncu maddesinde yer alan eşitlik ilkesi Anayasa Mahkemesi kararlarıyla açıklanmıştır. Bu kararlarda belirtildiği üzere, eylemli değil, hukuksal eşitliği öngören eşitlik ilkesi, hukuksal durumları aynı olan kişiler arasında haklı bir nedene dayanılmadan ayırım yapılamayacağı esasını içermektedir. Böylece eşitlik ilkesine yer veren Anayasa hükmü, hukuki açıdan kişisel nitelikleri ve durumları özdeş olanlara değişik uygulama yapılmasını, yasa önünde ayırımı yasaklamaktadır. Yukarıda açıklanan 351 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ise, polis memurluğu statüsüne bağlı emeklilik haklarında haklı bir nedene dayanmadan farklılık yaratmıştır. 15.1.1989 tarihinden önce, o tarihte tavan derecesinin 5 nci derece olması nedeniyle üst dereceye yükselmeden emekliye ayrılmış olan polis memurlarının yeni tavan derecesinden yararlandırılmamaları; 351 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyle adil ve yeterli görülmeyip değiştirilen eski yasal düzenlemedeki tavan derecesi uygulamasının sadece belli kişilere özgü olarak devam ettirilmesi sonucunu doğurmaktadır. Aynı memuriyet statüsünde bulunan, memuriyet statüsünün öngördüğü kişisel nitelikleri ve hukuki durumları aynı olan kişilerin, kararnamenin yürürlüğe girdiği 15.1.1989 tarihi itibariyle farklı tavan derecesi uygulamasına tabi tutulması, emeklilik statülerinin değişik biçimde saptanması, eşitlik ilkesiyle bağdaşmamakta ve hukuk devleti ilkesine aykırı düşmektedir. Açıklanan nedenlerle 351 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 657 sayılı Yasanın 36 ncı maddesinin “Ortak Hükümler” bölümünün B bendinin 3 ncü fıkrasının değiştirilmesine ilişkin 3 ncü maddesinin (3-a) hükmünün ve bu hükmün 15.1.1989 tarihinde yürürlüğe gireceğine ilişkin 21 nci maddesinin Anayasanın 2 nci, 10 ncu maddelerine aykırı olduğu kanısına varıldığından, anılan madde hükümlerinin iptali istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurulmasına ve Anayasa Mahkemesi’nin bu konuda vereceği karara kadar dosyanın bekletilmesine 9.2.1993 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.” II- YASA METİNLERİ A- İptali İstenilen Kanun Hükmünde Kararname Kuralı 23.12.1988 günlü, 351 sayılı “Çeşitli Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname”nin iptali istenen 3/a bendi ile 21. maddesi aynen şöyledir: 1- “Madde 3- 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun değişik 36 ncı maddesinin “Ortak Hükümler” bölümünün (B) bendinin 3 üncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “3- Emniyet Hizmetleri Sınıfı mensuplarından: a) Emniyet müdürleri ve bu sıfatı taşımakta olan emniyet teşkilatı mensupları ile başkomiser ve emniyet amirleri dışında kalanlar 3 üncü derecenin son kademesine, kadar yükselebilirler.” 2- “Madde 21- Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin 2, 7, 15, 16 ve 20 nci maddeleri yayımını izleyen aybaşında , 3, 5, 9, 10, 11, 12, 17 ve 18 inci maddeleri 15/1/1989 tarihinde, diğer maddeleri ise yayımlandığı tarihte yürürlüğe girer.” B- Dayanılan Anayasa Kuralları : İtiraz yoluna başvuran mahkemenin iptali istemini dayandırdığı Anayasa kuralları şunlardır : 1- “MADDE 2.- Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.” 2- “MADDE 10.- Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir. Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz. Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.” IV- İLK İNCELEME Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün 8. maddesi gereğince Yekta Güngör ÖZDEN, Yılmaz ALİEFENDİOĞLU, Servet TÜZÜN, Mustafa ŞAHİN, İhsan PEKEL, Selçuk TÜZÜN, Ahmet N. SEZER, Haşim KILIÇ, Yalçın ACARGÜN, Mustafa BUMİN ve Sacit ADALI’nın katılmalarıyla 29.4.1993 günü yapılan ilk inceleme toplantısında dosyadaki eksiklik giderildiğinden işin esasının incelenmesine oybirliğiyle karar verilmiştir. V- ESASIN İNCELENMESİ İşin esasına ilişkin rapor, başvuru kararı ve ekleri, iptali istenilen Kanun Hükmünde Kararname kuralı ile dayanılan Anayasa kuralları, bunların gerekçeleri okunup incelendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Anayasa Mahkemesi’ne başvuran Danıştay 10. Dairesinin Anayasa’ya aykırılık savlarını değerlendirmeden önce, itiraza konu olan kural hakkında aykırılık savında bulunulup bulunulamayacağı sorunu çözümlenmelidir. 23.12.1988 günlü ve 351 sayılı KHKnin 3. maddesiyle, 657 sayılı Devlet Memurları Yasası’nın 36. maddesinin “Ortak Hükümler” bölümünün (B) bendinin üçüncü fıkrası değiştirilerek “Emniyet Hizmetleri sınıfı mensuplarından; emniyet müdürleri ve bu sıfatı taşımakta olan emniyet teşkilatı mensupları ile başkomiser ve emniyet amirleri dışında kalanların 3. derecenin son kademesine kadar yükselebilmeleri öngörülmüştür. 351 sayılı KHK, 30.12.1988 tarihinde yayımlanmış, iptali istenilen 3/a hükmünün yürürlüğe gireceği tarih ise aynı Kararnamenin 21. maddesinde 15.1.1989 olarak belirtilmiştir. İtiraza konu hüküm, halen memuriyet statüsünde olan emniyet hizmetleri sınıfı mensuplarına ilişkin bir düzenlemedir. Ayrıca bir intibak kuralı olmadan emeklilere uygulanması olanağı bulunmamaktadır. Anayasa’nın 152. ve 2949 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanunun 28. maddesi gereğince, bir davaya bakmakta olan mahkemenin, bir yasa veya KHK. kuralının Anayasa’ya aykırılığı nedeniyle iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurabilmesi, ancak yasa veya KHK. kuralının davada uygulanacak kural olmasiyle olanaklıdır. Olayda ise, davacı 9.2.1982 tarihinde emekli edilmiş, memuriyet statüsü sona ermiştir. Bu nedenle itiraz konusu 3/a ve 21. madde hükümleri davada uygulanacak kural niteliğinde değildir. İtiraz yoluna başvuran mahkemenin isteminin yetkisizlik nedeniyle reddi gerekir. Selçuk TÜZÜN, bu görüşe katılmamıştır. VI- SONUÇ 23.12.1988 günlü, 351 sayılı “Çeşitli Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname”nin: A. 3. maddesiyle düzenlenen 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 36. maddesinin “ORTAK HÜKÜMLER” başlıklı ikinci fıkrası nın (B) bendinin 3. alt bendinin değiştirilmesine ilişkin 3/a kuralı ile, B. Yürürlüğe ilişkin 21. maddesinin, Davada uygulanacak kural niteliğinde olmadığına, başvuran mahkemenin yetkisizliği nedeniyle itirazın REDDİNE, Selçuk TÜZÜN’ün “Uygulanacak kural olduğundan esasın incelenmesine geçilmesi gerekeceği” yolundaki karşıoyu ve OYÇOKLUĞUYLA, 25.11.1993 gününde karar verildi |
25-04-2002, 13:44 | #3 |
|
Bir de bu var..
657 SAYILI DEVLET MEMURLARI KANUNUNUN 1327 SAYILI
KANUNLA 6,7,8 SAYILI KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERLE DEĞİŞİK BAZI MADDELERİNİN DEĞİŞTİRİLMESİNE DAİR KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME Kanun Hük. Kar.nin Tarihi: 15/1/1974 No: 9 Yetki Kanununun Tarihi : 23/5/1972 No: 1589 Yayımlandığı R. G. Tarihi: 19/1/1974 No: 14773 V. Tertip Düsturun Cildi : 13 Sh: 616 Madde 1 - 6 - (14/7/1965 tarih ve 657 sayılı Kanunun bazı maddelerinin de- ğiştirilmesiyle ilgili olup, yerlerine işlenmişlerdir.) Geçici Madde 1 - Bu Kararnamenin yürürlük tarihinde 16 ncı derecede bulunanlar 15 inci dereceye yükseltilmiş sayılırlar ve bu gibilerin aylıkları, haklarında genel hükümlere göre kademe ilerlemesi uygulanıncaya kadar, 15 inci derecenin ilk kademesi üzerinden ödenir. 16 ncı derece kadrolar Bütçe Kanunlarının intibak düzeltmelerine ilişkin hükümlerine göre Bakanlar Kurulunca karşılığı olan 15 inci derece kadroların ihdası suretiyle iptal edilir. Bu işlemler sırasında boş bulunan 16 ncı derecedeki diğer kadrolar, ilgili kurumlarca, 15 inci derece kadrolar olarak değiştirilmek üzere bu Kararnamenin yürürlük tarihinden itibaren 6 ay içinde Maliye Bakanlığına ve Devlet Personel Dairesine gönderilir. Bu tarihe kadar işlem görmeyen kadrolar iptal edilmiş sayılır. Geçici Madde 2 - 23/12/1972 tarihli ve 7/5519 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile tespit olunan katsayılarında değişiklik yapılıncaya kadar, sürekli görevle yurt dışında bulunan memurların aylıklarının hesabında, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 1327 sayılı Kanunun 14 üncü maddesi ile değişik 43 üncü maddesi ile düzenlenen gösterge tablosu esas alınır. Madde 7 - Bu Kararnamenin 1, 2, 4, 5, 6 ve geçici 1 ve 2 nci maddesi hüküm- leri 1/2/1974, 3 üncü maddesi hükmü 1/3/1974 tarihinde yürürlüğe girer. Madde 8 - Bu Kararname hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. |
25-04-2002, 22:06 | #4 |
|
Sayın Tikici,
Oldukça karışık bir mevzuat var bu konuda.Ne yazık ki sistematik de çok karışık. Bana ışık tuttunuz. Ancak aradığımı henüz bulamadım.1991 yılında olması çok muhtemel.Aramaya devam ediyorum.İlginize çok teşekkür ederim. Selam ve saygılar. |
25-04-2002, 22:20 | #5 |
|
Mevzuat
Sayın Necati bey,
www.istanbulbarosu.org.tr adresinden kaynakça bölümüne girdiğinizde Yargıtay mevzuat veritabanına ulaşabilirsiniz. Oradan tahmin ediyorum istediğiniz kanun, KHK. tüzük, yönetmelik yada talimatnameyi bulabilirsiniz.. Ben de açıkçası daha fazla bilgiye ulaşamadım, esasında bu konuları pek bilmem. Selam ve saygılarımla.. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
muhafaza esnasında verilen zarar | Av.Ebru Caner | Meslektaşların Soruları | 12 | 18-02-2017 22:19 |
İlk Derece Mahkemesi Danıştay İse... | fikirbay | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 02-10-2006 08:42 |
danıştayın ilk derece mahkemesi olması | kerim | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 02-05-2006 17:54 |
Fazladan Ödenen Faizi Geri Alabilir Miyim? | dancan | Meslektaşların Soruları | 1 | 01-06-2005 16:51 |
Verilen Hakların Geri Alınması | öğrenci | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 04-03-2002 20:00 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |